İletişimcilerin Kullanabileceği İngilizce Kelimeler
İngilizce Terim | Türkçe Karşılığı | Açıklama |
---|---|---|
Communication | İletişim | Bilgilerin, düşüncelerin veya duyguların alıcı ve gönderen arasında paylaşılmasıdır. |
Feedback | Geri Bildirim | İletişim sürecinde mesajın alıcıdan göndere geri döndüğü durumu ifade eder. |
Target audience | Hedef Kitle | Herhangi bir iletişim etkinliğinin hedeflediği insanlar grubuna denir. |
Public relations | Halkla İlişkiler | Kurumlar ve kamuoyu arasındaki ilişkiye odaklanan kavramdır. |
Message | Mesaj | Gönderenin alıcıya aktarmayı istediği bilgi veya düşünceyi ifade eder. |
Channel | Kanal | İletişimin gerçekleştiği araç veya ortam anlamına gelir. |
Sıfırdan İngilizce | Başlangıç Seviyesi İngilizce | Temelden başlayarak İngilizce dil becerilerinizi ilerletin. |
İletişim Profesyoneli | İletişim Uzmanı | İletişim alanında etkileyici bir rol oynamayı hedefleyen kişi. |
Professional arena | Profesyonel Alan | Bir kişinin profesyonel olarak faaliyet gösterdiği alandır. |
Cultural awareness | Kültürel Farkındalık | Farklı kültürel ve toplumsal alanlarda bilgi ve anlayışa sahip olma durumu. |
İletişim sektöründe bilgi ve tecrübenin yanında dil becerisi etkin bir iletişim için olmazsa olmazlardan biridir. Dolayısıyla, kişinin anadili dışında bir dilde, bu durumda İngilizce'de, etkin bir şekilde anlaşabilmek için duyarlılık ve uyumluluk gereklidir. Bu blog yazısında, iletişimcilerin birikimlerine önemli bir katkı sağlayabilecek olan İngilizce kelime ve deyimler paylaşacağım.
İletişim Sektöründe Sıkça Kullanılan İngilizce Terimler
Communication (İletişim): İletişim, bilgilerin, düşüncelerin veya duyguların alıcı ve gönderen arasında paylaşılmasıdır. İletişim sektöründe işimizin temeli budur ve bu kelimeye oldukça aşina olmalıyız.
Feedback (Geri Bildirim): İletişim sürecinde mesajın alıcıdan göndere geri döndüğü durumu ifade eder. İletişimciler için çok önemli olan bu kavram, etki değerlendirmesi yapabilme yeteneklerini geliştirmelerini sağlar.
Target audience (Hedef Kitle): Herhangi bir iletişim etkinliğinin hedeflediği insanlar grubuna denir. Başarılı bir iletişim stratejisi belirlerken hedef kitleyi doğru tanımlamak, bu kavramla iyi derecede hatırlanmalıdır.
Public relations (Halkla İlişkiler): İletişimcilerin kullandığı bir başka önemli terimdir. Kurumlar ve kamuoyu arasındaki ilişkiye odaklanan bu kavram, iletişimcilerin gün içinde karşılaşabileceği bir realitelerdendir.
Message (Mesaj): İletişimin bir parçası olarak, gönderenin alıcıya aktarmayı istediği bilgi veya düşünceyi ifade eder. İletişimcilerin, mesajın dinleyicilere en iyi nasıl iletileceğini belirlemeleri gereklidir.
Channel (Kanal): İletişimin gerçekleştiği araç veya ortam anlamına gelir. İster dijital, ister fiziksel olsun, kanal seçimi, bir mesajın etkileyiciliği ve ulaşacağı kişi sayısı üzerinde önemli bir etkiye sahiptir.
İletişim sektöründe faaliyet gösteren profesyonellerin bu İngilizce terimlerle aşina olması, kendilerine ve kariyerlerine ciddi katkı sağlayacaktır. O yüzden dil becerilerinizi geliştirirken, bu terimlere ayrıca vurgu yapmanız size büyük avantajlar sağlayacaktır.
Yaratıcı
Örnek Paragraf: Annika: Wow, do you see that mural? It's really creative!
Amara: I know! I'm so impressed by the artist's vision. It's amazing how creative people can be.
Türkçe: Vay canına, şu duvar resmini görüyor musun? Gerçekten çok yaratıcı!
Amara: Biliyorum! Sanatçının vizyonundan çok etkilendim. İnsanların bu kadar yaratıcı olabilmesi inanılmaz.
Bağlan
Örnek Paragraf: Annika: Hey Amara, do you want to connect with me on social media?
Amara: Sure! What's your username?
Annika: It's Annika_93.
Amara: Okay, I'll go ahead and add you.
Türkçe: Annika: Hey Amara, benimle sosyal medyada bağlantı kurmak ister misin?
Amara: Elbette! Kullanıcı adın ne?
Annika: Annika_93.
Amara: Tamam, devam edip seni ekleyeceğim.
Yayınla
Örnek Paragraf: Annika: Hey Amara, I'm really excited to announce that I'm finally publishing my book!
Amara: That's great news! I'm sure it has taken a lot of hard work and dedication. When can I get a copy?
Annika: It will be available in bookstores in about a month.
Amara: Wow, that's great! I'm sure it's going to be a huge success.
Annika: Thanks for your support. I'm really looking forward to seeing it in print!
Türkçe: Annika: Hey Amara, sonunda kitabımı yayınlayacağımı duyurduğum için çok heyecanlıyım!
Amara: Bu harika bir haber! Eminim çok sıkı bir çalışma ve özveri gerektirmiştir. Bir kopyasını ne zaman alabilirim?
Annika: Yaklaşık bir ay içinde kitapçılarda olacak.
Amara: Vay canına, bu harika! Eminim büyük bir başarı elde edecek.
Annika: Desteğiniz için teşekkürler. Basılı olarak görmeyi gerçekten dört gözle bekliyorum!
SEO
Örnek Paragraf: Annika: So what do you think about SEO?
Amara: I think SEO is really important for any business to have an online presence. It helps to increase visibility and gets your website to the top of search engine rankings.
Türkçe: Annika: Peki SEO hakkında ne düşünüyorsunuz?
Amara: SEO'nun herhangi bir işletmenin çevrimiçi bir varlığa sahip olması için gerçekten önemli olduğunu düşünüyorum. Görünürlüğü artırmaya yardımcı oluyor ve web sitenizi arama motoru sıralamalarında üst sıralara taşıyor.
Nişanlılık
Örnek Paragraf: Annika: Hey Amara, did you hear the news?
Amara: No, what is it?
Annika: My cousin is getting engaged!
Amara: Wow, that's so exciting! Who's the lucky person?
Annika: His name is James, they've been dating for a few years now.
Amara: That's great! When is the engagement party?
Annika: It's in two weeks, I'm so excited to celebrate with them!
Türkçe: Annika: Hey Amara, haberleri duydun mu?
Amara: Hayır, ne oldu?
Annika: Kuzenim nişanlanıyor!
Amara: Vay canına, bu çok heyecan verici! Şanslı kişi kim?
Annika: Adı James, birkaç yıldır çıkıyorlar.
Amara: Bu harika! Nişan partisi ne zaman?
Annika: İki hafta sonra, onlarla birlikte kutlayacağım için çok heyecanlıyım!
İçerik
Örnek Paragraf: Annika: I'm feeling really content with the way things have been going lately.
Amara: That's great! What has been making you so content?
Türkçe: Annika: Son zamanlarda işlerin gidişatından gerçekten memnun hissediyorum.
Amara: Bu harika! Sizi bu kadar memnun eden şey nedir?
Yayıncılık
Örnek Paragraf: Annika: Have you ever thought of becoming a publisher?
Amara: Publishing? What do you mean?
Annika: Well, it involves producing books, magazines, newspapers, and other materials. It's a very interesting field.
Amara: Really? That sounds fascinating. I didn't know that was an option.
Annika: Yes, it is. There are lots of opportunities in publishing. If you're interested, you should look into it.
Türkçe: Annika: Hiç yayıncı olmayı düşündünüz mü?
Amara: Yayıncılık mı? Ne demek istiyorsunuz?
Annika: Kitap, dergi, gazete ve diğer materyalleri üretmeyi içeriyor. Çok ilginç bir alan.
Amara: Gerçekten mi? Kulağa büyüleyici geliyor. Bunun bir seçenek olduğunu bilmiyordum.
Annika: Evet, öyle. Yayıncılık alanında pek çok fırsat var. Eğer ilgileniyorsanız, araştırmalısınız.
Çevrimiçi
Örnek Paragraf: Annika: Hey Amara, have you ever shopped online?
Amara: Yeah, I have. I find it really convenient to shop online and have my items delivered to my doorstep. How about you?
Annika: I just started shopping online recently. I've found some really great deals and it's so much easier than going to the store. Plus, I can find unique items that aren't available in stores.
Türkçe: Annika: Hey Amara, hiç internetten alışveriş yaptın mı?
Amara: Evet, yaptım. İnternetten alışveriş yapmayı ve ürünlerimin kapıma kadar teslim edilmesini gerçekten çok kolay buluyorum. Peki ya sen?
Annika: İnternetten alışveriş yapmaya yeni başladım. Gerçekten harika fırsatlar buldum ve mağazaya gitmekten çok daha kolay. Ayrıca, mağazalarda bulunmayan benzersiz ürünler bulabiliyorum.
Sosyal
Örnek Paragraf: Annika: Hey Amara, have you heard about the new social media app?
Amara: No, I haven't! What's it all about?
Annika: It's called Social and it's a platform for connecting people with similar interests.
Amara: That sounds cool. I think I'm going to try it out.
Türkçe: Annika: Hey Amara, yeni sosyal medya uygulamasını duydun mu?
Amara: Hayır, duymadım! Ne hakkında bu?
Annika: Adı Social ve benzer ilgi alanlarına sahip insanları bir araya getiren bir platform.
Amara: Kulağa hoş geliyor. Sanırım deneyeceğim.
İzleyici
Örnek Paragraf: Annika: That was a great performance! The audience was really into it.
Amara: I'm glad they enjoyed it. It was a lot of fun to put together.
Türkçe: Annika: Harika bir performanstı! Seyirciler gerçekten çok ilgiliydi.
Amara: Beğenmelerine sevindim. Bir araya getirmek çok eğlenceliydi.
Ulaşmak
Örnek Paragraf: Annika: Hey Amara, can you reach that book for me?
Amara: Sure, which one do you need?
Annika: The blue one on the top shelf, please.
Amara: No problem. Here you go!
Türkçe: Annika: Hey Amara, şu kitaba benim için ulaşabilir misin?
Amara: Tabii, hangisine ihtiyacınız var?
Annika: Üst raftaki mavi olan lütfen.
Sorun değil. Al bakalım!
İletişim
Örnek Paragraf: Annika: Hey Amara, what do you think is the most important thing when it comes to relationships?
Amara: Without a doubt, I believe communication is the key. How else can you truly understand each other and work through any issues?
Türkçe: Annika: Hey Amara, ilişkiler söz konusu olduğunda en önemli şeyin ne olduğunu düşünüyorsun?
Amara: Şüphesiz, iletişimin anahtar olduğuna inanıyorum. Başka türlü birbirinizi nasıl gerçekten anlayabilir ve sorunları nasıl çözebilirsiniz?
Medya İlişkileri
Örnek Paragraf: Annika: Hi Amara, I just wanted to get your input on our current media relations strategy.
Amara: Sure, what would you like to know?
Annika: Are we doing enough to reach our target audiences through our social media platforms?
Amara: I think we are doing a good job, but there are some areas we could improve on. For example, we could be more active in engaging with our followers and responding to their comments.
Türkçe: Annika: Merhaba Amara, mevcut medya ilişkileri stratejimiz hakkında görüşlerini almak istiyorum.
Amara: Elbette, ne bilmek istiyorsun?
Annika: Sosyal medya platformlarımız aracılığıyla hedef kitlelerimize ulaşmak için yeterince çaba gösteriyor muyuz?
Amara: Bence iyi bir iş çıkarıyoruz, ancak geliştirebileceğimiz bazı alanlar var. Örneğin, takipçilerimizle etkileşim kurma ve onların yorumlarına yanıt verme konusunda daha aktif olabiliriz.
Dinleme
Örnek Paragraf: Annika: Are you listening?
Amara: Yes, of course I am. What do you need?
Annika: I'm just making sure you're paying attention. I'm about to go over the list of tasks we need to complete.
Amara: I'm all ears.
Türkçe: Annika: Dinliyor musun?
Amara: Evet, tabii ki dinliyorum. Neye ihtiyacın var?
Annika: Sadece dikkatini verdiğinden emin olmaya çalışıyorum. Tamamlamamız gereken görevlerin listesini gözden geçirmek üzereyim.
Can kulağıyla dinliyorum.
Görüş
Örnek Paragraf: Annika: What's your opinion on the new movie coming out?
Amara: I haven't heard much about it yet, but I'm sure it'll be good. What's your opinion?
Annika: I think it looks promising, but I'm not sure. We'll have to wait and see what the reviews say.
Türkçe: Annika: Yeni çıkacak film hakkında ne düşünüyorsun?
Amara: Henüz hakkında pek bir şey duymadım ama iyi olacağına eminim. Sen ne düşünüyorsun?
Annika: Bence umut verici görünüyor ama emin değilim. Bekleyip eleştirilerin ne dediğini görmemiz gerekecek.
Tasarım
Örnek Paragraf: Annika: Have you heard about the new design for the office we're renovating?
Amara: Yeah, I saw it. It looks really nice! What do you think?
Annika: I think it's great! The colors are really vibrant and the layout is perfect.
Amara: Yeah, it definitely looks like it will make a big impact. I can't wait to see the final design!
Türkçe: Annika: Yenilediğimiz ofis için yapılan yeni tasarımı duydun mu?
Amara: Evet, gördüm. Gerçekten güzel görünüyor! Sen ne düşünüyorsun?
Annika: Bence harika! Renkler gerçekten canlı ve düzen mükemmel.
Amara: Evet, kesinlikle büyük bir etki yaratacak gibi görünüyor. Son tasarımı görmek için sabırsızlanıyorum!
Profil
Örnek Paragraf: Annika: Hey Amara, have you seen the profile that Joanne made?
Amara: No, I haven't. What did she make?
Annika: She made a profile for her business. It looks really professional.
Amara: Wow, that's great! I should make one for my business too.
Annika: Definitely. It's a great way to connect with potential customers.
Amara: Yeah, I'll start working on it right away. Thanks for the suggestion!
Türkçe: Annika: Hey Amara, Joanne'in hazırladığı profili gördün mü?
Amara: Hayır, görmedim. Ne yapmış?
Annika: İşi için bir profil yapmış. Gerçekten profesyonel görünüyor.
Amara: Vay canına, bu harika! Ben de kendi işim için bir tane yapmalıyım.
Annika: Kesinlikle. Potansiyel müşterilerle bağlantı kurmak için harika bir yol.
Amara: Evet, hemen üzerinde çalışmaya başlayacağım. Öneriniz için teşekkürler!
Pazarlama
Örnek Paragraf: Annika: Hi Amara, do you know anything about Marketing?
Amara: Sure, I'm actually majoring in it! What did you want to know?
Annika: Well, I'm planning to start a business soon and I'm wondering what marketing strategies would be most effective.
Do you have any advice?
Amara: Absolutely! It really depends on what type of business you're running and who your target audience is.
Are you familiar with SEO, social media, and email campaigns?
Annika: Not really, what are those?
Amara: SEO stands for Search Engine Optimization, which helps your website to rank higher in search results. Social media campaigns involve leveraging platforms like Facebook and Instagram to reach potential customers. And email campaigns are a great way to stay in touch with customers and promote your services.
Annika: That sounds great, I think I will give all of those a try. Thanks for the advice!
Türkçe: Annika: Merhaba Amara, Pazarlama hakkında bir şey biliyor musun?
Amara: Elbette, aslında bu konuda uzmanlaşıyorum! Ne öğrenmek istiyorsun?
Annika: Yakında bir iş kurmayı planlıyorum ve hangi pazarlama stratejilerinin en etkili olacağını merak ediyorum.
Herhangi bir tavsiyeniz var mı?
Amara: Kesinlikle! Bu gerçekten ne tür bir iş yürüttüğünüze ve hedef kitlenizin kim olduğuna bağlı.
SEO, sosyal medya ve e-posta kampanyaları hakkında bilginiz var mı?
Annika: Pek sayılmaz, bunlar nedir?
Amara: SEO, web sitenizin arama sonuçlarında daha üst sıralarda yer almasına yardımcı olan Arama Motoru Optimizasyonu anlamına gelir. Sosyal medya kampanyaları, potansiyel müşterilere ulaşmak için Facebook ve Instagram gibi platformlardan yararlanmayı içerir. E-posta kampanyaları ise müşterilerle iletişimde kalmak ve hizmetlerinizi tanıtmak için harika bir yoldur.
Annika: Kulağa harika geliyor, sanırım bunların hepsini deneyeceğim. Tavsiyeleriniz için teşekkürler!
Metin Yazarlığı
Örnek Paragraf: Annika: Hey Amara, I heard you are looking for a job.
Amara: Yeah, I'm trying to find something that fits my skills.
Annika: Have you ever considered copywriting?
Amara: I'm not sure, what is that?
Annika: Copywriting is creating written content for marketing purposes, such as website copy, email campaigns, and more.
Amara: That sounds interesting, I think I'd like to explore that option.
Annika: Great! There are a lot of opportunities out there for someone with your writing skills. Good luck!
Türkçe: Annika: Hey Amara, iş aradığını duydum.
Amara: Evet, yeteneklerime uygun bir iş bulmaya çalışıyorum.
Annika: Metin yazarlığını hiç düşündün mü?
Amara: Emin değilim, nedir o?
Annika: Metin yazarlığı, web sitesi kopyası, e-posta kampanyaları ve daha fazlası gibi pazarlama amaçları için yazılı içerik oluşturmaktır.
Amara: Kulağa ilginç geliyor, sanırım bu seçeneği keşfetmek istiyorum.
Annika: Harika! Sizin yazma becerilerinize sahip biri için dışarıda pek çok fırsat var. İyi şanslar!
Kurşun
Örnek Paragraf: Annika: Let's talk about who should lead the project.
Amara: That's a great idea. I think we should both take turns leading so that we can both have the experience.
Annika: That's fair. Who should go first?
Amara: You should take the lead this time, Annika. I'm sure you'll do a great job.
Türkçe: Annika: Projeye kimin liderlik etmesi gerektiği hakkında konuşalım.
Amara: Bu harika bir fikir. Bence ikimiz de sırayla liderlik yapmalıyız, böylece ikimiz de deneyim kazanabiliriz.
Annika: Bu adil. İlk kim başlamalı?
Amara: Bu sefer liderliği sen almalısın, Annika. Eminim harika bir iş çıkaracaksın.
İçgörü
Örnek Paragraf: Annika: I've been trying to work through this problem but I can't seem to get any closer to a solution.
Amara: Maybe you need some insight. What do you think is the root of the issue?
Türkçe: Annika: Bu sorunu çözmeye çalışıyorum ama bir türlü çözüme yaklaşamıyorum.
Amara: Belki biraz içgörüye ihtiyacın vardır. Sorunun kökeninde ne olduğunu düşünüyorsun?
Monitör
Örnek Paragraf: Annika: Hey, Amara, can you come over here and help me monitor this experiment?
Amara: Sure thing! What do you need me to do?
Annika: Can you keep an eye on the readings and make sure they stay within the parameters I set?
Amara: No problem. I'll make sure to monitor it closely.
Türkçe: Annika: Hey, Amara, buraya gelip bu deneyi izlememe yardım eder misin?
Amara: Elbette! Ne yapmamı istiyorsun?
Annika: Değerlere göz kulak olup ayarladığım parametreler dahilinde kaldıklarından emin olabilir misin?
Amara: Sorun değil. Yakından takip edeceğimden emin olabilirsin.
Etkileşim
Örnek Paragraf: Annika: I have an idea. Let's engage in an online discussion about the local issues facing our community.
Amara: That's a great idea! How do you propose we start?
Türkçe: Annika: Bir fikrim var. Toplumumuzun karşı karşıya olduğu yerel sorunlar hakkında çevrimiçi bir tartışma başlatalım.
Amara: Bu harika bir fikir! Nasıl başlamamızı öneriyorsun?
Yayın
Örnek Paragraf: Annika: Have you heard the broadcast this morning?
Amara: No, I missed it. What did they say?
Annika: They were talking about the upcoming election and how important it is to cast your vote.
Amara: That's a good reminder. I need to make sure I get to the polls to make my voice heard.
Türkçe: Annika: Bu sabahki yayını dinledin mi?
Amara: Hayır, kaçırdım. Ne söylediler?
Annika: Yaklaşan seçimlerden ve oy kullanmanın ne kadar önemli olduğundan bahsediyorlardı.
Amara: Bu iyi bir hatırlatma. Sesimi duyurmak için sandık başına gittiğimden emin olmalıyım.
Görsel
Örnek Paragraf: Annika: Have you seen this visual I created?
Amara: Wow, that's really impressive! What did you use to make it?
Annika: I used some software I recently downloaded. I think it's really easy to use and the visuals it creates look great.
Amara: I'm definitely going to have to check it out.
Türkçe: Annika: Oluşturduğum bu görseli gördünüz mü?
Amara: Vay canına, bu gerçekten etkileyici! Bunu yapmak için ne kullandın?
Annika: Yakın zamanda indirdiğim bir yazılımı kullandım. Bence kullanımı gerçekten kolay ve yarattığı görseller harika görünüyor.
Amara: Kesinlikle kontrol etmem gerekecek.
Sosyal Yardım
Örnek Paragraf: Annika: We should consider doing an outreach program to boost our company's reputation and visibility in the community.
Amara: That's a great idea! What do you suggest we do?
Annika: I think we should start by hosting events and workshops to engage with the local community and business owners.
Amara: That sounds like a great plan. Let's get started right away!
Türkçe: Annika: Şirketimizin toplumdaki itibarını ve görünürlüğünü artırmak için bir sosyal yardım programı yapmayı düşünmeliyiz.
Amara: Bu harika bir fikir! Ne yapmamızı önerirsiniz?
Annika: Bence yerel toplum ve işletme sahipleriyle etkileşim kurmak için etkinlikler ve atölye çalışmaları düzenleyerek işe başlamalıyız.
Amara: Kulağa harika bir plan gibi geliyor. Hemen başlayalım!
Hikaye Anlatımı
Örnek Paragraf: Annika: I love storytelling - it's such a powerful art form.
Amara: I completely agree! I'm so inspired by how stories can be used to communicate lessons and values.
Annika: It's amazing how a story can bring people together and connect them through shared experiences.
Amara: Yes, and it can be used to open up conversations about hard topics in an easier way. What's your favorite storytelling medium?
Annika: Definitely books! I love getting lost in the pages of a good story.
Amara: Same here. Reading is such an amazing experience - it really brings the story to life.
Türkçe: Annika: Hikaye anlatmayı seviyorum - bu çok güçlü bir sanat formu.
Amara: Tamamen katılıyorum! Hikayelerin dersler ve değerleri iletmek için nasıl kullanılabileceğinden çok ilham alıyorum.
Annika: Bir hikayenin insanları bir araya getirmesi ve ortak deneyimler aracılığıyla onları birbirine bağlaması inanılmaz.
Amara: Evet ve zor konular hakkında daha kolay bir şekilde konuşmak için kullanılabilir. En sevdiğiniz hikaye anlatma aracı nedir?
Annika: Kesinlikle kitaplar! İyi bir hikayenin sayfalarında kaybolmayı seviyorum.
Amara: Ben de öyle. Okumak inanılmaz bir deneyim - hikayeyi gerçekten hayata geçiriyor.
Ölçü
Örnek Paragraf: Annika: Hey Amara, have you ever measured a room before?
Amara: Yes, I have! I actually measured out the dimensions of my bedroom the other day. Why do you ask?
Annika: I'm planning on redecorating my room and I want to make sure I have the right measurements before I buy any furniture.
Amara: That's a great idea. Measuring the room is the first step in any redecorating project. Do you need help measuring?
Annika: That would be great! I really appreciate it.
Türkçe: Annika: Hey Amara, daha önce hiç oda ölçümü yaptın mı?
Amara: Evet, yaptım! Aslında geçen gün yatak odamın boyutlarını ölçtüm. Neden sordun?
Annika: Odamı yeniden dekore etmeyi planlıyorum ve herhangi bir mobilya almadan önce doğru ölçülere sahip olduğumdan emin olmak istiyorum.
Amara: Bu harika bir fikir. Odayı ölçmek, her türlü yeniden dekore etme projesinin ilk adımıdır. Ölçmek için yardıma ihtiyacınız var mı?
Annika: Bu harika olur! Gerçekten minnettar olurum.
Etkileşim
Örnek Paragraf: Annika: Hey, Amara, let's try to interact with each other more often.
Amara: That's a great idea. What do you suggest?
Annika: Well, why don't we start by exchanging ideas and thoughts more frequently? We can have a dialogue about the topics we're both interested in.
Amara: Sounds like a plan. Let's do it!
Türkçe: Annika: Hey, Amara, birbirimizle daha sık iletişim kurmaya çalışalım.
Amara: Bu harika bir fikir. Ne öneriyorsun?
Annika: Peki, neden daha sık fikir ve düşünce alışverişinde bulunarak başlamıyoruz? İkimizin de ilgilendiği konular hakkında diyalog kurabiliriz.
Kulağa bir plan gibi geliyor. Hadi yapalım şu işi!
Reklam vermek
Örnek Paragraf: Annika: Hey Amara, have you heard about the new product that our company is advertising?
Amara: No, I haven't. What is it?
Annika: It's a revolutionary new cleaning product that has been getting a lot of attention lately. We're advertising it all over the media.
Amara: Wow, that sounds really interesting. Are there any special offers for customers who purchase the product?
Annika: Yes, definitely! We are offering a free trial for the first 300 customers. So, if you're interested, you should definitely advertise it to your friends and family.
Türkçe: Annika: Hey Amara, şirketimizin reklamını yaptığı yeni ürünü duydun mu?
Amara: Hayır, duymadım. Neymiş o?
Annika: Son zamanlarda çok dikkat çeken devrim niteliğinde yeni bir temizlik ürünü. Tüm medyada reklamını yapıyoruz.
Amara: Vay canına, kulağa gerçekten ilginç geliyor. Ürünü satın alan müşteriler için özel teklifler var mı?
Annika: Evet, kesinlikle! İlk 300 müşteri için ücretsiz bir deneme sunuyoruz. Yani, eğer ilgileniyorsanız, kesinlikle arkadaşlarınıza ve ailenize reklamını yapmalısınız.
Ağ İletişimi
Örnek Paragraf: Annika: Hi Amara, I just wanted to ask you about networking.
Amara: Oh, sure! What do you want to know?
Annika: How do I go about networking with the right people in my industry?
Amara: Well, the best way to do that is to attend industry events, like conferences and workshops. There, you can meet people and start building relationships. You can also look into joining professional organizations or using social media to connect with the right people.
Türkçe: Annika: Merhaba Amara, sana networking hakkında bir şey sormak istiyorum.
Amara: Oh, tabi! Ne öğrenmek istiyorsun?
Annika: Sektörümdeki doğru kişilerle nasıl bağlantı kurabilirim?
Amara: Bunu yapmanın en iyi yolu, konferanslar ve atölye çalışmaları gibi sektörel etkinliklere katılmaktır. Orada insanlarla tanışabilir ve ilişkiler kurmaya başlayabilirsiniz. Ayrıca, doğru insanlarla bağlantı kurmak için profesyonel kuruluşlara katılmayı veya sosyal medyayı kullanmayı da düşünebilirsiniz.
Stratejiler
Örnek Paragraf: Annika: We need to come up with some strategies to increase our sales.
Amara: Absolutely. What approach do you think we should take?
Annika: I think we can start by looking at our current customer base and seeing what additional products or services they might be interested in.
Amara: That's an excellent idea. We can also look at our competitors and see what strategies they are using to increase their sales.
Annika: Right, and then we can modify those ideas to fit our own needs and goals.
Amara: Once we have a good idea of what we want to do, we can start to implement those strategies and see what works best for us.
Türkçe: Annika: Satışlarımızı artırmak için bazı stratejiler geliştirmemiz gerekiyor.
Amara: Kesinlikle. Sizce nasıl bir yaklaşım benimsemeliyiz?
Annika: Bence mevcut müşteri tabanımıza bakarak ve hangi ek ürün veya hizmetlerle ilgilenebileceklerini görerek başlayabiliriz.
Amara: Bu mükemmel bir fikir. Rakiplerimize de bakabilir ve satışlarını artırmak için hangi stratejileri kullandıklarını görebiliriz.
Annika: Doğru ve sonra bu fikirleri kendi ihtiyaçlarımıza ve hedeflerimize uyacak şekilde değiştirebiliriz.
Amara: Ne yapmak istediğimiz konusunda iyi bir fikre sahip olduğumuzda, bu stratejileri uygulamaya başlayabilir ve bizim için en iyi olanın ne olduğunu görebiliriz.
Medya
Örnek Paragraf: Annika: Hey, have you been keeping up with the news?
Amara: Yeah, I've been tuned into the media for the latest updates. What's going on?
Annika: It's pretty concerning. They're reporting a rise in crime and a decrease in public safety.
Amara: That's really concerning. What can we do to help?
Annika: We can start by staying informed and spreading the word. The more people know, the more they can take action.
Türkçe: Annika: Hey, haberleri takip ediyor musun?
Amara: Evet, son gelişmeler için medyayı takip ediyorum. Neler oluyor?
Annika: Oldukça endişe verici. Suç oranının arttığını ve kamu güvenliğinin azaldığını bildiriyorlar.
Amara: Bu gerçekten endişe verici. Yardım etmek için ne yapabiliriz?
Annika: Bilgilendirilerek ve bunu yayarak başlayabiliriz. Ne kadar çok insan bilirse, o kadar çok harekete geçebilirler.
Marka
Örnek Paragraf: Annika: Hey Amara, what's your favorite brand of clothes?
Amara: Hmm, I'd have to say it's Nike. Their designs are always on trend and they have a great range of sizes.
Annika: That's true. I really like their running shoes too.
Amara: Yeah, they're the best. I even have a pair of Nike sandals.
Annika: Wow, that's awesome. I didn't know they made sandals.
Amara: Yeah, they do. And they're really comfy!
Türkçe: Annika: Hey Amara, en sevdiğin kıyafet markası hangisi?
Amara: Hmm, Nike olduğunu söylemek zorundayım. Tasarımları her zaman trend ve çok çeşitli bedenleri var.
Annika: Bu doğru. Koşu ayakkabılarını da çok beğeniyorum.
Amara: Evet, onlar en iyisi. Hatta bir çift Nike sandaletim bile var.
Annika: Vay canına, bu harika. Sandalet yaptıklarını bilmiyordum.
Amara: Evet, yapıyorlar. Ve gerçekten çok rahatlar!
Platformlar
Örnek Paragraf: Annika: Hey Amara, have you heard of the new platforms being developed for online businesses?
Amara: Yeah, I heard about those platforms. What do you think about them?
Annika: I think they will be really helpful for small businesses because they offer a lot of features and services that can help them manage their operations better.
Amara: That makes sense. I think the platforms are a great way for entrepreneurs to get their businesses up and running quickly.
Annika: Absolutely. The platforms provide a lot of resources that can help with marketing, customer service, and other aspects of running a business.
Amara: Yeah, they sound like they could be really useful. I'm definitely going to look into them.
Annika: I'm sure you'll find them to be very helpful. Good luck!
Türkçe: Annika: Hey Amara, çevrimiçi işletmeler için geliştirilen yeni platformları duydun mu?
Amara: Evet, bu platformları duydum. Onlar hakkında ne düşünüyorsun?
Annika: Bence küçük işletmeler için gerçekten faydalı olacaklar çünkü operasyonlarını daha iyi yönetmelerine yardımcı olabilecek birçok özellik ve hizmet sunuyorlar.
Amara: Bu mantıklı. Bence platformlar, girişimcilerin işlerini hızlı bir şekilde kurup yürütmeleri için harika bir yol.
Annika: Kesinlikle. Platformlar pazarlama, müşteri hizmetleri ve bir işletmeyi yönetmenin diğer yönlerine yardımcı olabilecek birçok kaynak sağlıyor.
Amara: Evet, gerçekten faydalı olabilecek gibi görünüyorlar. Kesinlikle onlara bakacağım.
Annika: Eminim çok yardımcı olacaklarını göreceksiniz. İyi şanslar!
Kampanya
Örnek Paragraf: Annika: So, what do you think of our campaign so far?
Amara: I think it's going great! We've had a lot of positive feedback from our target audience, and I'm excited to see how it'll evolve in the next few weeks.
Annika: Yeah, me too. I think if we keep up the momentum, we should be able to get the results we're aiming for.
Amara: Absolutely. Let's keep working hard and see what we can accomplish!
Türkçe: Annika: Peki, kampanyamız hakkında şu ana kadar ne düşünüyorsunuz?
Amara: Bence harika gidiyor! Hedef kitlemizden çok olumlu geri dönüşler aldık ve önümüzdeki birkaç hafta içinde nasıl gelişeceğini görmek için heyecanlıyım.
Annika: Evet, ben de. Bence bu ivmeyi sürdürürsek hedeflediğimiz sonuçları alabiliriz.
Amara: Kesinlikle. Sıkı çalışmaya devam edelim ve neler başarabileceğimizi görelim!
Posta
Örnek Paragraf: Annika: Have you seen the post I made on social media today?
Amara: Not yet! What was it about?
Annika: I shared some pictures of my new puppy!
Amara: Aww, that's so cute! Can I repost it on my page?
Annika: Definitely! I'd love that.
Türkçe: Annika: Bugün sosyal medyada yaptığım paylaşımı gördün mü?
Amara: Henüz değil! Ne hakkındaydı?
Annika: Yeni yavru köpeğimin bazı fotoğraflarını paylaştım!
Amara: Aww, bu çok tatlı! Sayfamda yeniden paylaşabilir miyim?
Annika: Kesinlikle! Çok sevinirim.
Taktikler
Örnek Paragraf: Annika: How are you coming along with your new project?
Amara: It's going well but I'm having trouble coming up with the right tactics to use.
Annika: Well, what have you tried so far?
Amara: I've been researching different strategies, but I'm still not sure what will work best.
Annika: It sounds like you need to take a step back and look at the big picture. What is the goal of the project?
Amara: The goal is to increase sales by 10%.
Annika: Okay, so what tactics could you use to make that happen?
Amara: I think I could use different marketing techniques, like providing incentives for customers or running promotional campaigns.
Annika: That sounds like a great plan. Good luck!
Türkçe: Annika: Yeni projeniz nasıl gidiyor?
Amara: İyi gidiyor ama kullanacağım doğru taktikleri bulmakta zorlanıyorum.
Annika: Peki, şimdiye kadar ne denedin?
Amara: Farklı stratejiler araştırıyorum ama hala en iyi neyin işe yarayacağından emin değilim.
Annika: Görünüşe göre bir adım geri atıp büyük resme bakmanız gerekiyor. Projenin amacı nedir?
Amara: Hedef, satışları %10 oranında artırmak.
Annika: Peki, bunu gerçekleştirmek için hangi taktikleri kullanabilirsin?
Amara: Müşteriler için teşvikler sağlamak veya promosyon kampanyaları yürütmek gibi farklı pazarlama teknikleri kullanabileceğimi düşünüyorum.
Annika: Kulağa harika bir plan gibi geliyor. İyi şanslar!
Hedef
Örnek Paragraf: Annika: Let's set a target for this project. What do you think is a good goal to reach?
Amara: Well, I think we should aim to finish it in two weeks. That should give us enough time to do a thorough job.
Annika: Sounds like a good plan. Let's make sure we have a timeline in place and that everyone is on the same page.
Amara: Agreed. Let's mark our target date in the calendar and start working towards it!
Türkçe: Annika: Bu proje için bir hedef belirleyelim. Sizce ulaşmak için iyi bir hedef nedir?
Amara: Bence iki hafta içinde bitirmeyi hedeflemeliyiz. Bu bize kapsamlı bir iş yapmak için yeterli zamanı verecektir.
Annika: İyi bir plana benziyor. Bir zaman çizelgemiz olduğundan ve herkesin aynı sayfada olduğundan emin olalım.
Amara: Katılıyorum. Hedef tarihimizi takvimde işaretleyelim ve ona doğru çalışmaya başlayalım!
Teknoloji
Örnek Paragraf: Annika: Have you heard about the latest advancements in technology?
Amara: Yes, I have! I heard that there are new developments in AI and robotics.
Annika: That's right! It's amazing how quickly technology is advancing.
Amara: It's really incredible. I can't wait to see what else will be possible in the near future.
Türkçe: Annika: Teknolojideki son gelişmelerden haberiniz var mı?
Amara: Evet, duydum! Yapay zeka ve robotik alanında yeni gelişmeler olduğunu duydum.
Annika: Bu doğru! Teknolojinin bu kadar hızlı ilerlemesi inanılmaz.
Amara: Gerçekten inanılmaz. Yakın gelecekte başka nelerin mümkün olacağını görmek için sabırsızlanıyorum.
Dijital
Örnek Paragraf: Annika: Have you heard about digital marketing?
Amara: Yeah, I have. It's all the rage these days. What do you know about it?
Annika: Well, it's basically the use of digital tools and platforms to promote a product or service. It can involve things like search engine optimization, email campaigns, and social media marketing.
Amara: That sounds pretty interesting. I think I might have to look into it more.
Türkçe: Annika: Dijital pazarlama hakkında bir şeyler duydunuz mu?
Amara: Evet, duydum. Bugünlerde çok moda. Sen bu konuda ne biliyorsun?
Annika: Temel olarak bir ürün veya hizmeti tanıtmak için dijital araç ve platformların kullanılmasıdır. Arama motoru optimizasyonu, e-posta kampanyaları ve sosyal medya pazarlaması gibi şeyleri içerebilir.
Amara: Kulağa oldukça ilginç geliyor. Sanırım daha fazla araştırmam gerekebilir.
Çoklu Kanal
Örnek Paragraf: Annika: Hey Amara, did you know that our company is investing in Multi-Channel marketing?
Amara: No, I didn't. What is Multi-Channel marketing?
Annika: It is a strategy to reach out to potential customers through multiple channels like email, website, social media, etc.
Amara: That sounds interesting. Will this give us more customers?
Annika: Yes, it should. When customers are exposed to more channels, they are more likely to become aware of our brand and eventually purchase our products.
Türkçe: Annika: Hey Amara, şirketimizin Çok Kanallı pazarlamaya yatırım yaptığını biliyor muydun?
Amara: Hayır, söylemedim. Çok Kanallı pazarlama nedir?
Annika: E-posta, web sitesi, sosyal medya gibi birden fazla kanal aracılığıyla potansiyel müşterilere ulaşma stratejisidir.
Amara: Kulağa ilginç geliyor. Bu bize daha fazla müşteri kazandıracak mı?
Annika: Evet, öyle olmalı. Müşteriler daha fazla kanala maruz kaldıklarında, markamızdan haberdar olma ve nihayetinde ürünlerimizi satın alma olasılıkları daha yüksektir.
Analiz
Örnek Paragraf: Annika: Can you help me analyze this report?
Amara: Sure, what do you need me to look for?
Annika: First, I need you to examine the trends in the data and summarize the results.
Amara: No problem, I can do that. Then what?
Annika: After that, I need you to take a deeper look and see if there are any correlations or patterns that could be further investigated.
Amara: Sounds like a plan. I'll get started right away.
Türkçe: Annika: Bu raporu analiz etmeme yardımcı olabilir misin?
Amara: Elbette, neye bakmamı istiyorsun?
Annika: Öncelikle verilerdeki eğilimleri incelemeni ve sonuçları özetlemeni istiyorum.
Amara: Sorun değil, bunu yapabilirim. Sonra ne olacak?
Annika: Bundan sonra, daha derinlemesine bakmanı ve daha fazla araştırılabilecek herhangi bir korelasyon veya kalıp olup olmadığını görmeni istiyorum.
Amara: Kulağa bir plan gibi geliyor. Hemen başlayacağım.
İşbirliği
Örnek Paragraf: Annika: I think collaboration is really important in any successful team.
Amara: I couldn't agree more! When everyone works together, it's amazing what can be accomplished.
Annika: Exactly! That's why I'm so excited about this project. We can all use our individual talents to create something great together.
Amara: That's a great attitude. I'm looking forward to seeing what we can do.
Türkçe: Annika: Başarılı bir ekipte işbirliğinin gerçekten önemli olduğunu düşünüyorum.
Amara: Kesinlikle katılıyorum! Herkes birlikte çalıştığında, başarılabilecek şeyler inanılmazdır.
Annika: Kesinlikle! İşte bu yüzden bu proje beni çok heyecanlandırıyor. Hepimiz bireysel yeteneklerimizi kullanarak birlikte harika bir şey yaratabiliriz.
Amara: Bu harika bir yaklaşım. Neler yapabileceğimizi görmek için sabırsızlanıyorum.
Trend
Örnek Paragraf: Annika: Hey Amara, do you know what the trend is these days?
Amara: Hmm, let me think. I know that sustainable fashion is really big right now.
Annika: That’s true! I’ve noticed more people buying from ethical brands and even thrifting.
Amara: Yeah, and it’s really cool to see more people taking an interest in taking care of the environment.
Annika: Absolutely. I’m also seeing a lot of people into minimalism.
Amara: Oh, yeah. It’s becoming really popular to declutter and focus on what matters most.
Annika: Yeah, I think it’s a great way to simplify your life and focus on the things that make you happy.
Amara: Definitely! I’ve been trying to do the same thing.
Annika: That’s great! Anything else you’ve noticed as a trend?
Amara: Well, I’ve been seeing a lot of people exploring vegan and plant-based diets.
Annika: Really? I didn’t know that was a trend.
Amara: Yeah, it’s becoming more popular as people become more aware of the environmental impact of animal agriculture.
Annika: Wow, I’m surprised. There’s so much to learn.
Amara: Yeah, it seems like trends are constantly changing. We just have to stay on top of them.
Türkçe: Annika: Hey Amara, bu günlerde trendin ne olduğunu biliyor musun?
Amara: Hmm, bir düşüneyim. Sürdürülebilir modanın şu anda gerçekten büyük olduğunu biliyorum.
Annika: Bu doğru! Daha fazla insanın etik markalardan alışveriş yaptığını ve hatta tasarruf ettiğini fark ettim.
Amara: Evet ve daha fazla insanın çevreyle ilgilenmeye başladığını görmek gerçekten harika.
Annika: Kesinlikle. Ayrıca minimalizmle ilgilenen pek çok insan görüyorum.
Amara: Oh, evet. Dağınıklığı gidermek ve en önemli şeylere odaklanmak gerçekten popüler hale geliyor.
Annika: Evet, bence hayatınızı basitleştirmek ve sizi mutlu eden şeylere odaklanmak için harika bir yol.
Amara: Kesinlikle! Ben de aynı şeyi yapmaya çalışıyorum.
Annika: Bu harika! Trend olarak fark ettiğiniz başka bir şey var mı?
Amara: Vegan ve bitki temelli diyetleri araştıran pek çok insan görüyorum.
Annika: Gerçekten mi? Bunun bir trend olduğunu bilmiyordum.
Amara: Evet, insanlar hayvansal tarımın çevresel etkilerinin daha fazla farkına vardıkça daha popüler hale geliyor.
Annika: Vay canına, şaşırdım. Öğrenecek çok şey var.
Amara: Evet, trendler sürekli değişiyor gibi görünüyor. Sadece onlardan haberdar olmamız gerekiyor.
Web
Örnek Paragraf: Annika: Hey, Amara! Whatcha doin`?
Amara: Hi Annika, I`m just working on a project for school. I`m trying to do research for it on the web.
Annika: Oh, cool! I`m a big fan of the web myself. It`s so amazing how much information is out there.
Amara: Yeah, it`s really incredible. I`m trying to find some articles about the environmental impact of energy production.
Annika: That sounds really interesting! Have you had any luck so far?
Amara: Yeah, I`ve found a few good ones, but I`m still looking for more. I`ve heard that there are some really good databases out there, so I`m trying to find those.
Annika: Well, I`m sure you`ll find what you`re looking for. I`ve used a few databases before, and they have a ton of good information on them.
Amara: That`s great! Do you have a particular one in mind that you`d recommend?
Annika: Yeah, definitely. I`ve used the ScienceDirect database before, and I think it`s really useful. They have a lot of articles about energy production and its environmental impacts.
Amara: That sounds perfect! Thanks, Annika. I think I`ll give it a try.
Annika: No problem! Let me know how it goes.
Türkçe: Hey, Amara! Ne yapıyorsun?
Amara: Merhaba Annika, okul için bir proje üzerinde çalışıyorum. Bunun için internette araştırma yapmaya çalışıyorum.
Annika: Oh, harika! Ben de internetin büyük bir hayranıyım. Dışarıda bu kadar çok bilgi olması çok şaşırtıcı.
Amara: Evet, gerçekten inanılmaz. Enerji üretiminin çevresel etkileri hakkında bazı makaleler bulmaya çalışıyorum.
Annika: Kulağa gerçekten ilginç geliyor! Şimdiye kadar şansınız yaver gitti mi?
Amara: Evet, birkaç tane iyi buldum ama hala daha fazlasını arıyorum. Dışarıda gerçekten iyi veritabanları olduğunu duydum, bu yüzden onları bulmaya çalışıyorum.
Annika: Aradığınızı bulacağınıza eminim. Daha önce birkaç veri tabanı kullandım ve içlerinde tonlarca iyi bilgi var.
Amara: Bu harika! Aklınızda önereceğiniz belirli bir tane var mı?
Annika: Evet, kesinlikle. ScienceDirect veritabanını daha önce de kullandım ve gerçekten faydalı olduğunu düşünüyorum. Enerji üretimi ve bunun çevresel etkileri hakkında pek çok makale var.
Amara: Kulağa mükemmel geliyor! Teşekkürler, Annika. Sanırım bir deneyeceğim.
Annika: Sorun değil! Nasıl gittiğini bana haber ver.
Dönüşüm
Örnek Paragraf: Annika: Hey Amara, did you hear about the latest conversion tool?
Amara: Conversion tool? What is it?
Annika: It’s a software program that can quickly convert files from one format to another. So, for example, you can convert PDFs to Word documents or PowerPoint presentations to videos.
Amara: That sounds like an amazing tool! Where did you find it?
Annika: I came across it while researching online. It’s called “File Conversion Tool” and it looks like it’s really easy to use.
Amara: That does sound helpful. I could definitely use something like that for my work.
Annika: Yes, me too. The program is really simple to install and use, and it can save you a lot of time. Plus, it’s free!
Amara: Wow, that’s great! I think I’ll give it a try and see how it works.
Annika: Definitely. I’m sure you’ll like it. Let me know how it goes.
Amara: Will do. Thanks for telling me about it.
Türkçe: Annika: Hey Amara, en son dönüşüm aracını duydun mu?
Amara: Dönüşüm aracı mı? Nedir bu?
Annika: Dosyaları bir formattan diğerine hızlı bir şekilde dönüştürebilen bir yazılım programıdır. Örneğin, PDF`leri Word belgelerine veya PowerPoint sunumlarını videolara dönüştürebilirsiniz.
Amara: Kulağa harika bir araç gibi geliyor! Nereden buldun bunu?
Annika: İnternette araştırma yaparken rastladım. Adı `Dosya Dönüştürme Aracı` ve kullanımı gerçekten kolay gibi görünüyor.
Amara: Kulağa çok faydalı geliyor. İşim için kesinlikle böyle bir şey kullanabilirim.
Annika: Evet, ben de. Programın kurulumu ve kullanımı gerçekten çok basit ve size çok zaman kazandırabilir. Ayrıca, ücretsiz!
Amara: Vay canına, bu harika! Sanırım bir deneyeceğim ve nasıl çalıştığını göreceğim.
Annika: Kesinlikle. Beğeneceğinden eminim. Nasıl gittiğini bana haber ver.
Yapacağım. Bana anlattığın için teşekkürler.
Video
Örnek Paragraf: Annika: Hey Amara, have you seen the new video that was released yesterday?
Amara: No, I haven’t. What is it about?
Annika: It’s a music video by one of my favourite bands. It’s got a great beat and some really cool visuals.
Amara: Wow, that sounds great. Where can I watch it?
Annika: You can watch it on YouTube. I’ll give you the link.
Amara: Thanks!
Annika: You’re welcome. So, did you watch the video?
Amara: Yes, I did. It was amazing! The visuals were so stunning, and the music was so catchy.
Annika: I know, right? It’s one of my favourite videos.
Amara: I can see why. It was really well done.
Annika: Yeah, I think so too. It’s definitely one of the best music videos I’ve seen in a while.
Amara: I completely agree. I’m definitely gonna watch it again soon.
Annika: That’s great. I’m sure you’ll enjoy it even more the second time around.
Türkçe: Annika: Hey Amara, dün yayınlanan yeni videoyu gördün mü?
Amara: Hayır, görmedim. Ne hakkında?
Annika: En sevdiğim gruplardan birinin müzik videosu. Harika bir ritmi ve gerçekten harika görselleri var.
Amara: Vay canına, kulağa harika geliyor. Nerede izleyebilirim?
Annika: YouTube`dan izleyebilirsiniz. Sana linki vereceğim.
Amara: Teşekkürler!
Annika: Rica ederim. Peki, videoyu izledin mi?
Amara: Evet, yaptım. İnanılmazdı! Görseller çok çarpıcıydı ve müzik çok akılda kalıcıydı.
Annika: Biliyorum, değil mi? En sevdiğim videolardan biri.
Amara: Nedenini görebiliyorum. Gerçekten çok iyiydi.
Annika: Evet, ben de öyle düşünüyorum. Kesinlikle uzun zamandır gördüğüm en iyi müzik videolarından biri.
Amara: Tamamen katılıyorum. Kesinlikle yakında tekrar izleyeceğim.
Annika: Bu harika. Eminim ikinci seferde daha çok keyif alacaksınız.
Onay
Örnek Paragraf: Annika: Hey Amara, have you heard about the new endorsement deal I just signed?
Amara: No, what endorsement deal?
Annika: I just signed a deal to be the face of an international fashion brand!
Amara: Wow, that`s amazing! Congratulations! How did you manage to get that?
Annika: Well, I`ve been working hard for the past few months to build my portfolio and get my name out there. I`ve been networking and really doing my best to make sure I`m seen by the right people.
Amara: That`s impressive. It`s definitely paid off!
Annika: Thanks! It`s been a lot of hard work, but it`s been worth it. I`m really excited to see where this endorsement takes me.
Amara: I`m sure you`ll do great! So what do you have to do as part of the endorsement?
Annika: I`ll be appearing in their advertising campaigns, doing appearances and interviews, and representing the brand in various events. I`m really looking forward to it!
Amara: That sounds like a great opportunity. I`m sure it will be a great experience for you.
Annika: Absolutely! I`m really excited to see how this endorsement helps me grow as an entrepreneur and fashionista.
Amara: That`s awesome. I`m sure it will be a great experience.
Annika: Thanks! I`m really looking forward to it.
Türkçe: Annika: Hey Amara, yeni imzaladığım sponsorluk anlaşmasını duydun mu?
Amara: Hayır, ne ciro anlaşması?
Annika: Uluslararası bir moda markasının yüzü olmak için yeni bir anlaşma imzaladım!
Amara: Vay canına, bu inanılmaz! Tebrik ederim! Bunu almayı nasıl başardınız?
Annika: Portföyümü oluşturmak ve ismimi duyurmak için son birkaç aydır çok çalışıyorum. Doğru insanlar tarafından görüldüğümden emin olmak için ağ kuruyorum ve gerçekten elimden geleni yapıyorum.
Amara: Bu etkileyici. Kesinlikle işe yaradı!
Annika: Teşekkürler! Çok sıkı bir çalışma oldu ama buna değdi. Bu desteğin beni nereye götüreceğini görmek için gerçekten heyecanlıyım.
Amara: Harika olacağına eminim! Peki destek için ne yapman gerekiyor?
Annika: Reklam kampanyalarında yer alacağım, görünüşler ve röportajlar yapacağım ve çeşitli etkinliklerde markayı temsil edeceğim. Bunun için gerçekten sabırsızlanıyorum!
Amara: Kulağa harika bir fırsat gibi geliyor. Sizin için harika bir deneyim olacağına eminim.
Annika: Kesinlikle! Bu desteğin bir girişimci ve modacı olarak büyümeme nasıl yardımcı olacağını görmek beni gerçekten heyecanlandırıyor.
Amara: Bu harika. Harika bir deneyim olacağına eminim.
Annika: Teşekkürler! Gerçekten dört gözle bekliyorum.
Ses
Örnek Paragraf: Annika: Hey, Amara. Is that you I hear?
Amara: Hi Annika, yeah it`s me.
Annika: Wow, it`s been ages since we talked. How have you been?
Amara: I`ve been doing alright, just busy with work and stuff. How about you?
Annika: Busy too, but still managing to find time for fun. Anyway, enough about us. I wanted to ask you something.
Amara: Sure, go ahead.
Annika: Have you heard of that new AI technology that produces a voice that`s almost indistinguishable from a real person`s?
Amara: Yeah, I have. It`s pretty cool, isn`t it?
Annika: Yeah, it is. I think it could be really useful for our business. We could use it to create automated phone systems and customer service chatbots.
Amara: That`s a great idea. It would definitely help us save time and money.
Annika: Absolutely. Plus, it would give us a more professional image. Customers would be more likely to take us seriously if they hear a real-sounding voice.
Amara: That`s true. We should definitely look into getting this technology.
Annika: I`ll start researching right away. It could be a great investment for our company.
Türkçe: Hey, Amara. Duyduğum sen misin?
Merhaba Annika, evet benim.
Annika: Vay canına, konuşmayalı uzun zaman oldu. Sen nasılsın?
Amara: Ben iyiyim, sadece iş ve diğer şeylerle meşgulüm. Sen nasılsın?
Annika: Çok meşgul ama yine de eğlenmek için zaman bulmayı başarıyor. Neyse, bizden bu kadar bahsettiğimiz yeter. Sana bir şey sormak istiyorum.
Amara: Tabii, devam et.
Annika: Gerçek bir insanınkinden neredeyse ayırt edilemeyen bir ses üreten şu yeni yapay zeka teknolojisini duydunuz mu?
Evet, gördüm. Çok güzel, değil mi?
Annika: Evet, öyle. İşimiz için gerçekten faydalı olabileceğini düşünüyorum. Otomatik telefon sistemleri ve müşteri hizmetleri sohbet botları oluşturmak için kullanabiliriz.
Amara: Bu harika bir fikir. Zamandan ve paradan tasarruf etmemize kesinlikle yardımcı olur.
Annika: Kesinlikle. Ayrıca, bize daha profesyonel bir imaj kazandıracaktır. Müşteriler gerçek bir ses duyarlarsa bizi ciddiye alma olasılıkları daha yüksek olur.
Amara: Bu doğru. Kesinlikle bu teknolojiyi edinmeyi düşünmeliyiz.
Annika: Hemen araştırmaya başlayacağım. Şirketimiz için harika bir yatırım olabilir.
Mobil
Örnek Paragraf: Annika: Hey Amara, what are you doing?
Amara: I`m just checking out the new mobile phones they just released.
Annika: Really? I was thinking of getting one. Which one are you looking at?
Amara: I`m looking at the new Samsung Galaxy S20. It has a great camera and it`s really fast.
Annika: That sounds like a great phone. What about battery life?
Amara: Well, it has a 4,000 mAh battery, so it should last you a good amount of time.
Annika: That`s great. What other features does it have?
Amara: It has a great display, a powerful processor, and it`s 5G capable.
Annika: Wow, that sounds amazing. How much is it?
Amara: It`s about $1,000.
Annika: That`s a bit pricey, but it does seem like a great phone. I think I`m going to get it.
Amara: That`s a great choice. I`m sure you`ll love it.
Türkçe: Annika: Hey Amara, ne yapıyorsun?
Amara: Yeni çıkardıkları cep telefonlarına bakıyordum.
Annika: Gerçekten mi? Ben de bir tane almayı düşünüyordum. Hangisine bakıyorsun?
Amara: Yeni Samsung Galaxy S20`ye bakıyorum. Harika bir kamerası var ve gerçekten hızlı.
Annika: Kulağa harika bir telefon gibi geliyor. Peki ya pil ömrü?
Amara: 4.000 mAh bataryası var, bu yüzden size iyi bir süre dayanacaktır.
Annika: Bu harika. Başka ne gibi özellikleri var?
Amara: Harika bir ekranı, güçlü bir işlemcisi var ve 5G özelliğine sahip.
Annika: Vay canına, kulağa harika geliyor. Ne kadar?
Amara: Yaklaşık 1000 dolar.
Annika: Biraz pahalı ama harika bir telefona benziyor. Sanırım alacağım.
Amara: Harika bir seçim. Eminim seveceksin.
Reklamlar
Örnek Paragraf: Annika: Hey Amara, have you noticed how ads have taken over? Everywhere you look there`s something being advertised.
Amara: Yeah, it`s like nothing is exempt from being advertised anymore. Even small, local businesses are getting in on the action.
Annika: It`s true. I was out shopping the other day, and I felt like I was being bombarded with advertisements. I mean, I understand why companies do it, but it was a bit overwhelming.
Amara: That`s a good point. Ads are everywhere, and it can be a bit much. I think it`s important for companies to have a good balance between advertising and not overdoing it.
Annika: Absolutely. I think ads can be helpful for businesses, but too many can be distracting.
Amara: Yeah, I agree. Ads should be used strategically and thoughtfully. They should be used to engage customers and draw them in, not overwhelm them.
Annika: Definitely. Ads should be used to create a positive brand image and enhance customer relationships, not turn people off.
Amara: Right. So, if businesses want to use ads effectively, they need to be mindful of how much they`re using, and how they`re using them.
Annika: Exactly. Ads can be a great tool if used correctly.
Türkçe: Annika: Hey Amara, reklamların her yeri nasıl ele geçirdiğini fark ettin mi? Nereye baksan reklamı yapılan bir şey var.
Amara: Evet, artık hiçbir şey reklamdan muaf değil gibi. Küçük, yerel işletmeler bile bu işin içine giriyor.
Annika: Bu doğru. Geçen gün alışverişteydim ve reklam bombardımanına tutulduğumu hissettim. Yani şirketlerin bunu neden yaptığını anlıyorum ama biraz bunaltıcıydı.
Amara: Bu iyi bir nokta. Reklamlar her yerde ve biraz fazla olabiliyor. Bence şirketlerin reklamlar arasında iyi bir denge kurması ve aşırıya kaçmaması önemli.
Annika: Kesinlikle. Bence reklamlar işletmeler için yararlı olabilir, ancak çok fazla olması dikkat dağıtıcı olabilir.
Amara: Evet, katılıyorum. Reklamlar stratejik ve düşünceli bir şekilde kullanılmalıdır. Müşterilerin ilgisini çekmek ve onları içine çekmek için kullanılmalı, onları bunaltmak için değil.
Annika: Kesinlikle. Reklamlar olumlu bir marka imajı yaratmak ve müşteri ilişkilerini geliştirmek için kullanılmalı, insanları uzaklaştırmak için değil.
Amara: Doğru. Dolayısıyla, işletmeler reklamları etkili bir şekilde kullanmak istiyorlarsa, ne kadar ve nasıl kullandıklarına dikkat etmeleri gerekiyor.
Annika: Kesinlikle. Doğru kullanıldığında reklamlar harika bir araç olabilir.
Etkileyici
Örnek Paragraf: Annika: Hey Amara, have you heard of influencers?
Amara: Yeah, I have. But I`m not really sure what they do.
Annika: Well, an influencer is someone who has a lot of influence over their followers. They use their platform to share content and promote products or services.
Amara: That`s really cool. How do they get followers?
Annika: There are lots of ways. A lot of influencers post on social media platforms like Instagram, YouTube, and Twitter. They also use their own websites and blogs to reach out to potential followers.
Amara: So, how do they make money?
Annika: Well, many influencers get paid directly for promoting products or services. They can also get paid for sponsored posts, affiliate marketing, and advertising.
Amara: That`s awesome. It sounds like a great way to make money.
Annika: It can be. But it`s important to remember that influencers have to work hard to build their following and keep their followers engaged. It`s not easy, but it can be very rewarding.
Türkçe: Annika: Hey Amara, influencer`ları duydun mu?
Evet, var. Ama ne yaptıklarından pek emin değilim.
Annika: Bir influencer, takipçileri üzerinde çok fazla etkisi olan kişidir. Platformlarını içerik paylaşmak ve ürün veya hizmetleri tanıtmak için kullanırlar.
Amara: Bu gerçekten harika. Nasıl takipçi kazanıyorlar?
Annika: Pek çok yol var. Pek çok influencer Instagram, YouTube ve Twitter gibi sosyal medya platformlarında paylaşım yapıyor. Ayrıca potansiyel takipçilere ulaşmak için kendi web sitelerini ve bloglarını da kullanırlar.
Amara: Peki, nasıl para kazanıyorlar?
Annika: Pek çok influencer ürün veya hizmet tanıtımı için doğrudan ödeme alıyor. Ayrıca sponsorlu gönderiler, satış ortaklığı ve reklamlar için de ödeme alabilirler.
Amara: Bu harika. Para kazanmak için harika bir yol gibi görünüyor.
Annika: Olabilir. Ancak influencer`ların takipçi kitlelerini oluşturmak ve takipçilerinin ilgisini canlı tutmak için çok çalışmaları gerektiğini unutmamak önemlidir. Kolay değil ama çok ödüllendirici olabilir.
Sonuç olarak, her ne kadar bilgi ve tecrübe önemli olsa da, iletişim sektöründe başarının anahtarı kuşkusuz etkin dil becerilerini geliştirmektir. Özellikle İngilizce terimler 21. yüzyılda küreselleşen dünyamızda geçerli bir para birimi haline gelmiştir.
Bu terimlere hakim olmak sadece sizin dil çevikliğinizi artırmakla kalmaz, aynı zamanda profesyonel arenada başarıyı da garanti eder. Unutmayın, dil bir anahtardır ve bu anahtarın kapıları sizin için açabileceği muazzam fırsatlar bulunmaktadır.
İngilizce kurslarımız (İngilizce A1-A2, İngilizce B1-B2, İngilizce C1-C2, Sıfırdan İngilizce) size bu önemli anahtarı sağlama konusunda yardımcı olacaktır. İletişim alanında etkin bir rol oynamak isteyen herkes, tercih edilen dili daha iyi anlamak için bu kursları dikkate almalıdır.
Peki, neden Sıfırdan İngilizce kursuna katılmalısınız?
Temelden başlayarak İngilizce dil becerilerinizi ilerletin.
İletişimde kullanılan önemli İngilizce terimlerin yanı sıra genel dil becerilerinizi de geliştirin.
Daha geniş bir terim çeşitliliği hakkında bilgi edinin, böylece her durumda kendinizi ifade edebilirsiniz.
Sadece dil değil, aynı zamanda işletme ve iletişim alanlarında kültürel farkındalığı da artırın.
Sıfırdan İngilizce kursumuz, tüm kariyer basamaklarında ilerlemeyi hedefleyen, alanında başarılı bir İletişim Profesyoneli olmayı hedefleyen herkes için harika bir başlangıç noktası olmayı hedeflemektedir. Kendinizi ve kariyerinizi geliştirin ve bu olanakları kullanarak bilginizi artırın. Daha fazlasını öğrenmek için bugün bize katılın!
Hacettepe Üniversitesi Aile ve Tüketim Bilimleri Bölümü mezunuyum. Blog yazarlığı ve insan kaynakları yönetimi sertifikalarım var. İngilizce dilinde yüksek lisans derecem var ve 3 yıl ABD'de yaşadım.