Mükemmel Sunum Nasıl Hazırlanır?
Konu | Açıklama | Örnek |
---|---|---|
Asude Ünsal Palabıyık Kimdir? | İletişim uzmanı ve yaşam koçu. Birçok kişisel gelişim eğitimleri veriyor. Etkili Sunum Teknikleri Eğitimi eğitmeni. | - |
İlk Sunum Deneyimi | Üniversite birinci sınıfta birinin hayatı hakkında sunum yaptı. | - |
Sunum Hazırlık Aşaması | Öncelikle hedef kitle belirlenmeli ve sonrasında nasıl bir sunum istendiği düşünülmeli. | - |
Renk Körü ve Epilepsi Hastaları için Sunum | Renk körlüğü ve epilepsi hastalarını dikkate alarak sunum hazırlanmalıdır. | Çok renkli sunumlar epilepsi hastaları için zor olabilir. |
Sunumda Yazı Boyutu | Dinleyicinin rahatlıkla okuyabileceği büyüklükte olmalıdır. | - |
Kullanılması Gereken Kelime Sayısı | Sunumda sadece gerekli ve öz bilgilerin yer alması gerekmektedir. | - |
Renklerin Kullanımı | Renklerin kullanımı dinleyici üzerinde etkili olabilmektedir. | Kırmızı, sarı ve mavi renkler aynı slaytta kullanılmamalı. |
Sunum İçeriği | Sunum hedef kitlenin ihtiyaçlarına göre hazırlanmalıdır. | - |
Görsel Tasarım | Bir sunumun görsel tasarımı sunumu dinleyen kişinin ilgisini çekebilir. | - |
Konuşma Korkusu | Konuşma korkusunu yenmek için çeşitli yöntemler bulunmaktadır. | - |
Asude Ünsal Palabıyık ile etkili sunum içeriği hazırlama ve sunma yöntemleri üzerine konuşacağız. Asude Ünsal Palabıyık İstanbul İşletme Enstitüsü’nde Etkili Sunum Teknikleri Eğitimi eğitmeni.
İlgili eğitim: Etkili Sunum Teknikleri Eğitimi
İşte, okulda ya da bir seminerde sunum yapabilir veya yapmak durumunda kalabilirsiniz. Mükemmel ve iz bırakan sunum tekniklerini biliyor musunuz? Bu konu üzerinde konuşacağız. Konu başlıklarımız çok fazla..
Asude Ünsal Palabıyık Kimdir?
İletişim uzmanı ve yaşam koçluğu yapmaktayım. Birçok kişisel gelişim eğitimleri veriyorum. Hepsinin temelinde iletişim var. Siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler mezunuyum. İletişim alanında yüksek lisans yaptım, doktoraya başladığımda da eğitmenliğe karar verdim. Yaklaşık 10 senedir de bu mesleği icra ediyorum.
İlgili eğitim: Yaşam Koçluğu Eğitimi
Aynı zamanda yazmayı da çok seviyorum. Akademi alanında durmadım, doktoram devam etmekte. Bu süreç içerisinde de konferanslara bildiriler gönderdim, makaleler yazdım. Kabul olanlarla a konferanslar verdim. Şimdi çocuğum oldu, 1 yaşında. 2 yıl ara vermek zorunda kaldım. Ama yazmaya da devam edeceğim. Hamileliğimde çocuklarla ilgili eğitimler de aldım. Her annenin buna teşvik edilmesi gerektiğini de düşünüyorum. Eğitimlerde çok farklı şeyler öğreniliyor.
Münevver Birol: 5N1K yöntemiyle sorularımız var. Sizi tanımak için oluşturduğumuz soru kalıplarımız var. Sizden alacağım cevaplar uzun olmasın kısa cevaplar olsun. 3 cümleyi aşmayacak cevaplar istiyorum.
Neden İletişim?
Benim iletişime baş koymam ilerleme hikayem ilginçtir. Siyaset bilimi mezunuyum. Yüksek lisansımı yapmaya karar verdim. Uluslararası ilişkiler alanında yüksek lisans açılmadı. Ben de boş kalmayayım başlayayım sonra uluslararası ilişkilere geçerim dedim. İletişimi seçtim ve çok sevdim. O alanda kaldım. Tesadüftü ve sona da aşık oldum iletişim alanına.
İlk Sunumuzu Ne Zaman Yaptınız?
Üniversitedeyken yaptım. Birinci sınıfta iken yaptım.
İçerik Neydi?
Birisinin hayatıyla ilgili hazırlamıştım ama hatırlamıyorum kimdi. Ve ben o sunumdan kalmıştım. Çok değerli bir hocam vardı, bundan sonraki sunumları yapabilirsin dedi, teşvik etti beni. Sonrasında sunum hazırlama üzerine çok eğildim. Mezun olurken, hocalarım beni güzel sunum yapan kız olarak çağırırlardı.
İlk Sunumda Nasıl Hissetmiştiniz?
Çok heyecanlanmıştım ve sunuma geç kalmıştım. Geç kalmış olmanın da verdiği eyecan, ellerimin titrediğin hissetmiştim.
Bunları Aşmak İçin Neler Yaptınız?
O dönemde çok fazla bilinçli değildik. Kişisel gelişim şeyleri okumuyorduk. Yıl 2005 bu arada. O dönemde sadece şunu düşünerek sahneye çıktım, “Kimse benden üstün değil, bir hocam var.” Sadece bunu düşündüm. Bu konuda araştırma yapabileceğim geniş alanlarımız yoktu.
Size Bu Konuda Kim İlham Kaynağı Oldu?
Akdeniz Üniversitesi’nde yaptım yüksek lisansımı. Oraya benim mesleğimi icra eden bir eğitmen gelmişti. Kişisel gelişimle ilgili güzel bilgiler vermişti. Kim olduğunu hatırlamıyorum ama harika bir eğitimdi. Sonra içimden “ben bu mesleği yapabilir miyim?” dedim. Nasıl istediysem hayat beni o alana götürdü. Önce Akdeniz Üniversitesi’nde başladım sonra da yürümüş oldu.
Sunum Hazırlık Aşaması Nedir?
İnsanlar nerden başlamalıyım gibi düşünür. Başlanılan bu nokta yanlış. “Beni kimler dinleyecek?” sorusuyla başlamak lazım. Dinleyiciler hedef kitle. Öncelikle hedef kitlemizi tanımamız gerekiyor ki onların ihtiyaçlarına göre bir şeyler ortaya koyalım.
Sonrasında “Ben nasıl sunmak istiyorum?” sorusunun cevabını verecekler.” Katılımcılarım hedef kitlem beni nasıl hatırlasınlar?” bu sorunun cevabı en önemlisi. Bir sürü cevap geliyor akla ama siz 2-3 tanesini seçiyorsunuz. Sonrasında kafanızda tasarladığınız birçok şey hemen oturuyor. Araştırmalar ve geri kalan kısımlar zincirleme bir şekilde geliyor.
Sunum Hazırlarken Hangi Renkler Tercih Edilmelidir? Renk Körü Katılımcılar Olduğunda Nasıl Bir Yol İzlemeliyiz?
Renk körlüğü toplumuzda %10 oranında bulunuyor. Dolayısıyla da sunum yapanların buna dikkat etmesi gerekiyor. Renk körlüğünün birçok çeşidi varmış. Hepsini baz alamayız ama en çok görüleni kırmızı, sarı ve maviyi aynı kare içinde ayırt edemiyorlar. Aynı slayt içinde bu renkleri bir arada kullanmamak gerekiyor.
Eğitmenleri çok ilgilendiren bir hastalık daha var epilepsi. Toplumun %30 oranında. Çok renkli sunum hazırlarsak epilepsi hastaları bunlara bakmakta zorluk çekiyorlar. Arka arkaya 4 renkli sunum nöbetlerini tetikleyebiliyor ve nöbet geçirebiliyor. Çeşitleri çok fazla epilepsinin ama genel etkileyen renkler ve ışıklar. Video varsa çok ışıklı olmaması gerekiyor.
Tüm hastalıklara eğilemeyiz ama spesifik olan şeylere eğitmen olarak özen göstermemiz gerektiğini düşünüyorum.
Münevver Birol: Enstitüdeki eğitimizde konu başlıklarınız fazla fazla var. Sadece slayt hazırlamak değil, her şeyi en ince detayına kadar aktarıyorsunuz. İletişimden etkenlerden bahsediyorsunuz. Konuşma korkusu, beden dili, görsel tasarım, sunum örneklerinden bahsediyorsunuz. Dolu dolu bir eğitim programı hazırlamışsınız.
Sunumda Yazı Boyutu, Kullanılması Gereken Kelime Sayısı, Görseller Nasıl Olmalıdır?
Burada bu konuyu biraz farklı anlatıyorum. Her zaman söylediğim bir şey var. Sunum özgürlüktür. O anda kişi kendini ne kadar özgür hissederse o kadar başarılı bir sunum gerçekleştirir. O yüzden şu kadar punto kullanın demem. Sadece şunu derim, katılımcılarla hedef kitle ile ortaklık içerisindeyiz.
Karşı tarafta en arka taraftaki kişinin bizi görebileceği şekilde yazı puntosunu hazırlamamız lazım. Çok güzel yazı tarzıymış dememek lazım lazım. En yakınımızdaki dahil okuyabilmeli. Bazı el yazı tipleri var ama okunmuyor. Onları kullanmanın bir anlamı yok.
Sadece okunabilir ve en arkadaki kişinin bizi görebileceği kadar punto kullanmalarını tavsiye ediyorum. Ç,Ş,Ü,Ö harflerinin yazı karakterine de uygun olmasını tavsiye ediyorum.
Münevver Birol: En korkulu rüya hatta sürekli sunum yapan birinin anksiyetesini arttıran katılanların uyuklaması.
Dinleyicileri Sunuma Nasıl Dahil Edebiliriz?
Sunumda en önemli şeylerden bir dinleyiciyi sunuma katabilmektir. Burada da iş eğitmene düşüyor. Ortaklık dedim ya, ortakla konuşup neyin nasıl olacağına karar vermez misiniz? Neyi nasıl yapabileceğinize katılımcı ile karar veriyorsunuz.
Herhangi bir konuyu verdiğinizde sadece başlığı yansıtın. Başlık harici hiçbir şey olmasın. Diyelim ki empati. “Empati hakkında ne düşünüyorsunuz? Nasıl bir şey bu empati?” gibi sorular sorun. İlk soruya cevap vermezler ama sonrasında mutlaka katılıyorlar. Öyle keşfettiğiniz biri varsa da “bir de sizden duyalım” gibi cümlelerle bir şeyler yapabiliriz. Bir de ek olarak aktiviteleriniz olsun. Buz kırıcı diğer ismi.
Aktivite insanlarla kaynaşmanız ve sizin onlarla entegre olmanızı sağlayan bir şeydir. Bu yüzden herkesin kendine özgü aktivitesi mutlaka olması lazım. Örnek aktiviteleri, kendi konunuzla ya da kendi kişiliğinizle özdeşleştirerek ortaya koyabilirsiniz. Hiç bir şey bulamadınız. Konunuzla ilgili film kesitlerini koyabilirsiniz. Önemli olan onların fikirlerini almak. Fikir alınca değerli hissettirirsiniz, değerli hissedince de sizinle kalırlar.
Sizin Gözlemlediğiniz ve Sunumlarda En Sık Yapılan Hatalar Nelerdir?
Hata sunumda slaytlara çok fazla yazı yazmak. çok fazla yazı yazıldığı için de slaytlara bağlı kalarak sunum yapmak. En büyük hatalardan, en çok göze çarpanlardan birisi. İngilizce karaktere dikkat etmemeleri, çok fazla büyük harf kullanıyor olmaları. Bir de sunum başında “ben çok heyecanlıyım” diye sunuma giriş yapmak.
Tamam, herkes heyecanlı olur ama heyecan kötü bir şey değil. İnsanların heyecanın iyi bir şey olduğunu unutmaması gerekiyor. Ve heyecan yenilebilir bir şeydir. 3 dakika yenilir. Başta söylediğiniz de herkes o söylediğiniz şeyi izleyecek. Algının öyle oluşturulmaması gerekiyor.
Sunum hayatımızın her yerinde. Meslek hastalığı denilen de bir şey var. Gittiğim her yerde davranışlara bakarım.
Sunum Hazırlayabilmek İçin Hangi Yardımcı Materyaller Kullanılmalıdır?
Konuya göre değişmekte. Her konuda farklı bir şey kullanırsınız. Dikkat çekebilmek önemlidir ya insanlar görselliği de görsel anlatımı da sever. Diyelim ki eldiven kullanımıyla ilgili bir şey anlatıyorsunuz. Anlatmayın uygulayın, göstererek yapın. O konu her neyse yanınızda o şeyi getirin.
Anlattığınız şey bir temele dayanacaksa, grafiğini, istatistiğini mutlaka koyun. Filmlerle ilgili bir şeyler koymaya çalışın. Bizler hissiyata yönelik eğitimler veriyoruz. Dolayısıyla bizim hissettirmemiz gerekiyor. O yüzden gösterebilmemiz gerekiyor. Bunun için de kısa videolar, karikatürler olur, yararlanmamız gerekiyor.
Özgüven konulu eğitim veriyorum, bilimsel bir araştırma, analiz yapılmış. Hiç bilmeyen biriyle bilen birini alıyorlar gözlerini bağlayıp basket attırıyorlar. Bu sırada onları izleyenler var. Bilen kişi her attığında bir de “biliyorum dedin” laf söylüyorlar. Ve hiç atamıyor. Bilmeyen kişiye de “harika attın” diyorlar ve beşinciden sonra kişi basket atıyor o motivasyonla.
Mesela ben bunu anlatmadım, bir kova aldım, sınıfın ortasına koydum. Kağıtları buruşturdum. Aranızda kim iyi oynuyor, topa değmeyen var mı dedim. İki kişi aldım ve o testi denedik. Ve o test tuttu. Böyle bilimsel testleri, analizleri sınıfa uygulayabilirsiniz.
Dışardan bakıldığı zaman çok saçma diyebilirsiniz ama mutlaka deneyin. Denemeden asla öğrenemezsiniz. İnsanların saçma dediğiniz şeye o kadar ihtiyacı var ki.
Sunumu Başarılı Hale Getiren Etkenler Nelerdir?
Sunuş, içerik ve tasarım. Bunları eğer yapabiliyorsanız ve gerçekten hazırlanıp geldiyseniz hiçbir şeyden korkmanıza gerek yok. Eğitimin süresi var, o yüzden seçmeniz gerekiyor. O sebeple de içeriği hazırlamak önemli.
Bir Sunumu Hazırlamanız Ne Kadar Vaktinizi Alıyor?
Boş slayt hazırlamam 1 saatimi alır. Başlıkları yazar, konuları seçerim. Sonra da 3 gün 4 gön sadece resim hazırlarım. En çok vaktimi alan slayt hazırlamaktır. Bütünsel olmam gerekiyor. Ben sunumum ve sözcüklerim. Ortak bir çalışma yapmamız gerekiyor. Benim sadece slayta gider vaktim. Freepik diye bir site var, çok iyi fotoğraflar var.
Sunumu Hazırladıktan Sonra Topluluk Önünde Konuşma Korkusu Aşmak İçin Ne Önerirsiniz?
Nefes eğitimleri, hareketler öneriliyor. Ben hepsini yaptım ama bana etki etmedi. O yüzden onlardan başka şeylerden yola çıkarak arkadaşlarımızın bunu yenmesini sağlayayım dedim. Önemli olan kendi beynimizle konuşuyor olmak ve algımızı yönlendirmek. Şunu söylemek gerekiyor, “buraya yetkili kişi olarak çıktım, bu konuyu en iyi bilen benim” algısını yerleştirmek gerekiyor.
İnsanlar hata yapmaktan korkar her yerde, işte, okulda, sokakta. Herkesin dili sürçebilir, yanlış kelime kullanabilir. Dört dörtlük mükemmel olmak mümkün değil. Hepimizin insan olduğunu unutmayacağız en başta.
Prova yapacaklar, isterse binlerce kez yapsınlar. İlk yaptığım sunuculukta çok heyecanlıydım. Bacaklarımın titrediğini zannediyordum. Bu yüzden provayı tam 18 defa yaptım. Dedim ki kendimi beğenene kadar sunum yapacağım dedim. Kameralı telefon yoktu sadece ses kaydı yaptım ve sesimi dinledim. Kendinizi prova yaparken çekeceksiniz. Kendinizi tam anlamıyla beğenene kadar devam edecek. O özgüven verecek. O özgüvenle de algı yönetimini yapacaksınız.
Bir Sunum Yaparken En Çok Zaman Yönetimi Konusunda Sorun Yaşayabiliyoruz. Bunun İçin Nasıl Bir Çözüm Önerirsiniz?
İlgili eğitim: Zaman Yönetimi Eğitimi
Yine az önceki konuya döneceğim. Provamızı yaparken ne kadar süreceğini görmüş olacağız. Sunum tekniklerinde 5 saat anlatıyorum. 15 saat verse yine anlatırım. Ama ne kadar verimli olur. Gerisi konuyu uzatmak olur minimalizm diye bir kavram var. Biz bunları hayatımızda uygulayamıyoruz. Sunumlarımızda yapalım.
Provada baktınız çıkarmanız gereken bir şey var. Dolayısıyla hayal kurmanız gerekiyor, hayal kurmak sunumuzu güzelleştirir. Şunu diyeceksiniz “biri kafama silah dayadı, birkaç parçayı çıkarmam lazım.” Toplum olarak başımıza bir şey gelmeden yapmıyoruz. Ben bunu çıkarmazsam karşı tarafa rezil olurum da diyebilirsiniz. Çünkü zamanı yönetemezseniz eliniz ayağınıza dolaşacak, çok şey anlatamayacaksınız. Zaten bir adım geriye gideceksiniz. Bir şeye özdeşleştirin onu.
Sunum Hazırlık Aşaması Nedir?
İnsanlar nerden başlamalıyım gibi düşünür. Başlanılan bu nokta yanlış. “Beni kimler dinleyecek?” sorusuyla başlamak lazım. Dinleyiciler hedef kitle. Öncelikle hedef kitlemizi tanımamız gerekiyor ki onların ihtiyaçlarına göre bir şeyler ortaya koyalım.
Sonrasında “ben nasıl sunmak istiyorum?” sorusunun cevabını verecekler.” Katılımcılarım hedef kitlem beni nasıl hatırlasınlar?” bu sorunun cevabı en önemlisi.
Dinleyicileri Sunuma Nasıl Dahil Edebiliriz?
Sunumda en önemli şeylerden bir dinleyiciyi sunuma katabilmektir. Burada da iş eğitmene düşüyor. Herhangi bir konuyu verdiğinizde sadece başlığı yansıtın. Başlık harici hiçbir şey olmasın. Diyelim ki empati. “Empati hakkında ne düşünüyorsunuz? Nasıl bir şey bu empati?” gibi sorular sorun. İlk soruya cevap vermezler ama sonrasında mutlaka katılıyorlar. Öyle keşfettiğiniz biri varsa da “bir de sizden duyalım” gibi cümlelerle bir şeyler yapabiliriz.
Sunumu Başarılı Hale Getiren Etkenler Nelerdir?
Sunuş, içerik ve tasarım. Bunları eğer yapabiliyorsanız ve gerçekten hazırlanıp geldiyseniz hiçbir şeyden korkmanıza gerek yok. Eğitimin süresi var, o yüzden seçmeniz gerekiyor. O sebeple de içeriği hazırlamak önemli.
İstanbul İşletme Enstitüsünde yazılarının yayınlanmasını isteyen konuk yazarlarımız için oluşturulan bilgi kartıdır. Birçok alanda ve disiplindeki yazıları bu hesap üzerinde bulabilirsiniz.