Müzakere Nedir? Müzakere Şekilleri Nelerdir?
Müzakere Konusu | Müzakere Aşamaları | Müzakere Şekilleri |
---|---|---|
Bir konuyla ilgili fikir alışverişi | Hazırlık aşaması | Kazan/Kazan |
Çıkarları çatışan tarafların ortak karar süreci | Planlama aşaması | Kazan/Kaybet |
Ekonomik, ticari, siyasi, uluslararası ilişkiler | Karşı taraf hakkında bilgi toplama aşaması | Kaybet/Kazan |
Bir problemin çözüme kavuşturulması | Müzakere sürecinin gerçekleştirilmesi | Kaybet/Kaybet |
Kişiler, işletmeler, sosyal gruplar, devletler arasındaki çatışmalar | Çeşitli taktikler, yöntemler kullanma süreci | Kompromi |
Komşuyla çıkan sorunlara çözüm üretme girişimleri | Sonuç veya anlaşma aşaması | İşbirliği |
Miras paylaşma süreçleri | Olumsuz sonuç alınsa bile müzakere konusu kapanma süreci | Pazarlık |
Alışverişte yaşananlar, trafikteki tartışmalara üretilen çözümler | Yapılan görüşmelerin ardından bir karara varma süreci | Takas |
Çocukların hangi oyunu oynayacaklarına karar verme süreci | Gönüllü katılım ve gerçek anlamda çaba gerektiren süreç | İkna |
Gençlik döneminde istenilen bir şey için ebeveynleri ikna etme süreci | Bilgi alışverişi gerektiren dinamik süreç | Rıza |
“İnsanlar ortak doğalarıyla birbirlerine yaklaşırlar, ancak alışkanlıklar ve gelenekler onları birbirinden uzaklaştırır.” der Konfüçyüs. Birbirinden uzaklaştıran geleneklere rağmen insanlar bir arada yaşamak zorundadır. Bütün farklılıklara rağmen birey olarak birlikte yaşayabilmenin adımlarından biri de müzakeredir.
Müzakere denilince aklınıza ilk gelen kelime nedir? Bu kelimenin hafızamdaki karşılığı: Avrupa Birliği. “Birliğe üye olduğumuzda vizesiz seyahat edebilecek miyiz?” sorusu eşliğinde hafızamda canlanan müzakere süreçleri. Dolaylı olarak da siyasetçiler; devlet başkanları, başbakanlar, bakanlar, baş müzakereciler, yardımcı aktörler…
Her ne kadar siyasetle özdeşleşmiş olsa da müzakere hayat boyu devam eden iletişim süreçlerinden biridir. Bireyin başkalarına olan ihtiyacı bebeklikten başlar. Müzakeresi de bebeklikle başlar, yaşla birlikte değişen zenginleşen bir süreç haline gelir. Annenin bebeğini yedirme çalışmaları ilk müzakere süreci olarak değerlendirilebilir. Ve tabii bebeğin yememek için gösterdiği karşı direnç de ilk müzakerenin bir parçasıdır. Çocukların arkadaşlarıyla hangi oyunu oynayacaklarına karar verme çabaları da basit anlamda bir müzakeredir. Gençlik döneminde istenilen herhangi bir şey için ebeveynleri ikna etme de aslında müzakeredir. Şehir dışında üniversite okumak için yapılan girişimler, gidilecek kurslar, seçilecek arkadaşlar örnek verilebilir. Hemen hepimizin bu süreçleri yaşamışızdır. Evde uluslararası müzakere süreçlerini aratmayacak konuşmalar yapılır.
Hayat boyu devam eden müzakereler aileyle sınırlı kalmaz. Günlük hayattaki uzlaşma çabaları da oldukça fazladır. Komşuyla çıkan sorunlara çözüm üretme girişimleri, kardeşlerin miras paylaşma süreçleri örnekler arasında sayılabilir. Bu çabalar da müzakere olarak değerlendirilebilir. Alışverişte yaşananlar, trafikteki tartışmalara üretilen çözümler.. Liste uzayıp gider. Sosyal hayatın içindeki pek çok şey amatör de olsa müzakere girişimleridir.
Müzakere Ne Demek?
Müzakere dilimize Arapçadan geçen kelimelerden biridir. Türk Dil Kurumu’nun (TDK) sözlüğündeki tanımı; “Bir konuyla ilgili fikir alışverişinde bulunma, oylaşma”dır. Hayatın içindeki tanımına gelecek olursak; “ çıkarları çatışan kişilerin, grupların, işletmelerin, kurumların, devletlerin; çatışma konusu üzerinde ortak karar verme süreci” denilebilir.
Müzakere, dar çerçevede sosyal hayatı sürdürme çabasıdır. Büyük ölçekli düşünüldüğünde ise ekonomik, ticari, siyasi, uluslararası ilişkilerin sağlıklı yürütülebilmesi için yapılan görüşmelere verilen addır. Müzakere ile pazarlık çoğu zaman karıştırılır. Müzakereyi pazarlıktan ayıran ana fikir tarafların işbirliğine yönelik görüşme yapmasıdır. Pazarlık aslında müzakere sürecinin bir aşamasıdır.
Çözüme kavuşturulması gereken problem müzakerenin en önemli nedenidir. Müzakere taraflar arasında yapılır. Bu sebeple en az iki taraf bulunmalıdır. Günlük hayatın parçası haline gelen müzakere konularında taraflar gerçek kişilerdir. Tüzel kişiler, işletmeler, sosyal gruplar, devletler de müzakere taraflarından biri olabilir. Taraflar müzakereye gönüllü katılır. Başarıyla sonuçlanması için de gerçek anlamda çaba ister. Karşılıklı etkileşim ve bilgi alışverişi gerektirir. Dinamik bir süreçtir.
Müzakere Süreci Nedir?
Müzakerenin tam anlamıyla yapılmış kabul edilebilmesi için sırasıyla; konu, taraflar, fikir alışverişi yapılabilecek ya da karar alınabilecek ortam ve sonuç gerekir. Müzakere sürecinin ilk adımı hazırlıktır. Müzakere edilecek konuyla ilgili hazırlıkların yanı sıra planlama da yapılır. Hazırlık aşamasının en önemli kısmı da karşı taraf hakkında bilgi toplamak ve bu bilgiler çerçevesinde hazırlanılmalıdır. İkinci adımı da müzakerenin kendisidir. Süreci yürütebilmek için çeşitli taktikler, yöntemler kullanılarak yapılır. Üçüncü adımı ise sonuç-anlaşmadır. Yapılan görüşmelerin ardından müzakere edilen konuyla ilgili bir karara varılır. Çoğu kere anlaşma ile sonuçlanır. Herhangi bir anlaşma yapılmaması da sonuç olarak değerlendirilir. Olumsuz da olsa müzakere konusu kapanır.
Müzakere Şekilleri Nelerdir?
Müzakere şekillerini tarafların içinde bulunduğu durumun şartlarına göre değişir. Müzakerenin şekline sonuca göre karar verilir. Sonuçlar değerlendirildiğinde dört farklı müzakere şekli vardır:
Kazan/Kazan: İşbirliği amacıyla yapılır. Tarafların karşılıklı olarak tatmin olduğu ve işbirliğini sürdürmek istedikleri müzakere şeklidir. Müzakerenin çoğunlukla asıl amacı da kazan/kazandır.
Kazan/Kaybet: Pazarlık odaklıdır. Taraflardan birinin diğerine üstünlük kurmak istediği müzakere şeklidir. Kazanmak isteyen taraf pastadan büyük dilimi almanın peşindedir. Bu sebeple de diğer tarafın mutlu olmadığı süreçtir.
Kaybet/Kazan: Taraflardan birinin karşı tarafa üstünlüğü bilerek verdiği müzakere sürecidir. Pazarlık söz konusu değildir. Kazan/kaybet mantığına göre daha ılımlıdır. Az olsun benim olsun mantığı yürütülür.
Kaybet/Kaybet: Bu müzakerenin tek amacı vardır. O da işbirliğidir. Tarafların ikisi de karşısındakine sınırsız tavizler verir. Birlikte iş yapmanın önü açılır. Müşteri odaklıdır. Uzun süre devam eden bir müzakere olabilir.
İyi Bir Müzakereci Olmanın Yolları Nelerdir?
Problemin esas kaynağına inmek: Çocukluğumuzdan beri verilen; dar köprüden geçmeye çalışan keçi örneği ele alınabilir. Günlük hayatın vazgeçilmezleri arasına giren trafikte sürücülerin yol verme tartışmaları da değerlendirilebilir. Her iki örnekte de problem kendini üstün görme kaynaklıdır. Bu üstünlük sebebiyle önceliğin kendi hakkı olduğunu düşünülür. Bir nevi “ego” savaşlarıdır.
İster hayatın içinden küçük problemler olsun ister ticari, siyasi ya da kurumların anlaşmazlıkları olsun problemin esas kaynağına inmek önemlidir. Müzakere edilecek konu en ince ayrıntısına kadar bilinmelidir. Problemin esas kaynağına inmek ve en temelde neden kaynaklandığını anlamak çözüm için sağlam adımları da beraberinde getirir.
Çözüm önerisi sunmak: Çatışma anında ilk adım taraflardan birinin sakin kalıp dinlemesidir. Önce olayı dinleyip, karşı tarafı da sakinleştirdikten sonra çözüm önerisi sunmak iyi müzakereci olmanın adımlarından biridir.
Anlaşmak: Tarafları memnun edecek iyi bir çözüm önerisi sunmak anlaşmayı da beraberinde getirir. Sunulacak iyi bir öneri kaybetmekten her zaman iyidir ve taraflar anlaşmaya razı gelir.
Müzakere Çeşitleri Nelerdir?
İki çeşit müzakere vardır: Paylaştırıcı ve Bütünleştirici Müzakere.
Paylaştırıcı Müzakere: Müzakere taraflarının menfaatleri ön plandadır. Müzakereciler birbirlerini rakip olarak görürler, ortak kabul etmezler. Kazanan ve kaybeden taraf vardır. İşletme/ kurum/kişi menfaatleri ön planda olduğu için sıkı pazarlıklar yapılır. Amaç var olan hizmetten/kardan büyük payı almaktır. Atılan her adım karşı tarafı ikna etmek içindir. Müzakerenin sonuçsuz kalma ihtimalide oldukça yüksek.
Birleştirici Müzakere: Birleştirici müzakere, sonuç odaklıdır. Taraflar birbirlerine değer verir. Karşı tarafın beklentileri de önemsenir. Ortak kazanç hedeflenir. Dürüstlük esas kabul edildiği için de tek taraflı menfaatler ikinci plandadır. Ortak hedefe yönelik müzakere yapıldığı için de birbirlerinin eksikleri tamamlanır. Güçler birleştirilir. Özellikle ticarette birleştirici müzakere tercih edilir. Çünkü ticaretin sürekliliği güç birliği ister. İşletmeler becerilerini birleştirir ve hedefledikleri kazanca ulaşır. Bu müzakere çeşidinde sadece var olan problemin çözümü için adım atılmaz, uzun vadedeki iş ilişkileri de düşünülür.
Başarılı Bir Müzakerecinin Özellikleri Nelerdir?
İnsan hayatı boyunca bazen bile isteye bazen de farkında olmadan müzakerecidir. Ancak herkes iyi müzakereci olamaz. İyi müzakereci olabilmenin de şartları vardır. Bilgi ve yetenek ister. Başarılı müzakerecinin özellikleri şöyle sıralanabilir:
• Dinlemeyi bilmek
• Kendini iyi ifade etmek,
• Açık ve net cümleler kurmak,
• Anlaşabilir dil kullanmak,
• Sabırlı olmak
• Esnek olabilmek
• Gözlem yapabilmek
• Hazırlıklı olmak
• Konuya hakim olmak,
• Doğru iletişim yöntemi kullanmak,
• Strese yenik düşmemek,
• İstatistiki verilerden faydalanmak,
• Analizci olmak
• Farklı sorulara da hazırlıklı olmak,
Müzakere Sürecinin Aşamaları Nasıl İlerler?
Müzakerede esas olan yüz yüze iletişim olsa da gelişen teknoloji iletişim tekniklerini de değiştirdi. Online, yazılı, görüntülü veya sesli iletişim yöntemiyle de müzakere yapılabilir. Çoğu kere taraflar ya da tarafların temsilcileri arasında yapılsa da bazı durumlarda arabulucu yardımıyla da yürütülebilir. İster yüz yüze yapılsın ister online müzakere sürecinin aşamaları; tanışma, direnme, stratejileri gözden geçirme, pazarlık ve anlaşma/sonuç olarak sıralanabilir. Bu aşamaları küçük cümlelerle şu şekilde açıklayabiliriz.
Tanışma: müzakerede gergin ortamda başlanmaması için tarafların tanışması önemlidir. Bir araya gelme amacından bahsedilmesi ve hedeflenen olumlu sonuçtan bahsetmek de tanışmayı hızlandırabilir.
Direnme: Müzakere konusunda strateji geliştirilir. Taraflar isteklerini belirtirler.
Stratejileri gözden geçirme: Her müzakerecinin ikinci bir stratejisi olmalıdır. Amaçlananın olmayacağının anlaşılacağı durumlarda var olan stratejiler yeniden gözden geçirilir.
Pazarlık: Müzakerenin esas aşaması kabul edilebilir. Taraflar tavizler vermeden tavizler elde etmeye çalışır.
Anlaşma: Müzakerenin sonucunda çoğunlukla anlaşmaya varılır. Bazı durumlarda da sonuçsuz kalır.
Müzakere Anında Nelere Dikkat Edilmelidir?
İyi hazırlanmak: Hakim olunmayan, iyi hazırlanılmayan konuda müzakere olumsuz sonuçlanabilir.
Sabit fikirli olmamak: müzakere karşılıklı iletişim süreci olduğu için karşı tarafın fikirleri de değerlendirilmelidir.
Karşı tarafı küçümsememek: Müzakere öncesi karşı taraf hakkında bilgi sahibi olmak önemlidir. Yapılacak müzakerede tarafların eşit olduğu da unutulmamalıdır.
Etik kuralları önemsemek: Müzakerede amacın iki taraf için de en kazançlı sonuca ulaşmak olduğu unutulmaması gerekenler arasındadır. Bu sebeple kazan/kazan ilkesi benimsenmelidir. Etik kuralar dışına çıkmamak da müzakerenin sonucu için önemlidir.
Sakinliği korumak: Müzakerenin kavga olmadığı akıldan çıkarılmamalıdır.
Müzakerelerde Kullanılan Taktikler
Yazının başından beri sıkça tekrar edilen cümle müzakerenin bir iletişim süreci olduğudur. Bütün iletişimlerde olduğu gibi müzakerede de kullanılan taktikler vardır. O taktikleri şöyle sıralamak mümkündür:
• Zaman planlaması
• Zor konuları sona bırakma,
• Sınırlı yetki,
• Kırmızı çizgi,
• İknaya yönelik argümanlar kullanma,
• Soru sorma,
• Denemek amaçlı teklif yapma,
• Büyük dilimi kapma,
• Anlamıyormuş gibi yapma,
• Sonuca birlikte karar verme,
• Blöf yapma,
• Sonuca adım adım gitme,
Müzakerenin Sloganları Var Mıdır?
Sloganları severiz. Çünkü çoğu kere kendini ifade etmenin en kısa yolu sloganlardır. Ve sloganlar karşındaki kişiyi de harekete geçiren, motive eden özelliği de vardır. Bu sebepledir ki müzakereciyi de daha motive edecek sloganlar mevcuttur:
• Müzakereden korkma, kendine güven.
• İlk teklifi asla kabul etme
• Kırmızı çizgini koru
• Azar azar taviz ver
• Gücünün farkında ol
• İlk teklifi yapmaktan çekinme
Ticarette Müzakere Nasıl Yapılır?
Ticareti ilişkilerde amaç ticaretin sürdürülmesidir. Bunun için de tarafların müzakere sürecinden hemen hemen aynı oranda kazanım elde etmelidir. Ticari müzakerelerin anahtar cümlesi işletmenin hedefleri ve çıkarları doğrultusunda değişir. İşletmelerin amacı en az tavizle müzakereyi kazan/kazan ilkesiyle tamamlamak olur. Çünkü ticarette kurumların ya da işletmelerin sürdürülebilirlik için birbirine ihtiyacı vardır.
Uzun soluklu ticari ilişkilerde müzakere her ay farklı şekil alabilir. Ekim ayında kaybet/kazan, Kasım’da ise kazan/kazan olabilir. Piyasa rekabeti, teslimat, nakliye şartları, ürün döngüsü değişimin en önemli sebebidir.
Müzakerede asıl amaç karşı tarafla işbirliğidir. Var olan ortak kazancın arttırılmasıdır. Hedefin bir pasta olduğunu kabul edersek, amaç o pastayı paylaşmak değil, birlikte büyütmek olur. Pasta büyütüldüğünde pastadan elde edilen gelir de büyür. Ticari olarak düşünüldüğünde pazarlanan hizmetin ya da ürünün çoğaltılması, miktarının arttırılmasıdır. İstenen, planlanan kazan/kazan ortamıdır. Bu sebepledir ki uzun soluklu ticari ilişkiler pazarlık üzerine değil müzakere üzerine kurulur.
Siyasi Tarihte Yer Etmiş Müzakere Örnekleri
Müzakere sağlıklı iletişim yöntemi olarak değerlendirilebilir. Aslında “iletişim sanatı” da denilebilir. Bu sanatı hakkıyla yapabilmek için de duyarlı ve yetkin olma önem kazanır. Özellikle uluslararası ilişkilerde sürdürülen müzakerelerde müzakerecinin kalitesi ve iletişim becerisi kazanımları artırır.
Uluslararası müzakerelerde akla ilk gelen isimlerin başında Henry Kissinger gelir. Soğuk savaş yıllarının unutulmaz ismi olsa da Vietnam Savaşı’nın bitirilmesi sürecinde yürüttüğü müzakere ile hafızalardaki yeri hala tazedir. İlerleyen yaşına rağmen uluslararası siyasetin aktörleri arasındadır. İran’la yürütülen ve 12 yılı aşkın süre devam eden Nükleer Programı görüşmeleri de başarılı müzakere örnekleri arasındadır.
Yakın geçmişte müzakere denilince akla gelen bir başka isim Kofi Annan. Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği yaptığı dönemde Kıbrıs konusunda yaptığı girişimlerle hatırlanır. “Annan Planı” ile Kıbrıs’ta Türk ve Rum taraflarını birlikte yaşamaya en çok yaklaştıran isimdir. Irak konusunda gayretleri de unutulmamalıdır.
Neden Müzakere Ederiz?
Tek başımıza yaşamamız mümkün değil. Hepimiz, toplumun bir parçasıyız. Bazen çözülmesi gereken problem vardır. Bazen işbirliğine ihtiyaç duyarız. Özetle hedeflediğimiz şeye tek başımıza ulaşamadığımız durumlarda müzakere ederiz. “Bir elin nesi var, iki elin sesi var” atasözü de neden müzakere yapmalıyız sorusunun cevabı kabul edilebilir. Ailemiz ve arkadaşlarımızla yaptığımız işbirlikleri sonraki yıllarda değişime uğrar. Öğrencilik yıllarında ödevler için, iş hayatında problemlere çözüm üretmek amacıyla müzakere edilir. Orta yol bulunur ve iş birlikleri yapılır.
Sosyal hayatta aile, eş dost, akraba ya da yakın arkadaşlarla olan problemler için müzakere eğitimine ihtiyaç duyulmaz. Duygusal bağlar ve üslup çözüm için yeterli gelebilir. Söz konusu iş hayatı olunca iyi bir müzakereci olmak ve müzakere tekniklerini bilmek gerekebilir. Özellikle, satış-pazarlama alanına giren bir işte çalışılıyorsa. Daha iyi pazarlık yapma, sözleşme yapılacak konular çoğu kere müzakere konusu olur. Çalışma hayatında müzakere sürecini profesyonel anlamda yönetmek gerekebilir. Bunun için de müzakere teknikleri eğitimi alınabilir.
Müzakerede Beden Dilini Kullanmak Önemli Midir?
i̇letişim sadece kelimelerden oluşmaz. hatta iletişim sadece yüzde 7’si kelimelerdir. bilimsel araştırmalar iletişimin yüzde 93’ünü ses tonu, yüz ifadeleri ve yapılan hareketlerin oluşturduğunu ortaya koyar. yani iletişimin büyük kısmını oluşturan beden dilidir. müzakere de bir iletişim süreci olduğuna göre beden dili de bu sürecin en önemli parçasıdır. Jest mimikler karşı taraf üzerinde etkilidir. Masa başında yapılan müzakerelerde kendinden emin bir ifade takınılmalıdır. Eller masa üstünde durmalıdır. Empati de unutulmamalıdır.
Müzakere, kişilerin herhangi bir konu üzerinden bilgi ve fikirlerini aktarırken karşı tarafı ikna edebilme yeteneğini kullanarak etkileme ve kendi isteği gibi düşünmelerini sağlamaya odaklı bir iletişim şeklidir. Stratejiktir, bütünü kapsar. Doğru bir müzakere için ön önemli unsur insan ilişkisidir. Başarılı bir ilişki müzakerenin öncesi ve sırasından ziyade sonunda da devamını gerektirir.
Müzakere kişilerin ikna ve irade savaşıdır. İradesi ve ikna kabiliyeti gücü olan kişi başarılı bir sonuç alır. Müzakere yapılmasının en önemli amacı herhangi bir konuda gelinen noktanın karşılıklı kazanca dönüşmesini sağlamaktır. Her iki taraf için de geçerli olan orta noktayı bulmak müzakere başarısıdır. Tek bir tarafın çeşitli zorlamalar sonucunda yapılan müzakere sonucu “ben kazandım” demesi müzakereye girmez.
Müzakere Süreci Nasıl İşler?
Müzakere ikna etme iletişimidir. Kurallıdır. Sert ve saldırgan bir tutum ilkeli değildir. İkna ederken araya tanıdık bir kimse koyma, duygu sömürüsü, yalvarma tehditkar davranışlar sergileme müzakere sürecinde inandırıcı sayılmaz. Müzakere süreci bir iletişimdir. Sözlü veya sözsüz tüm iletişim kalıplarını içinde barındırır. Ses tonu, vurgu, tonlama, kullanılan sözcükler hepsi bilgi alışverişi için kullanılabilmektedir. Karmaşık ve kapsamlı bir etkileşim içerir.
Araştırmalar gerçekleştiren bir iletişimin; %55’inin beden dili, %38’inin ses tonu ve %7’sinin kelimelerden oluştuğunu söyler. Müzakerede bulunan taraflar başarılı bir iletişim için her iki tarafında sonunda fayda sağlayabileceği alternatif farklı yollar sunmalıdır. Müzakere iletişiminde en önem verilen yer sunum kısmıdır.
Müzakere ile ilgili kitaplarda belli bir örnek vardır ve müzakere bu örneğe dayalı açıklanır. "Her iki tarafa sahip olmayı istedikleri bir portakal üzerinden müzakere yapmaları teklif edilir. Karşı tarafı ikna ederek, her iki tarafa da en iyi faydayı sağlayacak şekilde müzakerenin sonlandırması istenir. Taraflar hiçbir şekilde anlaşmaya varamazlar ve portakal ortada kalır. Taraflar birbirlerine karşı kullanabilecekleri üstün yanları koz olarak kullanarak müzakereyi bir pazarlığa dönüştürme çabasına girerler. Çok az müzakereci karşı tarafın portakalı ne amaçla istediğini merak ederek sorar.
Portakal ikimizin de farklı amaçlarımız için paylaşılabilir mi? Biz nerede buluşuyor ve hangi noktalarda ayrılıyoruz? Doğru soru sorulduğunda tarafların portakal ile ne yapmak istedikleri anlaşılır. Doğru bir soru ve gerçek bir dinlemeyle taraflardan birinin reçel yapmak için portakalın kabuklarını, diğerinin ise meyve suyu yapmak için sadece suyunu istediği anlaşılabilir.".
Müzakerenin 4 Farklı Şekli
KAZAN-KAZAN iş birliği odaklı ve kazançlıdır. Sürdürülebilir ticari ilişki sağlar
KAZAN-KAYBET Pazarlık odaklıdır. Saldırgan bir tutum içerir, tek taraflı tatmin sağlar. Mutlu etmez
KAYBET-KAZAN Fazla taviz içerir. Karşı tarafın memnun olması amaçlanır.
KAYBET-KAYBET İş değil müşteri odaklıdır, müzakere uzun sürer ve gereksizdir. Kimse mutlu ayrılmaz
Müzakere Sunumu Nasıl yapılır?
Etkili bir müzakere sunumu her iki tarafa da fayda sağlar. En etkili müzakere sunumu karmaşık bir olay ya da sorun çözümünde dahi net ve yalın ifadeler kullanarak basit bir şekilde durumun çözümlenmesini içerir. Doğru bir sunum yapabilmek için müzakere sunumunu düşünme ve anlama üzere kurgulamak gerekmektedir. Müzakere sürecinde yaşanılan bir sorun muhtemelen yeterince doğru sorular sorulmadığı, sonrasında iki taraf için geçerli bir uyumun gerçekleşememesinden kaynaklanır. Müzakere uyumu sağlamanın en pratik yolu, karşı tarafla bağ kurmaktan geçer.
Doğru bir bağ kurulduğunda karşı taraf sunumu bilinçaltında daha kolay kabul edecek ve kabulünü dışarıya yansıtacaktır. Fakat bilinmelidir ki müzakerelerde kazanma diye bir şey yoktur. Müzakerelerde sonuçlar ve bu sonuçlardan öğrenilenler vardır. Tüm bu süreç içerisinde öğrenilenler, sizin bir sonraki kararlarınıza ait referanslarınız olacaktır. İyi bir müzakere iletişimi elimize referans verir, bize başarı sağlar.
Bayburt'ta doğdu. Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo-Televizyon ve Sinema bölümünden mezun oldu. Medya sektöründe çalıştı. Yayınevlerinde editörlük yaptı.