Milli Kültür Ögeleri Nelerdir?
Milli Kültür Öğesi | Özellikleri | Önemi |
---|---|---|
Dil | Dil, bir milletin kafa yapısını, düşünce tarzını, zihninin nasıl çalıştığını ve mantık kurgularını ortaya koyan temel bir iletişim aracıdır. | Dil olmadan öteki unsurların meydana gelmesi ve kuşaklar boyu aktarılması mümkün değildir. |
Din | Bir milletin inanç sistemini temsil eder ve toplumsal değerleri şekillendirir. | Dinin milletler üzerindeki hakimiyeti her zaman devam etmiştir. |
Gelenek ve görenek | Bir milletin geçmişten getirdiği inanç ve davranışların tümünü temsil eder. | Geçmişten izler barındıran her şey gibi gelenek ve görenekler de milli kültürü besler. |
Sanat | Sanat, bir milletin ortak zevkinin ifade ediş biçimidir ve kendi kültürünün izlerini taşır. | Sanat, her milletin kendini ifade etme biçimini ve estetik anlayışını yansıtır. |
Dünya görüşü | Bir milletin hayat felsefesini temsil eder ve milletin ortak bakış acısını ortaya koyar. | Ortak dünya görüşü, milli kültürün en belirgin yansımalarından biridir. |
Tarih | Bir milletin geçmişini, bugününü ve geleceğini bağlayan elementtir. | Tarih bir milletin nereden gelip nereye gittiğini gösterir ve milletin kimliğini oluşturur. |
Felsefi Görüşler | Her milletin varoluşunun ve kendine özgü sorunlarının anlaşılmasını sağlar. | Felsefi düşünce, milletin düşünce tarzını ve manevi yapısını yansıtır. |
Hukuki Düzenlemeler | Milletin kendi toplumsal düzenini ve adalet anlayışını yansıtır. | Hukuki düzenlemeler, toplumsal yapının düzenini sağlar ve adaleti temin eder. |
Mimarlık | Bir milletin estetik anlayışını, gelişimini ve tarihinin bazı yönlerini ortaya koyar. | Mimari yapılardaki özgün ve farklı unsurlar, milletin kültürel kimliğine işaret eder. |
Teknoloji | Milletin teknik bilgi ve kapasitesini, bilimsel ve teknolojik gelişmeleri ortaya koyar. | Teknoloji, milletin ilerleme düzeyini ve çağa adaptasyon yeteneğini gösterir. |
Milli Kültür, bir millete özgü bilgi, inanç, davranışlar ve bunlara bağlı maddi manevi oluşumların tümüdür. Dil, düşünce, gelenek, işaret sistemleri, kurumlar, yasalar, aletler, teknikler, sanat yapıtları gibi her türlü maddi ve tinsel ürününü kapsamına alır. Medeniyetlerle beraber ortaya çıkan kültür; insanların günlük hayatını düzene koyma çabasıyla oluşturduğu maddi, manevi değerleri içerir. Farklı ülkelerde kültürün farklı şekilde açıklanması mümkündür. Bu sebepledir ki milli kültür tanımı da ülkeden ülkeye değişkenlik gösterebilmektedir.
Milli kültür unsurları toplulukların hayatında iz bırakan toplulukların hayatını şekillendiren bir güce sahiptir. Toplulukların benimsedikleri ortak değerler onları millet yapan bağlara dönüşmektedir. Toplumların geçmişindeki tüm tarihsel olaylar, kullandıkları dil, sanat anlayışı, mimari alanda oluşturdukları eserleri, hukuki düzenlemeleri, doğa ve uygulamalı bilimlerdeki çalışmaları, geliştirdikleri tekniklerle ürettikleri teknolojiler, felsefi görüşleri ve inançları milli kültürün en temel unsurlarıdır.
Milli Kültür Nedir?
Milli kültür, bir millete kimlik kazandıran maddi manevi değerlerine verilen isimdir. Milletin ortak değerlerinden meydana gelir. Milli kültür; milletlerin tarihi süreçler içindeki toplumsal yapılarını, dini inançlarını, edebi eserlerini, ahlak özelliklerini, düşünce sistemlerini ve bunların sonucu şekillenmiş olan mimari yapılarını içine alır. Mustafa Kemal Atatürk'e göre “Millet, aynı kültürden insanların oluşturduğu toplumdur.” Bu söz doğrultusunda milli kültürün, bir devleti ayakta tutan güç olduğunu söyleyebiliriz.
Her milletin milli kültürünü oluşturan ana unsurlar mevcuttur. Bunlar, dil, din, gelenek- görenek, sanat, dünya görüşü ve tarih olarak sayılabilir.
Dil: Milli kültür ögeleri içinde en başı çeker. Çünkü dil olmadan öteki unsurların meydana gelmesi ve kuşaklar boyu aktarılması mümkün değildir. Bir dil, onu kullanan milletin kafa yapısını, düşünce tarzını, zihninin nasıl çalıştığını ve mantık kurgularını ortaya koyar.
Din: Milli kültür ögeleri içerisinde çok önemli bir yerde kabul edilir. Bilhassa eski devirlerde yüzyıllarca din unsuru ön planda bulunmuş ve öteki kültür unsurlarını çoğu zaman gölgede bırakmıştır. Dinin milletler üzerindeki hakimiyeti her zaman devam etmiştir. Dini bayramlarımız ve törenlerimiz bunun açık örnekleri olarak gösterilebilir.
Gelenek ve görenek: Bir milletin geçmişten getirdiği inanç ve davranışların tümüdür. Bunun içinde düğün dernek, yöresel kıyafetler, yemekler, toplumsal alışkanlıklar vs. ele alınabilir. Geçmişten izler barındıran her şey gibi gelenek görenekler de milli kültürü besler ve milli kültür ögeleri içindedir.
Sanat: Sanat, bir milletin, güzeli yaratma ve bulma tarzıdır. Sanat, bir milletin ortak zevkinin ifade ediş biçimidir. Bur kültür unsuru edebiyat, resim, mimarı, heykel vb... gibi kollara ayrılmaktadır.
Dünya görüşü: Bir milletin hayat felsefesini ortaya koyar. Bir milletin fertleri ortak kültür dolayısıyla tutum, zihniyet ve davranış bakımından çeşitli ortak özellikler sergiler. Sosyal ve ruhî olaylar karşısında fertlerin bu ortak tutum ve davranışları o milletin dünya görüşünü oluşturmaktadır. Bunun için her millette değerler ve değer yargıları farlılık gösterir. Askerlik, kahramanlık, aşk, namus, temizlik, ahlak, ölüm, eğlence vs. gibi kavramlar her millette değişik davranışlarla karşılanır.
Tarih: bir milleti, bugünün ve dünün bağlarıyla birbirine bağlayarak geleceğe taşır. Fertler arasında kader birliğini ortaya çıkarır. Aynı millete mensup insanlar tarih sayesinde geçmişleri hakkında bilgilenebilirler. Tarih bir milletin nereden gelip nereye gittiğini gösteren bir aynadır. Her milletin kendi tarihi, hayatında önemli bir yere sahiptir.
Milli Kültürün Önemi
Farklı etnik kökenlere ait olsa bile aynı coğrafya içinde yaşamak için ortak çaba gösteren topluluklar; ortak bir tarihi, ortak bir kültürü paylaşması neticesinde millet olarak ifade edilirler. Milletlerin ulusal kimlik kazanmasını sağlayan milli kültür kısa sürede meydan gelen bir birikim değildir. Aksine milli kültür ardında yüzyılları barındırır. Milli kültür farklı şekillerde tanımlanıp yorumlansa da herkesin ortak görüşü şudur; milli kültür toplulukları millet yapar. Dünya tarihi milli kültürün ne denli önemli olduğunu ortaya koyan örneklerle doludur. Milli kültüre sahip ve milli kültürünü koruyan ayakta tutan halkların her türlü zorluğa karşı varlıklarını korumayı başardığı bir gerçektir.
İkinci Dünya Savaşı’nın ağır sonuçlarına rağmen kısa sürede önemli bir güç haline gelen Almanya ve Japonya buna örnek verilebilir. Aynı şekilde, İstiklal Savaşı’nda Atatürk milliyetçiliği ile tamamlanan Türk milli kültürünün getirdiği zaferlerde buna verilebilecek en güzel örneklerdendir. Birlik beraberlik olmadığı sürece en güçlü teknolojiye ya da savaş aletlerine sahip olmak bile eksik bir gücü ifade eder. Milli kültürünün değerlerini öğrenen gençler ile bu değerler yaşatıldığı, geleceğe taşındığı ölçüde milletler yaşayabilir.
Milli Kültür Ve Dil
Dil, millet denilen toplulukların en önemli sosyal varlığıdır ve milli kültürün en önemli unsuru kabul edilir. Tarih boyunca da dili olmada yaşayan bir millet yoktur. Dil, bir ifade etme ve anlaşma konusunda en temel araçtır. Dil insanları yaklaştırıcı ve kaynaştırıcı bir etkiye sahiptir. Bir arada anlaşarak yaşayabilmenin, uyuşabilmenin yolu dil birliğinden geçer ve dil birliği olduğunda millet olmak için gereken en önemli bağ kurulmuş olur.
Bir milletin dili; o milletin duygularını, düşüncelerini içinde barındırır. Milletlerin hayata bakış açısı, düşünce biçimi, ruh derinliği, duygu inceliği o milletin dilinde saklıdır. Milletler geçmişlerindeki tarihsel olayları, edebi eserleri ve bağlılık gösterdikleri gelenek görenekleri dil sayesinde kuşaklar boyu aktarabilir. O nedenle dil ile diğer maddi manevi kültürel değerler arasında güçlü bir ilgi vardır, diyebiliriz.
Türk Milli Kültürün Özelikleri
İçinde yaşanılan coğrafyanın geçmişten bugüne izlerini taşır. İçinde barındırdığı çoklu ögelerle bir toplumun kültürel zenginliğini ifade eder. Anadolu bilinen en eski ve zengin kültürel zenginlikleri bağrında taşımaktadır. Doğum, düğün, sünnet, asker uğurlama, dini bayramlar, milli bayramlar, halk oyunları, müzik, diş hediği, Türk mutfağı, geleneksel sanatlar vs.; tüm bunlar Türk milli kültürünün değişmez parçalarını oluşturan olgulardır. Doğum Dünyanın her yerinde çok önemli sayılan yeni bir başlangıçtır. Anadolu kültüründe de doğum için yapılan gelenekler önemi olan bir kültürel değerdir.
Milli Bayramlar toplumu birbirine bağlayan tarihsel geçmişi ve kazanılan zaferleri kapsamaktadır. Cumhuriyet Bayramı, 30 Ağustos Zafer Bayramı bu sebeple resmi geçitler ve kutlamalar eşliğinde coşkuyla kutlanmaktadır. Dini bayramlar; özellikle küslüklerin bitirilmesi insanların hoşgörü ve saygı içinde bir arada olmasını amaçlayarak toplum huzuruna katkı sağlar. Halk oyunları; Milli Bayramlarda, düğünlerde, toplantılarda yöresel kıyafetlerle ve her yörede kendine has olarak oynanmaktadır. Türk Mutfağı ise geleneksel Türk yemeklerinin varlığını temsil ederler ve yemek kültürümüzü oluştururlar. Kendine has oluşuyla milli kültürün de bir parçası kabul edilirler. Her bölgenin damak tadına, coğrafi ve kültürel yapısına göre farklılıklar gösterebilmektedir.
Türk mutfağında oluşan zengin tatlardan Dünyaca tanınmış olanları da mevcuttur. Bu özelliğiyle evrensellik kazanmıştır. Geleneksel sanatlarımıza bakıldığı zaman ise çanak-çömlek, maden işçiliği, çinicilik, bakırcılık, deri işçiliği, müzik aletleri yapımı sayılabilecek milli kültür ürünlerimizi oluşturan mesleklerdir. Her birinde ayrı bir ruh ve geçmiş tarihin izleri barınmaktadır. Ayrıca mimari yapılarımız her bakımdan tarihi süreci yansıtmaktadır. Hatta dünya mirası listesine alınan birçok mimari yapımız sadece milli kültüre değil evrensel kültüre de hizmet etmektedir.
1989 Aralık doğumdur. İskenderun/ Hataylıdır. Konya Necmettin Erbakan üniversitesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Öğretmenliği (BÖTE) bölümünden mezun olmuştur. 2019 yılında Anadolu Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümüne başlamıştır, halen devam etmektedir. Yüz yüze İş güvenliği, online olarak içerik editörlüğü eğitimleri almıştır. Dijital İllüstratör çizimleri yapmakta ve yazar olarak çalışmaktadır.