Türkiye'de İlaç Ekonomisi
Konu | Detaylar | Sonuç |
---|---|---|
İlaç Ekonomisi | 2010 yılında Türkiye'de ilaç harcamaları 14,6 milyar lira olmuştur. | Sağlık harcamaları içinde önemli bir paya sahiptir. |
İlaç İndirimi | %23 indirim uygulamasına ek olarak %9,5 indirim daha sağlanmıştır. | İlaç ekonomisi üzerinde önemli bir tasarruf sağlanmıştır. |
Eşdeğer İlaçlar | Eşdeğer ilaç uygulamaları hastaların tedavisinde ve ilaç maliyetlerinin düşürülmesinde önemli rol oynamaktadır. | Sağlık kaynaklarından daha verimli ve etkin yararlanılabilmesi sağlanmıştır. |
Referans İlaçlar ve AR-GE Maliyetleri | Orijinal ilaç üzerindeki patent süresi dolunca eşdeğer ilaç üretiminde AR-GE maliyetleri düşer. | Maliyet avantajları nedeniyle eşdeğer ilaçlar daha düşük maliyetlidir. |
İlaç Pazarı ve Patent | 2008 yılından itibaren Türkiye'de patent kapsamı dışındaki ilaçların satış değeri 6.5 milyar TL'dir. | Referans ilaçların patent süreleri dolunca eşdeğer ilaçlar piyasada yerini alır ve ilaç pazarı büyür. |
Devletin İlaç Sektöründeki Rolü | Devlet ilaç sektöründe en büyük alıcı konumundadır ve bu durum fiyatları belirlemede etkilidir. | Devletin alım gücü ilaç ekonomisi üzerinde belirleyici bir role sahiptir. |
Kişi başı İlaç Harcamaları | Türkiye'deki kişi başı ilaç harcaması 140 $ seviyesindedir. | Özellikle yaşlı nüfus ve kronik hastalıkların artmasıyla bu rakamın artması beklenmektedir. |
Sağlık Kuruluşlarına Başvuru | Türkiye'de insanlar genellikle hastalık belirtileri dayanılmayacak seviyelere gelince hekime başvurmaktadır. | Bu durum ilaç ve sağlık hizmetleri maliyetlerinin artmasını tetiklemektedir. |
OECD Ülkelerindeki İlaç Harcamaları | İngiltere ve Almanya'da kişi başı ilaç harcamaları Türkiye'den daha yüksektir. | Türkiye, gelişmiş ülkelerle kıyaslandığında kişi başı ilaç harcamalarında daha düşük seviyededir. |
Sosyal Güvenlik Kurumu | 2006 yılı itibariyle SSK, Emekli Sandığı ve Bağ-Kur SGK çatısı altında birleştirilmiştir. | Bu birleşme sonucu devlet ilaç sektöründeki tek alıcı konumuna gelmiştir. |
Sağlık Hizmetlerinde harcamaların büyük bir kısmını oluşturan ilaçların genel durumuna değindik. Bu konuda eşdeğer ilaçların üretiminin bağlandığı hususlar ve üretimi sağlanan eşdeğer ilaçların beraberinde getirmiş olduğu ekonomik tasarrufları gözardı edilemeyecek önemli olduğunu gördük. Devletin ilaç pisasasındaki en büyük alıcı olduğunu ve dolayısıyla fiyatı belirleme konusundaki etkinliğine değindik.
Türkiye’de İlaç Ekonomisindeki Son Gelişmeler Nelerdir?
Son yıllarda sağlık sektöründe giderek artmaya devam eden sağlık harcamaları konusu, sağlık ekonomisinin giderek yaygınlaşan sorunu haline gelmiştir. Tedavi sürecinde ilaç maliyetlerinin olabildiğince düşürülmesi için çaba harcayan ülkelerde eş değer seçeneklerine yöneldikleri ve bu alanının giderek önem kazandığını ifade edebiliriz. Türkiye'de ilaç alanındaki son gelişmeler nelerdir? Soruya şöyle cevap verebiliriz:
Türkiye’de 2010 yılı itibariyle 14,6 milyar liralık harcamaların ortaya çıktığı görülmüştür. Sosyal Güvenlik Kurumu ( SGK) bir yıl boyunca 14,6 milyar liralık bütçe ortaya koymuştur. Ortaya konan ilaç bütçesinin aşılması durumunda kamuya ait kurum iskontolarını yeniden ele alınmasına neden olmuştur. Bu kapsamda mevcut uygulanan %23 indirim değerine ek olarak %9,5’lik indirim daha uygulanmıştır. Bu durum ülkemizde toplam sağlık harcamalarının yarıya yakın bir kısmını ilaç harcamalarının meydana getirdiği dikkate alındığında sağlık ekonomisinin önemli bir dalı olan ilaç ekonomisinin daha fazla önem kazandığı sonucuna varılabilir.
İlaç Ekonomisindeki Eşdeğer İlaçların Önemi Nasıldır?
Hastanın tedavi edilerek sağlığına kavuşturulduğu ve hastanın yaşam kalitesinde herhangi bir bozulma yaşanmaksızın ilaç maliyetlerini indirgeyen yöntemlere örnek olarak eşdeğer ilaç uygulamaları gösterilebilir. Bir ülkenin sağlık kaynaklarının daha verimli ve etkin kullanılabilmesi için “eşdeğer ilaç“ konusunun eczacılar, hekimler, sağlık kurulları ve hastalar nezdinde doğru bilinmesi eşdeğer ilaçlarından etkin bir şekilde faydalanabilmek için temel bir ihtiyaçtır.
Eşdeğer ilaç yönetimi bir maliyet azaltma yöntemi olarak değerlendirilmelidir. 2004 yılında çıkarılan 5234 sayılı Kanunun 10 maddesi kapsamında ve 178 sayılı Kanun Hükmündeki Kararnamenin 10. maddesinin r bendi kapsamında, eşdeğer ilaç uygulamaları yapılacak olup, bu uygulama çerçevesinde ilgili bütün kurumlar eşdeğer ilaç bedelinin verilmesine, en ucuz ilacın %30 fazlası kadarını dikkate alması gerekmektedir.
Eşdeğer ilaçlar, ilacın buluşunu ve gelişimini yapan firmalar tarafından yapılarak, patent koruması kapsamına alınan referans ürünlerinin koruma süreleri bitmesi halinde, bu ürünler referans gösterilerek aynı özelliklere sahip oldukları ve dolayısıyla hasta olan kişi üzerinde aynı tedaviyi verdiği bilimsel çalışmalar kapsamında gösterilen ve şayet referans ilaçların koruma süreleri bitmesi durumunda satışa yapılması beklenen ürünleridir.
Orijinal referans ilaçlar araştırma ve geliştirme ( AR-GE) maliyetleri vardır. Çıkan orijinal ilaçların patent süreleri dolana kadar maliyet kar analizi değerlendirmesi yapılan masraf çıkartılıp ilgili firma tarafından kar elde edilir. Eşdeğer ilaçları yapan firma tarafından AR-GE çalışmalarını yeniden yapmak zorunda olmadıklarından dolayı maliyet avantajlarını kendilerinde bulundururlar. Bu sebeple eş değer ilaç etkili fakat maliyetleri açısından daha düşük olduğunu belirtebiliriz. Eşdeğer ilaçlar, eşdeğer görülen orjinal ilacın fiyatından, %20-%80 arası ülkenden ülkeye göre değişkenlik gösterebilmektedir.
Türkiye’de 2008 yılından itibaren patent koruma süresi biten ve patent kapsamı dışındaki ürünlerden meydana gelen ilaç satışları yaklaşık 6.5 milyar TL olarak ortaya çıkmıştır. Aynı rakamsal değerle şayet ilaç pazarı sadece referans ilaçlardan meydana gelmiş olsaydı bu rakam 7,4 milyar TL civarında olması beklenmiş olacaktı. Sağlık bakanlığına 2005 yılında kamu hastaneleri bağlanmış, SSK, Emekli Sandığı ve Bağ-Kur tek çatı altında 2006 yılın birleşmiş Sosyal Güvenlik Kurumu ( SGK) çatısı altında birleştirilmiştir. Durum böyle iken devlet ilaç sektöründeki tek alıcı konumuna gelmiştir. Her gelişmekte olan ve gelişen ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de üretilen ve satışa çıkarılan ilaçların en büyük alıcı durumu konumundadır. Çünkü ilaç alımının en büyük müşterisi devletin kendisidir.
OECD ülkeleri arasında yer alan İngiltere 257 $, Almanya da 301$ dolar olan kişi başı ilaç harcamaları Türkiye’de ise 140 $ dolar sevilerindedir. Ülke yaşlı nüfusunun her geçen gün artması, hekime ve sağlık kuruluşuna ulaşımının daha kolay hale getirilmesi ve kronik hastalıkların giderek artmasıyla gibi sorunlar sebebiyle kişi başına düşen ilaç harcamaları artması beklenmektedir. Yaşamış olduğumuz coğrafyada ülke insanımız hastalık belirtileri dayanılmayacak seviyelere gelince hekime ve sağlık kuruluşuna başvurmaya gitmektedir. Sağlık kurumlarına başvurmanın bu denli geç olmasının beraberinde getirmiş olduğu hastalık ilerlemesi hem bütün maliyetleri, hem de ilaç ve tedavi maliyetlerini de artırmaktadır. Sağlık ekonomisi bakımından hastaların tedavilerinin ve de ilaç maliyetlerinin kontrol altına alınması gerekmektedir. Bu amaç doğrultusunda hizmet vermek için 21. yüzyılda bazı önlemler alınmaktadır.
2009 yılında 27353 sayılı Resmi Gazetede çıkarılan 2009/15434 sayılı Kararname kapsamında “Beşeri İlaçların Fiyatlandırılmasına Dair Karar" kapsamında bazı değişiklikler yapılmıştır. Buna göre ilaç fiyatlarında hissedilebilir derecede indirime gidilmiştir. İlgili değişiklikler şöyledir;
Referans ilaçların fiyat takibini ilaç firmaları tarafından Sağlık Bakanlığına bildirilme zorunluluğu getirilmiştir.
20 yıllık ilaçlarda özellikle depocuya satış fiyatı 6,79 TL’nin üstünde olan ilaçlarda referans fiyat sistemine dahil edilmiştir.
Fiyat değişikliklerinin akabinde "dönemsel Avro değer bandı” ve “dönemsel avro değeri“ tanımlarına yer verilmiştir. Dönemsel açıdan Avro değerindeki değişkenlik takibatında dikkate alınan süre 90 güne çıkarılmıştır.
Bir diğer husus ise satılmakta olan ya da satılması beklenip de piyasada jeneriği bulunan orijinal ilacın depocuya satış fiyatı referans fiyatının %60’na kadar olması amaçlanmıştır.
2009 yılında 15631 sayılı bakanlar kurulu kararı kapsamında 2007/12325 sayılı ilaç kararnamesinde ek değişiklikler gerçekleştirilmiştir.
Jeneriğinehttps://www.iienstitu.com/blog/jenerik-nedir-nasil-hazirlanir ruhsat sağlanan orijinal ilacın depocuya satış fiyatı, en çok, referans fiyatının %66’sı olarak tekrardan belirlenmiştir.
Depocuya sağlanan satış fiyatı 6,79 TL’nin üzerinde olan 20 yıllık orijinal ürünlerin fiyatları 1 ocak 2010 tarihi itibariyle referans fiyatın en çok %100’lük bir değer kadar olması kararlaştırılmıştır.
İlaçların fiyat listelerinde yapılan değişiklikler, yayınlandığı tarihe takiben 5 iş günü sonrası uygulanması beklenmektedir. Daha önceleri ise bu süre 45 gün olarak belirlenmişti.
Türkiye’de Eşdeğer İlaç Tüketimi Nasıldır?
Avrupa Birliği Komisyonu eş değer ilaç tüketimi kapsamında “ilaçlarda tedarik ve araştırma için üst düzey grubun önerisi Avrupa Birliği’ne “üye ülkelerin kendi piyasa pazarlarında eşdeğer ilaç kullanımını teşvik etmeye yönelik yöntemler geliştirilmesi ve kamu sağlığı açısından eşdeğer ilaç endüstrisinin gelişimine ve rekabeti değer vermesi” şeklindedir.
Eşdeğer ilacın Türkiye’de hem üretiminin hem de kullanımının desteklenmesi yalnız etkin ve ucuz ilaçlarla tedavi imkanı sağlanmış olur. İlaç baskısının kamu sigortaları üzerinde yükünün hafifletilmesi bu kapsamda mümkün olabilmektedir. Aksi taktirde kamu sigortalarına ek olarak destekleyici sigortaların varlığı günümüzde oldukça yükselmiş durumdalar ki bu durum sağlık hizmetlerinde fırsat eşitsizliklerini meydana getirmektedir.
Eşdeğer ilaçlar Türkiye’de hekimler tarafından tercih edilmemektedir. Yalnız eşdeğer ilaç kullanımının artırılması ve teşvik edilmesi piyasada rekabet ortamının meydana gelmesini sağlayacaktır. Eşdeğer ilaçların piyasaya sağlanması için mevzuat kaynaklı sorunlar ile hekimlerin aynı zamanda ilaç tüketicilerinin bilinçlendirilmesi gerekir.
Güney Kore, İrlanda, İsrail, Hindistan gibi ülkeler büyük ölçekli eş değer ilaç ve etkin madde ihracatını gerçekleştirmektedir.
Sosyal Güvenlik Kurumu İlaç İndirimlerine Gidiyor Mu?
Sosyal Güvenlik Kurumu ( SGK) bir yıl boyunca 14,6 milyar liralık bütçe ortaya koymuştur. Ortaya konan ilaç bütçesinin aşılması durumunda kamuya ait kurum iskontolarını yeniden ele alınmasına neden olmuştur. Bu kapsamda mevcut uygulanan %23 indirim değerine ek olarak %9,5’lik indirim daha uygulanmıştır.
İlaç ve Tedavi Maliyetleri Nasıl Artar?
Örneğin; Ülke yaşlı nüfusunun her geçen gün artması, hekime ve sağlık kuruluşuna ulaşımının daha kolay hale getirilmesi ve kronik hastalıkların giderek artmasıyla gibi sorunlar sebebiyle kişi başına düşen ilaç harcamaları artması beklenmektedir. Yaşamış olduğumuz coğrafyada ülke insanımız hastalık belirtileri dayanılmayacak seviyelere gelince hekime ve sağlık kuruluşuna başvurmaya gitmektedir. Sağlık kurumlarına başvurmanın bu denli geç olmasının beraberinde getirmiş olduğu hastalık ilerlemesi hem bütün maliyetleri, hem de ilaç ve tedavi maliyetlerini de artırmaktadır.
İlaç Kararnamesine Getirilen Değişikler Nelerdir?
2009 yılında 15631 sayılı bakanlar kurulu kararı kapsamında 2007/12325 sayılı ilaç kararnamesinde ek değişiklikler gerçekleştirilmiştir. Jeneriğine ruhsat sağlanan orijinal ilacın depocuya satış fiyatı, en çok, referans fiyatının %66’sı olarak tekrardan belirlenmiştir. Depocuya sağlanan satış fiyatı 6,79 TL’nin üzerinde olan 20 yıllık orijinal ürünlerin fiyatları 1 ocak 2010 tarihi itibariyle referans fiyatın en çok %100’lük bir değer kadar olması kararlaştırılmıştır. İlaçların fiyat listelerinde yapılan değişiklikler, yayınlandığı tarihe takiben 5 iş günü sonrası uygulanması beklenmektedir. Daha önceleri ise bu süre 45 gün olarak belirlenmişti.
Sağlık Yönetimi bölümünde öğretim görevlisi. Sağlık hukuku, Türk sağlık sistemi ve sağlık kuruluşlarında teknoloji yönetimi alanında dersler vermektedir. Birçok uluslararası dergi, kitap ve bildirilerde yazı ve bölümleri vardır.