Oryantalizm Ne Demek?
Kavram | Tanım | Geniş Bilgi |
---|---|---|
Oryantalizm | Orient yani 'doğu' kökeninden türeyen bir kavram. | Batılı sanatçıların 19.yüzyılda Orta ve Uzak Doğu yaşantısını eserlerine yansıttığı bir sanatsal akım olarak tanımlanabilir. |
Oriens | Latince kökenli bir kelimedir ve 'güneşin doğuşu' anlamında. | Oriens kelimesi, Oryantalizm kavramının da kökenini oluşturur. |
Orientalism | İngilizce karşılığı oryantalizmdir. | Orientalism ve Oryantalizm eş anlamlıdır ve aynı kavramı ifade eder. |
19. yüzyıl Oryantalizmi | Bu dönemde, Batılı sanatçılar Orta ve Uzak Doğu halklarının yaşantısını eserlerine taşır. | Bu eserler genellikle sanatçıların bu bölgelere yaptığı seyahatler sonucunda ortaya çıkar. |
Doğunun İzlenimlerini | Batılı sanatçıların Doğu'ya yaptıkları seyahatlerde edindikleri izlenimleri aktardıkları kavramdır. | Bu izlenimler genellikle sanatçının bakış açısını ve Doğu halklarının yaşam biçimini yansıtır. |
Sanatsal Akım | Bir dönem içerisinde ortaya çıkan ve belli bir seyirciyi hedefleyen sanatsal ifade yöntemi. | Oryantalizm, 19. yüzyılda popüler olan bir sanatsal akımdır. |
Batılı Sanatçı | Batılı ülkelerden, özellikle Avrupa'dan gelen sanatçı. | Oryantalizm, genellikle Batılı sanatçıların doğudaki yerel halkın yaşamını yansıttığı bir akımdır. |
Seyahatler | Sanatçıların doğuya yaptıkları geziler. | Bu seyahatler genellikle sanatçının kişisel deneyimlerini, gözlemlerini ve doğudaki yaşamı keşfetmelerini sağlar. |
Eserler | Sanatçıların doğuda yaptıkları izlenimlerini yansıttıkları sanatsal çalışmaları. | Eserler genellikle seyahat sırasında edinilen deneyimlerin, gözlemlerin ve izlenimlerin bir ürünüdür. |
Doğu | Oryantalizm kavramının merkezinde yer alan coğrafi bölge. | Genellikle Orta ve Uzak Doğu ülkelerini ifade eder ve Batı karşısında 'öteki' olarak tasvir edilir. |
Oryantalizm kavramının kökeninde “orient” kelimesi bulunuyor. Orient, İngilizce “doğu” anlamına gelen bir sözcük olup, Fransızcadan İngilizceye geçmiştir. Fransızcaya da Latinceden geçtiği ve Latince kökeninin “oriens” olduğu biliniyor. İngiliz dilindeki Oryantalizmin de “orientalism” kelimesiyle eş anlamlı olduğunu söyleyebiliriz. Kelime anlamına baktığımızda “orient” kelimesi “doğu” anlamına gelir, Latince “oriens”in anlamı ise “güneşin doğuşu”dur.
Sanat tarihinde oryantalizm terimine bakarsak, Batılı sanatçıların 19.yüzyıl dönemindeki eserlerini ifade ettiğini görebiliriz. Bu sanatçılar, doğu ülkelerine yaptıkları yolculuklar boyunca gördüklerini kaydetmişler ve doğu yaşantısını resimlerinde anlatmışlardır.
19. yüzyılda, Fransa’da yaşayan oryantalistler birleşmiş ve bir dernek kurmuşlardır: Fransız Oryantalist Ressamlar Derneği (1893). Bu derneğin kuruluşuyla birlikte, diğer sanatçıların sanata bakış açısı da değişmeye başlamıştır. Sonuç olarak da oryantalist resim, 19. yüzyıl Avrupa’sında, farklı bir sanat akımı olarak kabul edilmiştir.
İngiltere’ye baktığımızda ise, oryantalist kavramının bazı “sanatçı” gruplarının tanımında kullanıldığını görmekteyiz. Ancak söylemek gerekir ki; oryantalizm çoğunlukla resim sanatında kullanılan ve terim haline gelen bir kelimedir. Oryantalistler de, genellikle ressamlardır.
Bugünkü yazımızda, Oryantalizmi ve Oryantalistleri biraz daha yakından ve örneklerle inceleyeceğiz.
Oryantalizm Ne Demek?
Oryantalizm, Doğu toplumlarının kültürlerinin ve yaşamlarının incelendiği Batılı bir araştırma alanıdır. Şarkiyatçılık olarak da bilinen Oryantalizm, Batılı sanatçılar aracılığıyla Avrupa sanatıyla tanıştırılmıştır.
Oryantalizmin kapsadığı temel alanlar; resim, mimarî, müzik, edebiyat ve dans konularıdır. Sanat tarihi araştırmaları ve kültürel çalışmalara göre oryantalizm, Doğu ülkelerindeki kültürel öğeleri tasvir eden anlatımları kapsar. Bu anlatımları yapan kişiler; yazarlar ve ressamlar gibi sanatçı olan kişilerdir
19. yüzyılın ortalarında ise İslamiyet konusunda akademik araştırmalar yapılmış ve Doğu Araştırmaları (Oriental Studies) adlı bir akademik bölüm de kurulmuştur. Akademik araştırmaların gelişmesiyle, Doğu toplumlarına karşı önyargılar da artmaya başlamıştır. Aslında sanat ve edebiyat konularında bambaşka yansıtılan Doğu toplumları, akademik araştırmalara gelince çok farklı yansıtılmıştır. Doğu kültürünün, Batı kültürüne oranla daha feodal ve daha geride olduğu ifade edilmiştir. Ancak bazı eleştirmenlere göre; Batılılar Doğu toplumlarının bu özelliklerini, kendi kültürlerine bir düşmanlık olarak yorumlamış ve bu şekilde yansıtmışlardır.
Oryantalist Ne Demek?
Doğu kültürlerini inceleyen ve çeşitli konularda eserler kaleme alan Batılı sanatçılara oryantalist denir. Bu sanatçılar; Doğu kültüründeki dil ve edebiyat ürünlerini olduğu kadar, yaşam tarzlarını da gözlemlemişlerdir.
Oryantalizm ve Oryantalist kavramlarının ilk tanımlamasını, Oryantalizm adlı kitabında Filistinli yazar Edward Said yapmıştır. Ona göre “oryantalist”, Şark'ı (Doğu’yu) öğreten, araştıran veya yazan kişilere verilen isimdir.
Oryantalistler, doğu toplumlarıyla ilgilenen kişilerdir. 18. yüzyılın sonlarında başlayan oryantalizm, doğu toplumlarıyla ilgili araştırmalar yapar ve onu tasvir ederler. Oryantalistlerin özellikle sanat dallarında araştırmalar yaptığı, sanat tarihi uzmanlarınca bilinen bir durumdur.
Oryantalizmin Sanat Türlerine Etkisi
Resim: Ortaçağ sanatında, Rönesans ve Barok sanat eserlerinde, Kuzey Afrikalı toplumların ve Türklerin tasvirleri bulunuyor. Rönesans döneminin en önemli ressamlarından biri olan Bellini, Konstantinopolis'e seyahat ederek II. Mehmed'in portresini yapmıştır. Rönesans tablolarında Doğu halılarının kullanılması da Oryantalist ilgiden ileri geliyor. Jean-Étienne Liotard, İstanbul'u ziyaret eden, Türk yaşantısına ait birçok pastel boya resimler çizen bir ressamdır. Erken Hollanda resimlerinde Yakın Doğu'nun egzotik kostümlerine yer verildiğini de görüyoruz.
Seramik: Rönesans döneminden 18. yüzyıla kadar birçok sanatçı, Çin seramiklerinden etkilenmiş ve bu etkileri eserlerine de yansıtmışlardır. “Chinoiserie” kelimesi, Batı Avrupa'nın dekorasyon alanında kullandıkları Çin modasını ifade eden bir terimdir.
Mimarî: Oryantalistler; araştırmacılardan olduğu kadar ressamlar, yazarlar ve hatta mimarlardan da oluşuyordu. Rönesans dönemi mimarî eserlerdeki bazı örneklerden anlaşıldığı gibi, Batılı mimarlar da oryantalizmden etkilenmiştir. Örnek verecek olursak; Londra’da bulunan Guildhall binası, Rönesans eserlerinden birisidir ve Hint oryantalizmi etkilerini taşıyan bir binadır. Almanya’da inşa edilen bazı sinagoglar da Mısır mimarîsinden ilham alınarak yapılan örneklerdendir.
Edebiyat: Oryantalist etkiler, 18. yüzyılda Batılı gezginlerin ve sanatçıların yaptığı seyahatler aracılığıyla edebiyat akımlarını da etkilemiştir. Gustave Flaubert’in Salambo romanında bu etkilere rastlanıyor. Flaubert'ten önce de birçok önemli sanatçı, oryantal konularda önemli çalışmalar yapmıştır. Lord Byron, egzotik Oryantal ortamını, Romantik edebiyat akımında önemli bir tema haline getiren yazarlardandır.
Müzik: 19. yüzyıldaki Romantik Rus müziğinde Oryantalizm etkisi "yakın, küçük süslemelerle dolu" melodiler olarak nitelendiriliyor. Claude Debussy'nin piyano eserlerinde Japon müziği etkisi görülmüştür. İngiltere’de Gustav Holst, Beni Mora adlı eserini, bir Arap atmosferi yaratarak bestelemiştir. Oryantalizm, 1950'lerin sonlarına doğru egzotik müziğe girmiştir. Les Baxter'in "Peçe Şehri" kompozisyonu buna en iyi örnektir. Mozart ve Beethoven gibi büyük besteciler de oryantalizmden etkilenmiş sanatçılardır. Mozart’ın “Türk Marşı / Alla Turca” en ünlü oryantalist eserdir. Verdi'nin opera eseri olan ve 1871’de sergilenen "Aida" ile Mısır'ın Etiyopya üzerinde yaptığı zulüm sahnelenmiştir.
Sinema: Oryantalizmin günümüze kadar sürmesinin temel etkeni, Batı'da özellikle Amerikan Sineması’yla ilgili olan bir durumdur. Mumya, Indiana Jones ve Aladdin (Disney) gibi birçok film, Doğu'nun oryantalist tasvirlerini içeren eserlerdir.
Dans: Dansta 20. yüzyılın başlarında yükselişe geçen oryantalizm, dans sanatında halen daha görülmeye devam ediyor. Oryantalizmin bale tarzında da farklı versiyonları görülüyor. 19. yüzyılın sonlarında bale, gizemli Doğu'nun danslarını örnek almaya devam etmiştir. Çin dans tarzının olduğu kadar Hint ve Arap dansları da Batılı dans türlerini etkilemiştir. Ayrıca dans kostümleri olarak da Hint kostümleri en çok tercih edilen kıyafetlerdir. Dans sanatında sergilenen eserlerden bazıları; Sheherazade, Firavun'un Kızı, Cléopâtre, Radha ve Cobras, Egypta’dır.
Oryantalist Sanatçılar ve Eserleri
Oryantalizmi eserlerine yansıtanların başında 19 ve 20. yüzyıl ressamları geliyor. Oryantalist tarzda çalışan ressamların eserlerinden en önemlileri şunlardır:
Jean Leon Gerome (resim): En dikkat çeken eserleri; Halı Tüccarı, Reddetmek, Camiden Çıkanlar ve Kahire’ye Bakış adlı tablolardır. Ressam; Mısır, Nil, Kahire ve Sina Yarımadası gibi yerlere seyahat etmiştir. Bu seyahatlerden sonra Kudüs ve Şam’a, sonrasında da İstanbul’a gelmiştir. İstanbul’dan çok etkilenen ressamın yaptığı ilk oryantalist tablolar, bu seyahati boyunca yaptığı tablolardır. Türk Resim Sanatı’nın en kıymetli sanatçılarından biri olan Osman Hamdi Bey de Gerome’un öğrencisi olmuştur.
Leonardo De Mango (resim): Önemli eserleri; Büyükada'dan Deniz Görünümü ve Fenerde Gece adlı tablolardır. Doğu yaşam tarzından etkilenen ressam, 1883 yılında İstanbul’a gelmiştir. 1911’e kadar İstanbul’da yaşamış olan ressam; Göksu, Haliç, Adalar, Fener, Eyüp gibi yerlerden esinlendiği manzaraları tablolarına taşımıştır.
Fausto Zonaro (resim): Önemli eserleri; Kabak Taşıyan Kız, Alsancak, Saz Çalan Kız, Abdürrahim Efendi, Ertuğrul Süvari Alayı Köprüde, Yün Saran Kadın, Göksu Sefası, Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’un Fethi, Fatih Atını Denize Sürerken adlı tablolardır. Sanatçının tablolarında; İstanbul’un çeşitli semtlerini, düğün ve bayram gibi sosyal olayları ve çeşitli mesleklerden kişileri resmetmiştir.
Giulio Rosati (resim): En önemli eserleri; Halı Satıcıları, Aşk Mektubu, Haremde, Çömlek Satıcıları adlı tablolardır. Diğer ressamların tersine, hayatı boyunca Doğu ülkelerine hiç gelmemiştir. Tablolarını yaparken, fotoğraflardan ve ülkesine getirilen çeşitli objelerden ilham almıştır.
Jacob Jacobs (resim): En önemli eserleri; Sultan Abdülmecit’in Nusretiye Camii’ne Varışı ve Pazar Yeri İstanbul adlı tablolardır. Ressamın, hayatının büyük bir kısmını seyahatlerle geçirdiği biliniyor. Kuzey Denizi, Hollanda, Cebelitarık, Kuzey Afrika, Mısır’a, Çanakkale’ye, İstanbul’a seyahatler yapmıştır. Ressam, Anadolu toprakları ve Rodos’u dolaşmıştır. Sonrasında Almanya ve Saint Petersburg’a, son olarak da Kuzey Almanya ve İskandinavya’ya gitmiştir.
Amadeo Preziosi (resim): En önemli tablosu “İpek pazarı”dır. İstanbul’da yaşamış olan bu ressam, yaşadığı yıllar boyunca İstanbul’u her yönden resmetmiştir. Osmanlı kültürüne ait yaşantıları, türlü milletten ve meslekten insan görünümlerini portre olarak yansıtmıştır. İstanbul’a ait mahalle, çarşı ve Boğaziçi gibi görünümlerini; çeşitli yönleriyle günlük yaşam konuları da tablolarına yansıtmıştır.
Resim sanatındaki oryantalistlerden sonra, sinemadaki oryantalist eser örneklerinden bazıları da şunlardır:
Bernardo Bertolucci (sinema): Çölde Çay (1990) ve Son İmparator
Roland Emmerich (sinema): Stargate (1994)
David Lean (sinema): Lawrence of Arabia (Arabistanlı Lawrence/1962),
Michael Curtiz (sinema): Casablanca (1942)
Anthony Minghella (sinema): The English Patient / İngiliz Hasta (1996)
Ferzan Özpetek (sinema): Haram Suare (1997)
Fatih Akın (sinema): Duvara Karşı (2004)
Stephen Gaghan (sinema): Syriana (2005)
1998-1999 yılları arasında, Yalova'da bulunan bir reklam ajansının Koleksiyon adlı dergisinde; reklam koordinatörü ve köşe yazarı olarak çalıştı. 2003’te Mimar Sinan Üniversitesi, Sanat Tarihi Bölümü'nden mezun oldu. Halen İstanbul Üniversitesi, Çocuk Gelişimi Bölümü öğrencisi.