Bir Şeyin Nasıl Yapılacağını Anlatabileceğiniz İngilizce İfadeler
İngilizce İfade | Türkçe Karşılığı | Kullanım Örneği |
---|---|---|
First of all | Öncelikle (İlk Olarak) | First of all, you need to preheat the oven. |
Then | Sonra | Then, mix the dry ingredients together. |
Also | Ayrıca | Also, don't forget to stir the mixture occasionally. |
Finally | Son olarak | Finally, bake for 25-30 minutes. |
Secondly | Ikinci olarak | Secondly, pour the batter into the baking tray. |
Next | Ardından | Next, put the tray into the oven. |
Furthermore | Daha da önemlisi | Furthermore, it’s important to check it regularly. |
After that | Onun ardından | After that, let the cake cool down. |
In conclusion | Sonuç olarak | In conclusion, decorating the cake is the last step. |
Moreover | Dahası | Moreover, you can add some fresh fruits on top. |
Konuşma ve yazma becerilerinizi geliştirmek için, bir şeyi nasıl yapacağınızı veya talimat vereceğinizi anlatmak için İngilizce cümleler kullanmanın önemini unutmamalısınız.
Bu blog yazısında, bir şeyi nasıl yapacağını anlatmak için kullanabileceğiniz İngilizce cümleleri inceleyeceğiz. Bu cümleleri kullanarak, İngilizce konuşma ve yazma becerilerinizi geliştirerek ne kadar kolay olduğunu öğrenecek ve İngilizce çalışmaya devam edeceksiniz.
Bir Şeyin Nasıl Yapılacağını Anlatmak İçin İngilizce Cümleler
İngilizce cümleler kullanırken açık ve net bir anlatımın önemini vurgulamak gerekir. Aşağıda, bir şeyi nasıl yapacağınızı anlatmak ve talimat vermek için kullanabileceğiniz İngilizce cümleler verilmiştir:
Öncelikle (İlk Olarak) - First of all
Sonra - Then
Ayrıca - Also
Son olarak - Finally
Bu cümleler, bir şeyi nasıl yapacağınızı veya talimat vereceğinizi anlatmanız için çok yararlı olacaktır.
Ancak, bu cümlelerin dışında, bir şeyi nasıl yapacağınızı veya talimat vereceğinizi anlatmak için çok farklı İngilizce cümleler de kullanabilirsiniz. İngilizce konuşma ve yazma becerilerinizi geliştirmek için, İngilizce cümleleri kullanarak farklı şeyleri anlatmayı deneyin.
İngilizce konuşma becerilerinizi geliştirmek için, farklı İngilizce cümleleri kullanarak konuşmayı deneyin. Ayrıca, İngilizce cümleleri kullanarak yazmayı deneyin. Bu, İngilizce konuşma ve yazma becerilerinizi geliştirmenize yardımcı olacaktır. Bununla birlikte sıfırdan İngilizce kursumuza katılarak ifade yeteneğinizi ileri seviyede geliştirebilirsiniz.
Bir şeyin nasıl yapılacağını anlatabilmeniz için bilmeniz gereken ifadeleri biraz daha detaylandırdık. Bu ifadelerin sesli okunuşlarını ve cümle örneklerini inceleyerek daha da netlik kazanın.
Gerekli malzemeleri toplayın.
Örnek Paragraf: Speaker 1: Before we get started, make sure that you have all of the necessary materials gathered in one location. This will save you time and make the task easier.
Türkçe: Konuşmacı 1: Başlamadan önce, gerekli tüm malzemelerin tek bir yerde toplandığından emin olun. Bu size zaman kazandıracak ve işinizi kolaylaştıracaktır.
X'i yaparak başlayın.
Örnek Paragraf: Begin by doing X: Start off by doing X. This is the initial step. Next, move on to Y: Move from X to Y. Do not do Y until you are done with X. After Y, proceed to Z: Move from Y to Z. This step is essential for the entire task. Before concluding, do W: Do W as the final step. Once you have done W, you have completed the task.
Türkçe: X'i yaparak başlayın: X'i yaparak başlayın. Bu ilk adımdır. Ardından Y'ye geçin: X'ten Y'ye geçin. X'i bitirmeden Y'yi yapmayın. Y'den sonra Z'ye geçin: Y'den Z'ye geçin. Bu adım tüm görev için gereklidir. Sonlandırmadan önce W'yi yapın: Son adım olarak W'yi yapın. W'yi yaptıktan sonra görevi tamamlamış olursunuz.
Adımları sırayla takip edin.
Örnek Paragraf: Step 1: Follow the steps in order. Step 2: Begin with the basics. Step 3: Explain each step clearly. Step 4: Use specific language or examples. Step 5: Provide additional resources if needed. Step 6: Allow for questions or feedback. Step 7: Test the results. Step 8: Thank the listener for their time.
Türkçe: Adım 1: Adımları sırayla takip edin. Adım 2: Temel bilgilerle başlayın. 3. Adım: Her adımı net bir şekilde açıklayın. Adım 4: Spesifik bir dil veya örnekler kullanın. Adım 5: Gerekirse ek kaynaklar sağlayın. Adım 6: Sorulara veya geri bildirime izin verin. Adım 7: Sonuçları test edin. Adım 8: Dinleyiciye zaman ayırdığı için teşekkür edin.
Birinci adımla başlayın.
Örnek Paragraf: Step 1: Begin by gathering the materials you will need. Step 2: Read through the instructions carefully and make sure you understand them. Step 3: Follow the instructions step-by-step. Step 4: Double-check your work as you go to ensure that you are doing it correctly. Step 5: When you are finished, review the instructions one more time before proceeding. Step 6: Once you are satisfied with your work, you can complete the task.
Türkçe: Adım 1: İhtiyacınız olan malzemeleri toplayarak başlayın. Adım 2: Talimatları dikkatlice okuyun ve anladığınızdan emin olun. 3. Adım: Talimatları adım adım izleyin. 4. Adım: Doğru yaptığınızdan emin olmak için yaptığınız işi iki kez kontrol edin. Adım 5: İşiniz bittiğinde, devam etmeden önce talimatları bir kez daha gözden geçirin. 6. Adım: Çalışmanızdan memnun kaldığınızda görevi tamamlayabilirsiniz.
İkinci adıma geçin.
Örnek Paragraf: Step one: Gather the materials needed for the task. Step two: Move on to step two. Step three: Lay out the materials in an organized way. Step four: Prepare to begin the task. Step five: Carefully follow the instructions and proceed step by step. Step six: Double-check the instructions if needed. Step seven: Check and ensure that the task is completed correctly.
Türkçe: Birinci adım: Görev için gerekli malzemeleri toplayın. İkinci adım: İkinci adıma geçin. Üçüncü adım: Malzemeleri düzenli bir şekilde yerleştirin. Dördüncü adım: Göreve başlamak için hazırlanın. Beşinci adım: Talimatları dikkatlice izleyin ve adım adım ilerleyin. Altıncı adım: Gerekirse talimatları iki kez kontrol edin. Yedinci adım: Kontrol edin ve görevin doğru şekilde tamamlandığından emin olun.
Üçüncü adımla devam edin.
Örnek Paragraf: Instructor: Okay let's begin by explaining how to do something. First, start with step one. Student: Step one is to gather all the materials you need. Instructor: That's right. Once you have the materials, move on to step two which is to do the preparation work. Student: So step two is to do the preparation work. Instructor: Correct. Now let's move on to step three. Step three is to start the main task. Student: Got it. Step three is to start the main task.
Türkçe: Eğitmen: Tamam, bir şeyin nasıl yapılacağını açıklayarak başlayalım. İlk olarak, birinci adımla başlayın. Öğrenci: Birinci adım, ihtiyacınız olan tüm malzemeleri toplamaktır. Eğitmen: Bu doğru. Materyalleri aldıktan sonra ikinci adım olan hazırlık çalışmasına geçin. Öğrenci: Yani ikinci adım hazırlık çalışması yapmak. Eğitmen: Doğru. Şimdi üçüncü adıma geçelim. Üçüncü adım ana göreve başlamaktır. Öğrenci: Anladım. Üçüncü adım ana görevi başlatmaktır.
Dördüncü adıma geçin.
Örnek Paragraf: Instructor: Okay, let's overview the steps to complete this task: Step one: Gather all the necessary materials. Step two: Prepare the materials as directed. Step three: Begin the process. Step four: Proceed to step four. Step five: Test the results and make needed adjustments. Step six: Place the final product in the designated location. Final step: Document the process for future use. Okay, let's review. To complete the task we need to gather the materials, prepare the materials, begin, proceed to step four, test the results, make adjustments, and place the final product in the designated location. Finally, document the process.
Türkçe: Eğitmen: Tamam, bu görevi tamamlamak için gerekli adımları gözden geçirelim: Birinci adım: Gerekli tüm malzemeleri toplayın. İkinci adım: Malzemeleri belirtildiği gibi hazırlayın. Üçüncü adım: Süreci başlatın. Dördüncü adım: Dördüncü adıma geçin. Beşinci adım: Sonuçları test edin ve gerekli ayarlamaları yapın. Altıncı adım: Nihai ürünü belirlenen yere yerleştirin. Son adım: İleride kullanmak üzere süreci belgeleyin. Tamam, gözden geçirelim. Görevi tamamlamak için malzemeleri toplamamız, malzemeleri hazırlamamız, başlamamız, dördüncü adıma geçmemiz, sonuçları test etmemiz, ayarlamalar yapmamız ve nihai ürünü belirlenen yere yerleştirmemiz gerekiyor. Son olarak, süreci belgeleyin.
Sona ulaşana kadar devam edin.
Örnek Paragraf: Person 1: Let's start with step one. Keep going until you reach the end. Person 2: Okay. What do I do after that? Person 1: After that, you can make any necessary adjustments.
Türkçe: 1. Kişi: Birinci adımla başlayalım. Sonuna ulaşana kadar devam edin. Tamam. Bundan sonra ne yapacağım? 1. Kişi: Bundan sonra gerekli ayarlamaları yapabilirsiniz.
Her adımı tamamladığınızdan emin olun.
Örnek Paragraf: Step 1: First,…. Instructor: First, you'll need to gather the required materials. Make sure you have a pencil and paper, some clips and a whiteboard marker. Step 2: Next,… Instructor: Next, lay out all the materials and make sure they're in order. Then, write down the instructions in detail so you can refer to them when needed. Step 3: After that,… Instructor: After that, take a moment to review the instructions and clarify anything that may be confusing. Then, take a few breaths and get yourself in the right state of mind for following the instructions. Step 4: Finally,… Instructor: Finally, execute the instructions one step at a time. Pay close attention to the details and make sure you're doing everything correctly. Once you finish, take a moment to reflect on what you've accomplished.
Türkçe: Adım 1: İlk olarak, .... Eğitmen: Öncelikle gerekli malzemeleri toplamanız gerekecek. Bir kalem ve kağıt, birkaç klips ve bir beyaz tahta kalemi olduğundan emin olun. Adım 2: Sonra,... Eğitmen: Ardından, tüm malzemeleri yerleştirin ve düzenli olduklarından emin olun. Ardından, gerektiğinde başvurabilmeniz için talimatları ayrıntılı olarak yazın. 3. Adım: Bundan sonra... Eğitmen: Bundan sonra, talimatları gözden geçirmek ve kafa karıştırıcı olabilecek her şeyi açıklığa kavuşturmak için bir dakikanızı ayırın. Ardından, birkaç nefes alın ve talimatları takip etmek için kendinizi doğru zihin durumuna getirin. Adım 4: Son olarak... Eğitmen: Son olarak, talimatları her seferinde bir adım uygulayın. Detaylara çok dikkat edin ve her şeyi doğru yaptığınızdan emin olun. Bitirdiğinizde, ne başardığınızı düşünmek için bir dakikanızı ayırın.
X'i yapmayı unutma.
Örnek Paragraf: Don: Alright, let's go over the instructions for doing X. First, you'll need to gather the supplies you need. Then, proceed with step one. (Don goes through step one in detail detailing all the actions that need to be followed) Don: Got it? Now continue with step two. (Don goes through step two in detail and describes all the actions that need to be followed) Don: Once you've done that, move onto the final step. (Don explains the third step in detail) Don: Alright, that's it. Now, don't forget to do X. If you don't, the entire process won't work. Got it?
Türkçe: Don: Pekala, X'i yapmak için talimatların üzerinden geçelim. İlk olarak, ihtiyacınız olan malzemeleri toplamanız gerekecek. Sonra, birinci adımla devam edin. (Don, izlenmesi gereken tüm eylemleri detaylandırarak birinci adımın üzerinden geçer) Anladın mı? Şimdi ikinci adımla devam edin. (Don, ikinci adımı ayrıntılı olarak ele alır ve izlenmesi gereken tüm eylemleri açıklar) Don: Bunu yaptıktan sonra, son adıma geçin. (Don üçüncü adımı ayrıntılı olarak açıklıyor) Tamam, bu kadar. Şimdi, X'i yapmayı unutma. Eğer yapmazsan, tüm süreç çalışmaz. Anladın mı?
Hiçbir adımı atlamayın.
Örnek Paragraf: DON: Alright, so here's how we do this. First, gather the necessary materials. You'll need a pen, paper and some basic tools for this project. Next, decide which project you’re going to work on. It could be a simple painting, a model airplane or something else. Next, plan out the steps that you need to take to complete the project. Make sure you break each step down into smaller tasks. Finally, execute the plan that you have created. Don't skip any steps. It's important to read through the instructions several times, so you have a clear understanding of what you need to do. When you're done, you should have a finished product that you can be proud of. Have fun and enjoy the process!
Türkçe: Pekala, bunu nasıl yapacağımızı anlatayım. Öncelikle gerekli malzemeleri toplayın. Bu proje için bir kaleme, kağıda ve bazı temel araçlara ihtiyacınız olacak. Ardından, hangi proje üzerinde çalışacağınıza karar verin. Bu basit bir resim, bir model uçak ya da başka bir şey olabilir. Ardından, projeyi tamamlamak için atmanız gereken adımları planlayın. Her adımı daha küçük görevlere ayırdığınızdan emin olun. Son olarak, oluşturduğunuz planı uygulayın. Hiçbir adımı atlamayın. Talimatları birkaç kez okumanız önemlidir, böylece ne yapmanız gerektiğini net bir şekilde anlayabilirsiniz. İşiniz bittiğinde, gurur duyabileceğiniz bitmiş bir ürüne sahip olmalısınız. Eğlenin ve sürecin tadını çıkarın!
Çalışmanızı iki kez kontrol edin.
Örnek Paragraf: Instructor: Okay, now it's time to double-check your work. Student 1: What do you mean double-check? Instructor: Double-checking your work means taking a second look to make sure that you have done everything correctly. Student 2: So, it's kind of like a final check of accuracy? Instructor: Yes, that’s a good way to think of it. After you have finished your task, take a moment to double-check that you’ve done everything correctly. That way, you know your work is reliable and you can be confident in its quality.
Türkçe: Eğitmen: Tamam, şimdi çalışmanızı iki kez kontrol etme zamanı. Öğrenci 1: Ne demek tekrar kontrol? Eğitmen: Çalışmanızı iki kez kontrol etmek, her şeyi doğru yaptığınızdan emin olmak için ikinci kez bakmak anlamına gelir. Öğrenci 2: Yani doğruluğun son kontrolü gibi bir şey mi? Eğitmen: Evet, bunu düşünmek için iyi bir yol. Görevinizi bitirdikten sonra, her şeyi doğru yaptığınızı iki kez kontrol etmek için bir dakikanızı ayırın. Bu şekilde, çalışmanızın güvenilir olduğunu bilir ve kalitesinden emin olabilirsiniz.
Her şeyin doğru yerde olduğundan emin olun.
Örnek Paragraf: Instructor: Okay, let's make sure everything is in the right place. First, let's check the workspace. Is the desk clutter-free? Student: Yes, it looks good. Instructor: Good. Now let's look at the materials. Are all of the tools and materials in their correct places? Student: Yes, they seem to be in order. Instructor: Perfect. Now let's make sure that the instructions are clear and easy to understand. Are the steps in a logical order? Student: Yes, they make sense. Instructor: Great. Everything seems to be in order. Let's proceed.
Türkçe: Eğitmen: Tamam, her şeyin doğru yerde olduğundan emin olalım. Önce çalışma alanını kontrol edelim. Masa dağınıklıktan arınmış mı? Öğrenci: Evet, iyi görünüyor. Eğitmen: Güzel. Şimdi malzemelere bakalım. Tüm alet ve malzemeler doğru yerlerinde mi? Öğrenci: Evet, sırayla görünüyorlar. Eğitmen: Mükemmel. Şimdi talimatların açık ve kolay anlaşılır olduğundan emin olalım. Adımlar mantıklı bir sırada mı? Öğrenci: Evet, mantıklılar. Eğitmen: Harika. Her şey yolunda görünüyor. Devam edelim.
Tüm parçaların doğru sırada olduğundan emin olun.
Örnek Paragraf: Instructor: Alright, let's make sure all the pieces are in the right order. First, take all the pieces out of the box and lay them on the table. Student: Got it. Instructor: Now, line up the pieces in order, starting with the one on the left side. Make sure each one is placed in the correct position. Student: Okay. Instructor: Great! Now, once you have the pieces in the right order, go ahead and put them together. Start with the piece on the left, and make sure it's connected to the piece directly in front or beside it. Student: Got it. Instructor: After that, take the next piece and do the same. Once you've connected all the pieces together, double-check to make sure everything is in the right place. Student: Alright. Instructor: Excellent. If all the pieces are in the right order, you are done!
Türkçe: Eğitmen: Pekala, tüm parçaların doğru sırada olduğundan emin olalım. İlk olarak, tüm parçaları kutudan çıkarın ve masanın üzerine koyun. Öğrenci: Anladım. Eğitmen: Şimdi, sol taraftakinden başlayarak parçaları sırayla dizin. Her birinin doğru konuma yerleştirildiğinden emin olun. Öğrenci: Tamam. Eğitmen: Harika! Şimdi, parçaları doğru sıraya koyduktan sonra, devam edin ve onları bir araya getirin. Soldaki parçayla başlayın ve hemen önündeki veya yanındaki parçaya bağlı olduğundan emin olun. Öğrenci: Anladım. Eğitmen: Bundan sonra, bir sonraki parçayı alın ve aynısını yapın. Tüm parçaları birbirine bağladıktan sonra, her şeyin doğru yerde olduğundan emin olmak için iki kez kontrol edin. Öğrenci: Tamam. Eğitmen: Mükemmel. Tüm parçalar doğru sıradaysa, tamamdır!
Tüm bileşenlere sahip olduğunuzdan emin olun.
Örnek Paragraf: Instructor: Alright, let's start by making sure we have all the components. Do you have all the parts you need? Student: Yes, I have it all here. Instructor: Great. Let's begin by connecting the wires between the two components. Student: Can you explain how to do that? Instructor: Sure. First, you need to unscrew the casing from both pieces. Once you have done that, you can then attach the ends of the wires to the corresponding components. Follow each one until you have connected all the wires. Student: Got it.
Türkçe: Eğitmen: Pekala, tüm bileşenlere sahip olduğumuzdan emin olarak başlayalım. İhtiyacınız olan tüm parçalar var mı? Öğrenci: Evet, hepsi burada. Eğitmen: Harika. İki bileşen arasındaki kabloları bağlayarak başlayalım. Öğrenci: Bunu nasıl yapacağınızı açıklayabilir misiniz? Eğitmenim: Elbette. İlk olarak, her iki parçadan da muhafazayı sökmeniz gerekir. Bunu yaptıktan sonra, kabloların uçlarını ilgili bileşenlere takabilirsiniz. Tüm kabloları bağlayana kadar her birini takip edin. Öğrenci: Anladım.
Parçaları doğru şekilde bir araya getirin.
Örnek Paragraf: Instructor: For this activity, we'll be putting the pieces together in the right way. First, find all the pieces. Student 1: Do we need to separate them by type? Instructor: Yes, separate them by type first. Once that's done, start putting the pieces together in the right order. Student 2: Is there a certain order we need to follow? Instructor: Yes, there is. Make sure to refer to the instructions if you need help. Once all the pieces are in place, check that they fit together snugly. That should do it!
Türkçe: Eğitmen: Bu etkinlik için parçaları doğru şekilde bir araya getireceğiz. Önce tüm parçaları bulun. Öğrenci 1: Türlerine göre ayırmamız gerekiyor mu? Eğitmen: Evet, önce onları türlerine göre ayırın. Bunu yaptıktan sonra parçaları doğru sırayla bir araya getirmeye başlayın. Öğrenci 2: İzlememiz gereken belli bir sıra var mı? Eğitmenim: Evet, var. Yardıma ihtiyacınız olursa talimatlara başvurduğunuzdan emin olun. Tüm parçalar yerine oturduktan sonra, birbirine tam olarak oturup oturmadığını kontrol edin. İşte bu kadar!
Parçaları doğru sırada bağlayın.
Örnek Paragraf: You: Connect the parts in the right order. Firstly, gather the pieces of the object that you need to assemble. Secondly, identify where each part should be connected. Thirdly, ensure that the pieces are properly aligned. Fourthly, securely fasten the components together. Finally, double check that all parts are connected correctly.
Türkçe: Sen: Parçaları doğru sırayla birleştirin. İlk olarak, birleştirmeniz gereken nesnenin parçalarını toplayın. İkinci olarak, her bir parçanın nereye bağlanması gerektiğini belirleyin. Üçüncü olarak, parçaların düzgün bir şekilde hizalandığından emin olun. Dördüncü olarak, bileşenleri güvenli bir şekilde birbirine sabitleyin. Son olarak, tüm parçaların doğru şekilde bağlandığını iki kez kontrol edin.
Parçaları doğru şekilde birleştirin.
Örnek Paragraf: Instructor: Today we will be learning how to assemble the pieces in the correct manner. First, you will need to identify the pieces that make up the object. Make sure to inspect each piece closely and organize them so you know exactly how they fit together. Once you have all the pieces, you need to begin to assemble them. You may want to begin by piecing together one side of the object before moving on to the other sides. Make sure that you are aligning the pieces correctly, and check frequently to ensure everything is where it needs to be. Once all the pieces are connected, inspect the object one last time to make sure everything is secure. You have now successfully assembled the pieces in the correct manner!
Türkçe: Eğitmen: Bugün parçaları doğru şekilde nasıl birleştireceğimizi öğreneceğiz. Öncelikle, nesneyi oluşturan parçaları tanımlamanız gerekecek. Her bir parçayı yakından incelediğinizden ve birbirlerine nasıl uyduklarını tam olarak bilecek şekilde düzenlediğinizden emin olun. Tüm parçalara sahip olduğunuzda, onları birleştirmeye başlamanız gerekir. Diğer taraflara geçmeden önce nesnenin bir tarafını bir araya getirerek başlamak isteyebilirsiniz. Parçaları doğru hizaladığınızdan emin olun ve her şeyin olması gereken yerde olduğundan emin olmak için sık sık kontrol edin. Tüm parçalar bağlandıktan sonra, her şeyin sağlam olduğundan emin olmak için nesneyi son bir kez inceleyin. Artık parçaları doğru şekilde birleştirmeyi başardınız!
Talimatları dikkatle izleyin.
Örnek Paragraf: Instructor: Okay, everyone. Today we are going to learn about English phrases that can be used when giving instructions. Follow the instructions carefully. Student 1: Got it! Instructor: To start, let's look at some example phrases that can be used to provide step-by-step directions. First, you could say First, do X... Student 2: First, do X... Got it! Instructor: Next, you could say Then, do Y... Student 3: Then, do Y... Got it. Instructor: After that, you can use the phrase Next, do Z... Student 4: Next, do Z... Understood! Instructor: Great! Let's try it out in a sentence. To make a peanut butter and jelly sandwich, first, do X... Student 5: First, get the two slices of bread.
Türkçe: Eğitmen: Pekala, millet. Bugün talimat verirken kullanılabilecek İngilizce ifadeleri öğreneceğiz. Talimatları dikkatle takip edin. Anladım! Eğitmen: Başlangıç olarak, adım adım talimatlar vermek için kullanılabilecek bazı örnek ifadelere bakalım. İlk olarak, Önce X'i yap... diyebilirsiniz. Öğrenci 2: Önce X'i yap... Anladım! Eğitmen: Sonra, O zaman, Y... yap diyebilirsiniz. Öğrenci 3: O zaman, Y... Anladım. Eğitmen: Bundan sonra, Sonra, Z... yap ifadesini kullanabilirsiniz. Öğrenci 4: Sıradaki, Z yap... Anlaşıldı! Eğitmen: Harika! Bunu bir cümle içinde deneyelim. Fıstık ezmeli ve jöleli sandviç yapmak için önce X... Öğrenci 5: Önce iki dilim ekmek alın.
Talimatları iyice okuyun.
Örnek Paragraf: Instructor: Alright people, let's get started. Before you begin to work on your task, I want you to make sure you read the instructions thoroughly. That way you can avoid any mistakes or misunderstanding and make sure you know exactly what you're supposed to do. Ready? Let's get going.
Türkçe: Eğitmen: Pekala millet, başlayalım. Göreviniz üzerinde çalışmaya başlamadan önce, talimatları iyice okuduğunuzdan emin olmanızı istiyorum. Bu şekilde herhangi bir hata veya yanlış anlamadan kaçınabilir ve tam olarak ne yapmanız gerektiğini bildiğinizden emin olabilirsiniz. Hazır mısınız? Hadi başlayalım.
Ayrıntılara dikkat edin.
Örnek Paragraf: Speaker 1: Alright, so today we’re going to be discussing English phrases to use while describing how to do something or giving instructions. Pay close attention to the details. Speaker 2: Sure, no problem. Speaker 1: First of all, let's talk about using imperative wording. Imperative phrases are direct commands that make it clear what you want someone to do. For example, you could say “Mix the ingredients together.” Speaker 2: Got it. Speaker 1: Now, you can also be a bit more polite with your language, especially when giving instructions to a group or a person of authority. For example, instead of “Mix the ingredients together,” you could say “Please mix the ingredients together.” Speaker 2: Interesting. Speaker 1: Lastly, when giving instructions be sure to use plenty of descriptive words. This helps to give the reader a better idea of what you’re asking them to do. Example: “Stir the batter slowly and evenly in a clockwise motion.” Speaker 2: Got it. Anything else? Speaker 1: That should do it. Remember, when giving instructions, always use precise language and be sure to pay close attention to the details.
Türkçe: Konuşmacı 1: Pekala, bugün bir şeyin nasıl yapılacağını tarif ederken veya talimat verirken kullanılacak İngilizce ifadeleri tartışacağız. Detaylara çok dikkat edin. Konuşmacı 2: Elbette, sorun değil. Konuşmacı 1: Öncelikle emir kipi kullanmaktan bahsedelim. Emir cümleleri, birinden ne yapmasını istediğinizi açıkça belirten doğrudan komutlardır. Örneğin, Malzemeleri karıştırın diyebilirsiniz. Anladım. Konuşmacı 1: Şimdi, özellikle bir gruba ya da yetkili bir kişiye talimat verirken dilinizi biraz daha kibar kullanabilirsiniz. Örneğin, Malzemeleri birlikte karıştırın yerine Lütfen malzemeleri birlikte karıştırın diyebilirsiniz. Konuşmacı 2: İlginç. Konuşmacı 1: Son olarak, talimat verirken bol miktarda açıklayıcı kelime kullandığınızdan emin olun. Bu, okuyucuya onlardan ne yapmalarını istediğinize dair daha iyi bir fikir vermeye yardımcı olur. Örnek: Hamuru yavaşça ve eşit bir şekilde saat yönünde karıştırın. Anlaşıldı. Başka bir şey var mı? Konuşmacı 1: Bu yeterli olacaktır. Unutmayın, talimat verirken her zaman kesin bir dil kullanın ve ayrıntılara çok dikkat ettiğinizden emin olun.
Acele etmeyin ve doğru yapın.
Örnek Paragraf: Person A: Now, when you're following the instructions, I want you to take your time and do it right. Person B: Got it. Person A: Don't rush, and double check your work. That way, you can be sure you're doing it correctly. Person B: Okay, I understand. I'll take my time. Person A: Good. Remember that if something doesn't look right, go back and review it. That way, you can make sure you don't miss any steps. Person B: Alright, that makes sense. I'll make sure I double check everything.
Türkçe: A Kişisi: Şimdi, talimatları uygularken acele etmemenizi ve doğru yapmanızı istiyorum. Anladım. Kişi A: Acele etmeyin ve çalışmanızı iki kez kontrol edin. Bu şekilde, doğru yaptığınızdan emin olabilirsiniz. B Kişisi: Tamam, anlıyorum. Acele etmeyeceğim. Güzel. Unutmayın, eğer bir şey doğru görünmüyorsa, geri dönün ve gözden geçirin. Bu şekilde, herhangi bir adımı atlamadığınızdan emin olabilirsiniz. B Kişisi: Pekala, bu mantıklı. Her şeyi iki kez kontrol edeceğimden emin olacağım.
Süreç boyunca acele etmeyin.
Örnek Paragraf: Don: Alright, let's talk about how to do this process. Don't rush through it - be sure to take your time and follow each step closely. First, you want to prepare the supplies you'll need. Gather them all together and make sure you have everything at hand. Next, you'll need to prepare the area - make sure it's clean and clear of debris. Once that's done, you can begin the process, and then double check everything at the end.
Türkçe: Don: Pekala, bu sürecin nasıl yapılacağı hakkında konuşalım. Acele etmeyin - zaman ayırdığınızdan ve her adımı yakından takip ettiğinizden emin olun. İlk olarak, ihtiyacınız olacak malzemeleri hazırlamak istiyorsunuz. Hepsini bir araya toplayın ve her şeyin elinizin altında olduğundan emin olun. Ardından, alanı hazırlamanız gerekecek - temiz ve kalıntılardan arındırılmış olduğundan emin olun. Bunu yaptıktan sonra işleme başlayabilir ve sonunda her şeyi iki kez kontrol edebilirsiniz.
Gerekirse mola verin.
Örnek Paragraf: Instructor: Alright, before we begin, I want to remind everyone to take breaks if you need to. It's important that you don't push yourself too hard, especially if you're feeling overwhelmed. Student: What do you mean by take a break? Instructor: A break can be anything from taking a few minutes to take a walk, grab a snack, or just take a few moments to stretch and breathe. It's important that you don't push yourself too hard, especially if you're feeling stressed or overwhelmed. Give yourself time to rest and relax.
Türkçe: Eğitmen: Pekâlâ, başlamadan önce herkese ihtiyaç duyduklarında mola vermelerini hatırlatmak istiyorum. Kendinizi çok zorlamamanız önemli, özellikle de bunalmış hissediyorsanız. Öğrenci: Ara vermekle neyi kastediyorsun? Eğitmen: Mola, birkaç dakika yürüyüş yapmak, bir şeyler atıştırmak ya da esnemek ve nefes almak için birkaç dakika ayırmak gibi herhangi bir şey olabilir. Özellikle stresli veya bunalmış hissediyorsanız, kendinizi çok fazla zorlamamanız önemlidir. Dinlenmek ve rahatlamak için kendinize zaman tanıyın.
Yardım istemekten korkmayın.
Örnek Paragraf: Teacher: Alright, everyone. Today we're going to learn how to give instructions and use English phrases while doing so. Student: But, I struggle understanding how to do that. Teacher: That's okay! Don't be afraid to ask for help. There are many resources available such as books, websites, and teachers, who are here to help. If you ever have trouble understanding something, don't hesitate to ask for assistance.
Türkçe: Öğretmenim: Pekala, millet. Bugün nasıl talimat vereceğimizi ve bunu yaparken İngilizce ifadeleri nasıl kullanacağımızı öğreneceğiz. Öğrenci: Ama bunu nasıl yapacağımı anlamakta zorlanıyorum. Öğretmenim: Sorun değil! Yardım istemekten korkmayın. Yardım etmek için burada bulunan kitaplar, web siteleri ve öğretmenler gibi birçok kaynak mevcuttur. Bir şeyi anlamakta güçlük çekerseniz, yardım istemekten çekinmeyin.
Eğer takılırsanız, yardım istemekten çekinmeyin.
Örnek Paragraf: Instructor: Welcome, class. Today, we're going to talk about how to give instructions. If you get stuck, don't hesitate to ask for assistance. First, be clear with the language you use. Use simple language, simple phrases and vocabulary that everyone understands. Second, keep your instructions concise and to the point. Avoid unnecessary details and focus on the task at hand. Third, demonstrate tasks whenever possible. Showing something work can be more effective than describing it in words. Fourth, don't forget to provide step-by-step instructions. Breaking the instructions down into distinct steps will make it easier for students to follow. Finally, be patient and encouraging. Making mistakes or getting stuck is normal. Give positive feedback when possible and be patient when correcting mistakes. Does anyone have any questions?
Türkçe: Eğitmen: Hoş geldiniz, sınıf. Bugün, nasıl talimat verileceği hakkında konuşacağız. Eğer takılırsanız, yardım istemekten çekinmeyin. Öncelikle, kullandığınız dilde net olun. Basit bir dil, basit ifadeler ve herkesin anlayabileceği kelimeler kullanın. İkinci olarak, talimatlarınızı kısa ve öz tutun. Gereksiz ayrıntılardan kaçının ve elinizdeki göreve odaklanın. Üçüncü olarak, mümkün olduğunda görevleri gösterin. Bir işin nasıl yapıldığını göstermek, onu kelimelerle anlatmaktan daha etkili olabilir. Dördüncü olarak, adım adım talimatlar vermeyi unutmayın. Talimatları farklı adımlara bölmek öğrencilerin takip etmesini kolaylaştıracaktır. Son olarak, sabırlı ve cesaretlendirici olun. Hata yapmak veya takılmak normaldir. Mümkün olduğunda olumlu geri bildirim verin ve hataları düzeltirken sabırlı olun. Sorusu olan var mı?
Hata yapmaktan korkmayın.
Örnek Paragraf: Instructor: So today, we're going to talk about English phrases to use while describing how to do something or giving instructions. Student 1: That sounds great! Instructor: Let's start with some basic ones. For example, First, you need to… Student 2: Got it! Instructor: Excellent. And don't forget to be specific when you're giving instructions or describing a process. You can say things like, Now turn the knob clockwise or Press the green button at the bottom . Student 1: Got it. Instructor: Now, let's focus on giving encouragement. Remember, when people are following your instructions, they're likely to make mistakes. That's why it's important to remember to phrase like, Don't be afraid to make mistakes. This will help keep people from getting discouraged. Student 2: Great tip! Instructor: Absolutely. If people feel comfortable trying, even if it doesn't turn out the way it's supposed to, they're more likely to keep trying until they get it right. Student 1: That makes a lot of sense. Instructor: It definitely does. So remember: don't be afraid to make mistakes.
Türkçe: Eğitmen: Bugün, bir şeyin nasıl yapılacağını tarif ederken veya talimat verirken kullanılacak İngilizce ifadeler hakkında konuşacağız. Öğrenci 1: Kulağa harika geliyor! Eğitmen: Bazı temel sorularla başlayalım. Örneğin, İlk olarak, yapmanız gereken... Öğrenci 2: Anladım! Eğitmen: Mükemmel. Talimat verirken veya bir süreci tanımlarken spesifik olmayı unutmayın. Şimdi düğmeyi saat yönünde çevirin veya Alttaki yeşil düğmeye basın gibi şeyler söyleyebilirsiniz. Öğrenci 1: Anladım. Eğitmen: Şimdi cesaret vermeye odaklanalım. Unutmayın, insanlar talimatlarınızı takip ederken hata yapma olasılıkları yüksektir. Bu nedenle Hata yapmaktan korkmayın gibi bir ifade kullanmayı unutmamak önemlidir. Bu, insanların cesaretlerinin kırılmasını önlemeye yardımcı olacaktır. Öğrenci 2: Harika ipucu! Eğitmenim: Kesinlikle. İnsanlar denerken kendilerini rahat hissederlerse, olması gerektiği gibi sonuçlanmasa bile, doğruyu bulana kadar denemeye devam etme olasılıkları daha yüksektir. Öğrenci 1: Bu çok mantıklı. Eğitmenim: Kesinlikle öyle. Unutmayın: hata yapmaktan korkmayın.
Hatalar öğrenme sürecinin bir parçasıdır.
Örnek Paragraf: Instructor: Today, let's discuss the phrase mistakes are part of the learning process. Student: What does it mean? Instructor: It means that when we are learning something new, mistakes are part of the process. We are not expected to do things perfectly on the first try. It is okay to make mistakes as long as we take the time to learn from them. Student: Can you give me an example? Instructor: Sure. For example, if you are learning a new language, it is normal to make mistakes while speaking. This is a normal part of the learning process and should be expected. Instead of focusing on how you make mistakes, it is more important to focus on how to use the mistake as a learning opportunity. That way, you will eventually become more proficient in the language.
Türkçe: Eğitmen: Bugün hatalar öğrenme sürecinin bir parçasıdır cümlesini tartışalım. Öğrenci: Bu ne anlama geliyor? Eğitmenim: Bu, yeni bir şey öğrenirken hataların da sürecin bir parçası olduğu anlamına gelir. İşleri ilk denemede mükemmel yapmamız beklenmez. Hatalardan ders almak için zaman ayırdığımız sürece hata yapmakta bir sakınca yoktur. Öğrenci: Bana bir örnek verebilir misiniz? Eğitmenim: Elbette. Örneğin, yeni bir dil öğreniyorsanız, konuşurken hata yapmanız normaldir. Bu, öğrenme sürecinin normal bir parçasıdır ve beklenmelidir. Nasıl hata yaptığınıza odaklanmak yerine, hatayı bir öğrenme fırsatı olarak nasıl kullanacağınıza odaklanmak daha önemlidir. Bu şekilde, sonunda dilde daha yetkin hale geleceksiniz.
Bir şey işe yaramazsa cesaretiniz kırılmasın.
Örnek Paragraf: Person 1: Alright, here we go. I'm going to walk you through the steps to complete this task. Person 2: Okay, I'm ready. Person 1: First, click the button on the top of the page to open the settings menu. Person 2: Got it. Person 1: Next, adjust the settings in the drop down menu. Person 2: Alright, I'm adjusting the settings now. Person 1: Good. Now, move the slider to the left to complete the task. Person 2: Hmm, that didn't seem to work. Person 1: Don't be discouraged if something doesn't work. Try adjusting the slider a bit more and then click the button again.
Türkçe: 1. Kişi: Pekala, işte başlıyoruz. Bu görevi tamamlamanız için size adım adım yol göstereceğim. Tamam, hazırım. 1. Kişi: İlk olarak, ayarlar menüsünü açmak için sayfanın üst kısmındaki düğmeye tıklayın. Anladım. Kişi 1: Ardından, açılır menüdeki ayarları yapın. 2. Kişi: Tamam, şimdi ayarları yapıyorum. Güzel. Şimdi, görevi tamamlamak için kaydırıcıyı sola doğru hareket ettirin. 2. Kişi: Hmm, bu işe yaramadı gibi görünüyor. Kişi 1: Bir şey çalışmazsa cesaretiniz kırılmasın. Kaydırıcıyı biraz daha ayarlamayı deneyin ve ardından düğmeye tekrar tıklayın.
Doğru yapana kadar denemeye devam edin.
Örnek Paragraf: Instructor: Alright, class, I'm going to show you how to do something. Here are the steps: Step 1: Do this. Step 2: Do that. Step 3: Do this other thing. And that should do it. Got it? Class: Got it. Instructor: Great. Now, go ahead and give it a shot. Don't worry if you make a mistake. Just keep trying until you get it right. That's the best way to learn.
Türkçe: Eğitmen: Pekala, sınıf, size bir şeyin nasıl yapılacağını göstereceğim. İşte adımlar: Adım 1: Bunu yap. Adım 2: Bunu yap. Adım 3: Diğer şeyi yap. Ve bu iş görür. Anladın mı? Sınıf: Anlaşıldı. Eğitmen: Harika. Şimdi, devam edin ve bir deneyin. Hata yaparsanız endişelenmeyin. Doğru yapana kadar denemeye devam edin. Öğrenmenin en iyi yolu budur.
İlk seferde başarılı olamazsanız pes etmeyin.
Örnek Paragraf: Instructor: Alright everyone, today we are going to be talking about English phrases to use when giving instructions. Student: What is the most important phrase to use? Instructor: One essential phrase to remember is Don't give up if you don't succeed the first time . This is important because it is encouraging and reassuring to the person who is following the instructions. It reminds them that they can keep trying until they get it right. Student: That is really helpful to know! Instructor: Absolutely! Another phrase you can use is pay attention to the details . This is important to remind the person who is following the instructions to focus on all the small details to get the job done correctly. Student: Is there anything else I should know? Instructor: Yes! Lastly, remember to use the phrase if all else fails when giving instructions. This means that the person can try something else if the first option doesn't work. Student: That is really useful to know! I'll keep all these tips in mind. Instructor: Great!
Türkçe: Eğitmen: Pekala millet, bugün talimat verirken kullanılacak İngilizce ifadeler hakkında konuşacağız. Öğrenci: Kullanılacak en önemli ifade nedir? Eğitmen: Unutulmaması gereken önemli bir cümle İlk seferde başaramazsan pes etme cümlesidir. Bu önemlidir çünkü talimatları takip eden kişi için cesaretlendirici ve güven vericidir. Onlara doğru yapana kadar denemeye devam edebileceklerini hatırlatır. Öğrenci: Bunu bilmek gerçekten çok faydalı! Eğitmenim: Kesinlikle! Kullanabileceğiniz bir başka ifade de ayrıntılara dikkat edin . Bu, talimatları takip eden kişiye işi doğru bir şekilde yapmak için tüm küçük ayrıntılara odaklanmasını hatırlatmak için önemlidir. Öğrenci: Bilmem gereken başka bir şey var mı? Eğitmenim: Evet! Son olarak, talimat verirken her şey başarısız olursa ifadesini kullanmayı unutmayın. Bu, ilk seçenek işe yaramazsa kişinin başka bir şey deneyebileceği anlamına gelir. Öğrenci: Bunu bilmek gerçekten çok faydalı! Tüm bu ipuçlarını aklımda tutacağım. Eğitmen: Harika!
Doğru yapana kadar pratik yapmaya devam edin.
Örnek Paragraf: Instructor: OK, everyone listen up - this time we’re going to practice using English phrases to give instructions. I’ll provide some examples, and then you can practice with each other. First, let’s try Follow these steps . That’s for when you want someone to take a certain course of action. Next, we’ll use Repeat after me . That’s for when you want someone to repeat something you said. Finally, I want to use Keep practicing until you get it right . That’s for when you want someone to try something again until they get it right. All right, now break off into pairs and practice giving instructions using these three phrases. When you’re done, come back and we’ll do another exercise.
Türkçe: Eğitmen: Tamam, herkes dinlesin - bu sefer talimat vermek için İngilizce ifadeler kullanma pratiği yapacağız. Bazı örnekler vereceğim ve sonra birbirinizle pratik yapabilirsiniz. İlk olarak, Bu adımları izleyin i deneyelim. Bu, birinden belirli bir eylemi gerçekleştirmesini istediğinizde kullanılır. Sırada, Benden sonra tekrar et ifadesini kullanacağız. Bu, birisinin söylediğiniz bir şeyi tekrar etmesini istediğinizde kullanılır. Son olarak, Doğru yapana kadar pratik yapmaya devam et ifadesini kullanmak istiyorum. Bu, birinin bir şeyi doğru yapana kadar tekrar denemesini istediğiniz zamanlar içindir. Pekala, şimdi ikili gruplara ayrılın ve bu üç ifadeyi kullanarak talimat verme alıştırması yapın. İşiniz bittiğinde geri gelin ve başka bir alıştırma yapalım.
Yeni bir şey denemekten korkmayın.
Örnek Paragraf: Instructor: Welcome everyone, today we are going to learn English phrases to use while describing how to do something or giving instructions. Now, let’s get started. Student 1: Can you give us an example? Instructor: Sure. Suppose you wanted to give someone instructions for baking a cake. You could say, “First, preheat the oven to 350 degrees. Next, mix together the flour, sugar, and butter. Finally, bake the cake for 25 minutes.” Student 2: Is there a specific type of language that we should use when giving instructions? Instructor: Yes, you should use simple words and phrases and try to avoid complex sentences. You should also be clear and concise, and don’t be afraid to try something new. Student 3: Is there anything else we need to keep in mind? Instructor: Yes, make sure to check back with the person you’re giving instructions to make sure they understand. You should also give them the opportunity to ask follow-up questions.
Türkçe: Eğitmen: Herkese hoş geldiniz, bugün bir şeyin nasıl yapılacağını tarif ederken veya talimat verirken kullanılacak İngilizce ifadeleri öğreneceğiz. Şimdi başlayalım. Öğrenci 1: Bize bir örnek verebilir misiniz? Eğitmen: Elbette. Birine kek pişirmek için talimatlar vermek istediğinizi varsayalım. Şöyle diyebilirsiniz: Önce fırını 350 dereceye ısıtın. Sonra un, şeker ve tereyağını karıştırın. Son olarak, keki 25 dakika pişirin. Öğrenci 2: Talimat verirken kullanmamız gereken belirli bir dil türü var mı? Eğitmen: Evet, basit kelimeler ve ifadeler kullanmalı ve karmaşık cümlelerden kaçınmaya çalışmalısınız. Ayrıca açık ve net olmalı ve yeni bir şeyler denemekten korkmamalısınız. Öğrenci 3: Aklımızda tutmamız gereken başka bir şey var mı? Eğitmen: Evet, anladıklarından emin olmak için talimat verdiğiniz kişiyle tekrar kontrol ettiğinizden emin olun. Ayrıca onlara takip soruları sorma fırsatı da vermelisiniz.
Farklı yöntemlerle denemeler yapın.
Örnek Paragraf: Instructor: Today we're going to be experimenting with different methods for solving a problem. Let's take a look at the instructions for the task. First, list all the possible ways of approaching the problem. Next, go through each method in detail, discussing any advantages or disadvantages you can think of. Then, begin to test your methods by implementing them. Once you have tested each method, evaluate which ones work the best and why. Finally, reflect on your experiment and consider where it could have gone differently. Remember to always keep an open mind and don't be afraid to try something new!
Türkçe: Eğitmen: Bugün bir problemi çözmek için farklı yöntemler deneyeceğiz. Görev için talimatlara bir göz atalım. İlk olarak, soruna yaklaşmanın tüm olası yollarını listeleyin. Ardından, aklınıza gelen avantaj ve dezavantajları tartışarak her bir yöntemi ayrıntılı olarak inceleyin. Ardından, yöntemlerinizi uygulayarak test etmeye başlayın. Her bir yöntemi test ettikten sonra, hangilerinin en iyi sonucu verdiğini ve neden verdiğini değerlendirin. Son olarak, deneyiniz üzerinde düşünün ve nerede farklı olabileceğini değerlendirin. Her zaman açık fikirli olmayı unutmayın ve yeni bir şeyler denemekten korkmayın!
İşe yarayanı bulana kadar farklı yaklaşımlar deneyin.
Örnek Paragraf: Instructor: Today, you will be learning about how to approach a difficult problem. The key is to try different approaches until you find the one that works. Student: So, does this mean that I have to keep testing until I have a good solution? Instructor: Yes, that's exactly right. Don't be discouraged if the first approach you take doesn't work. Experiment with different methods and keep tweaking until you find one that works. Student: Okay, I understand. Is there a particular order that I should follow when trying out new approaches? Instructor: Not necessarily. You might want to start by following a logical order, but be open-minded to trying different things. The important thing is to persist until you find a solution.
Türkçe: Eğitmen: Bugün, zor bir probleme nasıl yaklaşacağınızı öğreneceksiniz. Önemli olan, işe yarayan bir yaklaşım bulana kadar farklı yaklaşımlar denemektir. Öğrenci: Yani bu, iyi bir çözüm bulana kadar test etmeye devam etmem gerektiği anlamına mı geliyor? Eğitmen: Evet, bu kesinlikle doğru. Uyguladığınız ilk yaklaşım işe yaramazsa cesaretiniz kırılmasın. Farklı yöntemler deneyin ve işe yarayan bir yöntem bulana kadar ince ayar yapmaya devam edin. Öğrenci: Tamam, anladım. Yeni yaklaşımları denerken izlemem gereken belirli bir sıra var mı? Eğitmenim: Şart değil. Mantıksal bir sıra izleyerek başlamak isteyebilirsiniz, ancak farklı şeyler denemeye de açık olun. Önemli olan, bir çözüm bulana kadar ısrarcı olmaktır.
Kalıpların dışında düşünmekten korkmayın.
Örnek Paragraf: Instructor: Welcome everyone! Today, we'll be going over useful English phrases for describing how to do something or giving instructions. Student: What should our goal be? Instructor: Our goal is to come up with phrasing that will help guide someone to complete the task easily and accurately. Everyone should feel free to be creative and to experiment with different phrases. Don't be afraid to think outside the box!
Türkçe: Eğitmen: Herkese hoş geldiniz! Bugün, bir şeyin nasıl yapılacağını tarif etmek veya talimat vermek için kullanışlı İngilizce ifadeler üzerinde duracağız. Öğrenci: Hedefimiz ne olmalı? Eğitmen: Amacımız, bir kişinin görevi kolay ve doğru bir şekilde tamamlamasına yardımcı olacak ifadeler bulmaktır. Herkes yaratıcı olmakta ve farklı ifadeler denemekte kendini özgür hissetmelidir. Kutunun dışında düşünmekten korkmayın!
Yaratıcı çözümler düşünün.
Örnek Paragraf: Instructor: So, let's discuss how to think of creative solutions. First of all, brainstorm ideas. Think of possible solutions, even if they seem farfetched at the time. Then, focus on one of those ideas and flesh it out. Think of ways to refine it and make it even better. Finally, evaluate it and determine if it’s a suitable solution or if you need to come up with something else. Any questions?
Türkçe: Eğitmen: Şimdi yaratıcı çözümleri nasıl düşüneceğimizi tartışalım. Öncelikle beyin fırtınası yapın. O anda zorlama görünseler bile olası çözümleri düşünün. Ardından, bu fikirlerden birine odaklanın ve onu ete kemiğe büründürün. Onu geliştirmenin ve daha da iyi hale getirmenin yollarını düşünün. Son olarak, bunu değerlendirin ve uygun bir çözüm olup olmadığını veya başka bir şey bulmanız gerekip gerekmediğini belirleyin. Sorusu olan var mı?
Hayal gücünüzü kullanın.
Örnek Paragraf: Instructor: Let's use our imaginations and practice some English phrases for giving instructions or describing how to do something. Student 1: What is the first phrase? Instructor: The first phrase is first of all . We can use it when we are starting to give instructions. For example, First of all, turn the stove on. Student 2: What is the second phrase? Instructor: The second phrase is next . We use next to give the steps that follow in a sequence. For example, Next, pour the flour into the bowl. Student 1: What other phrases do we have? Instructor: Good question! Another phrase is after that . We use it to describe the steps that come later in the sequence. For example, After that, mix the ingredients together. Student 2: What about finally ? Instructor: Yes, finally is another great phrase. We use it to describe the last step in a sequence, such as Finally, bake the cake in the oven for 30 minutes.
Türkçe: Eğitmen: Hayal gücümüzü kullanalım ve talimat vermek veya bir şeyin nasıl yapılacağını tarif etmek için bazı İngilizce ifadeleri pratik edelim. Öğrenci 1: İlk cümle nedir? Eğitmen: İlk ifade her şeyden önce dir. Talimat vermeye başlarken kullanabiliriz. Örneğin, Her şeyden önce, ocağı aç. Öğrenci 2: İkinci cümle nedir? Eğitmen: İkinci ifade next . Next ifadesini bir sırayı takip eden adımları belirtmek için kullanırız. Örneğin, Sonra, unu kaseye dökün. Öğrenci 1: Başka hangi ifadelerimiz var? Eğitmenim: Güzel soru! Bir diğer ifade de bundan sonra . Sıralamada daha sonra gelen adımları tanımlamak için kullanırız. Örneğin, Bundan sonra malzemeleri karıştırın. Öğrenci 2: Peki ya nihayet ? Eğitmenim: Evet, finally bir başka harika ifadedir. Bir dizideki son adımı tanımlamak için kullanırız, örneğin Sonunda, keki fırında 30 dakika pişirin.
Problem çözme becerilerinizi kullanın.
Örnek Paragraf: Instructor: Today, we're going to practice using our problem-solving skills. Let's get started. Student 1: What do you mean by problem-solving skills? Instructor: Problem-solving skills involve using our creativity and analytical thinking to come up with solutions. Student 2: What kind of things involve problem-solving skills? Instructor: Problem-solving skills can be used for any type of challenge. For example, in a group project, let's say you need to come up with an effective project plan. That would require you to use your problem-solving skills to devise a plan that fits with the group's motivations and goals. Student 1: That makes sense. So how would we go about using our problem-solving skills? Instructor: A good place to start is by breaking down the challenge into smaller parts. This can help us better understand the problem and come up with feasible solutions. We should also take some time to brainstorm ideas without judging ourselves. From there, we can decide on the best solution and create a plan to put it into action!
Türkçe: Eğitmen: Bugün, problem çözme becerilerimizi kullanarak pratik yapacağız. Hadi başlayalım. Öğrenci 1: Problem çözme becerileri derken neyi kastediyorsunuz? Eğitmen: Problem çözme becerileri, çözüm üretmek için yaratıcılığımızı ve analitik düşüncemizi kullanmayı içerir. Öğrenci 2: Ne tür şeyler problem çözme becerilerini içerir? Eğitmen: Problem çözme becerileri her türlü zorluk için kullanılabilir. Örneğin, bir grup projesinde, diyelim ki etkili bir proje planı oluşturmanız gerekiyor. Bu, grubun motivasyonlarına ve hedeflerine uygun bir plan oluşturmak için problem çözme becerilerinizi kullanmanızı gerektirecektir. Öğrenci 1: Bu mantıklı. Peki problem çözme becerilerimizi nasıl kullanacağız? Eğitmen: Başlamak için iyi bir yer, sorunu daha küçük parçalara ayırmaktır. Bu, sorunu daha iyi anlamamıza ve uygulanabilir çözümler bulmamıza yardımcı olabilir. Ayrıca kendimizi yargılamadan fikirler üzerinde beyin fırtınası yapmak için biraz zaman ayırmalıyız. Buradan yola çıkarak en iyi çözüme karar verebilir ve bunu hayata geçirmek için bir plan oluşturabiliriz!
Becerikli olun.
Örnek Paragraf: Person 1: Okay, so let's discuss how we'll go about this project. Be resourceful. Person 2: Sure. It requires a lot of creativity, but I think we can make it work. Person 1: Absolutely! We just need to get creative and find ways to use available resources to our advantage. Think outside the box and come up with original solutions. Person 2: Got it. I'm sure we can come up with something great by utilizing all the information we have at our disposal.
Türkçe: 1. Kişi: Tamam, şimdi bu projeyi nasıl yapacağımızı tartışalım. Becerikli olun. 2. Kişi: Elbette. Çok fazla yaratıcılık gerektiriyor ama bence bunu başarabiliriz. Kişi 1: Kesinlikle! Sadece yaratıcı olmamız ve mevcut kaynakları kendi yararımıza kullanmanın yollarını bulmamız gerekiyor. Kutunun dışında düşünün ve orijinal çözümler üretin. Anladım. Elimizdeki tüm bilgileri kullanarak harika bir şey bulabileceğimize eminim.
Size sunulan kaynaklardan yararlanın.
Örnek Paragraf: Instructor: Now that you know what resources are available to you, let's talk about how to best utilize them. Student: Sure, what should I do? Instructor: First, identify what type of information you need from the resources. Once you know what you need, figure out which resource is best suited for referring to that type of information. Student: Okay, so how do I decide which resource to use? Instructor: You can go through each resource one by one and determine which offers the most accurate and up-to-date information that is relevant to what you need. Additionally, if you have access to online databases, such as Encyclopaedias or scientific journals, you can search for specific phrases or key words to narrow down the list of results. Student: Got it. Thanks for the help!
Türkçe: Eğitmen: Artık hangi kaynaklara ulaşabileceğinizi bildiğinize göre, bunları en iyi şekilde nasıl kullanabileceğiniz hakkında konuşalım. Öğrenci: Tabii, ne yapmalıyım? Eğitmen: İlk olarak, kaynaklardan ne tür bilgiye ihtiyacınız olduğunu belirleyin. Neye ihtiyacınız olduğunu öğrendikten sonra, bu tür bilgilere başvurmak için hangi kaynağın en uygun olduğunu belirleyin. Öğrenci: Tamam, peki hangi kaynağı kullanacağıma nasıl karar vereceğim? Eğitmen: Her bir kaynağı tek tek inceleyebilir ve ihtiyacınız olan şeyle ilgili en doğru ve güncel bilgiyi hangisinin sunduğunu belirleyebilirsiniz. Ayrıca, Ansiklopediler veya bilimsel dergiler gibi çevrimiçi veri tabanlarına erişiminiz varsa, sonuç listesini daraltmak için belirli ifadeleri veya anahtar kelimeleri arayabilirsiniz. Öğrenci: Anladım. Yardımınız için teşekkürler!
Talimatları anladığınızdan emin olun.
Örnek Paragraf: Instructor: Alright everyone, let's go over these instructions. First, make sure you understand them before moving forward. Ask any questions you may have, and feel free to take notes. Student 1: Does this mean that I should read over the instructions before asking any questions? Instructor: Yes, that's exactly what I mean. Take a few minutes to read through the instructions completely, and if there's something that doesn't make sense, that's when you should ask a question.
Türkçe: Eğitmen: Pekala millet, bu talimatların üzerinden geçelim. Öncelikle, ilerlemeden önce bunları anladığınızdan emin olun. Aklınıza takılan her türlü soruyu sorun ve not almaktan çekinmeyin. Öğrenci 1: Bu, herhangi bir soru sormadan önce talimatları okumam gerektiği anlamına mı geliyor? Eğitmen: Evet, tam olarak bunu kastediyorum. Talimatları tamamen okumak için birkaç dakikanızı ayırın ve mantıklı gelmeyen bir şey varsa, işte o zaman bir soru sormalısınız.
Anlamadığınız bir şey olursa soru sorun.
Örnek Paragraf: Instructor: Alright, so let's go over how to do this particular task. Step one is to.... Student: Wait, I'm having some trouble understanding that. Could you please explain it a bit more? Instructor: Of course! Let me just break it down a little bit more so it's easier to understand.
Türkçe: Eğitmen: Pekala, bu özel görevin nasıl yapılacağının üzerinden geçelim. Birinci adım.... Öğrenci: Bekle, bunu anlamakta biraz zorlanıyorum. Lütfen biraz daha açıklayabilir misiniz? Eğitmenim: Tabii ki! Anlaşılması daha kolay olsun diye biraz daha açayım.
Sahip olabileceğiniz şüpheleri netleştirin.
Örnek Paragraf: (Person 1): Hey, I'm here to give you some instructions on how to do something. First, let's go over a few phrases that might help. (Person 2): Okay, cool. (Person 1): To start, you should Gather all the necessary materials. This means to get all of the items you need to complete the task. (Person 2): Got it. (Person 1): Then, you should Organize the materials in a particular order. This means to arrange the materials so that they are easy to access. (Person 2): Okay. (Person 1): After that, you should Follow the instructions step-by-step. This means to look at the instructions and make sure you do each step. (Person 2): Makes sense. (Person 1): Finally, you should Check your work for accuracy and completeness. This means to look over your work and make sure everything is correct and complete. That's it! Any questions? (Person 2): No, I think that's it. Thanks!
Türkçe: (Kişi 1): Hey, size bir şeyi nasıl yapacağınız konusunda bazı talimatlar vermek için buradayım. İlk olarak, yardımcı olabilecek birkaç cümlenin üzerinden geçelim. (Kişi 2): Tamam, güzel. (1. Kişi): Başlamak için Gerekli tüm malzemeleri toplamalısınız. Bu, görevi tamamlamak için ihtiyacınız olan tüm öğeleri almak anlamına gelir. (Kişi 2): Anladım. (1. Kişi): Ardından, Materyalleri belirli bir düzende organize etmelisiniz. Bu, materyalleri erişimi kolay olacak şekilde düzenlemek anlamına gelir. (Kişi 2): Tamam. (Kişi 1): Bundan sonra, Talimatları adım adım takip etmelisiniz. Bu, talimatlara bakmak ve her adımı yaptığınızdan emin olmak anlamına gelir. (Kişi 2): Mantıklı. (Kişi 1): Son olarak, Çalışmanızı doğruluk ve eksiksizlik açısından kontrol etmelisiniz. Bu, çalışmanızı gözden geçirmeniz ve her şeyin doğru ve eksiksiz olduğundan emin olmanız anlamına gelir. İşte bu kadar! Sorusu olan var mı? (Kişi 2): Hayır, sanırım bu kadar. Teşekkürler!
İhtiyacınız olan tüm bilgilere sahip olduğunuzdan emin olun.
Örnek Paragraf: Instructor: OK, let's get started. Before we dive into the lesson, make sure you have all the information you need. Have you all taken a look at the slides and made sure you understand the vocabulary? Students: Yes. Instructor: Alright. The next step is going to be to explain how to do something. So, I'll walk you through each step and give you English phrases to use while describing it. The first phrase is First, ____ . Do you understand that? Students: Yes. Instructor: Great. The second phrase is Second, _____ . Does everyone have that? Students: Yes. Instructor: Excellent. The next phrase is Finally, _____ . Does everyone understand that one? Students: Yes. Instructor: Wonderful. Now we can get into the lesson.
Türkçe: Eğitmen: Tamam, başlayalım. Derse başlamadan önce, ihtiyacınız olan tüm bilgilere sahip olduğunuzdan emin olun. Hepiniz slaytlara göz attınız mı ve kelimeleri anladığınızdan emin oldunuz mu? Öğrenciler: Evet. Eğitmen: Pekala. Bir sonraki adım bir şeyin nasıl yapılacağını açıklamak olacak. Bu yüzden, size her adımda yol göstereceğim ve bunu açıklarken kullanmanız için İngilizce ifadeler vereceğim. İlk cümle First, ____ . Bunu anladınız mı? Öğrenciler: Evet. Eğitmen: Harika. İkinci cümle Second, _____ . Herkes bunu biliyor mu? Öğrenciler: Evet. Eğitmen: Mükemmel. Bir sonraki cümle Sonunda, _____ . Herkes bunu anladı mı? Öğrenciler: Evet. Eğitmen: Harika. Şimdi derse başlayabiliriz.
Devam etmeden önce çalışmanızı iki kez kontrol edin.
Örnek Paragraf: Instructor: Alright, everyone! Today we are going over some English phrases to use while giving instructions. Student 1: What types of phrases should we use? Instructor: It's important to be clear and concise. To do that, make sure to use connecting words and phrases. For example, 'Next', 'Then', and 'Finally'. Student 2: So what comes after that? Instructor: After that, it is important to double-check your work before you move on. That way, you can make sure you have not overlooked anything.
Türkçe: Eğitmen: Pekala, millet! Bugün talimat verirken kullanabileceğiniz bazı İngilizce ifadelerin üzerinden geçeceğiz. Öğrenci 1: Ne tür ifadeler kullanmalıyız? Eğitmen: Açık ve net olmak önemlidir. Bunu yapmak için, bağlayıcı kelimeler ve ifadeler kullandığınızdan emin olun. Örneğin, 'Sonraki', 'Sonra' ve 'Sonunda'. Öğrenci 2: Peki ondan sonra ne geliyor? Eğitmen: Bundan sonra, devam etmeden önce çalışmanızı iki kez kontrol etmeniz önemlidir. Bu şekilde, hiçbir şeyi gözden kaçırmadığınızdan emin olabilirsiniz.
Tüm parçaların doğru sırada olup olmadığını kontrol edin.
Örnek Paragraf: Instructor: Alright, let's review the steps. Firstly, grab the box and check that all the pieces are in the correct order. Make sure none of the pieces are missing. Secondly, find the user manual and have it handy. Thirdly, take out each piece and place them on the mat. This will make it easier for you to identify each one. Fourthly, use the tools to assemble the pieces. Place them carefully and securely. Pay attention to the diagrams in order to do this correctly. Finally, double-check all the pieces to make sure they are in the right places. Any questions so far?
Türkçe: Eğitmen: Pekala, adımları gözden geçirelim. İlk olarak, kutuyu alın ve tüm parçaların doğru sırada olup olmadığını kontrol edin. Hiçbir parçanın eksik olmadığından emin olun. İkinci olarak, kullanım kılavuzunu bulun ve elinizin altında bulundurun. Üçüncü olarak, her bir parçayı çıkarın ve matın üzerine yerleştirin. Bu, her birini tanımlamanızı kolaylaştıracaktır. Dördüncü olarak, parçaları birleştirmek için aletleri kullanın. Dikkatli ve güvenli bir şekilde yerleştirin. Bunu doğru bir şekilde yapmak için şemalara dikkat edin. Son olarak, doğru yerlerde olduklarından emin olmak için tüm parçaları iki kez kontrol edin. Şimdiye kadar sorusu olan var mı?
İşiniz bittiğinde, çalışmanızı gözden geçirin.
Örnek Paragraf: Instructor: Alright, that wraps up our discussion of English phrases to use while describing how to do something or giving instructions. Once you're done, review your work to make sure you understand how to use them types of phrases. Feel free to ask any questions you may have. Student: Got it - so first I should practice these phrases in different situations? Instructor: Yes, that's exactly right. Once you feel comfortable, you can move on to writing a step-by-step list of instructions or a demonstration of how to do something. Student: Okay, that makes sense. So after I write it, I should review it for accuracy? Instructor: Absolutely. Once you're done, review your work to make sure it has all of the necessary instructions and no errors. This will ensure that your instructions are clear and concise.
Türkçe: Eğitmen: Pekala, bir şeyin nasıl yapılacağını tarif ederken veya talimat verirken kullanılacak İngilizce ifadeler hakkındaki tartışmamızı tamamlıyoruz. İşiniz bittiğinde, bu tür ifadeleri nasıl kullanacağınızı anladığınızdan emin olmak için çalışmanızı gözden geçirin. Aklınıza takılan soruları sormaktan çekinmeyin. Öğrenci: Anladım - yani önce bu ifadeleri farklı durumlarda mı uygulamalıyım? Eğitmen: Evet, bu kesinlikle doğru. Kendinizi rahat hissettiğinizde, adım adım talimat listesi yazmaya veya bir şeyin nasıl yapılacağını göstermeye geçebilirsiniz. Öğrenci: Tamam, bu mantıklı. Yani yazdıktan sonra doğruluğunu gözden geçirmeli miyim? Eğitmenim: Kesinlikle. İşiniz bittiğinde, gerekli tüm talimatları içerdiğinden ve hata olmadığından emin olmak için çalışmanızı gözden geçirin. Bu, talimatlarınızın açık ve öz olmasını sağlayacaktır.
Hacettepe Üniversitesi Aile ve Tüketim Bilimleri Bölümü mezunuyum. Blog yazarlığı ve insan kaynakları yönetimi sertifikalarım var. İngilizce dilinde yüksek lisans derecem var ve 3 yıl ABD'de yaşadım.