Kadına Yapılan Şiddetin Gerekçesi Olmaz
Şiddet Türü | Kaynak | Bilgi |
---|---|---|
Fiziksel Şiddet | Gezi Araştırma Şirketi | Kadınların %44.7'si fiziksel şiddet gördüğünü ifade etmiştir. |
Psikolojik Şiddet | Gezi Araştırma Şirketi | Kadınların %67.8'i eşlerinin kendilerini öldürmesinden korkmaktadır. |
Cinsel Şiddet | Gezi Araştırma Şirketi | Cinsel şiddet vaka sayısı belirtilmemiştir ancak toplam şiddet oranına dahildir. |
Duygusal Şiddet | Gezi Araştırma Şirketi | Duygusal şiddet vaka sayısı belirtilmemiştir ancak toplam şiddet oranına dahildir. |
Kadın Cinayetleri | Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu | 2018'de 440, 2019'un ilk yarısında ise 214 kadın öldürülmüştür. |
Şiddet Alan Kadın Oranı | Gezi Araştırma Şirketi | Kadınların %44.7'si şiddet gördüğünü söylemiştir. |
Şiddetten Korkan Kadın Oranı | Gezi Araştırma Şirketi | Kadınların %67.8'i eşlerinin kendilerini öldürmesinden korkuyor. |
Kadın Cinayeti Korkusu | Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu | Çalışmaya katılan kadınların büyük bir kısmı eşleri tarafından öldürülme korkusu taşımaktadır. |
Şiddet Artış Oranı | Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu | Şiddet olayları her geçen yıl artış göstermektedir. |
Kadın Cinayeti Sayısı | Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu | Ülkemizde 2018 yılında 440, 2019'un ilk 6 ayında ise 214 kadın hayatını kaybetmiştir. |
Ülkemizde her geçen yıl kadına şiddet olayları artmaktadır. Psikolojik, fiziksel, cinsel, duygusal gibi pek çok türü bulunan şiddet ülkemizin kanayan yarası haline gelmiştir. Gezi Araştırma Şirketi'nin araştırmasına göre kadınların yüzde 44.7'si şiddet gördüğünü söylerken bunların yüzde 67.8'i eşlerinin kendilerini öldürmesinden korkuyor. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun araştırmasına göre ise, 2018 yılında 440 kadın; 2019'un ilk yarısında ise 214 kadın öldürülmüştür.
Güneydoğu’da Kadına Şiddet Çok Fazla
Eğitimin düşük olduğu Güneydoğu Anadolu Bölgesi şiddetin en çok görüldüğü bölge iken en az görüldüğü bölge Ege Bölgesidir. Eğitim seviyesi arttıkça kadına şiddet olayının azaldığı görülmektedir. Eğitim durumlarına bakarsak 2016 verilerine göre lisans mezunu yüzde 22.6'sı, lise mezunu yüzde 44, ilkokul mezunu kadınların yüzde 65' i şiddet görmektedir.
Kadınlar Eşlerini Neden Terk Etmiyor?
Kadınların gideceğinin yerinin olmaması, çevredekiler ne der kaygısı, çalışabildiği bir işlerinin olmaması, erkek tarafından devamlı bastırıldığından sağlıklı karar verememesi, özgüveninin olmaması, yaşananları değiştirebileceğine inanıp kısır döngü yaşaması veya eğitimlerinin olmaması gibi nedenler evlerini veya eşlerini terk etmelerine engel olmakta.
Kadınlar kişisel, sosyal, ekonomik gibi birçok sebepten dolayı eşlerini terk edemiyor. Evli erkekler uyguladığı her şiddetin sorumluluğunu eşlerine yüklüyor. Kadın ise eşinin bir daha bunu tekrarlamayacağını düşünerek sabrediyor. Şiddete her sabrediş bir sonraki şiddetin ön basamağı oluyor.
Sonrasında bu durum bir çeşit kısır döngü oluşturuyor. Bir kereden bir şey olmaz ya da bir daha tekrarlanmaz denilen kadına şiddet evin içine hiç gitmemek üzere yerleşiyor. Uzmanlara göre kadınlar şiddetin bitmesini istiyorlar, ilişkilerinin değil. Evlerine kanca atan bu şiddeti yok etmek için yıllarca kendilerini heba edip duruyor kadınlar.
Şiddet Gören Kadınlar Nereye Başvurmalı?
Şiddet gören kadınlar en yakın polis merkezine, jandarma Karakoluna, Adli makamlara Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüklerine, Sağlık Kuruluşlarına, Şiddet Önleme ve İzleme Merkezlerine müracaat edebilir. Şikayet için gittiği yerlere 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanuna göre hiçbir ücret ödemez.
Şiddet Mağduru Kadın Nasıl Korunur?
6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun şiddeti derhal önlemeye ve gerekli desteği sağlamaya yöneliktir. Bu Kanun gereğince şiddete maruz kalan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan herkes, ilgili makam ve kurumlara başvurabilir. Bu kurum ve makamlar şiddete uğrayan ve şiddete uğrama tehlikesi içinde bulunan kişilerin bizzat başvurması zorunlu değildir. Şiddeti öğrenen veya tanıklık eden kişiler de başvurabilir.
Kadına yönelik şiddet mağduru veya şiddete uğrama tehlikesi altında bulunanlar bulundukları yerin yakınındaki polis veya jandarma karakoluna başvurarak şikayet edebilirler. Polis veya jandarma, derhal tedbir alınması gereken durumlarda önleyici ve koruyucu tedbirleri alır, diğer durumlarda Cumhuriyet savcılığına yönlendirir.
Toplum Olarak Dur Demeliyiz
5
Günümüzde kadına şiddet normalleştirilmeye çalışılıyor. Özellikle çekilen filmler topluma şiddeti olağan bir şeymiş gibi lanse ettiriliyor. Gençlerimize şiddeti sevginin, kıskançlığın sembolü imajı yaratılıyor. Devletimizin bu filmleri denetlemesi için şikayetlerde bulunmalıyız. Şikayetlerimizi Radyo ve Televizyon Üst Kuruluna bildirmeliyiz.
Toplum olarak bu konuda bir ve tek yürek olmalıyız. Hep susturulup bastırılan kadınların millet olarak sesi olmalıyız. Bir yerde bir şiddet olayı varsa mağdur insana hepimiz destek çıkmalı, ona ne yapması gerektiği konusunda yardımcı olmalıyız. Şiddet uyguladığı tespit edilen insanlar cezai işlemin yanı sıra psikolojik tedavi de görmesi gerektiği unutulmamalıdır.
Şiddetin Gerekçesi Olmaz
Bir kadın ne yaparsa yapsın asla ama asla şiddeti hak etmez. Kadına şiddet sebebi ne olursa olsun affedilemez bir şeydir. Şiddet tedavi edilmesi gereken ciddi bir ruhsal bozukluktur. Peygamberimiz Hz. Muhammed(sav) "Sizin en hayırlınız, ehline karşı en iyi davrananızdır" demiştir. Atatürk de kadınlar için “Ey kahraman Türk kadını! Sen yerde sürünmelere değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın” diyerek kadınlara verilmesi gereken değeri en güzel biçimde dile getirmiştir.
Yazar: Gülay Denizci
İstanbul İşletme Enstitüsünde yazılarının yayınlanmasını isteyen konuk yazarlarımız için oluşturulan bilgi kartıdır. Birçok alanda ve disiplindeki yazıları bu hesap üzerinde bulabilirsiniz.