AnasayfaBlogTeknolojinin Eğitim Alanındaki Gelişmeleri
Teknoloji

Teknolojinin Eğitim Alanındaki Gelişmeleri

16 Mayıs 2022
Dizüstü bilgisayara dokunan bir elin yakın çekimi. El dizüstü bilgisayar yüzeyinin biraz üzerinde, işaret parmağı ve başparmağı klavyenin üzerinde hafifçe duracak şekilde konumlandırılmıştır. Dizüstü bilgisayar gümüş renginde ve klavyenin tuşları net bir şekilde görülebiliyor. Dizüstü bilgisayarın yüzeyinde geçmişte kullanıldığını gösteren birkaç küçük çizik var. Resmin arka planı düz beyaz bir duvardır.
Teknolojinin GelişimiEğitim Sistemindeki DeğişikliklerGelecek Perspektifi
90’lı yıllarda bilgiye ulaşmak zorken, internetin yaygınlaşması sayesinde bilgiye ulaşım kolay ve hızlı hale geliyor.Birebir dersler ve dershaneler yerine online eğitimler ve sertifika programları tercih ediliyor.Teknoloji hızla gelişirken, kişisel gelişim için teknolojiye ayak uydurmak ya da teknolojiden arınmak kişisel tercihlere bağlıdır.
Son 10-15 yılda tabletler, akıllı telefonlar, sanal gerçeklik gözlükleri, drone ve 3D yazıcılar gibi pek çok teknolojik ürün hayatımızda yer alıyor.Bireysel öğrenme ve öğretebilme yeteneği artıyor, herkes kendi hızında ve rahatlığında öğrenebiliyor.Sürücüsüz araçlar ve aktif olarak kullanılacak yapay zeka için kendimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz.
E-Bay, Google, Apple, Yahoo ve HP gibi teknoloji devleri çocuklarını teknolojisiz bir okula gönderme eğiliminde.Bu teknolojisiz okul teknolojinin zekamızı köreltebileceği ya da monotonlaştırabileceği fikrinden hareketle çocukları teknolojiden arındırmaktadır.Teknolojinin sunduğu kolaylıkların dozunda kullanıldığında hayatı kolaylaştırıcı bir etkisi olduğu görüşü hâkim.
1980'li yıllardan itibaren eğitim ve teknoloji arasında yoğun bir etkileşim başlamıştır.İnsan ve bilgi, uygulaması gereken iki önemli olgu. Ülkelerin gelecekte dünyada başrol oyuncusu olmak için nitelikli insan gücüne ihtiyaçları vardır.Esnek ve etkin bir eğitim planlaması gereklidir, iş dünyasında rekabetin artmasıyla beraber eğitimler ve sertifikalar önem kazanıyor.
İnternetin yaygınlaştığı günümüzde, bilgiye ulaşım hızı artmaktadır.Kişisel gelişim eğitimleri ve iş hayatı eğitimlerinin almalarını kolaylaştıran bir durumdur.Yapay zeka ve robot teknolojileri insanlığın gelecekte rol oynayacak önemli faktörler arasında yer alıyor.

Hepimiz eğitim ve öğretim hayatının içindeyiz. Bu süreçte dünya da çok hızlı şekilde değişmeye devam etmekte. Bu değişimi tetikleyen en önemli unsurun başında teknolojik gelişmeler geliyor.

Teknolojinin geçmişten bugüne gelişimiyle ilgili sizlere çok eskilere dair bir şeyler söyleyemem. Fakat 90’lı yılların başına bakarsak bile o dönemlerde eğitime ulaşmak için insanların ne kadar çok çaba harcaması gerektiğini görürüz. Eğitim size değil siz eğitimin ayağına gidiyordunuz, yanılıyor muyum? ''Hayır'' dediğinizi duyar gibiyim. İnternetin her evde hâkim olmadığı zamanları birçoğumuz hatırlıyoruz.

Şimdi düşününce belki çok uzak geliyor ama en ufak bir bilgiye ulaşmak için bile halk kütüphanelerine giderdik. O halk kütüphaneleri hala kullanılıyor mudur merak ediyorum. Düşünsenize herhangi bir şey hakkında bilgi almak istiyorsunuz veya bir araştırma yapacaksınız ama tek kaynağınız kütüphane ve oradaki sınırlı sayıda kitap. Hayır, yanlış anlaşılmasın kütüphaneleri kötülemiyorum tabi ki bizim en büyük miraslarımız oralarda. Ancak her zaman bilgiye ulaşmak için yeterince vaktimiz olmayabilir, eskiden saatlerce araştırma yaparak zar zor ulaşabildiğimiz bir bilgiyi şimdi 2-3 dakika içerisinde çoktan öğrenmiş oluyoruz.

Eğitim Sisteminde Teknoloji 

Şimdilerde eğitimin peşinde değil teknolojinin peşinde koşuyoruz ona ayak uydurmaya çalışıyoruz. Akıllarda birçok soru var, günümüzün çocukları bizden daha mı şanslı, çocukları eğitim amaçlı bilgisayarlarla yalnız bırakmak ne kadar doğru?

Eskiden iyi bir eğitim alabilmek için dershanelere tonlarca para dökülürdü, çocuklar öğretmenlerle birebir dersler almaya çalışırdı. Şimdilerde ise böyle bir şeye gerek duyuluyor mudur? Sanmıyorum, tabiiki bu durumun en büyük nedeni teknolojideki hızlı gelişmelerdir. Artık İnternet üzerinden girdiğiniz online eğitimler sayesinde bir derste aynı hocayı sizinle beraber binlerce kişi de dinleyebiliyor. 

Ders esnasında kimse kimseyi bölmüyor, engellemiyor, anlamayan anlamadığı yerde durdurup bir daha dinliyor. Hatta yetersiz gelirse başka bir siteye girip anında tekrar farklı bir öğretmenden daha dinleyip konuyu pekiştirebiliyor. 

Sertifikalarla İş Bulma Kolaylığı

Teknolojik imkanların sağladığı bu kolaylıklar sayesinde artık insanlar sadece üniversite mezuniyetiyle yetinmiyor. Farklı farklı ilgi alanlarıyla alakalı çeşitli sertifikalar alıyor, kişisel gelişim eğitimleri veya iş hayatı eğitimleriyle özellikle iş başvurularında rakiplerinin önüne geçmeye çalışıyorlar. Bu da günümüz iş dünyasında rekabet ortamını artıran unsurlardan biri. Üstelik yeni beceriler öğrenmenin bu kadar kolay olduğu bir ortamda bu sertifikaları almayan adaylara şirketler de öncelik tanımıyor. 

Teknolojiye Sırt Dönmek

Silikon Vadisi yöneticilerinin çocuklarını teknolojinin hiç uğramadığı bir okula gönderdiğini duymuş muydunuz? E-Bay, Google, Apple, Yahoo ve Hewlett-Packard gibi teknoloji devleri çocuklarını neden böyle bir okula göndermeyi tercih ediyor? Bu okul Waldorf School of the Peninsula. Bu okula hiç teknoloji uğramıyor ve bu okulda her şey eski usulde işliyor. Evet tebeşirler bile var. Daha fazla meraklandırmadan söyleyeyim. Bu okul sayesinde çocuklarını teknolojiden arındırıyorlarmış. Belki de haklılar.

Gelişen teknoloji bizi kolay olana itiyor hep. Kendimizce sebeplerimiz olabilir vaktimizin olmaması da ayrı bir konu ama teknolojinin sunduğu bu kolaylıklar zekamızı köreltiyor ya da bizi monotonlaştırıyor olabilir mi? Her şey bir yana teknoloji gelişmeye devam ederken böyle bir harekette bulunmak ne kadar doğru yine de sorgulanmalı. Neredeyse yapay zekalar bizi esir alacak söylentileri ortalarda dolaşırken teknolojiden arınmak mı yoksa teknolojiyle yüzleşip tüm inceliklerini öğrenmek mi gerekir? Bu sorunun cevabı aslında herkesin kendi içinde vermesi gereken bir cevap. Bana göre dozunda kullandığımız sürece teknoloji, hayatımızı kolaylaştıran faydalı imkanlardan biri.

Neler Değişiyor?

Şöyle bir düşünelim; son 10-15 yılda teknolojik olarak hangi değişimleri yaşadık? 

İlk aklımıza gelenler; tablet ve akıllı telefonlar/ev/saat, araba ve eşyalar, güneş çatıları, sanal gerçeklik gözlüğü, insansı robotlar, gen düzenleme alanındaki gelişmeler, hoverboard, insansız hava araçları, drone, 3 boyutlu yazıcı.

Halen sürücüsüz araç ve yapay zekânın aktif kullanılacağı beklentisiyle kendimizi geliştirerek hayatımıza devam ediyoruz. 

Bildiğimiz gibi içinde bulunduğumuz yüzyıldaki en önemli iki olgu insan ve bilgi. Ülkelerin gelecek yıllarda dünyada başrol oyuncularından olabilmeleri için nitelikli insan gücü oluşturmaları gerekmektedir. 

Eğitim Planlaması Şart

Asıl önemli olan sahip olacakları nitelikli insan gücünün sürdürülebilir hale gelmesidir. Tabi ki bu durumun sağlanabilmesi için esnek ve etkin bir eğitim planlamasının altyapısı kurulmalı.

Planlamaya paralel oluşturulacak stratejiler de ülkedeki gelecek nesillerin kaderini oluşturacaktır. 1980'li yıllardan itibaren eğitim ve teknoloji etkileşimi yoğun bir şekilde başladı.

Bu alandaki hızlı değişim ve dönüşüm süreci mevcut birçok sorunu çözmede etkili rol oynamakta. Eğitim sürecinde yönetici, eğitmen ve öğrencilerin değişime uyum sağlama potansiyeli ve hızı fark oluşturan ölçüt olacaktır.

Son 20 yılda teknolojik yeniliklerle birlikte kullanılan materyallerin neredeyse tamamı değişti.

Artık teknoloji ve eğitim sürecini birbirinden bağımsız düşünmemiz mümkün değildir. Eğitim teknolojinin gelişimini nasıl etkiliyorsa günümüzde teknoloji de eğitimin gelişmesini hem geliştirmekte hem de hızlandırmakta ve de eğitimde fırsat eşitliği oluşmasına katkı sağlamaktadır. Teknoloji sayesinde öğrenme ortamları değişime uğramış, muayyen bir zamandan ve mekandan soyutlanmıştır. Böylece eğitime ulaşmada kişiler zamandan, mekandan ve maliyetlerden yana özgürlüğe kavuşmuş oldular. Öğrenim ve öğretim etkileşimli hale gelmiştir. Eğitim ve teknoloji etkileşimi yine kurumsal eğitim ortamlarında daha fazla görülmektedir.

Eğitim Ve Teknoloji Dostluğu

Teknoloji ve eğitim ayrılmaz bir ikili halinde. Yaşanılan her teknolojik değişim eğitimin hızını ve kapsamını çok arttırdı. Tüm bu gelişmeler de okul ve öğrenciler üzerinde olumlu ve heyecan verici uygulamalar oluşturdu.

Okul ve diğer eğitim kurumlarının gelecekteki hedeflerine paralel yeniden yapılanma sürecini zorunlu hale getirmektedir. Bu yapılanma kapsamında, eğitim sisteminde kolay ve etkin kullanılabilecek yazılım programlarının getirilmesi olmazsa olmaz şartıdır. 

Bizler bu durumun farkında olarak gelecek nesillerimizi stratejik ve çok yönlü yetiştirmeliyiz. Peki, şu ana kadar yaşadığımız teknolojik gelişme sürecini ve hayatımıza yansımasını tamamen olumlu olarak mı yorumlamak gerekiyor acaba?

Fırsat Ve Tehditler Var Mı?

İçinde bulunduğumuz dönemde teknolojinin etkisiyle hızla yenilenen ve değişen bilgiyi yakalamaya çalışıyoruz. Dijitalleşme ve eğitim sistemi sürecinin her aşamasında teknolojik materyallerle birlikte mi olmak gerek.

Teknoloji eğitimde gerçekten faydalı mı? Teknolojik gelişmenin getirdiği olumlu sonuçlar ve fırsatları birlikte değerlendirmek gerekir.

Bu gelişmelerin cocuklarımızın üretkenliği, sebep-sonuç ilişkisi gelişimini, hızlı karar verme özelliğini, araştırma becerilerini ve strateji geliştirme özelliklerini arttırdığı bir gerçek.

Aynı zamanda teknolojik gelişme sayesinde dünyanın her yerine anında ulaşarak öğrenme ağını genişletilir ve bilgiye hızlıca ulaşılır. Bunun yanı sıra eğitim araçları zenginleşir.

Hem duyarak hem de görerek öğrenmeyi kapsayan online eğitimler sayesinde bilgi ve beceri zenginleşir.

Teknolojinin Öğrencilere Sağladığı Kolaylıklar Neler?

Öğrenciler açısından da teknolojinin eğitimdeki yeri oldukça önemlidir. Çünkü, küçük yaşlardan itibaren cep telefonu,tablet ve bilgisayar ile tanışan çocuklar, okul yaşantısı boyunca da teknoloji kolaylığından faydalanarak zorlanmadan ödevlerini yapabilmektedirler. Teknoloji destekli eğitim yöntemleri sayesinde bilgilere erişmede büyük kolaylık sağlanmış olmaktadır. Ayrıca çocukların görsel açıdan daha kalıcı olması amaçlanarak okullarda videolu anlatımlar, sesli ve görüntülü uygulamalar yapılmaktadır. Akıllı tahtalar, eğitimde teknoloji kullanımının akla gelen ilk örneklerindendir. Uygulamanın amacı; eğitim olanaklarına sınıf dışında da ulaşabilmek. Günümüzde saniyeler içerisinde istediğimiz bilgilere anlık ulaşabilme kolaylığı, her alanda olduğu gibi eğitim alanında da çok büyük kolaylıklar sağlamaktadır.

Yapılan anketlere göre;

Öğrencilerin, akıllı tahta ile işlenen dersleri daha iyi anladığını, aynı zamanda görüntü ve seslerinde beyni uyararak, bilgilerin kalıcılığını artırdığını göstermektedir.Geçtiğimiz yıllarda defter ve kitaplardan ezber yapılarak öğrenilen dersler, artık teknoloji nimetlerinden faydalanılarak daha kolay hale getirilmiştir.Bu da çocuklarımızın, dersleri daha iyi anlaması, anladığını unutmaması açısından da daha verimli olmuştur. Teknolojinin hayatımızın her alanına girmesiyle artık öğrenciler de uzun, sıkıcı ve tek taraflı bilgi aktarımlarına sıcak bakmıyor. Daha ziyade; öğretmen ve öğrenci katılımlarının desteklendiği eğitim yöntemleri önem kazanmaktadır.

Teknolojinin Öğrencilere Faydası Nedir?

Küçük yaşlardan itibaren teknoloji sayesinde cep telefonları ve bilgisayarlarla tanışan çocuklar okul hayatlarında da bu teknolojik cihazları kullanmaktan oldukça memnunlardır. Öğrencilerin zaman kaybetmeden bilgiye ulaşabilmeleri, onların daha başarılı ve öz güvenli yetişmelerine katkıda bulunmaktadır. Sınıflarda kullanılan akıllı tahtalar ve tabletler sayesinde ağır çantalar taşımaktan kurtulan çocuklar okula daha rahat gidip gelmektedirler. Derslerdeki görsel anlatımlar sayesinde dersleri daha iyi anlamakta ve yaratıcı yönleri de gelişmektedir. Ayrıca derslerde kullandıkları ses kayıt cihazı ile dersleri daha iyi takip edebilmektedirler. 

Teknolojinin Öğretmenlere Sağladığı Kolaylıklar Neler?

Öğretmenler de teknolojinin eğitim hayatımıza girmesiyle büyük kolaylıklar yaşamaktadırlar. Örneğin; uzun uzadıya yazılar yazmaktan kurtulmuşlar, akıllı tahtalar sayesinde yazacakları her şey tahtaya yansıtılacağı için, yalnızca ders anlatmaya odaklanabileceklerdir. Bu yöntem sayesinde de öğretmenler büyük rahatlık ve kolaylıklar yaşamaya başlamışlardır. Yazı yazmayla kaybedeceği vakti, sınıf içerisinde iletişim sağlama, öğrencilerle daha çok ilgilenme gibi daha yararlı bir şekilde kullanabileceklerdir.

Yaratıcı Öğrenme Süreçleri

Robot yapımı, kodlama temel araç tasarımı gibi yöntemler, öğrencilerin yaratıcı süreçlerini büyük ölçüde desteklemektedir. Derslerde yapılan kodlama aktiviteleri; öğrencinin analitik zekasının gelişimine yardım ederken, tasarım içerikli aktivitelerde, öğrencinin görsel zekasını ilerletmektedir.

Aynı zamanda ; sizlere eğitim alanında, teknolojiden en güzel şekilde yararlanmak adına, ülkemizde son 4–5 yılda hızla artış gösteren maker felsefesini örnek gösterebiliriz.Okul etkinliklerine, hatta müfredata girmesiyle öğrencileri pasif durumdan aktif duruma getiren öğrenme süreçleri ortaya çıkarmaktadır.

Teknolojinin Nimetleri Öğretmenleri Nasıl Etkiledi?

Öğretmenler, teknolojinin gelişmesiyle akıllı tahtalar sayesinde sınıfta tahtaya yazı yazmaktan kurtulmuşlardır. Bu süreyi ise konuyu daha iyi anlatabilmek için harcamaktadırlar. Dolayısıyla sınıfta vakitlerinin çoğunu öğrencilerle iletişim kurma ve bilgilendirme yapmak için zaman bulabilirler. Bu durum, öğrencilerin dersi derste daha iyi öğrenmelerini sağlamaktadır. Öğretmenlerin başarısı da bu sayede artmaktadır. Öğretmenler için teknoloji kullanımı eğitimde sınırsız bir kütüphaneye ulaşmak demektir. Bu sayede kendi bilgilerini de zenginleştirme imkanları vardır.

Teknoloji Bizi Tehdit Mi Ediyor? 

Çocuklar sanal ortamda sosyal gibi görünseler de fiziki ortam olarak değerlendirdiğimizde yalnızlaşmaya başlarlar. Daha az hareket ederler. Çocuğun dünyayı algılamasında etkin olabilecek tüm spor ve sanat aktivitelerinin güçlü bir rakibi olarak karşınıza çıkar. 

Sağlık açısından zararları olabilir. Kitap okumaktan uzaklaştırır. Özetle bağımlılık haline gelebilir. Evet, eğitim altyapısının oluşturulması, sürecin amaçlara uygun yönetilmesi ve etkin materyallerin kullanılması önemlidir. 

Ama diğer yandan da doğal ortamdan uzaklaşmadan eğitim programlarının da oluşturulması gerekli. Bu durum doğal yaşamın yeniden keşfedilmesi ve yaşanması sürecini de keyifli hale getiririr.

Azra Kohen’in ifade ettiği “Artık insanlık değil teknoloji ilerliyordu, uygarlık değil teknolojiler gelişiyordu sadece.” sözündeki olumsuz tanımı yeniden yorumlamalıyız.

Gün geldiğinde teknoloji tarafından yönetilen değil, farkındalıklarımız ve doğru stratejilerimizle her zaman teknolojiyi yöneten biz olmalıyız.

Teknolojinin Eğitime Zararı Var Mı?

Teknolojinin eğitime katkısı olmakla birlikte zararları da olduğu bir gerçektir. Öğrenciler, teknolojiyi amaçları dışında kullandığı zaman yani ders çalışmak yerine eğlenmek amacı ile kullanmak istediklerinde derslerini, gündelik hayatlarını, işlerini aksatacak ve çoğu şeyden geri kalmalarına sebep olacaktır.

Bilgisayar başında uzun süre duran kişinin gözlerinde ilerleyen zamanda görme bozuklukları yaşanacak, genç yaşta boyun ve bel ağrıları gibi sorunlarla karşılaşabileceklerdir. Uzun süre bilgisayar ile haşır neşir olan çocuklar, farklı hayal dünyasında yaşamakta, çevresi ile olan iletişimi kopmakta ve daha az hareket etme eğilimindedir.

Eskiden dışarda arkadaşları ile daha çok vakit geçiren çocuklar şimdi evlerinde hareket etmeden ve insanlarla iletişime girmeden vakit geçirmektedir. Bu da ileride bireysel yaşayan ve paylaşıma açık olmayan nesillerin oluşmasına neden olacaktır. Tabii bir de bazı teknolojik araçların yaymış olduğu radyasyondan etkilenme durumu var maalesef. Bu konu üzerine Albert Einstein’ın yapmış olduğu yorumu ve ön görüsünü de söylemeden geçemeyeceğim. 

"Korkarım ki bir gün teknoloji, insan iletişiminin ve yakınlaşmasının önüne geçecek ve aptal bir nesil ortaya çıkacak.''

Bu nedenlerden ötürü teknolojiyi eğitimde bilinçli kullanmak ve kullandırmak her ailenin ve öğretmenlerin görevi olmalıdır. Daha iyi ve başarılı nesiller yetiştirmek için eğitimde teknoloji şart olmasına rağmen bunun dozunu ayarlamak da en önemli iştir. 
Teknolojinin nimetleri ile aydınlanalım, ama hiçbir zaman teknolojinin esiri olmayalım.

Teknolojinin Sahipleri

Cihana hükmetmenin şartları zamanla değişerek fiziksel savaşların yerini teknolojik üstünlük mücadelelerine, bilgiye sahip olamaya, yeni ve benzersiz fikirler üretmeye bırakmıştır. 

Teknoloji hangi ülkelerde daha etkin?

Yeni ve benzersiz fikirler Amerika Birleşik Devletleri, Japonya, Hindistan, İsrail, Çin, Singapur, Kanada, Güney Kore, Almanya ve Rusya gibi teknolojiyi üreten ülkeler gerçekleştirmiştir.

Başarılı Olmak İstiyorsak Üretmemiz Gerekiyor

Teknoloji eğitimde gerçekten faydalı mı? diye düşünürsek dünyadaki araştırmalara bakıldığında gerek eğitimde gerek teknolojide kendisinden söz ettiren ülkeler tüketen değil üreten konumundadır. Bu da gösteriyor ki başarılı olmak isteyenler tüketen durumdan üreten duruma geçmelidirler. Bu da eğitim ve teknolojinin birlikteliği sayesinde mümkün olmaktadır. Kısaca eğitim teknolojiyle hareket etmeli, gelişimlerini birlikte sürdürmeliler. 

Ülke Olarak Eğitimde Teknolojiyi Kullanıyor Muyuz?

Her ne kadar eğitim sistemine son zamanlarda teknolojik cihazları dahil etmiş olsak da bunun eğitimin kalitesinin artırdığını maalesef ki söyleyemiyoruz. Teknolojinin öğrenme kalitesini artırmada önemli rolü olsa da Türk eğitim sisteminde bu faydayı kullanabilmek için teknolojiyi salt tüketir halden, teknoloji üretir ve geliştirir hale geçmemiz gerekiyor. Aksi halde teknolojik cihazların öğrenme ortamına sokulması eğitim seviyemizi bir anda yükseltmeyeceği görülmektedir.

Online Eğitimler Ve Canlı Dersler

Gün geçtikçe artan çeşitliliğiyle sanal eğitim ortamları örgün eğitim dışındaki bireyler için büyük bir kolaylık ve fırsat eşitliği sağlasa da ilköğretim ve orta-öğretimdeki öğrencilerin eğim kalitesine katkısı aynı düzeyde değildir. Eğitimdeki başarılarıyla adından söz ettiren ülkelerde eğitimin kalitesini arttırmanın ilk koşulu öğretmen kalitesini arttırmak olduğu düşünülmektedir.

Bundan dolayı gelişmiş ülkeler öncelikli yatırımı öğretmen yetiştirmeye ayırmakta ve bunu teknoloji ile desteklemektedir. Artık günümüzde canlı dersler ve online yapılan eğitimler sayesinde bireyler kişisel gelişim eğitimleri dahil olmak üzere farklı eğitimlere katılıp ücretsiz sertifika sahibi olabiliyor.

Online eğitimlere nereden ulaşabiliriz?

İstanbul İşletme Enstitüsü’nün sağladığı ücretsiz online eğitimler eğitim ve teknolojinin birlikte kullanılmasının en faydalı örneklerinden birisidir. Bu eğitimler sayesinde sadece tek taraflı değil karşılıklı olarak da etkileşim sağlanabilmektedir.

Teknolojiyi Eğitime Nasıl Dahil Etmeliyiz?

Dünyanın geleceği hakkında konuşan ülkeler arasından olmak istiyorsak, enerji, yapay zeka, yaşanabilir çevre gibi konulara odaklanarak bunları eğitim sistemimize dahil etmeli ve eğitim konularını her alanıyla bütün olarak ele almalıyız. 

Öğrenciyi Eğitime Teknolojiyle Dahil Etme

Öğrenme sürecinin büyük kısmını sıkılarak geçiren öğrencilerin ilgisini çekmek istiyorsak öğrenme ortamını son teknoloji aletlerle donatmaktan yerine teknolojiyi öğrencilerin merakını arttıracak, hayal gücünü geliştirecek, fikirlerini hayata geçirecek şekilde kullanmasını sağlamalıyız. Eğitimcilerin öğrenme sürecini daha iyi takip edebilecek, öğrencilere daha çok yardımcı olabilecek bir sistem yine eğitimde teknolojinin planlı kullanılması sayesinde olacaktır. 

Teknolojiyi Kontrol Edecek Güçte Miyiz?

Cevap "Evet!" ise bilgiyi üretiyoruz ve kullanıyoruz demektir. Aksi halde teknolojinin gücü bizi güçsüz duruma düşürmekte ve kendisine bağımlı hale getirmektedir. Günümüzde bilgiye ulaşmanın çok kolay ve çeşitli olması sayesinde bireyler kendini geliştirme fırsatların kavuşmuş durumda. Gerek yeni hobiler edinmek gerek de çeşitli alanlarda uzmanlaşmak isteyen bireyler bunu online ortamlarda sağlamaya başlamış durumda. 

Tam burada ortaya çıkan soru ise bunu yaparken kıymetli zamanımıza, sosyal hayatımıza olumsuz etkiler oluşturuyor muyuz? Çünkü hayatımıza hızlıca dahil ettiğimiz teknoloji bilinçli kullanılmadığında karşımıza boşa tüketilmiş zaman olarak çıkmaktadır. Türkiye'nin internette, sosyal medyada ve televizyonda geçirdiği süre bunun en bariz göstergesidir.   

Eğitim Almadan Teknolojiyi Anlayabilir miyiz?

Eğitim ve teknoloji çağımızın olmazsa olmazlarındandır. Bu yüzden hayatımızdaki iki önemli unsurun tanımını bilmeden yaşamamız yerimizde saydığımızın göstergesidir. İnsanlarda öğrenme, merak etme, araştırma unsurları gelişmeden teknolojinin ve insanoğlunun ilerlemesi mümkün değildir.

Eğitim deyince aklımıza yeni kuşakların toplum yaşamında yerlerini almaları için gerekli bilgi, beceri ve anlayışları edinmelerine, kişiliklerini geliştirmelerine yardım etme ya da belli bir bilim dalında, belli bir konuda bilgi ve beceri kazandırma, yetiştirme ve geliştirme işi gelmektedir.

Bilimin tanımı ise evrenin, evrendeki olguların ve olayların bir bölümünü ele alıp birtakım yöntem ve deney yolları kullanarak ve gerçeğe, gerçekliğe dayanarak birtakım yasalara ulaşan bilgi yolu, düzenli ve tutarlı bilgi gelmektedir.

Hiç düşündünüz mü? Yukarıdaki cümlelerin her parçası kendini eğitmeden araştırmadan geliştirmesi mümkün olmayan unsurlardır. Eğitim ve Teknoloji hayatımızın olmazsa olmazı artık bundan şüphe duyan varsa içtiği suyu, yediği yemeği, seyrettiği televizyonun teknolojinin bir parçası olarak görmeyen ve düşünmeyenlerdir. Eğitim olmadan teknolojiyi anlamayı ve onun getirdiklerine mantıklı yaklaşmayı düşünemeyiz. Teknoloji bize bilgiyi kolay yoldan ulaşmamızı sağlasa da bunların içinde olumsuzluğu barındırır, eğitimsiz ise gelişmesi doğru kullanılması mümkün olmayacaktır. Teknolojinin bize getirdiklerini tüketmek yerine geliştiren tarafta olmalıyız. Siz teknolojinin neresindesiniz? Online oyun ya da eğitim. Hangi noktadan bakıyorsunuz hangisiyle daha fazla uğraşıyorsunuz. Teknolojinin girdabına savrulup eğitiminizi, okumayı, sorgulamayı bırakıyor musunuz? Yoksa onu anlayıp yeniliklerini takip ederek teknolojiyi gelişim ve öğrenmek için mi kullanıyorsunuz.

Kendimize sormamız gereken o kadar soru var ki bunların hangisinden başlayacağımızı bazen bilemiyoruz. Fakat bilmemiz gereken bir şey varsa oda öğrenmeden anlamadan araştırmadan teknolojiyi kavrayamayacağız. En son geliştirilen robotları gördünüz mü hiç haklarındaki haberleri okudunuz mu? "İlk robot genel evi açıldı", "ilk evlilik" yakında olacak. Çinin geliştirdiği son yenilik sayesinde Doktor robotlar hastalık teşhisi yapabilecek, reçete yazabilecek kadar zekiler yapayzekiler. İnsanoğlu kendi bildiği tüm bilgiyi, araştırmaları bilgisayar ortamına yerleştirmeseydi o yapay zeka bugün bizi anlayamaz kavrayamazdı. Bu yenilikleri ne kadar araştırıyoruz ne kadar öğreniyoruz bilmiyorum ama kendimizi farklı kılmazsak teknolojinin kolayına kaçarsak teknoloji bizi sömürmeye ve hayatımızı zorlaştırmaya başlayacak. İnsanoğlu olarak robotlardan farklı şeyler yapmaya ihtiyacımız var. Hislerimizi kaybetmemeye, sevgiyi incitmemeye arada bir farkındalık yaratmaya, sosyal sorumluluk projelerinde yer almaya. Yoksa bizde yapay zekânın içinde yapaylaşmış bireyler olarak kendimizi bile anlayamadığımız yerlerde olacağız.

Teknolojiyi nasıl anlayabiliriz?

Düşünün anlayın sorgulayın teknolojinin içinde, "alışveriş fırsatları" "online oyun", yarışma programlarının ötesinde şeyler olduğunu fark edenlerden olun. Televizyonu, akıllı telefonunuzu, fast-food yiyeceklerinizi bir kenara bırakıp elinizde kitabınızla doğa içine çıkmayı deneyin. Okuduğunuz kitabın bile insan kaleminden çıkıp teknoloji rüzgârı sayesinde elinize bu kadar hızlı geldiğini unutmayın.

En son kendinizle ne zaman baş başa kaldınız? Sessiz bir oda, ışıksız bir ortam sadece iç sesinizle. Teknoloji buradan çıkmıştır. Üreten gelişen insanlar olmayan ortamda bize bu kolaylıkları sundular.

Telefonun icadı, 876 yılında Alexander Graham Bell 

Elektriğin icadı, 1800. İtalyan bilim adamı Alessandro Volta.

İlk icatları araştırmayı bunların hikâyelerini okumayı deneyin, Başlangıca gitmeyi, evreni anlamayı, toprağı hissetmeyi. Çünkü başlangıç noktamız burasıdır. Kendi merak ettiğiniz şeyleri araştırmayı deneyin bazen Google yerine ansiklopedi sayfalarında kaybolun. Beyninize küçük sorular sorun, ihtiyaçlarınız hakkında bilgi verin onu sorgulamaya itin böylelikle hepimiz kendimizi ve beklentilerimizi daha iyi anlayacak.

İlk icatların sahipleri gibi üretken olmayı tercih edeceğiz. Tüketiyoruz, geçtiğimiz yolu, aldığımız havayı, dünyayı bunları düşünmekten çok biz telefon modelimiz, bilgisayar markamız, araba markamızla ilgileniyoruz.

İçimize dönüp tanımlara yeniden bakmamız hayat düzenimizi yenilememiz araştırmacı olup gelecekte önümüze çıkacak gelişmelerden haberdar olmamız gerekiyor.

Bugün kendiniz için ne yaptınız, neyi araştırdınız, teknolojinin bize getirdiği sosyal medyada kaybolmak yerine hangimiz yarım saatini ayırıp yeni bir şeyi öğrenmek, bilgilenmek için ne yaptık. İnsanoğlu teknolojiyi akıllıca kullanmayı seçmezse yapay zeka bize yapay insan olmayı öğretecek.

Yapaylaşmayın, teknolojinin önünüze sunduğu şeyleri seçmek yerine ihtiyacınız olan şeyleri seçin. İnsanlığın geliştirdiği bir şeyi insanlıktan üstün tutmayın. Çünkü dünya bundan daha iyi şeyleri hak ediyor. Bunu yapacak yine insan, teknoloji iste bir araç. O araç sayesinde amacınıza ulaşın, yeniliğe kapı açın. Fakat lütfen bunu yaparken insanı, toprağı unutmayın. İç sesinizi arada bir dinleyin. Sosyal medyasız gün geçirebilin. Fotoğraf çekmediğiniz günler olsun, oyun sitelerinden arada bir vazgeçin. Düşünmeden araştırmadan kendinizi teknolojinin emin ellerine bırakmayın çünkü tanımadığımız bir insana bile güvenemezken tanımadığımız bir insanın bizim için ürettiği şeyin ne kadar iyi olduğunu bilmemiz mümkün değildir.

Paranızı ya da sizin için değerli olan bir şeyi başkasına verirken düşünürsünüz değil mi? Beyninizi emanet ettiğiniz teknoloji kanallarını lütfen doğru eğitimle harmanlayıp seçiniz, işinize yaramazsa geçiniz.

90’lı yıllarda bilgiye ulaşmak zorken, internetin yaygınlaşması sayesinde bilgiye ulaşım kolay ve hızlı hale geliyor, Birebir dersler ve dershaneler yerine online eğitimler ve sertifika programları tercih ediliyor, Teknoloji hızla gelişirken, kişisel gelişim için teknolojiye ayak uydurmak ya da teknolojiden arınmak kişisel tercihlere bağlıdır, Son 10-15 yılda tabletler, akıllı telefonlar, sanal gerçeklik gözlükleri, drone ve 3D yazıcılar gibi pek çok teknolojik ürün hayatımızda yer alıyor, Bireysel öğrenme ve öğretebilme yeteneği artıyor, herkes kendi hızında ve rahatlığında öğrenebiliyor, Sürücüsüz araçlar ve aktif olarak kullanılacak yapay zeka için kendimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz, E-Bay, Google, Apple, Yahoo ve HP gibi teknoloji devleri çocuklarını teknolojisiz bir okula gönderme eğiliminde, Bu teknolojisiz okul teknolojinin zekamızı köreltebileceği ya da monotonlaştırabileceği fikrinden hareketle çocukları teknolojiden arındırmaktadır, Teknolojinin sunduğu kolaylıkların dozunda kullanıldığında hayatı kolaylaştırıcı bir etkisi olduğu görüşü hâkim, 1980'li yıllardan itibaren eğitim ve teknoloji arasında yoğun bir etkileşim başlamıştır, İnsan ve bilgi, uygulaması gereken iki önemli olgu Ülkelerin gelecekte dünyada başrol oyuncusu olmak için nitelikli insan gücüne ihtiyaçları vardır, Esnek ve etkin bir eğitim planlaması gereklidir, iş dünyasında rekabetin artmasıyla beraber eğitimler ve sertifikalar önem kazanıyor, İnternetin yaygınlaştığı günümüzde, bilgiye ulaşım hızı artmaktadır, Kişisel gelişim eğitimleri ve iş hayatı eğitimlerinin almalarını kolaylaştıran bir durumdur, Yapay zeka ve robot teknolojileri insanlığın gelecekte rol oynayacak önemli faktörler arasında yer alıyor
eğitimde son teknolojik gelişmeler teknoloji destekli eğitim eğitimde teknolojik yenilikler eğitimde teknolojik gelişmeler eğitim alanındaki teknolojik gelişmeler eğitim ve teknoloji eğitim teknoloji teknolojinin eğitim alanındaki gelişmeleri
Resimdeki kadının omuzlarına dökülen uzun, siyah saçları var. Kısa kollu, bol kesim siyah bir gömlek giyiyor. Yüzü hafifçe sola dönük ve kendinden emin bir ifadesi var. Gözleri badem şeklindedir ve yüksek elmacık kemiklerine sahiptir. Dudakları hafifçe ayrık ve kaşları kavisli. Küçük bir burnu vardır ve çene çizgisi görülebilir. Arka planında beyaz bir duvar olan ışık dolu bir odada durmaktadır. Duruşu rahattır ve kolları iki yanındadır. Meraklı bir ifadeyle doğrudan kameraya bakıyor.
Sezin Gök
Blog Yazarı

Akdeniz Üniversitesi İşletme bölümü mezunudur. Üniversiteden fakülte derecesi ile mezun olmuştur. Gerçekleştirdiği sosyal sorumluluk projesi ile çevresine katkıda bulunmuştur. Gönüllü olarak sosyal sorumluluk projesini devam ettirmektedir. İşletme ve alanları ile ilgili yazılar yazmaktadır.

Benzer Yazılar
Doğru ve faydalı bilgiler sağlama konusunda kararlı olan uzman ekibimizle blogumuzu her zaman yeni makaleler ve videolarla güncelliyoruz. Güvenilir tavsiyeler ve bilgilendirici içerikler arıyorsanız, blog sayfamıza mutlaka göz atın.
Bu görsel, merkezinde insanların bulunduğu labirent benzeri bir desende düzenlenmiş farklı logolardan oluşan bir kolajdır. Sağ üst köşede beyaz arka planlı mavi bir figür var. Sağ alt köşede, üzerinde mavi bir nesne bulunan bir kağıt parçası yer almaktadır. Kağıdın yanındaki beyaz yüzeyin üzerinde mavi bir silindir duruyor. Son olarak, sol üst köşede beyaz harflerle mavi ve beyaz bir işaret yer almaktadır. Tüm logolar ve nesneler parlak, canlı renklere sahip ve arka plan düz beyaz.
İş Bulmak

Popüler İş Bulma Siteleri

26 Şubat 2020
Parlak kırmızı ve beyaz çizgili bir baca mavi gökyüzüne karşı dimdik durmaktadır. Silindirik şekli, tepesinde beyaz bir kule bulunan alternatif çizgileriyle vurgulanmaktadır. Bacanın canlı renkleri, beyaz bulutlarla bezeli parlak mavi gökyüzünde göze çarpıyor. Güneş bacanın üzerinde parlayarak eşsiz desenini aydınlatıyor. Baca uzakta, görünürde başka hiçbir nesne olmadan duruyor. Kırmızı ve beyaz çizgileri, çevresindeki gökyüzüyle keskin bir kontrast oluşturuyor ve onu öne çıkarıyor.
Bölümler

Çevre Sağlığı Bölümü (MYO)

27 Kasım 2020
Bu görüntü, parlak, renkli bir dokunmatik ekrana sahip, belli bir açıyla tutulan modern, siyah bir cep telefonunu göstermektedir. Telefon bir elin avuç içinde tutulmakta ve aynı elin parmakları ekranın üzerinde durmaktadır. Ekranda bir web tarayıcısı, bir mesajlaşma uygulaması ve bir müzik akışı uygulaması dahil olmak üzere birkaç farklı uygulama gösterilmektedir. Ekranın sağ üst köşesinde bir telefon uygulamasına ait bir simge bulunmaktadır. Telefonun ekranının etrafında siyah bir kenarlık ve kenarlarında gümüş metal bir çerçeve var. Telefonun arka kısmı siyah ve parlaktır. Telefon, tutan elin parmakları hafif kavisli olacak şekilde doğal ve rahat bir pozisyonda tutulmaktadır.
Eğitim

Eğitimde Teknoloji Kullanımı

28 Kasım 2018