İngilizce Konuşma Diyalogları
Yabancı bir ülkeye gittiğimizde, alışkanlıklarımızı yanımızda götürürüz. Yemek yemek, su içmek, telefonla konuşmak, bir yerin yolunu bulmak... Bunlar günlük hayatımızın vazgeçilmez parçalarıdır ve bu durum, başka bir ülkede de değişmez. Aynı şekilde, ülkemize gelen turistlerle iletişim kurarken de benzer ihtiyaçlar doğar. Peki, ilk adımı nasıl atarız? Sipariş verirken hangi cümleleri kullanırız? Bir yabancıya yol tarif ederken dilbilgisini nasıl doğru kullanırız? Aslında tüm bunlar göründüğünden çok daha kolay. Nasıl mı?
Konuşma Tipi | Nasıl İletişim Kurulur | Örnek Konuşma |
---|---|---|
Restoran | Garsona menü hakkında sorular sorulur, yemek siparişi verilir | 'What is the special for today?', 'Could I order the ... , please?' |
Telefon | Kim olduğunu belirterek ve görüştüğü kişiye ne ile yardımcı olabileceğini sorman gerekiyor | 'Hello! This is Ali from the institute. I would like to talk to Mr Michael.' |
Yön Sorma | Basit dil bilgisi kurallarına uygun kalıpları kullanarak yol tarifi istenir | 'Excuse me, could you please tell me the way to the nearest metro station?' |
İngilizce Kursları | Online Enstitü' de sunulan İngilizce yabancı dil kurslarına katılarak | Katıldıktan sonra öğrenme işlemi başlar ve belirli bir süre sonra sertifika sahibi olarak tamamlanır |
İş Yerinde İletişim | Yabancı firma veya çalışanlarla işle ilgili konular tartışılır | İngilizce konuşulan bir iş arkadaşınızı bulmaya çalışırken süreyi verimli kullanmak için. |
Toplu Taşıma | Turistlere yöntem veya gidecekleri yeri açıklar | Turistin yolu bulmasına yardımcı olmak için basit İngilizce cümleler kullanılır |
Kültürlerarası İletişim | Yeni insanlarla tanışarak ve dostluklar kurarak | İki farklı kültürün ortak dilde etkileşimde bulunduğu durumlar |
Eğlenceli İngilizce Öğrenme | Eğlenceli aktiviteler ve oyunlarla İngilizce pratik yaparak | Eğlenerek İngilizce öğrenmek kolay hale gelir |
Teknoloji Kullanımı | Dijital sözlükler ve çevrimiçi araçlarla kelime öğrenimine yardımcı olur | Dijital sözlüklerle hızlı ve kolay kelime öğrenimine yardımcı olur |
Motivasyon | Öğrenme isteği ve motivasyonu yüksek tutmak | İngilizce öğrenme motivasyonunu artırmak için günlük yaşamda İngilizceyi kullanma |
İngilizcede, gittiğimiz yerlere göre değişen basit ve belli kalıplar vardır. Bu kalıplar sayesinde, İngilizceyi konuşmakta zorlanan kişiler bile sadece ezber yaparak isteklerini rahatlıkla ifade edebilirler. Ben de İngilizce öğrenmeye ilk başladığımda bu yöntemden çok faydalandım. Özellikle Enstitüden alacağınız online kurslar gibi yabancı dil eğitimleri içinde bunların daha fazlasını görebilirsiniz.
Peki, bu konuşma kalıpları ve diyaloglar nelerdir? Gelin, başlıklar altında inceleyelim.
Restoranda İngilizce Konuşma Diyalogları
Bir restorana girdiniz ve garson siparişinizi almak için yanınıza geldi. Menüye göz gezdirirken aslında ne yiyeceğinize dair pek bir fikriniz yok. Yabancı bir yerde olduğunuz için yemeklere aşinalığınız da olmayabilir. İşte tam bu noktada garsona dönüp:
“What is the special for today?” (Bugünün spesiyali nedir?) diye sorabilirsiniz.
Garson size özel yemeklerden bahsederken, onun tavsiyelerini de almak isteyebilirsiniz:
“Would you recommend the fish or the steak?” (Balığı mı yoksa bifteği mi tavsiye edersiniz?)
Kararınızı verdikten sonra nazik bir şekilde siparişinizi iletirsiniz:
“Could I order the grilled chicken, please?” (Izgara tavuk sipariş edebilir miyim, lütfen?)
İstek, rica ve taleplerimizin sonunda mutlaka “please” kelimesini eklemeyi unutmayalım. Çünkü kabalık etmek istemeyiz ve nezaket her dilde önemlidir.
Restoranda İşinize Yarayacak Bazı İfadeler:
“Can I have the menu, please?” (Menüyü alabilir miyim, lütfen?)
“I have an allergy to nuts.” (Kuruyemişe alerjim var.)
“Could we have the bill, please?” (Hesabı alabilir miyiz, lütfen?)
Telefonda İngilizce Konuşma Diyalogları
Sekreter: Hello! I am Suzan. Who is calling? How could I help you?
Siz: Hello! This is Ali from the institute. I would like to talk to Mr Michael.
Sekreter: Sorry, there is nobody at that name here. Maybe you can contact from this number...
Siz: I am so sorry. I calling wrong. Thank you for your help.
Sekreter: You're welcome. I wish you a good day.
Siz: Some to you! Bye.
Yabancı bir ülkeden bir şirketi ya da kişiyi telefonla aradığımızda, tıpkı bizde olduğu gibi belli telefon konuşma kuralları izleriz. Önce selam veririz, ardından kendimizi tanıtır ve ulaşmak istediğimiz kişiyi sorarız.
Geçen sene yurt dışındaki bir firmayla işim vardı. İlk kez yabancı bir şirketi arayacaktım ve biraz heyecanlıydım. Telefonu açtılar:
Sekreter: “Hello! This is Emma speaking. How may I assist you?”
Ben de derin bir nefes alıp:
Ben: “Hello! This is Mehmet from ABC Company. I would like to talk to Mr. Johnson, please.” dedim.
Eğer yanlış bir numarayı aradıysak veya aradığımız kişi o an orada değilse, nasıl tepki verebiliriz?
Sekreter: “I’m sorry, but Mr. Johnson is not available at the moment. Would you like to leave a message?”
Ben: “Yes, please let him know that I called regarding the new project.”
Telefonda Sık Kullanılan İfadeler:
1- “May I speak to...?” (... ile görüşebilir miyim?)
2- “Could you repeat that, please?” (Tekrar edebilir misiniz, lütfen?)
3- “Thank you for your help.” (Yardımınız için teşekkür ederim.)
4- “Have a nice day!” (İyi günler dilerim!)
İngilizce Bilmenin Bize Kattığı Etkiler
İngilizce bilmek için illa ki yurtdışına çıkmamıza gerek yok. Bulunduğumuz ülkede de yabancı uyruklu birçok insan var. İş yerimizde, arkadaş çevremizde, kafelerde veya toplu taşıma araçlarında... Geçenlerde otobüste yanımda oturan turist bir çift, ellerinde haritayla şaşkın şaşkın etrafa bakınıyordu. Cesaretimi toplayıp:
“Do you need help?” (Yardıma ihtiyacınız var mı?) diye sordum.
Gözlerindeki mutluluğu görmek paha biçilemezdi. Onlara gitmek istedikleri yeri tarif ettim ve sonunda teşekkür ederek ayrıldılar. İşte o an, İngilizce bilmenin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anladım.
İngilizce Bilmenin Avantajları:
Kariyer Fırsatları: Uluslararası firmalarda çalışma imkanı.
Seyahat Kolaylığı: Yurtdışında iletişim kurabilme.
Kişisel Gelişim: Yeni kültürler ve insanlarla tanışma.
İngilizce Konuşma Pratiği Diyalogları
İngilizce öğrenirken en önemli noktalardan biri de pratik yapmak. Özellikle “İngilizce konuşma pratiği diyalogları” sayesinde, gerçek hayatta karşılaşabileceğimiz durumlara hazırlıklı oluruz. Mesela:
Arkadaşlık Kurma Diyaloğu:
Sen: “Hi! I noticed you’re reading my favorite book. What do you think of it so far?”
Karşı Taraf: “Oh, I’m loving it! The plot is so engaging.”
Bu tür basit sohbetler bile İngilizceni geliştirirken sana büyük fayda sağlar.
Nasıl İngilizce Öğrenebilirim?
İngilizce öğrenmek, eskiden olduğu gibi zor ve yorucu bir süreç değil artık. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte akıllı telefonlarımızda bulunan uygulamalar, dijital sözlükler ve online kurslar öğrenme sürecini oldukça kolaylaştırıyor.
Ben kendi deneyimimden bahsedeyim. Her gün işe giderken otobüste kelime kartları kullanıyordum. Yeni kelimeler öğrenmek için harika bir yöntem. Ayrıca akşamları evde yabancı dizi ve filmler izleyerek kulak aşinalığı kazandım.
İngilizce Öğrenme Yöntemleri:
Online Kurslar: Enstitü gibi platformlardan alınan online eğitimler.
Dizi ve Filmler: İngilizce altyazılı veya dublajlı içerikler izlemek.
Kitap Okumak: Seviyenize uygun hikaye kitapları seçmek.
Konuşma Kulüpleri: Dil değişim programlarına katılmak.
Günlük Hayatta Uygulanabilecek Taktikler:
Eşyaların Üzerine Etiket Yapıştırmak: Evdeki nesnelerin İngilizce karşılıklarını üzerlerine yazmak.
Aynanın Karşısında Pratik Yapmak: Kendinizi tanıtan konuşmalar yapmak.
Sesli Okumak: Okuduğunuz metinleri sesli bir şekilde okumak.
Unutmayın, İngilizce öğrenmek sabır ve süreklilik gerektirir. Her gün küçük adımlar atarak büyük ilerlemeler kaydedebilirsiniz.
İngilizce Konuşma Çeşitleri
İngilizce konuşurken, günlük dil ve iş dili arasında farklar olduğunu fark edeceksiniz. İş yerinde kullanılan terimler, günlük hayatta pek karşımıza çıkmayabilir. Örneğin, bir mühendislik firmasında “feasibility study” (fizibilite çalışması) terimini sıkça duyabilirsiniz, ancak günlük hayatta bu terimle pek karşılaşmazsınız.
İş İngilizcesi ve Günlük İngilizce Arasındaki Farklar:
Kelime Hazinesi: İş İngilizcesi daha teknik terimler içerir.
Resmiyet Seviyesi: İş iletişiminde daha resmi bir dil kullanılır.
Yazışma Kuralları: E-postalarda ve raporlarda belirli formatlara uyulur.
Günlük İngilizce, arkadaşlarla sohbet ederken, alışveriş yaparken veya seyahat ederken kullanılır. Daha basit ve anlaşılırdır. Argo ve deyimler günlük dilin bir parçasıdır. Örneğin:
“It’s raining cats and dogs!” (Bardaktan boşanırcasına yağıyor!)
Sonuç
İngilizce öğrenmek, hayatımızın pek çok alanında bize avantaj sağlar. Yeni insanlarla tanışmak, farklı kültürleri anlamak ve kariyer fırsatlarını değerlendirmek için bir köprü görevi görür. Kendimize inanmalı ve öğrenme isteğimizi yüksek tutmalıyız. Unutmayın, hiçbir şey bir günde olmaz, ama her gün bir şeyler yapmak sonunda büyük sonuçlar getirir.
İngilizce öğrenme yolculuğunuzda bol şans diliyorum. Bu yolculukta keyif almayı ve her anın tadını çıkarmayı unutmayın!
Referanslar
Brown, H. D. (2000). Principles of Language Learning and Teaching. Longman.
Richards, J. C., & Schmidt, R. (2010). Longman Dictionary of Language Teaching and Applied Linguistics. Pearson Education.
Harmer, J. (2007). The Practice of English Language Teaching. Pearson Longman.
Not: Bu metinde yer alan deneyimler ve örnekler, İngilizce öğrenme sürecinde karşılaşılabilecek durumları yansıtmaktadır. Siz de kendi hikayenizi yazarak bu yolculuğu daha anlamlı hale getirebilirsiniz.
İstanbul İşletme Enstitüsünde yazılarının yayınlanmasını isteyen konuk yazarlarımız için oluşturulan bilgi kartıdır. Birçok alanda ve disiplindeki yazıları bu hesap üzerinde bulabilirsiniz.