Senaryo Yazım Formatları
Senaryo Formatı | Genel Özellikleri | Formata Örnek |
---|---|---|
Fransız Formatı | Sahne bilgileri üst başlık olarak yazılır. Sol kısma mizansen, sağ kısma diyaloglar yazılır. | Dış/Gün, Çocuklar oyun oynarken, Cemal: 'Neyin var? Çok sessizsin. Bir şey mi oldu?' |
Amerikan Formatı | Sahne bilgileri üst başlık olarak yazılır. Mizansen düz yazı gibi yazılır, sahnenin ortasına diyaloglar yerleştirilir. | İç/Gün, Hasta baygın bir halde, Doktor: 'Böyle telaşlı davranarak hastanıza da iyilik etmiyorsunuz! Sakin olun lütfen.' |
Senaryonun İşlevi | Senaryo, hikayeyi ve karakterleri yönetmenin hayata geçireceği bir yol haritası sağlar. | Senaristin yazdığı metnin ete kemiğe büründürülmesi. |
Senaryo Yazım Taslağı | Öncelikle uygun bir senaryo yazım formatı seçilerek yazma işlemine başlanır. | Hikaye fikri ya da hayal, senaryolaştırmalıdır. |
Senaryo Yazımında Kişisel Tercihler | Yazma/okuma kolaylığı ve kişisel nedenlere bağlı olarak format tercih edilir. | Fransız ve Amerikan formatı arasında seçim yapmak. |
Fransız Formatında Mizansen | Hikayenin sözsüz kısmı yani mizansen bilgileri sol tarafa yazılır. | Okul bahçesinde koşan çocuklar, Nevzat öğretmenin onları izlemesi, Barış'ın sessizce beklemesi. |
Amerikan Formatında Mizansen | Mizansen düz yazı formatında yazılır ve sahne detayları ayrıntılı bir şekilde ifade edilir. | Hasta baygın bir halde yatağında uyurken, hasta yakını telaşla oradan oraya koşturur. |
Fransız Formatında Diyaloglar | Diyaloglar, sayfanın sağ tarafına yazılır ve karakterlerin konuşmalarını içerir. | Cemal: 'Neyin var? Çok sessizsin. Bir şey mi oldu?', Hande: 'Niye gelmiyorsun Cemal? Teneffüs bitecek.' |
Amerikan Formatında Diyaloglar | Diyaloglar, sahne betimlemesinin altında, sayfanın ortasına gelecek şekilde yazılır. | Doktor: 'Böyle telaşlı davranarak hastanıza da iyilik etmiyorsunuz! Sakin olun lütfen.', Hemşire: 'Dilerseniz siz biraz dinlenin, yada çıkıp hava alın zira bu şekilde hastanın yanında bırakamayız sizi' |
Özgün Senaryo Yazım Tarzı | Senaryo yazarlığı, diğer yazın türlerinden farklı ve özgün bir yazım/anlatım tarzına sahiptir. | Hikayenin içeriğinin ve karakterlerin özgün bir şekilde sunulması. |
Ünlü yönetmen Elia Kazan, senaryonun edebi bir metin değil, teknik özelliklere sahip bir metin olduğunu vurgular. Gerçekten de senaryo, diğer yazın türlerinin aksine kendine ait bir çerçevesi, dili, biçimi olan özgün bir metindir. Yazılacak hikayenin seyri ve süreç içindeki değişim ve dönüşümü ile karakterler özelinde inşa edilen yapı, yönetmen ve ekibi için bir yol haritası sunar.
Bu bağlamda baktığımızda da senaryoyu okunmak için değil, yorum katıp hayata geçirmek üzere incelenen bir metin olarak yorumlamak yanlış olmaz. Senaryo, senaristin kağıt üzerinde yazıp inşa ettiği bir metin olmasının yanında, yönetmenin hikayeyi ve karakterleri kağıt üzerinden alarak ete kemiğe büründürme işlevini de yerine getiren bir özelliğe sahiptir.
Elbette, senaryo yazarlığının diğer yazın türlerinden farklı ve özgün yazım/anlatım tarzına sahip olduğu için, bilinmesi gereken formatlar ve bunların özellikleri vardır. Bir fikri ya da hayali senaryolaştırmak için belki ilk aşama, uygun senaryo yazım formatlarından birini seçerek, yazma işlemine başlamaktır.
Senaryo Yazım Formatları Nelerdir?
Bütün dünyada senaryo yazım formatları gündeme geldiğinde, iki farklı seçenekten bahsedilir. Fransız ve Amerikan formatı. İlk bu ülkelerde ortaya çıkıp, dünyanın diğer ülkelerine yayıldığı için bu adlarla anılan senaryo yazım formatları biçim ve içerikteki kimi farklılıklarla birbirinden ayrılır. İki format için kullanım sıklığı ya da tercih nedeni gündeme geldiğinde; yazma/okuma kolaylığı ve kişisel nedenler öne çıkar. Dolayısıyla her iki yazım formatı da, üstünlük/daha iyi olma düşüncesinden uzak bir şekilde kullanılmaktadır.
Fransız Formatı
Hikayenin geçtiği sahne (mekan) ve sahneyi betimleyen öğelerin (mekanın iç/dış olması ve zamanın gece/gündüz olması) sayfa içinde bir üst başlık gibi yazılır. Ayrıca bu üst başlığın arkasından sayfanın görünmeyen bir şekilde iki eşit parçaya bölündüğünü varsayarsak, sol taraftaki kısma karakterlerin duruş, bakış, el-kol hareketleri, beden dilleri, bakışları, göz temasları vb. durumları yazılır. Daha genel bir ifade ile sol tarafa hikayenin sözsüz kısmı yani mizanseni ile ilgili bilgiler yazılır. Sağ tarafa ise, karakterlerin sözleri/diyaloglar yazılır.
Okul Bahçesi
Dış/Gün
Okul bahçesinde koşturan çocuklar,
Nevzat öğretmen, Cemal, Barış ve Hande
Cemal ve Hande oyun oynamaktadır. Nevzat
Öğretmen onları uzaktan izler. Barış ise sessizce
bir köşede beklemektedir. Cemal yaklaşır:
CEMAL: Neyin var? Çok sessizsin. Bir şey mi oldu?
Barış kafasını kaldırır, Cemal’e bakar. Gözleri
yaşlıdır. Koşarak gelen Hande sorar:
HANDE: Niye gelmiyorsun Cemal? Teneffüs bitecek.
Cemal, Hande’ye kızarak bakar:
CEMAL:Barış’ın bir sorunu var. Ne teneffüsü Hande.
Barış neyin var söylesene…
Barış, derin bir nefes alarak
BARIŞ: Babamın….babamın (iç çekerek)
CEMAL: Söyle hadi ne oldu babana?
BARIŞ: Babamın tayini çıktı. İstanbul’dan ayrılacağız…
Amerikan Formatı
Hikayenin geçtiği sahne (mekan) ve sahneyi betimleyen öğelerin (mekanın iç/dış olması ve zamanın gece/gündüz olması) sayfa içinde bir üst başlık gibi yazılır. Sahne içinde yer alan karakterlerin bireysel olarak hal, hareket, tavır ve beden dilleri ile birbirleri ile olan iletişim ve etkileşimi düz bir satır halinde yazılır. Sahneye dair tüm mizansen yani sözsüz kısım bir düzyazı gibi yazılırken, karakterlerin konuşmaları/diyaloglar ise, sahneyi betimleyen öğelerin yazıldığı satırın altındaki sayfanın ortasına gelecek şekilde yazılır.
Hastane Odası
İç/Gün
Doktor, hemşire, hasta ve hasta yakını
Hasta baygın bir halde yatağında uyumaktadır. Hasta yakını telaşlı bir şekilde oradan oraya koştururken,
Doktor ve hemşire hasta yakınına yaklaşarak kısık sesle telkinde bulunurlar:
DOKTOR
Böyle telaşlı davranarak hastanıza da iyilik etmiyorsunuz! Sakin olun lütfen.
Henüz ameliyattan çıktı ve bu halde olması normal. Biraz izlemede kalacağız.
Hasta yakını doktor sanki hiçbir şey söylememiş gibi telaşlı ve üzgün bir halde odada yürümeye devam eder.
Bu sefer hemşire hasta yakınına yaklaşarak:
HEMŞİRE
Dilerseniz siz biraz dinlenin, yada çıkıp hava alın zira bu şekilde hastanın yanında
Bırakamayız sizi. Lütfen biraz sakin..
Hasta yakını bu sefer hızla attığı adımlarını yavaşlatıp durarak, doktor ve hemşireye yaklaşır ve ağlayarak:
HASTA YAKINI
(Ağlayarak) Yıllar önce babamızı da aynı hastalıktan kaybettik. Abimi de kaybetmeye
dayanamam. Şu hayatta başka kimsem yok. Yalvarırım yardım edin, kurtarın abimi…
Doktor ve hemşire, hasta yakınına doğru eğilip gözlerinin içine bakarak:
DOKTOR
Zamanında bir müdahale ile ameliyatı yaptık ve her şey yolunda. Sadece uyanması
için biraz zamana ihtiyacımız var. Sakin olun lütfen…
Odada tüm bu konuşmalar olurken, hastanın başındaki cihazda farklı bir ses duyulur ve kırmızı ışık yanıp sönmeye başlar. Doktor hemen cihaza bakarak, hastanın yanına gider, hasta yakını sesli bir şekilde ağlayıp bağırmaya başlar. Oda bir anda birçok doktor ve hemşirenin gelmesiyle kalabalıklaşır…
Fransız ve Amerikan Formatlarının Farklılıkları/Benzerlikleri
Amerikan ve Fransız formatının birbirinden farklılaşan yönü sayfanın bir bütün olarak kullanılması ve ikiye bölünerek kullanılması konusunda farklılaşmaktadır. Şöyle ki her iki formatta vurgulandığı üzere, bir gerçek olarak senaryo yazımının en önemli kısmı şudur: Senaryo, sahneler özelinde yazılan tekil parçaların bir araya gelmesi neticesinde ortaya çıkan bir metindir.
Sahnelerin yazılarak arka arkaya eklenmesi sonucu senaryo oluşur.
Sahnelerde de önce mizansen (sözsüz kısım) yazılır ardından diyaloglara geçilir.
Mizansen kısmın yazımı her ne kadar iki formatta benzer olsa da, söz konusu kısmın sayfada nasıl yer aldığı konusunda farklılıklar vardır
Fransız formatında mizansen, ikiye bölünmüş sayfa özelinde düşünüldüğünde sayfanın bir yüzüne yazılırken, Amerikan formatında ise mizansen, satırın başından sonuna bir düzyazı şeklinde yazılır.
Diyalog kısmı ise Fransız formatında ikiye bölündüğü düşünülen sayfanın diğer yüzüne yazılırken, Amerikan formatında ise mizansenin altına sayfa ortasına gelecek şekilde yazılır.
Diyalog yazarken ayrıca; Fransız formatında konuşan karakterin hemen isminin yanında söyledikleri yazılırken, Amerikan formatında ise karakterin ismi bir üst başlık gibi yazılarak alt satırda konuşmaları verilir.
Teknik bir metin olarak senaryo, kendine has yazım kuralları ve teknikleri yanında biçimsel farklılıklarıyla da ortaya çıkmaktadır. Hangi format kullanılırsa kullanılsın önemli olan, zihinde başlayan hikayenin, başarılı ve etkin bir yazım süreci içerisinde kağıda aktarılması ve sonraki aşama olan çekim evresinde yönetmen ve ekibine yol gösteren bir rehber olmasıdır.
Senarist, hangi formatı seçerse seçsin, hikayesini tüm detayları ve tüm anlatı bileşenleri ile birlikte verirse, hem kendini ve hikayesini net bir şekilde anlatmış olur, hem de anlattığı duru hikaye ve yazımı üzerinden gerçeklik duygusuyla harmanlanmış bir filmin doğuşuna katkıda bulunmuş olur.
Aslolan her zaman hikayedir; özgün, yaratıcı ve çarpıcı bir hikaye olduktan sonra bunun kağıda dökülmesi ve canlandırılması da o kadar kolay ve keyifli bir hal alır. Her metin türü gibi senaryoyu da, özgün anlatı kodları ve farklılıklarıyla dikkate alarak yazmak, hikayenin en az yazan kişi (senarist) kadar derin ve detaylı anlaşılmasını sağlayacak, bu da senaryonun filme dönüşürken olası anlam kayıplarını en aza indirgeyecektir.
Dr. ÖZGÜR YILMAZKOL
Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo-tv ve Sinema bölümü mezunu. Aynı üniversitede doktora eğitimini tamamladı. Editörlüğünü yaptığı medya/sinema kitapları ve senaryosunu yazdığı belgesel, kısa film ve dizi senaryoları bulunmaktadır.