Diploma mı Önemli Eğitimin Niteliği mi?
Kavram | Detaylar | Örnekler |
---|---|---|
Eğitim | Bireyde istendik davranış geliştirme süreci. Bireyin bedensel, toplumsal ve ruhsal dengesini sağlar. | Formal eğitim, informal eğitim |
Diploma | Formal öğrenme sürecinin tamamlandığını gösteren belge. | Lise diploması, Üniversite diploması |
Eğitim Sıralaması | Ülkelerin eğitim seviyelerinin belirlenmesinde kullanılan kriterler. | Devlet okullarının durumu, Üniversiteye girme oranı, Eğitim kalitesi |
SAT Sınavı | Öğrencilerin dil, matematik ve okuma-yazma becerilerini değerlendiren bir sınav. | BKD, Çin, Hong Kong, Finlandiya |
ACT Sınavı | Öğrencilerin okuma, matematik ve bilimsel becerilerini değerlendiren bir sınav. | BKD, Çin, Hong Kong, Finlandiya |
U21 Sıralaması | Üniversiteleri değerlendiren ve işleyişi, finansı, bilimsel çalışmayı ve eğitim araştırma faaliyetlerini göz önünde bulunduran bir sıralama. | Amerika, İsviçre, Danimarka, |
Eğitim Türleri | Eğitimin iki ana türü vardır: Formal ve İnformal eğitim. | Formal eğitim: Okul eğitimi, Üniversite eğitimi / İnformal eğitim: Aile, arkadaş çevresi |
Eğitim'in Kökeni | Eğitim kelimesi latince Educere, İngilizce Education gelir ve çocukların yetiştirilmesi anlamı taşır. | - |
Eğitim Kalitesi | Eğitimde kalite, içerik, yöntem, öğretmen kalitesi vb. faktörlere dayanır. | Kişisel gelişim, Bilgi ve beceri edinme |
Eğitim ve Toplum | Eğitim, toplumların geleceğine ve gelişimine yapılan en büyük yatırımdır. | Ekonomik gelişme, Sosyal huzur |
Eğitim, özünde bireysel bir kavram gibi görünür. Gerçekte ise toplumların geleceğine ve gelişimine yapılan en büyük yatırımdır. İnsanoğlu bedensel toplumsal ve ruhsal yönden gelişmek için eğitim gereksinimi duyar. Doğumdan ölüme kadarki süreçte devam eden eğitim aynı zamanda insanın çok yönlü dengesini sağlayabilmesi için elzemdir. Bireylerin nitelikli bir eğitimle şekillenmesi yaşadıkları toplumun diğer toplumlar arasındaki statüsünü belirler.
Tarih boyunca ayakta kalan toplumların ve güçlü ülkelerin ortak paydası eğitime verdikleri öncelikleridir. Bilim ve teknoloji alanındaki değişimler, bilgi paylaşımı, aktarımı ve üretimini üst sıralara taşımıştır. Beraberinde ise e-eğitim, e-sertifika, uzaktan eğitim gibi kavramlar hayatımıza girmiştir.
Günümüzde ülkelerin eğitim seviyeleri
Devlet okullarının durumu, üniversiteye girme oranı ve eğitim kalitesi baz alınarak belirlenmektedir. İlköğretimi tamamlama puanı ve ortaöğretimi tamamlama puanını kriter alan istatistikler de mevcuttur. Kendi adıma eğitimi tamamlama ya da diploma puanından ziyade alınan eğitimin niteliğini sorgulayan verileri daha çok önemsiyorum. Bu alanda gerçekleştirilen ACT ve SAT sınavları hakkında edindiğim bilgileri sizlerle paylaşmak isterim.
SAT sınavı: Öğrencilerin dil, matematik ve okuma-yazma becerilerini değerlendirir.
ACT sınavında ise: Okuma becerileri yanında matematik ve bilimsel beceriler de değerlendirilmektedir. Halihazırda okullarına devam eden öğrencilere uygulanan bu sınavlarda ortaya çıkan tablonun ilk on sıralamasını sizin için paylaşıyorum.
Çin
Hong Kong
Finlandiya
Singapur
Japonya
Kanada
Yeni Zelanda
Tayvan
Avustralya
Hollanda
Merak edenler için 63 ülkenin yer aldığı listede ülkemizin 41.sırada bulunduğunu belirtmek isterim. Şimdi de ülkelerin eğitim sistemlerine farklı bir bakış açısıyla bakalım. Bu kez ana kriterimiz aşağıdaki şekilde olsun:
Çocukların İlköğretim ve Ortaöğretime Devam Etme Durumları
Eğitim Koşulları
Bilgiye Ulaşma İmkanı
Kız Çocuklarının Eğitime Katılım Durumu
Bu kapsamda, 2015 Yılı Social Progress Index ve United Nations’un araştırmasına göre sıralama şu şekildedir:
Güney Kore
Japonya
Singapur
Hong Kong
Finlandiya
Birleşik Krallık
Kanada
Hollanda
İrlanda
Polonya
Üniversite bazlı değerlendirmede ise U21 (Universitas 21) sıralaması önemlidir. İşleyiş, finans, bilimsel çalışma, eğitim araştırma faaliyetleri ve mezunların istihdamının göz önüne alındığı U21 sıralaması şu şekildedir:
Amerika
İsviçre
Danimarka
Singapur
İsveç
İngiltere
Kanada
Avustralya
Hollanda
Farklı kriterlere göre oluşturulan sıralamalarda coğrafi zorluklarına, dezavantajlı ve farklı etnik grupların oluşturduğu olumsuzluklara rağmen üst sıralarda yer alan ülkelere dikkatinizi çekmek isterim.
Eğitim Nedir?
Eğitim kelimesi latince Educere, İngilizce Education gelir. Eğitim bu iki köken de de bitki, hayvan ve çocukların bakılıp yetiştirilmesi anlamında kullanılmıştır. Dilimizde ise talim, terbiye, maarif, tedrisat gibi kavramları karşılamak için türetilmiştir. “Eğmek” kökünden yola çıkarak “Uygulamak, öğretmek, yetiştirmek ve geliştirmek” gibi anlamlar yüklenmiştir.
Eğitim kelimesi için felsefi, sosyolojik ve terimsel açıdan birçok tanımlama yapılmıştır. Genel anlamda bireyde istendik davranış geliştirme sürecidir diyebiliriz. Eğitimin arka planında yer alan etmenler ne olursa olsun her birey eğitimi kendi yöntemleriyle özümser ve hayata geçirir.
Eğitim Türleri Nelerdir?
Formal eğitim ve informal eğitim olarak iki başlık altında toplanan eğitimin informal olan şekli kontrolümüz dışında gelişir. Aile, arkadaş çevresi ve yaşanılan toplum bilinçli ya da bilinçsiz bireyi şekillendirir. Örgütlü olmadığı için olumsuz sonuçlar da içerebilmektedir.
Formal eğitim ise örgün eğitim ve yaygın eğitim uygulamalarından oluşmaktadır. Belirli kurallar çerçevesinde kurumlarda uygulanır.
Diploma Nedir?
Diploma, belirli bir programı başarıyla tamamlayan bireylere verilen resmî belgedir. Bireyin o eğitim içeriğindeki yeterliliğini tasdiklemek amacıyla verilir. Diploma bilgimizi CV hazırlarken en başa yazar ve ona iş kapılarını aralayan anahtar gözüyle bakarız. Öylesine önemlidir ki aileler tüm imkanlarını çocuklarının diploma sahibi olabilmesi yolunda harcamaktan çekinmezler.
İlköğretim, ortaöğretim, ön lisans, lisans, yüksek lisans ve doktora diploması şeklinde uzanan eğitim sürecine harcanan emek ve zamanı ölçebilmek neredeyse imkansızdır. öğrenciler ve aileleri diploma sahibi olmaya odaklanırken gözden kaçırdığımız önemli detayları çoğunlukla fark edemeyiz. Neler mi? Yazımın devamını okuyarak bu sorunun cevabına ulaşabileceğinizi düşünüyorum.
Diploma mı Önemli Eğitimin Niteliği mi?
Diploma sahibi olmak önemlidir. Yetkinliklerimizi anlatarak ya da göstererek ispat etmemiz uzun zaman alacağı için diplomalarımızı kullanırız. Evet diplomalar bize belirli kalıplar dahilinde iş ve farklı imkanlar sunabilir. Aynı diplomalar maalesef farklılıklarımızı da törpüleyebilir. Şimdi çevremize şöyle bir bakmanızı ve düşünmenizi istiyorum.
Mutlu ve başarılı insanların hepsinin o alanda diplomaları mı var?
Diplomalarımızın ait olduğu alanda mı çalışıyoruz?
Üniversite diploması iş bulmak için yeterli mi?
Bir alanda diploma sahibi olmak o alanın tüm inceliklerini öğrendiğimiz anlamına mı geliyor?
Üniversite diplomasına gerek duymadan yapabileceğimiz işler hiç mi yok?
Bu ve benzer sorularımız sonsuz şekilde uzayıp gidebilir.
İlgili yazı: Üniversite Diplomasına Gerek Duymadan Yapabileceğiniz İşler
Bulduğumuz cevapların bizi götürdüğü nokta ise maalesef olumsuz olabilir. “Şu diplomaya sahip olduktan sonra işe girebilirsin” dayatmalarıyla yola çıkarız. sonrasında çalışır, çabalar, uygulama yapar ve sınavlarda yeterli puanı alarak er geç bir diploma sahibi oluruz.
Peki biz şimdi iyi bir doktor mu olduk?
Hukukun tüm alanlarında yetkin bir avukat mıyız?
Doğal tarımı şahlandıracak bir ziraat mühendisi miyiz?
Farklı gözle bakarsak: “Diplomam sayesinde dünyanın en lezzetli pastasını pişirebilirim. Bu diplomayla mimari tasarım ödülü projeler geliştirebilirim. Ya da diplomam, iyi bir insan, ve iyi bir vatandaş olmam için yeterlidir. diyebilir misiniz? Ben diplomasına bu denli güvenen birine henüz rastlamadım. Sizin de “Evet!” deme ihtimalinizin çok düşük olduğunu öngörüyorum. Neden mi? Çünkü eğitim çok yönlü olan karmaşık bir süreçtir. Diplomalar aldığımız eğitimin sadece bir ya da birkaç alanı ölçülerek verilir. Bu sebeple eğitimin niteliği diplomadan daha da önemlidir.
Eğitimcinin ve eğitimin hedef grubundakilerin özgürce hareket edebileceği esnek bir sistem uygulanmadığı sürece, eğitimin niteliği geliştirilmediği takdirde diplomalar sadece resmi evrak olarak kalacaktır. Ahlaki, insani, etik ve evrensel değerlerin işlenmediği kısır öğretim programları da diploma vermekten öteye geçemeyecektir.
Yere çöp atan bir çevre mühendisinin diploması sahte midir sizce?
Ya da sorumluğundaki çocuklara şiddet uygulayan bir SHÇK görevlisinin diplomasız mı işe girmiştir?
Keza sokak hayvanlarına zarar veren bir veteriner, kanserojen temizlik malzemesi üreten kimyager, sağlıklı olmayan bir gıdayı onaylayan gıda mühendisi, ruhsatlı silahıyla suç işleyen bir emniyet mensubu, görevini kötüye kullanan bir hukukçunun diplomasının yetersiz olduğunu söylemek mümkün mü?
Sosyal sorumluluklarını yerine getirmeyen bir pilotu görevinden alabilir miyiz?
Ya da morbid obez sınırına ulaşan diyetisyenin diploması iptal mi edilmeli sizce?
Zamanımızı, enerjimizi ve paramızı tüketerek yol aldığımız eğitim süreçlerinde çoğumuz hayallerimizden vaz geçmek zorunda kalıyoruz. Peki bu durum bizi nasıl etkiliyor olabilir?
Aslında tiyatrocu olmak isteyen bir mühendis mutlu mudur?
Ressam olmak isteyen bir fizyoterapist resim sergilerini gezerken ne hissediyordur?
Balet olmak isteyen bir doktor, stilist olmak isteyen bir öğretmen, grafiker olmak isteyen bir sosyolog, yazar olmak isteyen bir bilgisayar tasarımcısı ne derece mutlu bir hayat sürmektedir acaba?
Stabil yaşamayı seven biri savaş muhabiri olmaya zorlanabilir mi?
Hayat standartlarımızı belirleyen sadece işimizin olması ve kazancımız mıdır sizce?
Kendimize karşı sorumluluğumuz olduğunu yok mu saymalıyız?
Siz de benim gibi diplomanın % 100 eğitim, iş bulma ve mutluluk garantisi vermediğini düşünüyorsanız biraz da eğitim sistemleri ve eğitimci kriterlerinden bahsetmek isterim.
Eğitim Sistemleri, Eğitimci ve Diploma Yeterliliği
Ülkemizde eğitimci olmak için çoğunlukla o alanda diploma sahibi olmak ve pedagojik formasyon sertifikası yeterlidir. Kamu alanında görev yapmak için ise ilaveten KPSS’ den yeterli puan almanız ve atama kriterlerini karşılamanız beklenir. Sözlü mülakat aşamasında değerlendirme kriterleri ise değişkendir.
Kişinin mesleğini sevmesi, genel kültür seviyesi, motivasyon yeteneği, vizyon sahibi olması, diksiyonu, beden dili hakimiyeti, anlayışlı olması vb. birçok özellik göz ardı edilebilir. Halbuki eğitim verenin o alanda üst düzey bilgisi olması yanında örnek tavır ve tutum sergilemesi de gerekir. Aksi takdirde eğitimciden bireyin gelişimine yönelik temelleri atan kişi olması beklenirken diplomaya giden yolda vasıta olmaktan öteye gidemez.
İlgili eğitim: Diksiyon Eğitimi
Son yıllarda Milli Eğitim Bakanlığımız bu alandaki araştırma ve çalışmalara verdiği önemi arttırmıştır. Özellikle 1995 yılından itibaren başlatılan çalışmalar 2000’li yıllarda hız kazanmış ve yasal mevzuatlarla desteklenmiştir. İlköğretim aşamasından başlanarak ortaöğretim kademesinde yapılan incelemelerde öğretmenlerin yeterlilikleri ilgili çerçeveler çizilmektedir. Eğitimde üst sıralarda yer alan ülkelerin modelleri incelenmektedir. Eğitimcilerin genel alan yeterliliklerinin yanında özel alt alan yeterliliklerini geliştirmek için, hizmet içi programlar başlatılmıştır. Kurs, seminer ve sertifika programları da düzenlenmektedir.
Eğitimcilerin Diplomaları Yurtdışında Geçerli mi?
Yeni bilgi ve becerilerle donanan eğitimciler çocukların ve gençlerin kendi yeteneklerini tanıması ve kendilerini ifade edebilmeleri noktasında kilit kişiler olacaklardır. Tam bu noktada eğitimcilerin çok dikkatli seçilmeleri ve hak ettikleri ücretlerin verilmesinin önemini vurgulamak isterim. Örnekleyecek olursak: Ülkemizde görevli bir öğretmen Almanya’daki Türk okullarında görevlendirilmeyi talep ettiğinde diploması yeterli sayılmamaktadır. Dil seviyeleri ölçülür. Bunun yanında sanatsal ve kültürel yetenekleri, folklor ve dans becerileri, enstrüman çalıp çalmadığını sorgulanır.
Eğitimcilerini itina ile seçen ülkeler aynı zamanda uyguladıkları politikalarla eğitim kalitelerini yükseltmektedirler. Bu açıdan en göze çarpan detay öğrenciler için kalite ve etkinlikten ödün vermeden eğitimde fırsat eşitliğini sağlamalarıdır.
Öğretmenler için de üst düzey eğitim, istihdamda seçicilik ve eğitimde yenilikçi yaklaşımlar ülkeleri prestijli listelerin üst sıralarına taşımaktadır. Aynı ülkelerin eğitimcilerine ödedikleri ücret listelerinde de üst sıralarda olması tesadüfi olmasa gerek.
Diplomalarımızın eğitim garantisi verebilmesi için bize özgü veçok yönlü bir sistem kurmalıyız. Önce ahlak, sonra bilgi temeline dayanan Japon eğitim modeli bu konuda iyi bir örnek olabilir. Nicel ve nitel kriterlere göre hazırlanan eğitim listelerinde ülkemizi üst sıralarda görebilmek dileğiyle...
İşletme Eğitimimi tamamladıktan sonra uzun yıllar eğitim sektöründe hizmet verdim. Eğitim alanında çalışmalara devam ederek, her alanda içerik üreterek, kendimi geliştirmeye devam ediyorum.