Değişimi Yaymak Nedir?
Konu | Açıklama | Önem |
---|---|---|
İnsan Kaynakları ve Organizasyonel Değişim | İnsan Kaynakları yönetiminin, hem değişim sürecini desteklemek hem de tüm çalışanların bu sürece dahil olmalarını sağlamak görevi vardır. | Çalışanların değişim sürecinde kaybetme riski bu departman aracılığıyla engellenebilir. |
Stratejik Planların Paylaşılması | Kurumsallaşma ile ilgili stratejik planların özellikle üst ve orta seviye yöneticiler ile paylaşılması gerekmektedir. | Bu durum, yöneticilerin sürece dahil olmalarını sağlar ve organizasyon ile bağlarını güçlendirir. |
Değişim Direncinin Kırılması | İşletme içinde değişimin temsilcileri, değişimi yayarak dirençleri kırmaya çalışmalıdır. | Değişime yönelik direncin yönetim üzerinde etkisi azalır ve durum kontrol altına alınabilir. |
Kurumsallaşma ve Direnç | Kurumsallaşma, organizasyonları temelden değiştirebilecek etkiye sahip bir süreçtir. | Bu sürece ne kadar doğru bir şekilde dâhil olunursa, direnç de o kadar az olacaktır. |
Kültür ve Bireysel Fikirlerin Etkileşimi | Kurum kültürü bireysel fikirler üzerinde belirleyici etkiye sahip olabilir. | Bu durum, değişim sürecini etkileyebilir ve daha hızlı adapte olunmasını sağlamak için bireysel fikirlerin dikkate alınması önemlidir. |
Yönetimin Görevi | Yönetimin görevi, kurumsallaşma ve değişimi tüm departmanlara yaymaktır. | Bu, organizasyonun tümünü değişim sürecine dâhil eder ve değişim daha kolay gerçekleşir. |
Süreçlerin Yenilenmesi | Kurumsallaşma sürecinin ve işletmenin yazılı süreçlerinin sürekli olarak yenilenmesi gerekmektedir. | Organizasyonun gelişimini ve ilerlemesini sağlar. |
Değişim Beklentisi | Değişim, yalnızca insandan değil, kurumlardan da beklenmelidir. | Organizasyonun dış dünyada meydana gelen değişimlere ayak uydurması ve güncel kalmayı başarması için önemlidir. |
Sosyo-Ekonomik Koşullar | Bireylerin ve organizasyonun içinde bulunduğu sosyo-ekonomik koşullar değişebilir. | Kurumsallaşma ve değişim süreci, bu değişimleri yönetmekte ve organizasyonun ayakta kalmasını sağlamaktadır. |
Çalışanların Rolü | Çalışanlar, değişim sürecinde değerli birer parça olmalı ve bu değeri organizasyon içinde hissetmelidirler. | Çalışanların motivasyonu ve işletmeye bağlılığı, değişimin başarısı açısından önemlidir. |
Kurumsallaşma sürecinde organizasyonlar kişilere bağımlılıktan kurtulurken onların işletmenin değerli birer parçası olduğunu unutmamalı ve bunu diğer çalışanlara/yöneticilere fark ettirmelidir. Aksi bir fikir yaratmak veya olumlu-olumsuz herhangi bir aksiyon almayarak değerli çalışanların işten ayrılmalarına ya da farklı sebeplerle kaybına neden olunabilir. İnsan Kaynakları yönetimi departmanına bu aşamada büyük rol düştüğünü söylemek doğru olacaktır. Hem organizasyonun değişim sürecini destekleyerek bu değişimi kolaylaştırmak hem de çalışanların bu değişim sürecinde aynı yolda olmalarını ve değişip dönüşmelerini sağlamak gibi iki misyonu vardır.
Değişim ve Kurumsallaşma
İşletmelerde kurumsallaşma süreçlerinin birçok faydası vardır. Bunlarda ilki kurumsallaşma süreciyle ilgili stratejik planların paylaşılmasıdır. Burada özellikle üst ve orta seviye yöneticiler ile paylaşılması onların sürece dahil edilerek değişimin parçası ve paydaşı haline getirilmeleri organizasyon ile bağlarının sağlamlaşması için büyük fayda sağlayacaktır. İşletmede paydaş olan herkes değişimin temsilcisi olarak organizasyonun tümüne bunu yayma konusunda hevesle çalışacaktır. Sonuç olarak baktığımızda değişime olan direnç dalgaları çalışanlar arasında kırılarak yönetime en az etki ile yansıyacak belki de hiç yansımayacaktır.
İşletmeleri temelden değiştirecek birçok hareketlerin olduğunu biliyoruz. Bu hareketler çoğu zaman dirençle karşılaşır. Kurumsallaşma gibi organizasyonları temelden değiştirecek etkideki hareketler ne kadar açıklıkla yapılırsa o kadar az direnç yaratacaktır. Günümüzde değişime direnç sıkça karşılaştığımız bir durum. Bunu iş hayatında kurumsallaşma sürecini yöneten birçok kişi mutlaka görmüştür. Değişime karşı direnç ile karşılaşılması çok yüksek olasılıktır. Bunun yüzde yüz olacağı ve olumsuz bir durum olduğunu özellikle vurguladığımı fark etmişsinizdir. Bunun nedeni değişime olan direncin toplumun %55'inden fazlasını oluşturmasıdır. Bu birçok sektörde karşılaşılan bir sorun. Sadece iş hayatı demekle yetinemeyiz. Bununla birlikte eğitim, sağlık ve diğer alanlarda değişime olan direnci sürekli olarak görebiliyoruz. Ayrıca kurum kültürünün bireysel fikirleri domine ettiği biliniyor. Ayrıca bireysel fikirler ne kadar değişime açık olursa olsun, değişim karşısında ne kadar çabuk adapte olursa olsun genelin potasında eriyecekleri sosyolojik olarak bilinmektedir.
Kurumsallaşma ve Yönetimin Görevi
Son olarak özetleyecek olursak tüm bu veriler ışığında yönetimin görevi kurumsallaşma ve değişimi kademe kademe tüm departmanlarda ve süreci kademelendirerek yaymaktır. Değişmek ve dönüşmek tüm yaşayanlar için olduğu gibi organizasyonlar için de hayatta kalmalarını sağlayacak hareketi verecektir. Unutulmaması gereken şey işletmelerde kurumsallaşmanın ve yazılı süreçlerin işletmenin ve personelin ihtiyacına göre sürekli olarak yenilenmesi gerekliliğidir. Değişim yalnızca insandan değil kurumlardan da beklenmelidir. Çünkü organizasyonu oluşturan bireyler ve organizasyonun içinde bulunduğu sosyo-ekonomik koşullar asla sabit kalmayacaktır.
İstanbul Ünivertesi'nde Sosyoloji bölümünden mezun olmuştur. Birçok alanda sertifika sahibidir. İstanbul İşletme Enstitü blog bölümünde içerik üretmektedir.