Satrançta Açılışlar Nasıl Yapılır?
Satranç Bilgisi | Açıklama | Önemli Notlar |
---|---|---|
Satrancın Tarihi | Satrancın kökeni M.S. 6. yüzyıla, Hindistan'a dayanır ve o zamandan itibaren dünyaya yayılmıştır. | Oyun kuralları zamanla değişikliklere uğramış ve bugünkü halini 19. yüzyılda almıştır. |
Satrancın Felsefesi | Satranç, stratejik düşünmeyi ve bir konu üzerinde odaklanmayı gerektiren bir zeka oyunudur. | Oyunun sosyalizasyon süreçlerini zenginleştirmesi ve kaliteli vakit geçirmeyi sağlaması bilinen önemli faydaları arasındadır. |
Satranç Tahtası ve Taşları | Satranç tahtası üzerinde 64 kare bulunur. Taşlar 32 adettir: 16 beyaz ve 16 siyah. | Oyundaki 6 farklı taş türü; şah, vezir, kale, fil, at ve piyonlardır. |
Satrançta Açılışlar | Başlangıç hamleleri oyunun ilerlemesini ve sonucunu büyük ölçüde etkiler. | Açılışlar genellikle ilk 12 hamleyi içerir ve taş değişiminin başladığı hamleye kadar olan hamleler olarak tanımlanır. |
Taşların Önemi | Merkez kareleri ele geçirmek ve kontrol etmek çoğunlukla oyunda üstünlük sağlar. | Bu kareler taşların en aktif olarak kullanıldığı alanlardır. |
Hafif ve Ağır Taşlar | At ve fil hafif taşlar, vezir ve kale ise ağır taşlar olarak kabul edilir. | Hafif taşlar genellikle oyuna ilk sürülen taşlar olup, vezir ve kale taşlarını gerektiğinde kullanmak önemlidir. |
Şahın Güvenliği | Şahın güvenliğini sağlamak için genellikle hızlıca rok atılır ve önündeki üç piyon taşını hareket ettirmemek en iyisidir. | Şahı orta yerde bırakmak oyun için oldukça risklidir. |
Piyon Hareketleri | Piyonların hamleleri taşlarınızın diğer hamlelerini engelleyip engellemediğini belirlemek için önemlidir. | Piyonlar geri hamle yapamazlar ve bu yüzden hamlelerinde dikkatli olunmalıdır. |
Yerleştirmeler | Taşların doğru yerlere yerleştirilmesi oyundaki başarıyı büyük ölçüde etkiler. | Hamlelerinizi yaparken taşların etkinliğini ve güvenliğini göz önünde bulundurun. |
Satranç Organizasyonları | Dünya Satranç Federasyonu (FIDE), 1924 yılında kurulmuş olup, Türkiye Satranç Federasyonu ise 1954 yılında kurulmuştur. | Satranç, dünya genelinde bir spor dalı olarak kabul edilir ve düzenli aralıklarla turnuvaları düzenlenir. |
Dünyanın en popüler ve zeka geliştiren oyunlarından biri olan satranç, rakip iki oyuncu tarafından oynanan bir oyundur. Zeka geliştirme oyunu olarak da belirtilir. Satranç oynamak, bireylerin bir konu üzerinde odaklanmasını, stratejik düşünmesini sağlar. Bu oyunu bilen kişilerin sosyalizasyon süreçleri zenginleşir. Aynı zamanda sosyalizasyon içerisinde kaliteli ve keyifli vakit geçirilmesini sağlar.
Tarihsel olarak bakıldığında kökeni M.Ö. 2000’lere kadar dayanan bir oyun olduğuna dair görüşler bulunmaktadır. Kesin kabul edilen görüşe göre M.S. 6. yüzyılda Hindistan’da ortaya çıktığı ve dünyaya yayıldığıdır. Satranç oyunu kuralları zaman içerisinde değişiklikler geçirmiştir. Geçmişten günümüze gelene kadar kurallarda değişiklikler olmuştur. Bugünkü halini alması 19. yüzyılda gerçekleşmiştir. Zeka, strateji ve taktik oyunu olan satranç hakkında daha detaylı bilgi edinelim.
Satranç Oyunu ve Tarihi
Bu oyun çok eski tarihçeye dayanmakla beraber günümüzün en popüler oyunlarından birisidir. M.S. 6. Yüzyılda Hindistan’dan Asya ülkelerine oradan da tüm Avrupa’ya yayılmıştır. 15. yüzyılda soylular arasında popülerliğini koruması ve yaygın olması nedeniyle “kraliyet oyunu” olarak adlandırıldı. Zaman içerisinde oyun kurallarında değişiklikler yaşanarak 19. yüzyılda bugünkü halini aldı. 20.yüzyılla beraber en çok oynanan strateji ve zeka oyunu oldu. Satranç oyunu iki rakip oyuncu tarafından oynanır. Bu oyun için satranç tahtası ve satranç taşları gereklidir. Satranç tahtası üzerinde 64 kare vardır.
Yarısı siyah yarısı beyaz karelerdir. Taşlar ise oyuna başlandığında 32 adettir. 16 beyaz ve 16 siyah taş ile oyuna başlanılmaktadır. Oyunda 6 farklı taş çeşidi bulunmaktadır. Adet ve adlarıyla bu taşlar; bir adet şah, bir adet vezir, iki adet kale, iki adet fil, iki adet at ve sekiz adet piyon diğer adıyla er. Oyuna her zaman beyaz taşa sahip olan oyuncu başlar. Her oyuncu her seferde hamle yaparak oyun gelişir. Amaç rakip oyuncuyu mat etmektir. Bu oyun gittikçe bireyler tarafından ilgi görmektedir. 19. yüzyıldan itibaren düzenli aralıklarla satranç turnuvaları düzenlenmektedir. Buna paralel 1924 yılında Dünya Satranç Federasyonu (FIDE) kurulmuştur. Ülkemizde de Türkiye Satranç Federasyonu 1954 yılında kurulmuştur bu sayede resmi bir nitelik kazanmıştır. Ayrıca satranç oyunu dünyada bir spor dalı olarak kabul edilir.
Satrançta Açılışlar
Satrançta açılış ilkeleri oyunun ilerlemesini ve sonucunu etkileyebilecek ilkelerdir. Satranç oyunu oynarken başlangıç hamlelerini doğru yapmak gerekir. Bu oyun için çok önemlidir. Eğer bu başlangıç hamlelerini doğru yapmayı başarabilirseniz oyunun geri kalanı sizin için kolaylaşır. Satrançta açılış ilkeleri oyuna iyi bir başlangıç yapmayı ve ileri bölümlerde avantaj sahibi olmanızı sağlar. Satrançta açılışlar oyun başını değil oyunun tümünü etkilediğinden çok önemli görülür.
Satrançta açılışlar, kesin bir sınırla belirlenmemiştir. Bazı kaynaklar bu durum için ilk 12 hamleyi hesaba katarlar. Bazı kaynaklar ise taş değişiminin başladığı hamleye kadar olan hamleler olarak tanımlar. Satranç oyunu yukarıda bahsettiğim gibi çok eskilere dayanmaktadır. Yüzlerce yıldır oynanan satranç oyunları izlenmiş buna göre de satrançta açılış ilkeleri belirlenmiştir. Bu ilkeler;
Merkez karelerin önemi: Merkez kareleri ele geçirmek ve kontrol etmek ilk prensip olarak belirtilir. Oyunda e4, e5, d4 ve d5 merkez kare olarak nitelendirilir. Amaç oyunda bu kareleri ele geçirerek rakip oyuncuya üstünlük sağlamaktır. Merkez karelere bu kadar önem kazandıran durum ise taşların aktif olarak kullanıldığı kareler olmasıdır. Bu kareleri elinde tutan oyuncular oyunun ilerleyen hamlelerinde daha rahat taşlarını ilerletirler.
aşları geliştirme: Hafif taşların hızlı şekilde gelişmesini sağlamak gerekir. Hafif taş olarak belirtilen taşlar fil ve at taşlarıdır. Oyuna ilk sokmanız gereken taşlar bu taşlardır. Bu sayede oyunda egemenlik kurma şansınız yüksek olur.
Şahı güvenlik altına almak: Şahı orta yerde bırakmak oyun için oldukça tehlikelidir. Bu yüzden hızlı bir şekilde şah kanadı yönünde rok atmanız gerekir. Satranç oyunu başında rok atmalısınız ve şah önündeki üç piyon taşını kıpırdatmamalısınız.
Ağır taşları gerektiğinde kullanmak: Ağır taşlar vezir ve kale taşlarını temsil eder. Vezir oyunda çok değerlidir. Çok az tarafından kovalanabilme özelliği vardır. İyi bir sebebiniz yoksa vezirinizi kesinlikle erkenden oyuna sürmeyin.
Piyon hareketlerine dikkat etmek: Bu taşlarla yapacağınız gereği olmayan hamlelerden uzak durun. Piyonlarla yapacağınız hamlelerle kendi taşlarının hareketlerini engelleyecek davranışlardan uzak durun. Bu taşlar geri dönüşü olmayan taşlardır. Bu özelliklerinden dolayı geri hamle yapılamayan taşlardır. Bu taşlarla yapacağımız hamle bizim taşlarımızın hamlelerini engelleyip engellemediğinden emin olunması gerekir. Bu dikkate alınarak hamle yapılması gerekir. Aksi durumda ilerleme açısından sorun yaşanır.
Yerleştirmelere dikkat etmek: Oyuncu satrançta açılışta taşlarını uyumlu yerleştirmesi gerekir. Bu sayede taşların gücü arttırılmış olur. Taşlar birbirinden güç almalıdır. Birbirinden güç alamayan taşlar zayıf kalır ve rakiplerin hamlelerine kurban olur.
Kalelere dikkat etmek: Kaleleri üçüncü yatay oluştuktan sonra oyuna sokmayın. Kaleler oyun için değerlidirler. Bu sayede atlar ve fillerin hedefinde olabilirler. Kale, genelde oyuna son giren taşlar olarak anılır. Genellikle arka yatay sırada piyonsuz hatlar bulmak için gidip gelirler. Bu sebepten dolayı da rok atılır.
Aynı taşla iki kez oynanmaz: Açılışlarda iyi ve geçerli bir sebebiniz yoksa aynı taşla iki kez oynamayın. Bir taşla ikinci defa oynamadan önce diğer bütün taşlarınızla oynamanız önerilir. Tüm taşlarını ilk çıkabilen oyuncu atak şansını da kazanan ilk oyuncudur.
Taş geliştirmelere dikkat edin: Diğer taşların önünü engelleyecek şekilde taşlarınız geliştirmeyin. Bu hatayı yaptığınızda başka taşların çıkmasını engelleyebilirsiniz.
Yukarıda verilen satrançta açılış ilkeleri temel kurallardır ve uyulması zorunluluğu yoktur. Bu ilkeler oyununuzu iyi bir şekilde sürdürmenize yardımcı olmayı hedefler. Bu kurallara uymama durumu göstermeniz gereken özel durumlarda mevcuttur. Mat etmek, taş kazanmak vb. durumlar buna örnektir. Amaç bu istisnaları öğrenmeden temel ilkeleri öğrenmenizdir. Bunun içinde online satranç eğitimi almanız gereklidir. Bu sayede oyun kuralları hakkında bilgiler öğrenip satranç oynamaya başlayabilirsiniz. Bu amaca ulaşmak için Enstitü sayesinde online eğitim seçeneğinden faydalanabilirsiniz.
İlgili Eğitim: Satranç Eğitimi
Satranç ve Oyun Sonlandırma Tekniği
Satrançta açılışlar konusu hakkında bilgi verdikten sonra oyun sonlandırma tekniği hakkında da bilgi sahibi olalım. Satrançta açılış ilkelerinde bazı kurallardan bahsettik. Bu kurallar genel olarak oyuna iyi bir başlangıç yapmayı ve ilerleyen bölümlerde avantaj sahibi olmamızı sağlayan kurallardı. Oyun sonlandırma tekniği ise oyun sonunda oluşan tekniğe verilen addır.
Oyuncunun kısıtlı sürede bulduğu kritik doğru hamleler sadece oyuncunun hesap bilgisi, bu ilkeler veya oyun sonu bilgisi ile açıklanamaz. Bu durum oyuncunun oyun sonlandırma tekniği ile geliştirdiği bir durumdur. Oyuncunun doğru yolu bulmasını sağlayan bir tekniktir. Bu oyunda her zaman taktik veya strateji kazandırmaya yetmez. Her zaman rakipleriniz de tuzaklarınıza düşmez. Bu nedenle de oyunu kazanmak isteyen kişiler oyun sonlandırma tekniği geliştirerek oyun kazanmayı hedefler.
Genel olarak bu teknik satrançta öğrenilen tüm hesaplamalar, satrançta açılış ilkeleri, oyun sonu bilgileri dışında satranç oyuncusunun kendi lehine kısıtlı sürede kritik doğru hamleler yapmasını sağlar. Tabi ki öğrenilen tüm hesaplamalar, ilkeler ve bilgiler bu oyun için önemli ve gereklidir. Belli bir seviyeye gelmiş, iyi bir düzeyde oynayan satranç sporcuları bu kuralları pas geçtiği söylenebilir. Yeni başlayan bireylerin bu belirtilen hesaplamalar, ilkeler ve teknikleri bilmesi ve geliştirmesi gerekir. Bu bilgileri öğrendikten sonra bu ayrıntıları kullanabileceklerinin farkında olmaları gerekir.
Sezer AÇİLER, 19 Haziran 1995 tarihinde Sakarya’da dünyaya geldi. 2018 yılında Sakarya Üniversitesi Sosyoloji bölümünü bitirdi. Gayrimenkul danışmanı, stajyer sosyolog ve Felsefe Grubu öğretmeni olarak çalıştı. Sertifika programlarına katıldı. 2019 yılında İstanbul İşletme Enstitüsünde blog yazarı olarak çalışmaya başladı.