AnasayfaBlogTeknoloji Eğitimde Gerçekten Faydalı Mı?
Teknoloji

Teknoloji Eğitimde Gerçekten Faydalı Mı?

10 Mayıs 2019
Robotik bir el yakın çekimde cam bir ekrana dokunurken görülüyor. Parmaklar açılmış, parlak bir ışıkla aydınlatılan ekranın yüzeyine bastırıyor. Robotik el birkaç metal parça ve telden oluşuyor ve kolu siyah bir malzeme kaplıyor. Arka planda, rafın üzerinde bir rulo tuvalet kâğıdı ve kenarından sarkan bir kravat görülüyor. Sahne bir kare şeklinde çerçevelenmiş ve robotik el alanın çoğunu kaplıyor. Görüntü keskin ve nettir, hassas ayrıntılar ve canlı renkler içerir. Robot el teknolojinin bir örneğidir ve dokunuşu insan ilerlemesinin sembolüdür.
KonularTeknoloji ile EğitimGeleneksel Eğitim
Öğrenme hızıÇocuklar teknoloji ile daha hızlı öğreniyor.Bilginin daha yavaş ancak kapsamlı bir şekilde verildiği sistem.
Bilgiye erişimAnında ve geniş bilgiye erişim imkanı.Bilgiye erişimin öğretmenler ve kitaplar aracılığıyla sağlandığı sistem.
Derslerin takibiKaçırılan derslerin telafisi kolaylaşıyor.Kaçırılan derslerin telafisi daha zor.
YaratıcılıkTeknolojinin kullanılmasıyla daha fazla yaratıcı çalışma fırsatı.Elişi, maket yapma gibi pratik çalışmalarla yaratıcılık gelişiyor.
Beyin gelişimiÇocukların beyinleri çoklu bilgi akışı nedeniyle daha hızlı gelişebilir.Beyin jimnastiği ve problem çözümü ile beyin gelişimi.
Eğitsel eşitsizlikTeknolojiye erişim imkanları kişiden kişiye değişiyor olabilir, bu eşitsizliğe neden olabilir.Herkes aynı eğitim materyallerine ve eğitim ortamlarına erişebilir.
Sosyal becerilerTeknoloji merkezli eğitim sosyal etkileşimi azaltabilir.Sınıf içi tartışmalar ve grup çalışmaları ile sosyal beceriler gelişir.
SağlıkFazla ekran başında zaman geçirmek sağlık sorunlarına yol açabilir.Fiziksel aktivite gerektiren dersler ve ara verilen zamanlarla daha sağlıklı bir eğitim süreci.
Özgün düşünmeBilgiye kolay ulaşım, hazıra konma durumlarını tetikleyebilir.Öğrenci önceden hazır bilgiye ulaşma imkanı olmadan, çözüm yöntemleri konusunda özgün düşünmeye teşvik edilir.
Uygun olmayan içeriklerInternet ve diğer teknolojik araçlar, çocukların uygun olmayan içeriğe erişmesine neden olabilir.Çocukların erişimine sunulan bilgi ve materyaller daha kontrollü.

Teknoloji günden güne bölünüp çoğalarak hayatımıza nüfuz eden bir tür virüs gibi… Sürekli formasyonu değişiyor ve her geçen gün kendine katılanlar ile ilginç hal almaya başlıyor. Aslında işimizi kolaylaştırmaya yaramakla kalmıyor, bizi kendine tutsak ediyor. Sayamayacağımız kadar hayatımızın her alanında var değil mi? En önemlisi, şu anda bu yazıyı yazarken bile parmaklarımın arasında işte, diyorum.

Gelelim okul çağındaki çocuklarımızı veya sonraki nesilleri nasıl etkiliyor, nasıl etkileyecek? Eğitim ile teknolojinin ilişkisi yıllardır tartışılan bir konu. Kara tahtalardan akıllı tahtalara uzanan, eski tip bilgisayarlardan tabletlere geçildiği, bir tıklama ile bilgiye ulaşabilme kolaylığının olduğu, kağıt kalem çizimlerinden üç boyutlu görsellere geçilmesinin yaratıcılığı, alfa kuşağı veya sonrası belki de öğretmen kimdir diye bilemeyeceği ve daha fazlasının olacağı bir serüven bu.

İsteyin veya istemeyin ama hepimiz bir şekilde bu serüvene katılmak durumunda kalıyoruz.

Artık küçük yaşlardan beri bilgisayar, tablet ve cep telefonlarıyla en yakın arkadaş olan çocuklarımız teknoloji ile daha hızlı öğreniyor elbette. Beyinleri o kadar öğrenmeye ve keşfetmeye açtır ki bazen gerekli mi gereksiz mi yoksa doğru mu yanlış mı diye bilmediğimiz bir sürü bilgiyi de farkına varmadan hafızalarına kayıt ediyorlar ve teknoloji ile birlikte bazı sınırlarda ortadan kalkmaya başlıyor. Maalesef her bilginin bu serüvende denetlenebilmesi mümkün olmuyor.

Teknoloji Bize Ne Kattı?

Dünya üzerindeki tüm gelişmeleri anında takip edebilmek önemlidir. Zaman kaybı olmadan her açıdan daha yaratıcı, kendine özgü, yenilikçi, tam donanımlı ve dinamik bir nesil yetiştirmek ise bizler için daha önemlidir. Hem görsel hem işitsel dersler ve eğitimler daha iyi bir algı seviyesine, dikkat çekmeye, kavramların akılda kalıcılığını arttırmaya, adaptasyona ve farklı düşünce tekniklerine yol açar.

Kaçırılan derslerin telafisinin artık daha da kolaylaştığını ve derslerin anlatımı konusunda pratikliğin zirve yaptığını söyleyebiliriz. Uzaktan eğitim veya online eğitimler sayesinde farklı pencerelere açılmak daha kolay ve daha hızlı. Tabii ki şu kısım da çok önemli olsa gerek, teknoloji veya bilgiyi nasıl kullanmak konusunda bilinçli şekilde hareket etmek ve farkına varabilmek.

Diğer yandan ise teknoloji ile eşitsizliğin büyüdüğünü görebiliyoruz ve hissedebiliyoruz. Buna basit ve belki de hepinizin aklına gelebilecek olan şu örneği vermek istiyorum; bazı anne babaların herhangi bir sebepten ötürü çocuklarının istedikleri teknoloji aletlerini onlara sağlayamamaları veya çocukların kendilerini sınıfta göstermek için sürekli bir yarış içerisine girerek hep daha iyisine en yenisine sahip olma arzuları. Geleneksel eğitimin yoğun olduğu zamanlarda en azından herkesi aynı seviyeye getirmek daha mümkün olabiliyordu.

Çocuklara Etkisi Nedir?

Teknoloji ile beraber bazen çocuklarda tembelleşmenin yaygınlaşması, hazıra direkt konma, hareketsiz yaşama doğru adımlar atma, beyin jimnastiğinin fazla yapılmaması veya kendi yeteneğinin farkına varılmasına izin verilememesi kaçınılmaz oluyor maalesef.

Sadece bunlar değil birçok etmen sıralamaya devam edebilirim. Çocukların yalnızlaşmasına, okuma alışkanlıklarının körelmesine, sosyal becerilerinin geri plana atılmasına, uygunsuz içeriklerle karşılaşmalarına ve hatta bazen fazla kullanımdan ötürü sağlık problemlerinin ortaya çıkmasına neden olabiliyor.

Teknoloji Yokken Ne Yapıyorduk?

Peki biraz geçmişe doğru yolculuk yapmaya ve hatırlamaya ne dersiniz? Geleneksel eğitimden online eğitime dönüşüm başlamadan öncesine gidelim. Örneğin; bizim zamanımızdaki geleneksel eğitim verildiği yıllara. Bilginin öğretmenlerden alındığı, kitaplardan araştırmaların yapıldığı, klasik sınavların cevaplarını sayfalar dolusu yazıldığı, yabancı derslerin kelimelerini öğrenmek için defalarca yazdığımız satırlar, fizik ve matematik gibi derslerdeki denklemlerin teoremlerin çözümlerinin açıklanmasından tutun da elişi derslerinden, teknik resim çizimlerinden, maketlerin yapıldığı, müzik ve beden eğitimi derslerindeki takım çalışmaları zamanları…

Gayet keyifli bazen de stres içinde kaldığımız, yaratıcılık sınırlarımızı zorladığımız, bilginin önemini ve değerini kavradığımız, sorular ile sürekli birbirimiz ile etkileşimde olduğumuz, tartışmalar yaptığımız, tahtalara çizdiğimiz yazdığımız, öğretmen sesiyle irkildiğimiz, doğru düşündüğümüz yöntemleri veya cevapları olsun sonuna kadar savunduğumuz ve ispatlamaya çalıştığımız, hafızamızı kağıtlara döktüğümüz, deneme sınavlarında yarıştığımız bize birçok değer katan o önemli anlar. 

Gerek okullarda gerek ev hayatında teknoloji imkanlarının nasıl, ne kadar, ne için ve neden kullanıldığı çok önemlidir. Eğitime katkılarının yanında çocuklardan aldığı ve götürdüğü değerleri de baz almak gerekir. Artık teknoloji konusundan kaçmak mümkün değildir, hatta böyle bir düşünce ütopik bir yaşam alanını işaret eder bizlere. Aynı zamanda eğitim programlarında teknoloji kullanımı hususunda en büyük yük öğretmenlerin sırtında olmalıdır. Çünkü donanımlı, uygun, bilinçli, ve yetkin bir şekilde kullanmaları gerekmektedir.

Anne ve babalara düşen görevleri uzun uzun yazmaya gerek yoktur, diye düşünüyorum, zaten gözetim ve denetleme olmadan kullanılan bir teknoloji ve çocuklar üzerindeki yıkıcı etkilerini hayal etmek istemiyorum. Her zaman teknoloji tarafından destek alabileceğimizi biliyoruz ancak bazen değişiklik yaparak geleneksel yöntemlere de yönelebiliriz diye düşünüyorum. Ünlü İngiliz felsefecisi olan Francis Bacon’ın bir sözü ile noktalamak istiyorum: “Bizi güçlü yapan yediklerimiz değil, hazmettiklerimizdir. Bizi zengin yapan kazandıklarımız değil, muhafaza ettiklerimizdir. Bizi bilgili yapan okuduklarımız değil, kafamıza yerleştirdiklerimizdir.”

Teknoloji Bize Ne Kattı?

Hem görsel hem işitsel dersler ve eğitimler daha iyi bir algı seviyesine, dikkat çekmeye, kavramların akılda kalıcılığını arttırmaya, adaptasyona ve farklı düşünce tekniklerine yol açar.

Teknolojinin Çocuklara Etkisi Nedir?

Teknoloji ile beraber bazen çocuklarda tembelleşmenin yaygınlaşması, hazıra direkt konma, hareketsiz yaşama doğru adımlar atma, beyin jimnastiğinin fazla yapılmaması veya kendi yeteneğinin farkına varılmasına izin verilememesi kaçınılmaz oluyor maalesef.

Teknolojinin Eğitimle İlişkisi Nedir?

Gerek okullarda gerek ev hayatında teknoloji imkanlarının nasıl, ne kadar, ne için ve neden kullanıldığı çok önemlidir. Eğitime katkılarının yanında çocuklardan aldığı ve götürdüğü değerleri de baz almak gerekir. 

Yazar: Melike Sezginer

Öğrenme hızı, Çocuklar teknoloji ile daha hızlı öğreniyor, Bilginin daha yavaş ancak kapsamlı bir şekilde verildiği sistem, Bilgiye erişim, Anında ve geniş bilgiye erişim imkanı, Bilgiye erişimin öğretmenler ve kitaplar aracılığıyla sağlandığı sistem, Derslerin takibi, Kaçırılan derslerin telafisi kolaylaşıyor, Kaçırılan derslerin telafisi daha zor, Yaratıcılık, Teknolojinin kullanılmasıyla daha fazla yaratıcı çalışma fırsatı, Elişi, maket yapma gibi pratik çalışmalarla yaratıcılık gelişiyor, Beyin gelişimi, Çocukların beyinleri çoklu bilgi akışı nedeniyle daha hızlı gelişebilir, Beyin jimnastiği ve problem çözümü ile beyin gelişimi, Eğitsel eşitsizlik, Teknolojiye erişim imkanları kişiden kişiye değişiyor olabilir, bu eşitsizliğe neden olabilir, Herkes aynı eğitim materyallerine ve eğitim ortamlarına erişebilir, Sosyal beceriler, Teknoloji merkezli eğitim sosyal etkileşimi azaltabilir, Sınıf içi tartışmalar ve grup çalışmaları ile sosyal beceriler gelişir, Sağlık, Fazla ekran başında zaman geçirmek sağlık sorunlarına yol açabilir, Fiziksel aktivite gerektiren dersler ve ara verilen zamanlarla daha sağlıklı bir eğitim süreci, Özgün düşünme, Bilgiye kolay ulaşım, hazıra konma durumlarını tetikleyebilir, Öğrenci önceden hazır bilgiye ulaşma imkanı olmadan, çözüm yöntemleri konusunda özgün düşünmeye teşvik edilir, Uygun olmayan içerikler, Internet ve diğer teknolojik araçlar, çocukların uygun olmayan içeriğe erişmesine neden olabilir, Çocukların erişimine sunulan bilgi ve materyaller daha kontrollü
teknoloji eğitim uzaktan eğitim online eğitim geleneksel eğitim
Bu resimde ikisi de gözlük takan bir erkek ve kadın görülüyor. Adam mavi bir gömlek ve siyah bir pantolon giyerken, kadın beyaz bir gömlek ve mavi bir kot pantolon giymektedir. Her ikisinin de gözlükleri takılı ve dümdüz ileriye bakıyorlar. Adamın kolu kadının beline dolanmış ve yüzleri birbirine yakın göründüğü için birlikte bir anı paylaşıyor gibi görünüyorlar. Arka plan yumuşak, kirli beyaz bir renktedir. Işık hafif loş, görüntüye yumuşak ve sıcak bir his veriyor. Gözlüklerine rağmen, gözleri hala bir duygu belirtisi gösteriyor. Birbirlerinin varlığından memnun ve mutlu görünüyorlar.
Konuk Yazar
Blog Yazarı

İstanbul İşletme Enstitüsünde yazılarının yayınlanmasını isteyen konuk yazarlarımız için oluşturulan bilgi kartıdır. Birçok alanda ve disiplindeki yazıları bu hesap üzerinde bulabilirsiniz.

Benzer Yazılar
Doğru ve faydalı bilgiler sağlama konusunda kararlı olan uzman ekibimizle blogumuzu her zaman yeni makaleler ve videolarla güncelliyoruz. Güvenilir tavsiyeler ve bilgilendirici içerikler arıyorsanız, blog sayfamıza mutlaka göz atın.
Bu görsel, merkezinde insanların bulunduğu labirent benzeri bir desende düzenlenmiş farklı logolardan oluşan bir kolajdır. Sağ üst köşede beyaz arka planlı mavi bir figür var. Sağ alt köşede, üzerinde mavi bir nesne bulunan bir kağıt parçası yer almaktadır. Kağıdın yanındaki beyaz yüzeyin üzerinde mavi bir silindir duruyor. Son olarak, sol üst köşede beyaz harflerle mavi ve beyaz bir işaret yer almaktadır. Tüm logolar ve nesneler parlak, canlı renklere sahip ve arka plan düz beyaz.
İş Bulmak

Popüler İş Bulma Siteleri

26 Şubat 2020
Parlak kırmızı ve beyaz çizgili bir baca mavi gökyüzüne karşı dimdik durmaktadır. Silindirik şekli, tepesinde beyaz bir kule bulunan alternatif çizgileriyle vurgulanmaktadır. Bacanın canlı renkleri, beyaz bulutlarla bezeli parlak mavi gökyüzünde göze çarpıyor. Güneş bacanın üzerinde parlayarak eşsiz desenini aydınlatıyor. Baca uzakta, görünürde başka hiçbir nesne olmadan duruyor. Kırmızı ve beyaz çizgileri, çevresindeki gökyüzüyle keskin bir kontrast oluşturuyor ve onu öne çıkarıyor.
Bölümler

Çevre Sağlığı Bölümü (MYO)

27 Kasım 2020
Bu görüntü, parlak, renkli bir dokunmatik ekrana sahip, belli bir açıyla tutulan modern, siyah bir cep telefonunu göstermektedir. Telefon bir elin avuç içinde tutulmakta ve aynı elin parmakları ekranın üzerinde durmaktadır. Ekranda bir web tarayıcısı, bir mesajlaşma uygulaması ve bir müzik akışı uygulaması dahil olmak üzere birkaç farklı uygulama gösterilmektedir. Ekranın sağ üst köşesinde bir telefon uygulamasına ait bir simge bulunmaktadır. Telefonun ekranının etrafında siyah bir kenarlık ve kenarlarında gümüş metal bir çerçeve var. Telefonun arka kısmı siyah ve parlaktır. Telefon, tutan elin parmakları hafif kavisli olacak şekilde doğal ve rahat bir pozisyonda tutulmaktadır.
Eğitim

Eğitimde Teknoloji Kullanımı

28 Kasım 2018