Türkiye’de ve Yurt Dışında Yabancı Dil Eğitimi
Yöntem | Avantajlar | Dezavantajlar |
---|---|---|
Türkiye'de Özel Ders Almak | Ana dili öğrenmek istediğiniz dil olan bir öğretmenle çalışabilme, daha esnek ders saatleri | Kaliteli bir öğretmen bulmanın zorluğu, dersler genellikle daha pahalı |
Türkiye'de Dil Okulunda Ders Almak | Düzenli ve sistemli bir eğitim, çeşitli dil seviyeleri için farklı sınıflar | Sınıftaki başkalarıyla Türkçe konuşma ihtimali, yeterli uygulama fırsatının olmaması |
Online İngilizce Eğitimi Almak | Esneklik, çeşitli kaynak seçenekleri, genellikle daha ekonomik | Tek başına öğrenim, yüz yüze etkileşimin eksikliği |
Yurt Dışında Dil Eğitimi Almak | Ana dili ile sürekli etkileşim, farklı dil öğrenme ve öğretme metodlarının deneyimi | Yüksek maliyetler, dil bariyeri ve kültür şoku |
Erasmus Programı aracılığıyla Yabancı Dil Öğrenmek | Cultural exchange, farklı bir dil ve kültürel deneyim, çoğu zaman ücretsiz dil dersleri | Dil bariyeri, yeni bir ülkede yalnız kalma riski |
Dil eğitiminin günümüz Türkiye şartlarında artık zorunluluk haline geldiği su götürmez bir gerçektir. Eğitim ve iş başta olmak üzere yabancı dil artık hayatımızın birçok önemli noktasında karşımıza çıkmaktadır. Bu yüzden İngilizce, Almanca, İspanyolca ve Arapça gibi dünya çapında konuşulan dillerden herhangi birini bilmek hayatınızı kolaylaştırabilir. Ancak, dili nerede öğreneceğinizi seçmek kafanızda büyük bir soru işareti yaratabilir. Yabancı dili ne kadar sürede öğreneceğiniz nerede dil eğitimi aldığınıza bağlı olarak değişeceğinden dolayı seçenekleriniz farklılık gösterebilir. Ben bu yazımda, Türkiye’de ve yurt dışında dil eğitimi almanın avantajlarından ve dezavantajlarından bahsederek bir nebze de olsa kafanızdaki soru işaretlerini gidermeye çalışacağım.
Türkiye’de Dil Okulları
günümüz koşullarında, herkesin yurt dışına gitme gibi bir imkânı olmuyor. bu yüzden birçok insan türkiye’de dil eğitimi almaya karar veriyor. özellikle türkiye sınırlarında hayatlarını düzene sokan ve kariyerine türkiye’de başlamış insanlar için özel dersler ve kurslar birer seçenek haline geliyor. öğrenmek istediğiniz dili seçtikten sonra özel hoca veya dil okulu araştırmaya başlayın. öncelikle, arkadaş çevrenizde dil ile haşır neşir olan arkadaşlarınıza sorun. tatmin olmadıysanız, internet üzerinden araştırmaya devam edin. bulduğunuz dil okulları hakkındaki yorumları okuyup yüz yüze görüşmeye gidin. dil eğitimi alırken dikkat edeceğiniz en önemli nokta; özel hoca tercih ettiyseniz hocanızın “native speaker” olmasıdır, yani ana dili almak istediğiniz yabancı dil olan bir hocadan eğitim almanız sizin için faydalı olur. dil okulu tercih ettiyseniz de derslerinizin bir kısmına “native speaker” hocalardan birinin gireceğinden emin olun. bunun yanında online ingilizce eğitim fırsatlarını da değerlendirebilirsiniz.
Yabancı Dil Pratik Haline Gelmeli
Yakın bir arkadaşım İngilizce Dil Eğitimi almak istediğini söyledi. Bir yandan o bir yandan ben özel hoca istemediği için dil eğitim okullarını araştırdık. Daha önce de dediğim gibi öğrenmek istediği dile hâkim, yani İngilizce’yi ana dili gibi konuşan en az bir hocanın olmasına dikkat ederek dil okulunu tercih etti. Ancak başladığı ilk haftalarda, sınıfta Türkçe konuşanların olduğunu söyledi. Derslerde Türkçe’yi unutması ve Türkçe konuşmamaya, düşünmemeye ve çevresinde konuşan varsa duymamaya çalışması gerektiğini söyledim. Ancak çok zorlandığını söyleyince ben de ona hocayla görüşmesini ve bu duruma bir çözüm önermesini tavsiye ettim. Bu durumu çözdükten sonra dersi derste bırakmaması gerektiğini ve elinden geldiğince pratik yapmasının dil eğitimi için önemli olduğunu söyledim. Önerdiğim online ingilizce eğitim veren sitelere üye olup okuma, dinleme, yazma ve konuşma pratiği yapmaya başladı. Günlük hayatında öğrendiklerini uygulayabilmek için dili ana dili gibi İngilizce konuşan arkadaşlar edindi. Derslere başladıktan kısa bir süre sonra İngilizceyi duyduğunda rahat anlayamadığından ve konuşamadığından bahsetti. Ben de ona hala benim de uyguladığım yöntemleri denemesini söyledim. Bol bol İngilizce seviyesine uygun kitaplar okuması, Türkçe altyazılı yabancı dizi ve film izlemesi gerektiğini belirttim. Zamanla İngilizceyi anlamaya başladığında altyazıyı İngilizce’ye çevirip, izlediği dizileri ve filmleri tekrar izlemesinin faydalı olacağını anlattım. Arkadaşım yaklaşık 6 ay sonra, İngilizceyi iyi derecede hem anlamaya hem de konuşmaya ve alt yazı olmadan rahatlıkla dizi ve film izlemeye başladı.
Yurt Dışı Dil Olanakları
Yurt dışında eğitim alma imkânınız varsa bu sizin için hem daha zorlu hem de daha kolay bir süreç anlamına gelebilir. Yurt dışında dil eğitimine karar verdikten sonra gideceğiniz dil okulunu belirlemek için dil eğitim danışmanlarına başvurabilir ya da kendi araştırmalarınız doğrultusunda seçip eğitim almaya başlayabilirsiniz. İstediğiniz dilin ana vatanına gitmenizi tavsiye ederim. Gittiğiniz ülkede alacağınız eğitim o ülkenin diline hâkim olan hocalar tarafından veriliyor. Türkiye’den farklı dil öğrenme sistemleri ile karşılaşabilirsiniz. Başta zorlanabilirsiniz. Ancak zamanla alışacaksınız. Her ülkenin ve insanın dil öğrenme ve öğretme sistemleri farklıdır ve öğrenme hızınız bu duruma göre değişiklik gösterebilir. Yurt dışında dil öğrenirken Türkçe’ye maruz kalmanız neredeyse imkânsız. Gittiğiniz şehrin dört bir yanında ana dilin konuşulduğunu göreceksiniz. Zamanla bu duruma alışıp yazılanların ne anlama geldiğini anlayacaksınız.
Yabancı Dil Öğrenmede Erasmus Yöntemi
Lisans öğrencisiyken Erasmus + programı ile 6 aylığına Polonya’nın Katowice şehrine gittim. Yabancı dil bilmeme rağmen başta çok tedirgindim. Lehçe diline dair hiçbir şey bilmiyordum. İngilizce’den çok daha farklı bir dildi. İlk başlarda sözlüklerden ve sağdan soldan İngilizce bilen insanlardan yardım alarak bir şekilde istediğimi dile getirdim. Daha sonra gittiğim okulda Erasmus+ öğrencileri için Lehçe dersler verildi. Yeni bir dil öğreneceğim için çok heyecanlıydım ama derslere girdiğimde gördüklerim beni endişelendirdi. Ne İngilizce gibi yazılıyordu ne de İngilizce gibi kolay okunuyordu. Derslere başladıktan bir süre sonra artık kulak aşinalığı kazandım ve sınıftaki arkadaşlarımla yarım yamalak da olsa Lehçe konuşmaya çalıştık. Böylelikle hem dil üzerinde hakimiyet kurup akıcılık kazanacaktık hem de bol bol pratik yapmış olacaktık. Markete gittiğimde artık neyin ne olduğunu anlayabiliyor, kısa kısa cümleler kurabiliyordum. Ana dili Lehçe olan arkadaşlar edindim ve Lehçe’yi daha kolay öğrenmeye başladım. Polonya’da sadece Lehçe öğrenmedim aynı zamanda Polonya’nın kültürünü de öğrendim. Kültür ve dil etkileşim içinde olduğu için Polonya ve Lehçe zamanla kafamda anlam kazanmaya başladı. Yöresel yemeklerini, kıyafetlerini, gelenek ve göreneklerini, tarihi yerlerini kısacası Polonya’yı Polonya yapan her şeye dair fikir edindim.
Türkiye’de sadece istediğiniz dili öğrenebilirsiniz. Ancak yurt dışında gittiğiniz ülkenin kültürünü tanıyarak dil daha anlaşılır bir hale gelir ve günlük hayatınızın bir parçası olur. Türkiye’de dil öğrenmeye çalışırken akıcılık kazanmakta zorlanabilirsiniz ancak yurt dışında bu imkânsız. Yurt dışında dil öğrenmek çok daha keyifli bir hal alıyor. Şöyle ki, Türkiye’de öğrenmeye çalışırken sadece o dilin dil bilgisini ve daha sonra fırsat kalırsa konuşma kısmını öğreniyorsunuz. Ancak yurt dışında istediğiniz dili konuşarak, dinleyerek yani pratiğe dökerek öğreniyorsunuz. Aynı zamanda yeni bir kültürü yakından tanıma fırsatınız oluyor. Türkiye’de dil öğrenilmez demiyorum ama dil eğitimi çok daha fazla emek gerektiriyor. Ana vatanında daha sosyal ve kültürel bir çevrede istediğiniz dili öğrenmek çok daha keyifli ve kolay olabilir.
İstanbul İşletme Enstitüsünde yazılarının yayınlanmasını isteyen konuk yazarlarımız için oluşturulan bilgi kartıdır. Birçok alanda ve disiplindeki yazıları bu hesap üzerinde bulabilirsiniz.