Bismarck Sağlık Modeli Nasıldır?
Model Özellikleri | Günümüzdeki Uygulama | Almanya'daki Ödemeler |
---|---|---|
Çalışanların sigorta primlerinin finansmanı | Sigorta primleri şeklinde ortaklaşa finanse edilir | Çalışanların gelirlerinden zorunlu kesilen primler |
Sigorta kurumları kar amacı güdemez | Hala geçerli - Herkesin dahil olduğu bir sistem | Hane halkı geliri üzerinden %1-2 oranında vergi alınır |
Sağlıklı çalışanların iş faaliyetine katılımı | Sağlık durumu veya riskine bağlı olmaksızın gelirler üzerinden orantılı | 18 yaş altı gençler ve çocuklar bu ödeme oranlarından muaf |
Sağlık hizmetlerinin sağlık durumuna bağlı olarak değil, sigorta kapsamında sağlanması | Sağlık hizmetleri finansmanı sadece ücretler değil, farklı kaynaklardan da sağlanır | Hastalık fonları tarafından özel programlar sağlanır |
Pratisyenlerle yapılan sözleşmeler sonucu sevk işlemi | Bağımsız pratisyenlerle yapılan anlaşmalara göre hizmet sunulur | Kamuda yatak sayısının %50'si, kar amacı ile işleyen hastanelerde %17'si, geriye kalan %33, yarı kamu ve yarı özel hastanelerde |
Mesleğe dayalı sigorta sistemi | Farklı sigorta sistemleriyle birleştirilmiş | Hastane yataklarının %50'ye kadarı kamuya ait |
Sağlık hizmetlerinin sunumunda sunucuların ağırlıklı olarak özel olması | Hizmet sunucuları anlaşmalı olarak bulunmakta | Yerel derneklerle yapılan ikili anlaşmalarla sağlanır |
Bağımsız yönetim modeli | Birçok farklı yönetim modeli varken, Bismarck temelinde bağımsız bir modeli korumaktadır | Özel sigorta şirketlerinin %57'si kar amacı güdüyor |
Sağlık hizmetlerinin finansmanında ücretlerin önemi | Farklı kaynaklar da dahil edilmiş durumda | Toplam sağlık sigorta şirketlerinin sayısı 124 |
Ücretlerin mesleklere göre belirlenmesi | Artık değişkenlere bağlı olarak belirleniyor | 42 tane özel sağlık sigortası şirketi bulunuyor |
Almanya’da sanayileşmenin giderek hız kazanması sanayide çalışan kesimlerinin de çoğalmasına neden olmuştur. Özellikle demiryolu çalışmaları başta olmak üzere demir-çelik alanlarında meydana gelen yoğunlaşmalar olmuştu. Bu dönem itibariyle sadece “çalış çalış” düşüncesi hakimdi. Hastalık durumu, fazla çalışma saatleri pek fazla dikkate alınmamıştır.
Durumun böyle olması nedeniyle Alfred Krupp ve Friedrich Harkort girişimcileri tarafından çalışanların durumunu düzeltmek için çalışmalara başlamış ve tam olarak o yıllarda kabul edilmese de Bismarck sağlık modeli kurulduktan çok sonraları 1948 yılında, çalışanlar Prusya kralından çalışanlar adına bir bakanlığın kurulmasını istemişlerdir. Bu girişimcilerin işçiler adına çalışmalarının en temel sebebi ise üretim değerleriydi.
Dönemin girişimcileri olan Krupp ve Harkort daha çok demiryolu ve maden işletmeleriyle ilgileniyorlardı. Bu gibi işlerde çalışan işçiler ağır iş kolları diye ifade edilen işlerde çalışmaktaydılar. Girişimciler tarafından işin devam edilebilmesi işgücüne bağlı olduğu yandsınamaz bir gerçektir. Bu sebepten dolayı sağlıklı çalışanların iş faaliyetine katılması ve üretimin sürekli devam etmesi oldukça önemlidir.
Bismarck Sağlık Sistemi ve Günümüze Uyarlanması Nasıldır?
1800 yıllarda Almanya’nın bir parçası olan Prusya Başbakanı Otto von Bismarck tarafından ismi verilerek kurulmuştur. Bu modelin yapısında çalışan işçilerin maaşlarından yapılan kesintilerle beraber işveren tarafından yapılan sigorta primleri şeklinde ortaklaşa finanse edilen bir sosyal güvenlik sistemi olarak karşımıza çıkar. Bu sağlık sisteminde herkesin dahil olması amaçlanır ve sigorta kurumları kar amacında bulunmazlar. Bismarck sağlık modelinde sunucuların ağırlıklı olarak özele kayma eğilimindelerdir.
Bismarck modeline göre çalışmak sağlıklı olmayı gerektirir ve sosyal sigorta işgücünün bir hak olduğu görüşü söz konusudur. Sigorta bu anlamda işgücünün hastalık ve rahatsızlıkların olduğu zamanları satın alma olarak görülebilirken elbette herkesi kapsamaya yönelik olması beklenemez. Bismarck modelinde temelinde nüfus ve hastalar=gelir durumuna bağlı sigorta primleri=hastalık sigortaları=yapılan sözleşmeler sonucu=bağımsız pratisyenlerle çalışma ve sevk işlemi=şevk işleminin yapıldığı hastaneler şeklinde ilerlemektedir.
Bu sağlık sistemi modelinin finansman, çalışan kesimlerin gelirlerinden zorunlu kesilen primler oluşturmakta ve fon olarak sunulmaktadır. Katkılar bu modelde sağlık durumuna veya riskine bağlı değildir. Ancak gelirler üzerinden orantılı olabilir.
Tablo 1: Temelde Bismarck Modeli ve Günümüze Uyarlanması
Yukarıda yer alan ilgili tabloda Bismarck modelinde günümüze kadar yalnız temel hakların katkıya dayalı olarak ilerlediğini görebiliriz. Sağlık hizmetleri finansmanı sadece ücretler iken günümüzde ücretlerle beraber farklı kaynaklarda dahil edilmiştir. Mesleğe dayalı sigorta sistemi günümüzde farklı sigorta sistemleriyle bir araya gelmiştir. Yardım paketleri açıkça gösterilmişken günümüzde farklı değişkenlere bağlı olarak değişiklik sağlayabilir.
Günümüzde farklı yönetim modelleri yer alırken Bismarck modeli ise temelinde bağımsız bir yönetim modeli bulundurmaktadır. Bu sağlık sistemi modelinde hizmet sunucuları anlaşmalı olarak bulunurken günümüzde ise bu sunuculara anlaşma farklı yollarla sağlanmaktadır.
Almanya’nın Sağlık Sağlayıcıları ve Ödemeleri Nasıldır?
Almanya’da kalıcı oturum izni olan vatandaşlar için sağlık sigortaları gereklilikten öteye zorunluluktur. Bu zorunluluk ülke genelinde 2015 yılında bulunan 124 tane ulusal sağlık sigortası ve diğer özel fonlardan tercih yapılmaktadır. Almanya’daki özel sağlık sigortası sunan şirketlerden 2015 yılı itibariyle toplamda 42 tane özel sağlık sigortası bulunurken bunların 24’ükar amacıyla faaliyetlerine devam ederken 18 tanesi ise kar amacı gütmeyen sağlık sigortasından oluşuyordu.
Sigortanın finansmanın sağlanması amacıyla hane halkı gelirini sağlayan bireyin herhangi bir kronik hastalığı olması durumunda yıllık %1 vermek durumunda iken genellikle hane halkı gelirinin %2 alınmaktadır. Özellikle 18 yaş altı gençler ve çocuklar bu ödeme oranlarından ayrı tutulmaktadır.
Tablo 2: Almanya’da Hizmet Sağlayıcı Kurumlar ve Ödemeleri
Ağırlıklı Olarak Yok Fakat Hastalık Fonları Tarafından Özel Programlar Söz Konusudur.
Pratisyen doktorların üye oldukları yerel derneklerle ikili anlaşmalar yapar ve bu anlaşmalar gereği üye doktorlar tarafından sağlanan hizmetlerin bedeli sağlık sigorta fonları ile sağlanır. Burada sağlık sigorta fonları akredite olmuş derneklerden olması gerekir. Sağlık sigorta fonlarının tavsiyesi, katılımcıların birinci basamak sağlık hizmetlerinden faydalanmalarını sağlamaktır. Fakat ifade edildiği gibi herhangi bir zorlama olmamakla beraber sadece tavsiye niteliğindedir.
Kamu hastanelerinin yatak sayısı bütün (kar amacı olanlarda dahil) hastaların yatak sayısının %50 sini bulundurur. Kalan hasta yataklarının %17 si kar amacıyla işleyen hastanelere aitken geriye kalan %33 ü ise kar amacı gütmeyen hastanelerden oluşmaktadır. Hastanelere sağlanan ödemeler hasta başına ödeme şeklidir. İlgili hastaneler belirli bir alanda uzman olmadıkları müddetçe, istisnai durumları ayırarak ayakta tedavi hizmet vermeleri mümkün değildir.
Bismarck Modelini Kullanan Ülkeler Hangileridir?
Bismarck modelini kullanan ülkeler sırasıyla; Almanya, Avusturya, Belçika, Hollanda, İsviçre, Fransa, Japonya ve Lüksemburg ülkeleridir. Japonya hariç bu ülkeler cografi konumlarından dolayı birbirlerinden etkilemişlerdir.
Almanya’nın ağır sanayi devriminin yaşandığı dönemde günün şartlarına uygun denilebilecek imkanlarla sunulan Bismarck sağlık modeli, sanayi işletmenin devamlılığı için, sanayide çalışan işçilerin sağlık sigortasının yapılması amacıyla ortaya çıkmıştır. Ağır iş yüklerinin içinde oluşabilecek hastalıklar ve sakatlıklarda emeklilik halinde geçinebileceği maddi destek sağlanmasını amaçlamıştır.
Bismarck sigorta fonlarında iyileşmeler yapmadan önce kendi kurumsal işletmelerinde çalışanlarına bu fonları sağladığı görülmektedir. Otto von Bismarck’ın bunları daha önce dikkate aldığı ulusal sağlık sigortasını kurana dek 1883 yılına kadar devam etmiştir. Burada asıl hedef güçlü bir devlet olabilmek için sürekli üreten ve bunun gerekliliği konusunda, sigortaların varlığı bilinmesi gereken bir gerçektir.
Bismarck Modelinin Geleceği Nasıldır?
Günümüzde ağır sanayide çalışan işçilerin yerini robotlar alması, ağrı sanayide meydana gelen daralmalar yerini bilişim ve teknolojiye bırakması nedeniyle Bismarck sağlık finansmanında değişikliklere gidilmiş ve kendisini zamanın şartlarına göre uyarlamıştır. Yeni çalışma şartlarında iş kollarında meydana gelen değişiklikler, evde çalışma seçeneklerinin devreye girmesi, proje bazlı işlerin yapılması ve dönemsel, kısmi zamanlı işlerin gerçekleştirilmesi Bismarck sistemi yerini daha farklı sistemlere bırakacağı anlaşılıyor.
Bağımsız birey bağımsız iş kolu trendinin artığı günümüzde kişiler istedikleri seçenekleri bulundurabilen yeni sağlık sigorta paketlerini tercih etme yoluna gidilmektedir. Bu durumda piyasada yer alan sigorta fonlarının sayılarının artmasına ve rekabet ortamının giderek yükseleceği bir noktaya gidilmektedir. Değişen dünyada bir dönem geçerli olan bir sistemin sürekli devam etmesi, yerine gelen yeni sistemlerle engellenmektedir.
Marmara Üniversitesi'nde Bilgi ve Belge Yönetimi bölümünden mezundur. Birçok yerde editör, içerik editörü olarak görev almıştır.