Astronom Edwin Hubble Evreni Keşfetti
Konu | Açıklama | Ek Bilgi |
---|---|---|
Edwin Hubble | Edwin Powell Hubble, 20. yüzyılın en önemli astrofizikçilerinden biri olarak kabul edilir. | Hubble, Amerika Missouri'de 1889 yılında doğdu ve başarılı bir öğrencilik hayatı geçirdi. |
Evrenin büyüklüğünün keşfi | Hubble, evrenin Samanyolu galaksisinden daha büyük olduğunu keşfetti. | Bu keşif, 30 Aralık 1924'te Hubble'ın 'Sarmal Bulutsulardaki Cepheidler' adlı makalesinde duyurulmuştur. |
Galaksi sınıflandırması | Hubble, galaksileri şekillerine ve yapılarına göre sınıflandırdı. | Bu sınıflandırma, 'Hubble diyapozon diyagramı' adıyla bilinir ve hala kullanılmaktadır. |
Hooker Teleskobu | Edwin Hubble, Wilson Dağı'nda bulunan bu teleskopla gözlemler yaptı. | Hooker Teleskopu o dönemin en güçlü teleskopuydu. |
Hubble Yasası | Hubble, bu kanunla birlikte evrenin genişlediğini kanıtladı. | Bu kanun, Big Bang teorisinin temellerini oluşturur. |
Edwin Hubble'ın eğitim hayatı | Hubble, yüksek lisans eğitimi için Yerkes Gözlemevi'ne başvurmuş ve burada asistanlık yaparak tez hazırlamıştır. | Lisansta hukuk alanında eğitim aldı ancak babasının ölümünün ardından Amerika'ya dönerek fizik ve matematik öğretmenliği yapmıştır. |
Dış galaksilerin keşfi | Cepheid adı verilen yıldızların ışıkları üzerinden hesaplama yaparak Samanyolu'na olan uzaklığını belirlemiştir. | Bu hesaplama ile Andromeda galaksisinin Samanyolu'ndan 1 milyon ışık yılı uzakta olduğunu ölçümlemiştir. |
Albert Einstein ve Hubble | Albert Einstein, Hubble'ın evrenin genişlemekte olduğunu keşfetmesinden dolayı onu tebrik etmek için Wilson Dağı'na gelmiştir. | Einstein, genel görecelik teorisi kapsamında evrenin genişlediğini ya da daraldığını öne sürmüştü, ancak teori o zamanlar kabul görmedi. |
Mount Wilson Gözlemevi | Hubble, ilk görevinin sanıldığından daha büyük olduğunu keşfettiği Samanyolu Galaksisini incelediği bu gözlemevini ziyaret etti. | Bu görevi 1. Dünya Savaşı sebebiyle askerliği hayatını gecikmiştir. |
Evrenin genişlemesi | Hubble, bir yıldızda kızıla kayma olduğunda, o yıldızın dünyadan uzaklaştığını ve dolayısıyla evrenin genişlediğini ortaya koyan çalışmalar yaptı. | Hubble Yasası, bu çalışmaların sonucunda ortaya çıkmıştır. |
Evrenin sadece Samanyolu Galaksisinden oluştuğunun düşünüldüğü bir dönemde Edwin Hubble tarafında tarihte bugün yani 30 Aralık 1924’de belgeleriyle ortaya konulan çalışma, devrim niteliğindedir. Edwin Hubble’ın keşfi ile evrende birçok galaksinin varlığının ortaya çıkması astronomi açısından yeni bir çağın başlangıcı olmuştur. Güney Kaliforniya Wilson Dağı’nın zirvesinden o dönemin en güçlü teleskobu olan 2,54 metrelik Hooker Teleskobu ile yaptığı gözlemler sonucu evrenin büyüklüğü ortaya çıkmıştır.
Hubble bu keşifle sınırlı kalmamış, bugün Big Bang (büyük patlama) teorisinin temellerini oluşturan Hubble Yasası ile evrenin genişlemekte olduğunu da ispatlamıştır. Bugün uzay ve evren hakkında yapılan çalışmaların başlangıç noktasında hayatını bilime adayan bu değerli bilim insanının keşifleri bulunur.
Edwin Hubble Kimdir?
Edwin Powell Hubble astrofizik alanında yapmış olduğu çalışmalarla 20. yüzyılın en önemli bilim insanlarından birisidir. 1889 yılında Amerika Missouri’de dünyaya gelen Hubble başarılı bir öğrencilik hayatı geçirmiştir. Okul hayatı boyunca basketbolda iyi bir başarı göstermiş ayrıca amatör olarak boks ile de uğraşmıştır. Ailesi ile birlikte 9 yaşında Chicago’ya taşınan Hubble, lise sonrası Chicago Üniversitesi’nde fen bilimleri okumuş, sonrasında babasının isteği üzerine burslu olarak Oxford’da hukuk alanında öğrenim hayatına devam etmiştir.
1913’de babasının ölümü sebebiyle Amerika’ya dönen Hubble İspanyolca, fizik ve matematik dersleri vererek bir dönem öğretmenlik yapmıştır. Ancak astronomiye olan tutkusu ağır basmış yüksek lisans için Yerkes Gözlemevi’ne başvurmuş, burada asistanlık yaparak Nebula adı verilen soğuk puslu lekeler üzerinde tez hazırlamış ve Chicago Üniversitesi’nde bir yandan doktorasını tamamlamıştır.
1917 yılında astronomideki başarıları sebebiyle Mount Wilson Gözlemevi'ne davet edilmiş, ancak 1. Dünya Savaşı sebebiyle araya giren askerliği hayatını geçireceği Wilson Gözlemevi’ndeki görevini bir süre geciktirmiştir. 1919 yılında geri döndüğünde yapımı henüz biten Hooker Teleskobu ile çalışmalarına başlamıştır. 1924 yılı evrendeki ilk keşfiyle beraber evlendiği yıldır. En büyük keşiflerini burada yapmış ve yaşamının sonuna kadar (1953) Wilson Dağı zirvesinde gökyüzünü izlemeye ve astronomiye katkıda bulunmaya devam etmiştir.
Wilson Dağından Gökyüzünde İlk Keşif
Hubble’ın ilk görevi yeni tamamlanan 100 inçlik Hooker Teleskobu ile Samanyolu Galaksisini incelemek, ölçümler yapmaktı. Çünkü o dönem evrenin Samanyolu'ndan oluştuğuna inanılıyordu. Dönemin en büyük diğer astronomlarından Harlow Shapley, Samanyolu'nun düşünüldüğünden 10 kat daha büyük olduğunu ölçmüş ancak evrede başka galaksi olmadığını da iddia etmiştir. Edwin Hubble Shapley’in tekniğini kullanarak yaptığı çalışmalar sırasında keşfettiği bulutsuların başka galaksiler olduğunu iddia etti. İddia etmekle kalmayıp 30 Aralık 1924’de “Sarmal Bulutsulardaki Cepheidler” adlı makalesinde bu iddiasını ispat ederek evrenin pek çok galaksiden oluştuğunu açıkladı.
Cepheid adı verilen değişken yıldızlardan gelen ışıklar üzerinden hesaplama yaparak Samanyolu'na uzaklığını belirlemiştir. Mesafe ölçülmesini sağlayan bu yıldılar sayesinde Hubble ilk keşfini yapmış, dış galaksilerin varlığını ispat etmiştir. Hubble bu hesaplama ile Andromeda bulutsusunun Samanyolu'ndan 1 milyon ışık yılı uzakta olduğunu ölçümlemiş ve bu durumda aslında Samanyolu'nun evrende küçük bir noktadan ibaret olduğunu da kanıtlamıştır.
Çalışmalarına bu yönde devam eden Hubble 1925 yılında ilk galaksi sınıflandırmasını yapmıştır. Çalışmaları sonucu topladığı bilgiler ışığında fizyolojik yapılarına bağlı olarak galaksileri şekillerine ve yapılarına göre gruplara ayırmıştır. “Hubble diyapozon diyagramı” olarak adlandırılan bu sınıflandırma günümüzde de geçerliliği korumaktadır. Edwin Hubble’ın yaptığı bu çalışma evrenin büyüklüğü ile o zamana kadar olan bütün anlayışı kökten değiştirmiş, uzayın keşfi Samanyolu'nun ötesinde galaksilerin keşfine doğru bir yön almıştır.
Hubble Yasası ve Bing Bang Teorisi
Edwin Powell Hubble’ın bilime büyük katkı sağlayan bir diğer keşfi Hubble Yasası olarak tarihe geçmiştir. O dönemde nebulalardan gelen ışığın renk değiştirerek daha kırmızı olduğu biliniyor, ancak sebebi tam olarak açıklanamıyordu. Hubble bu kızıla kayan rengin sebebinin yıldızların uzaklaşması olabileceğini düşünerek asistanı Milson Humason ile ölçümlemelere başladı. Andromeda galaksisinin uzaklık hesaplamaları sonucunda Hubble Yasası ortaya çıktı. Yani bir yıldızda kızıla kayma varsa, o yıldız dünyadan uzaklaşıyor demekti. Bu durumda evrenin genişlediği anlamına geliyordu.
Hubble’ın evrenin statik değil sürekli genişleyen bir yapısının olduğunu keşfetmesi büyük yankı uyandırdı. Albert Einstein 1931’de Wilson Dağı’nda Hubbe’ı ziyaret ederek bizzat tebrik etti. Çünkü 10 yıl kadar önce kendisi evrenin genişlediği ya da daraldığına dair ortaya koyduğu genel görecelik teorisi gökbilimciler tarafından kabul görmemiş ve ters düşmemek için bu teorisini geri çekmişti. Einstein bu durumu “kariyerimin pişmanlığı” şeklinde ifade etmiştir.
Keşfinin yanı sıra dönemin en tanınmış bilim insanlarından biri tarafından tebrik edilmesi Hubble’ı dünya basınında popüler hale getirdi. Wilson Dağı Gözlemevi turistik bir yer haline dönüştü. Evreni bir balon olarak düşünerek, balonun şişmesiyle evrendeki tüm galaksi ve gezegenlerin birbirinden uzaklaştığı görüşü, bugünün Big Bang yani büyük patlama teorisinin temelini oluşturdu. Çünkü bu durumda evrenin başlangıcında yani balon şişmeye başlamadan önce bütün gezegenler ve galaksiler birbirine çok yakındı. Hubble evrenin genişlediğine dair teorisiyle halen yapılan çalışmaların öncüsü olmaya devam etmektedir.
Edwin Hubble’ın Son Çalışmaları ve Ödülleri
Hubble 1942 yılına kadar çalışmalarına aralıksız devam etmiştir. Ancak 2. Dünya Savaşı ile yeniden askerlik görevine çağrılması 1946 yılına kadar ara vermesini gerektirmiştir. O döneme kadar 100 inçlik Hooker isimli teleskopla çalışan Hubble, bu teleskoptan çok daha güçlü 200 inçlik Hale Teleskobunun yapımında çalışmış ve kullanan ilk kişi olma unvanını da almıştır. Hubble çalışmalarını 4 ayrı kitapta toplamış, 64 yaşında hayata veda edene dek Wilson Gözlemevi'nde çalışmaya devam etmiştir.
Bilime sağladığı katkılar Edwin Hubble’a pek çok ödülü de beraberinde getirmiştir. Ancak dikkat çekici bir ödül mücadelesi Nobel ödülleri ile ilgilidir. O dönemde astronominin bir fizik disiplini olarak kabul görmemesi sebebiyle çalışmalarıyla ilgili Nobel için aday gösterilmemiştir. Astronominin bir fizik dalı olarak kabul edilmesi için mücadele etmiş, kendi adına tanıtım kampanyası yapmak için bir reklam ajansı ile de ortak çalışmalar yürütmüştür. Ancak astronominin Nobel kapsamına alınması öldüğü yıl olan 1953’de gerçekleşmiştir. Ölümü sebebiyle Nobel ödülü kazanamasa da bu konuda verdiği mücadele ile astronominin Nobel kapsamına alınmasına katkı sağlamıştır.
Hubble uzay teleskobu onun başarılarını simgeleyen ödüllerden en bilindik olanıdır. NASA tarafından astrofizik alanındaki katkılarından dolayı 1990 yılında uzayın derinliklerine fırlatılan ilk büyük uzay teleskobuna ismi verildi. Ayrıca Ay’daki bir krater ve bir asteroit de yine Hubble olarak adlandırılmıştır. ABD posta servisince 2008'de pulla onurlandırılan Hubble Kraliyet Astronomi Derneği’nin en prestijli ödülü olan Altın Madalya almaya da hak kazanmıştır. Bunun yanı sıra fizikte Franklin Madalyası Lejyon Onur Ödülü, Bruce Madalyası, gibi pek çok madalya ile ödüllendirilen Hubble’ın adı doğduğu yer Missouri’de sayısız üniversite birimine verilmiştir.
Evrene dair bugünün modern anlayışının temellerini oluşturan evrenin büyüklüğü ve genişlemesi üzerine olan keşifleri ile Edwin Hubble halen dünyanın en ünlü gökbilimcileri arasında ismini korumaya devam ediyor.
İstanbul İşletme Enstitüsünde içerik editörü olarak görev almaktadır. Kişisel gelişim ve eğitimlerle ilgili içerik hazırlıyor.