AnasayfaBlogAlmanca Emlak Danışmanlığına Giriş: Temel Terimler ve İfadeler
Almanca Öğreniyorum
Almanca Emlak Danışmanlığına Giriş: Temel Terimler ve İfadeler
27 Temmuz 2024
Emlak sektörü, kültürel ve dilsel bariyerlerin ötesine geçen bir alan olarak kendini göstermektedir. Özellikle Avrupa gibi farklı dillerin ve kültürlerin iç içe geçtiği bir kıtada, Almanca gibi yaygın bir dili bilmek emlak danışmanları için büyük bir avantajdır.
Benim Almanya'daki emlak maceram, bu dilin ve kültürün ne kadar kritik olduğunu ilk elden öğrenmemi sağladı. Şimdi size bu deneyimlerim ışığında, Almanca emlak danışmanlığı için önemli olan bazı terimler ve ifadelerden bahsedeceğim.
Kendi Deneyimlerimden Öğrendiklerim
Almanya'ya ilk taşındığımda, dil engeli benim için en büyük zorluklardan biriydi. Emlak piyasasında yer edinmeye çalışırken, Almanca bilgimin ne kadar yetersiz olduğunu fark ettim. Bu süreçte birçok hata yaptım, yanlış terimler kullandım ve hatta bazen yanlış anlaşılmalara neden oldum. Ancak bu hatalar, bana Almanca emlak terimlerini ve bu terimlerin doğru kullanımını öğrenmemde yardımcı oldu.
İlk Gözlemim: Kültürel Farklılıklar
Almanya'ya ilk geldiğimde, insanların ev sahibi olma kültürünün ne kadar farklı olduğunu gözlemledim. Türkiye'de insanlar genellikle ev sahibi olmayı tercih ederken, Almanya'da kira kültürünün ne kadar yaygın olduğunu görmek beni şaşırttı. Bu durum, emlak danışmanları için kira anlaşmalarını yönetmenin ve kira sözleşmeleri konusunda bilgi sahibi olmanın ne kadar önemli olduğunu ortaya koydu.
Almanca Emlak Danışmanlığının Önemi
Almanya, Avrupa'nın en büyük ekonomilerinden biri olmasının yanı sıra, emlak piyasasının da oldukça canlı olduğu bir ülke. Bu yüzden, Almanca bilmek emlak danışmanları için büyük bir avantaj sağlar. Almanca diline hakim olmak, müşterilerinizle daha güçlü bir bağ kurmanıza ve güven oluşturmanıza yardımcı olur. Benim deneyimlerimde, Almanca konuşabilen bir emlak danışmanı olarak, Almanca konuşmayan meslektaşlarıma göre daha fazla müşteri kazanabildim.
Almanca Emlak Terimlerini Anlamak
Almanca emlak danışmanlığına dair terimleri öğrenmek, işinizi daha profesyonel ve güvenilir bir şekilde yapmanıza olanak tanır. İşte Almanca'da bilmeniz gereken bazı temel emlak terimleri:
Wohnung (Daire): Almanca’da en sık kullanılan terimlerden biri olan 'wohnung', daire anlamına gelir. Bu terimi öğrenmek, müşteri görüşmelerinde doğru iletişimi sağlamanın ilk adımıdır.
Haus (Ev): Müstakil veya ikiz evler için kullanılan bu terim, emlak danışmanlarının en sık karşılaştığı kelimelerden biridir.
Miete (Kira): Kira sözleşmeleri, Almanya'da yaşayan veya yatırım yapmak isteyen yabancılar için büyük bir öneme sahiptir. "Miete" terimi, kira işlemleri sırasında sıkça kullanılır.
Makler (Emlakçı): Kendinizi tanıtırken kullanmanız gereken terimlerden biri 'Makler'dir. "Ich bin ein Makler" demek, müşterilerinize kim olduğunuzu net bir şekilde belirtmenizi sağlar.
Besichtigung (İzleme/Gösterme): Gayrimenkul gösterimleri için kullanılan bu terim, emlak danışmanlarının işinin vazgeçilmez bir parçasıdır.
Vertrag (Sözleşme): Her emlak işleminin sonunda gelen bu terim, bir anlaşmayı tamamlamak için gereklidir.
Kendi Bakış Açımdan Öneriler
Almanca emlak danışmanlığı yaparken öğrendiğim bir şey de, müşterilerle samimi bir ilişki kurmanın ne kadar önemli olduğudur. Almanca dilinde yeterince hakim olmadığım zamanlarda, samimi bir yaklaşım ve açık bir iletişim tarzı benim için kurtarıcı oldu. Ayrıca, dil öğrenmenin en iyi yollarından biri pratik yapmaktır. Ben de bu yüzden Almanca dil kurslarına katıldım, Almanca konuşan arkadaşlarla vakit geçirdim ve mümkün olduğunca Almanca içerikli materyaller okudum.
Emlak Danışmanlığında Almanca'nın Avantajları
Almanca, Avrupa'nın birçok bölgesinde konuşulan bir dil olmasının yanı sıra, Almanya'nın güçlü ekonomisi nedeniyle de büyük bir öneme sahiptir. Almanca bilmek, sadece Almanya'da değil, Avusturya, İsviçre ve diğer Almanca konuşulan ülkelerde de iş imkanları sunar. Emlak danışmanları için bu durum, daha geniş bir müşteri tabanına ulaşma fırsatı yaratır.
Müşteri İlişkilerini Geliştirme
Almanca konuşabilen bir emlak danışmanı olarak, müşteri ilişkilerini geliştirmek benim için daha kolay oldu. Müşterilerimle aynı dili konuşabilmek, onların ihtiyaçlarını ve beklentilerini daha iyi anlamamı sağladı. Örneğin, bir müşterim bana Almanca'da "Wohnung" ve "Haus" terimleri arasındaki farkı bilip bilmediğimi sorduğunda, doğru yanıt verebilmem, onların bana olan güvenini artırdı.
Profesyonel Görünüm
Almanca bilmek, profesyonel bir görünüm kazandırmanın yanı sıra, iş görüşmelerinde ve pazarlık süreçlerinde de büyük avantajlar sağlar. Almanca emlak terimlerine hakim olmak, kendinizi daha yetkin ve güvenilir bir profesyonel olarak tanıtmanıza yardımcı olur.
Almanca Emlak Danışmanlığına Giriş
Almanca emlak danışmanlığına giriş yapmak, sadece dil bilgisi gerektiren bir süreç değil, aynı zamanda kültürel farkındalık ve iletişim becerilerini de içerir. Almanca terimleri öğrenmek ve doğru bağlamda kullanmak, müşterilerle daha güçlü ve güvenilir bir ilişki kurmanın anahtarıdır.
Dil Pratikleri ve Tavsiyeler
Dil pratikleri yapmak, Almanca emlak danışmanlığına giriş yapmanın en etkili yollarından biridir. Ben, Almanca dil kurslarına katılarak ve yerel emlak etkinliklerine katılarak dil becerilerimi geliştirdim. Ayrıca, Almanca emlak terimleri içeren kitaplar okuyarak ve Almanca konuşan meslektaşlarla pratik yaparak kendimi geliştirdim.
Almanca Emlak Danışmanlığında Uzmanlaşma
Almanca emlak danışmanlığı, sadece dil bilgisi değil, aynı zamanda kültürel farkındalık ve etkili iletişim becerileri gerektiren bir alandır. Benim kendi deneyimlerimden öğrendiğim en önemli şey, Almanca bilmenin müşterilerle güçlü ve güvenilir bir ilişki kurmada büyük bir avantaj sağladığıdır. Almanca emlak terimlerini öğrenmek ve bu terimleri doğru bağlamda kullanmak, emlak sektöründe profesyonel bir görünüm kazanmanıza yardımcı olur.
Almanca emlak danışmanlığı yaparken, sürekli pratik yaparak ve dil becerilerinizi geliştirerek kendinizi bu alanda uzmanlaştırabilirsiniz. Unutmayın ki dil öğrenmenin ve kullanmanın en iyi yolu, gerçek hayatta bu dili kullanmaktır.
Bu yüzden Almanca emlak terimlerini günlük hayatta bol bol kullanın ve kendinizi geliştirme fırsatı bulduğunuz her an bu dilde konuşmaya özen gösterin. Böylece hem dil seviyenizi artıracak hem de emlak danışmanlığı alanınızda uzman bir isim olma yolunda ilerleyeceksiniz!
Gayrimenkul Danışmanlığı
Örnek Diyalog: Um den besten Preis für Ihr Haus zu bekommen, sollten Sie sich an eine professionelle Immobilienberatung wenden.
Türkçe: Ev için en iyi fiyatı alabilmek adına, profesyonel bir emlak danışmanlığına başvurmalısınız.
Gayrimenkul alım ve satımı
Örnek Diyalog: Beim Treffen mit dem Makler ging es hauptsächlich um den Kauf und Verkauf von Immobilien.
Türkçe: Emlakçı ile yapılan toplantıda esas olarak gayrimenkul alım satımı konusu ele alındı.
Kira kontratı
Örnek Diyalog: Bevor wir die Schlüssel bekommen, müssen wir noch den Mietvertrag unterschreiben.
Türkçe: Anahtarları almadan önce kira sözleşmesini imzalamamız gerekiyor.
Satış sözleşmesi
Örnek Diyalog: Bevor wir den Schlüssel übergeben, müssen wir sicherstellen, dass Herr Müller den Kaufvertrag vollständig gelesen und unterschrieben hat.
Türkçe: Anahtarı teslim etmeden önce, Bay Müller'in satış sözleşmesini tamamen okuyup imzaladığından emin olmamız gerekiyor.
Arsa
Örnek Diyalog: Herr Müller zeigte auf die Landkarte und sagte: Grundstück Nummer fünf steht ab nächster Woche zum Verkauf.
Türkçe: Bay Müller haritaya işaret etti ve dedi ki: Beş numaralı arsa önümüzdeki haftadan itibaren satışa çıkacak.
Konut binası
Örnek Diyalog: In diesem modernen Wohngebäude gibt es über zwanzig verschieden geschnittene Wohnungen.
Türkçe: Bu modern konut binasında yirmiden fazla farklı şekilde tasarlanmış daire bulunmaktadır.
Ticari gayrimenkul
Örnek Diyalog: Ich habe gehört, dass die Gewerbeimmobilie an der Ecke nächste Woche zum Verkauf steht und überlege, ob das eine gute Investitionsmöglichkeit wäre.
Türkçe: Köşedeki ticari gayrimenkulün önümüzdeki hafta satışa çıkacağını duydum ve bunun iyi bir yatırım fırsatı olup olmadığını düşünüyorum.
Emlakçı komisyonu
Örnek Diyalog: Beim Kauf dieser Wohnung müssen wir zusätzlich zur Kaufsumme auch noch die Maklerprovision einplanen.
Türkçe: Bu dairenin alımında, satın alma bedeline ek olarak emlakçı komisyonunu da hesaba katmamız gerekiyor.
Noter ücretleri
Örnek Diyalog: Entschuldigen Sie, wie hoch sind die Notargebühren für die Beurkundung dieses Vertrags?
Türkçe: Özür dilerim, bu sözleşmenin onaylanması için noter ücretleri ne kadar?
Tapu sicili
Örnek Diyalog: Um herauszufinden, wer der Eigentümer des Grundstücks ist, sollten wir einen Blick ins Grundbuch werfen.
Türkçe: Arsa sahibinin kim olduğunu öğrenmek için, tapu siciline bakmamız gerekiyor.
Tapu devir harcı
Örnek Diyalog: Beim Immobilienkauf in Deutschland musst du auch die Grunderwerbsteuer einkalkulieren, die je nach Bundesland bis zu 6,5% des Kaufpreises betragen kann.
Türkçe: Almanya'da gayrimenkul satın alırken, federal eyalete bağlı olarak satış fiyatının %6,5'ine kadar çıkabilen tapu devir vergisini de hesaba katmalısın.
İpotekli Kredi
Örnek Diyalog: Ich habe bei der Bank nachgefragt, ob sie mir ein Hypothekendarlehen für den Hauskauf gewähren können.
Türkçe: Bankaya, ev alımı için bana ipotek kredisi sağlayıp sağlayamayacaklarını sordum.
Finansman Taahhüdü
Örnek Diyalog: Nach langem Warten haben wir endlich die Finanzierungszusage für unser Hausprojekt von der Bank erhalten.
Türkçe: Uzun bir bekleyişin ardından, ev projemiz için bankadan nihayet finansman taahhüdünü aldık.
Kredi Derecelendirme Kontrolü
Örnek Diyalog: Bevor wir Ihnen den Kredit gewähren können, müssen wir eine Bonitätsprüfung durchführen.
Türkçe: Kredi sağlayabilmemiz için öncelikle bir kredi değerliliği kontrolü yapmamız gerekmektedir.
Özkaynak
Örnek Diyalog: Um das Wachstum unserer Firma zu finanzieren, müssen wir unser Eigenkapital erhöhen.
Türkçe: Şirketimizin büyümesini finanse etmek için öz sermayemizi artırmamız gerekiyor.
İpotek değeri
Örnek Diyalog: Beim Gespräch mit der Bank wurde mir erklärt, dass der Beleihungswert meines Hauses die Höhe des Kredits bestimmt, den ich aufnehmen kann.
Örnek Diyalog: Beim Unterzeichnen des Mietvertrags sollten wir unbedingt auch die Höhe der Nebenkosten klären.
Türkçe: Kira sözleşmesini imzalarken mutlaka yan giderlerin tutarını da netleştirmeliyiz.
Emlakçılık sözleşmesi
Örnek Diyalog: Bevor wir mit der Wohnungssuche beginnen, sollten wir den Maklervertrag durchlesen und sicherstellen, dass alle Konditionen für uns akzeptabel sind.
Türkçe: Daire arayışına başlamadan önce, emlakçı sözleşmesini okuyup tüm koşulların bizim için kabul edilebilir olduğundan emin olmalıyız.
Gayrimenkul değerleme
Örnek Diyalog: Herr Müller ist ein Experte auf dem Gebiet der Immobilienbewertung und wird uns dabei helfen, den Marktwert unseres Hauses zu ermitteln.
Türkçe: Bay Müller, gayrimenkul değerlemesi alanında bir uzmandır ve evimizin piyasa değerini belirlememize yardımcı olacaktır.
Enerji Kimlik Belgesi
Örnek Diyalog: Beim Verkauf des Hauses fragte der Interessent sogleich nach dem Energieausweis, um die Energieeffizienz beurteilen zu können.
Türkçe: Evi satarken, almak isteyen kişi hemen enerji performans belgesini sordu, enerji verimliliğini değerlendirebilmek için.
Yaşam alanı
Örnek Diyalog: Die Wohnung ist ideal für uns, da sie eine Wohnfläche von 120 Quadratmetern hat, was viel Platz für die Kinder bietet.
Türkçe: Daire bizim için ideal, çünkü 120 metrekarelik bir yaşam alanına sahip ve bu da çocuklar için bolca yer sunuyor.
Site planı
Örnek Diyalog: Können Sie mir bitte den Lageplan zeigen, damit ich weiß, wo der neue Konferenzraum ist?
Türkçe: Bana lütfen yerleşim planını gösterebilir misiniz, böylece yeni konferans salonun nerede olduğunu bilebilirim?
İnşa yılı
Örnek Diyalog: Wissen Sie zufällig, welches Baujahr der Turm hat, der so majestätisch über die Stadt ragt?
Türkçe: Tesadüfen biliyor musunuz, şehrin üzerinde bu kadar görkemli yükselen kule hangi yıl inşa edilmiş?
Onarım ihtiyacı
Örnek Diyalog: Das Gutachten zeigt deutlich, dass bei diesem alten Schulgebäude ein hoher Sanierungsbedarf besteht.
Türkçe: Rapor, bu eski okul binasının yüksek derecede onarım ihtiyacı olduğunu açıkça gösteriyor.
Kira Artışı
Örnek Diyalog: Ich bin ziemlich besorgt über die angekündigte Mieterhöhung, die nächsten Monat in Kraft tritt.
Türkçe: Duyurulan kira artışı, önümüzdeki ay yürürlüğe girecek ve bu beni oldukça endişelendiriyor.
Soğuk kira
Örnek Diyalog: Die Kaltmiete für die Wohnung beträgt 700 Euro, aber mit Nebenkosten kommt man auf insgesamt 900 Euro monatlich.
Türkçe: Dairenin soğuk kirası 700 Euro'dur, ancak yan giderlerle birlikte aylık toplamda 900 Euro'ya çıkıyor.
Kira ve yan giderler dahil aylık kira bedeli
Örnek Diyalog: Die Warmmiete für diese Wohnung beträgt 850 Euro, und das beinhaltet Heizung und Wasser.
Türkçe: Bu dairenin ısınma dahil kirası 850 Euro'dur ve bu, ısıtma ve suyu kapsar.
Yan giderler hesap özeti
Örnek Diyalog: Hast du schon die Nebenkostenabrechnung für dieses Jahr überprüft, um sicherzustellen, dass alle Ausgaben korrekt aufgeführt sind?
Türkçe: Bu yılın yan gider hesaplamasını tüm harcamaların doğru bir şekilde listelendiğinden emin olmak için kontrol ettin mi?
Depozito
Örnek Diyalog: Beim Unterzeichnen des Mietvertrages wurde ich darauf hingewiesen, dass ich drei Monatsmieten als Kaution hinterlegen muss.
Türkçe: Kira kontratını imzalarken, üç aylık kiranın depozito olarak yatırılması gerektiği konusunda uyarıldım.
Teslim protokolü
Örnek Diyalog: Bevor du die Wohnungsschlüssel erhältst, müssen wir gemeinsam das Übergabeprotokoll durchgehen und deine Unterschrift darunter setzen.
Türkçe: Dairenin anahtarlarını almadan önce, hep birlikte teslim alma tutanağını gözden geçirmemiz ve senin bunun altına imzanı atman gerekiyor.
Kira fiyat freni
Örnek Diyalog: Die Mietpreisbremse soll eigentlich die Wohnkosten in Großstädten reduzieren, aber sie funktioniert nicht überall wie erwartet.
Türkçe: Kira fiyat freni aslında büyük şehirlerdeki konut maliyetlerini azaltmayı amaçlıyor, ancak beklendiği gibi her yerde işlemiyor.
Mülk daire
Örnek Diyalog: Letztendlich haben wir uns entschieden, die Eigentumswohnung mit der großen Dachterrasse zu kaufen.
Türkçe: Sonunda, büyük çatı terasına sahip olan daireyi satın almaya karar verdik.
İnşaat Şirketi
Örnek Diyalog: Ich muss noch das Angebot vom Bauunternehmen überprüfen, bevor wir den Vertrag für das neue Bürogebäude unterschreiben.
Türkçe: Yeni ofis binası için sözleşmeyi imzalamadan önce inşaat şirketinden gelen teklifi gözden geçirmem gerekiyor.
Mimar
Örnek Diyalog: Beim Betrachten des imposanten Gebäudes konnte ich nicht anders, als zu murmeln: Architekt, du hast dich selbst übertroffen.
Türkçe: İhtişamlı binayı inceleyerek, kendi kendime mırıldanmadan edemedim: Mimar, sen kendini aşmışsın.
Yapı malzemesi
Örnek Diyalog: Die Bausubstanz des alten Herrenhauses ist erstaunlich gut erhalten und benötigt nur minimale Renovierungsarbeiten.
Türkçe: Eski malikânenin yapısal durumu şaşırtıcı derecede iyi korunmuş ve sadece minimal tadilat çalışmaları gerektiriyor.
İnşaat izni
Örnek Diyalog: Bevor wir mit dem Bau beginnen können, müssen wir noch auf die Baugenehmigung warten.
Türkçe: İnşaatı başlatabilmemiz için, öncelikle inşaat izni beklememiz gerekiyor.
Anıtları Koruma
Örnek Diyalog: Das alte Rathaus soll abgerissen werden, aber die Bürgerinitiative kämpft für dessen Erhaltung unter Berufung auf den Denkmalschutz.
Türkçe: Eski belediye binasının yıkılması planlanıyor ancak vatandaş girişimi, anıt korumaya atıfta bulunarak onun korunması için mücadele ediyor.
Arsa sınırı
Örnek Diyalog: Wir müssen sicherstellen, dass das neue Gartenhaus nicht über die Grundstücksgrenze hinausragt.
Türkçe: Yeni bahçe kulübesinin arsa sınırını aşmamasını sağlamalıyız.
İmar Giderleri
Örnek Diyalog: Die Erschließungskosten für das neue Baugebiet wurden deutlich unterschätzt, was zu einer Erhöhung der Gesamtausgaben führte.
Türkçe: Yeni inşaat sahasının altyapı hizmetleri için olan maliyetler ciddi şekilde hafife alındı, bu da toplam harcamaların artmasına neden oldu.
Tapu haritası
Örnek Diyalog: Können Sie bitte überprüfen, ob die neue Grenzziehung schon in der Flurkarte eingetragen wurde?
Türkçe: Yeni sınır çiziminin halihazırda kadastro haritasına işlenip işlenmediğini kontrol edebilir misiniz lütfen?
İkamet hakkı
Örnek Diyalog: In dem Testament meiner Großmutter wurde mir ein lebenslanges Wohnrecht in ihrem Haus zugesichert.
Türkçe: Büyükannemin vasiyetnamesinde, onun evinde ömür boyu oturma hakkı bana güvence altına alındı.
Erbpacht kelimesi Almanca bir terim olup, Türkçe karşılığı özel mülkiyet hakkı olmaksızın toprağı kullanma ve üzerine inşa etme hakkını uzun vadede kiralama anlamına gelen özelleştirme veya uzun süreli kiralama olabilir. Bu kavram, genellikle uzun vadeli, genellikle 99 yıl süreyle verilen, toprağın üzerine yapı yapma hakkına dayalı bir kira türüdür ve Türkiye'de yaygın bir uygulama olmayabilir. Dolayısıyla, doğrudan bir karşılık yerine tanımını vermek daha doğru olacaktır. Fakat kapsamlı bir araştırma yapmadan kesin bir karşılık vermek zordur.
Örnek Diyalog: Karin erklärte, dass ihr neues Haus auf einem Grundstück steht, das sie im Rahmen eines Erbpachtvertrags für 99 Jahre pachten konnte.
Türkçe: Karin, yeni evinin 99 yıl süreyle kiralayabildiği bir miras kira sözleşmesi kapsamında yer alan bir arazi üzerinde olduğunu açıkladı.
Tapu Sözleşmesi Kaydı
Örnek Diyalog: Um sicherzustellen, dass die Eigentumsübertragung wie geplant stattfindet, haben wir eine Auflassungsvormerkung im Grundbuch eintragen lassen.
Türkçe: Mülkiyet devrinin planlandığı gibi gerçekleşmesini sağlamak için, tapu siciline şerh olarak bir devir şartı koymuştur.
Kat Mülkiyeti Sözleşmesi
Örnek Diyalog: Herr Müller, haben Sie die aktuelle Fassung der Teilungserklärung für das Mehrfamilienhaus dabei, damit wir die Eigentumsverhältnisse klären können?
Türkçe: Bay Müller, çok aileli ev için güncel bölüşüm beyanını yanınızda getirdiniz mi, böylece mülkiyet ilişkilerini açıklayabilir miyiz?
Kat Malikleri Topluluğu
Örnek Diyalog: Die Eigentümergemeinschaft hat beschlossen, dass die Renovierung der Fassade nächstes Jahr beginnen soll.
Türkçe: Kat malikleri topluluğu, cephedeki tadilatın gelecek yıl başlaması gerektiğine karar verdi.
Bakım Fonu
Örnek Diyalog: Uns wurde mitgeteilt, dass die Instandhaltungsrücklage für unser Wohngebäude dieses Jahr deutlich erhöht wird, um kommende Reparaturen zu decken.
Türkçe: Bize, gelecekteki onarımları karşılamak için bu yıl apartmanımızın bakım fonunun önemli ölçüde artırılacağı bildirildi.
Amacı Dışında Kullanım Yasağı
Örnek Diyalog: Herr Müller, seitdem die Stadt das Zweckentfremdungsverbot für Wohnraum eingeführt hat, können wir die Wohnung nicht mehr als Ferienunterkunft vermieten.
Türkçe: Bay Müller, şehir yaşam alanlarının amacı dışında kullanımını yasaklayan yönetmeliği yürürlüğe koyduğundan beri, daireyi artık tatil konaklaması olarak kiraya veremiyoruz.
Kira sözleşmesi
Örnek Diyalog: Hast du schon den Pachtvertrag für das neue Grundstück unterschrieben?
Türkçe: Yeni arazi için kira sözleşmesini imzaladın mı?
Yer Analizi
Örnek Diyalog: Unsere Firma benötigt eine gründliche Standortanalyse, bevor wir über eine Expansion entscheiden.
Türkçe: Şirketimiz, genişleme kararı almadan önce kapsamlı bir konum analizi yapılmasını gerektirmektedir.
Gelir getiren gayrimenkul
Örnek Diyalog: Angesichts der aktuellen Niedrigzinsen denke ich darüber nach, in ein Renditeobjekt zu investieren, um mein Portfolio zu diversifizieren.
Türkçe: Mevcut düşük faiz oranları göz önünde bulundurulduğunda, portföyümü çeşitlendirmek için bir gelir getirici gayrimenkule yatırım yapmayı düşünüyorum.
Boşluk Oranı
Örnek Diyalog: Die Stadtverwaltung ist besorgt über die steigende Leerstandsquote in der Innenstadt, die nun bei 10% angekommen ist.
Türkçe: Belediye yönetimi, şimdi %10'a ulaşmış olan şehir merkezindeki artan boş durum oranından endişe duymaktadır.
Kira Getirisi
Örnek Diyalog: Die Mietrendite ist entscheidend für die Beurteilung der Profitabilität dieser Investitionsimmobilie.
Türkçe: Bu yatırım gayrimenkulünün karlılığını değerlendirirken kira getirisi belirleyici bir faktördür.
Yatırım amaçlı gayrimenkul
Örnek Diyalog: Ich denke darüber nach, mein Erspartes in eine Anlageimmobilie zu investieren, um langfristige Einnahmen durch Mieteinnahmen zu erzielen.
Türkçe: Uzun vadede kira geliri elde etmek için birikmiş paramı yatırım amaçlı gayrimenkule yatırmayı düşünüyorum.
İnşaat kredisi faiz oranları
Örnek Diyalog: Herr Müller, haben Sie schon gehört, dass die Bauzinsen wieder gestiegen sind?
Türkçe: Bay Müller, inşaat faizlerinin yine arttığını duydunuz mu?
Faiz bağlama
Örnek Diyalog: Herr Müller, wie lange soll die Zinsbindung für Ihr neues Darlehen laufen?
Türkçe: Bay Müller, yeni krediniz için faiz bağlantı süresi ne kadar olmalı?
Özel Taksit Ödemesi
Örnek Diyalog: Natürlich können Sie Ihre Hypothek schneller abbezahlen, indem Sie eine Sondertilgung leisten, wenn es Ihr Budget erlaubt.
Türkçe: Tabii ki, bütçeniz elveriyorsa, ek ödeme yaparak ipoteğinizi daha hızlı ödeyebilirsiniz.
Erken İkame Tazminatı
Örnek Diyalog: Beim vorzeitigen Kündigen des Kredits muss ich eine Vorfälligkeitsentschädigung an die Bank zahlen, oder?
Türkçe: Krediyi erken kapatmam halinde bankaya erken ödeme cezası ödemem gerekiyor, değil mi?
Daire devir teslimi
Örnek Diyalog: Können wir den Termin für die Wohnungsübergabe auf nächsten Freitag um 10 Uhr festlegen?
Türkçe: Daire teslimini önümüzdeki Cuma günü saat 10:00'a belirleyebilir miyiz?
Kiralayanın Beyanı
Örnek Diyalog: Für die Anmeldung bei meinem neuen Wohnsitz benötige ich noch eine Vermieterbescheinigung von dir, könntest du mir diese bitte ausstellen?
Türkçe: Yeni ikametgahıma kaydolabilmem için senden bir ev sahibi belgesine ihtiyacım var, bunu bana düzenleyebilir misin lütfen?
Konut Alma Belgesi
Örnek Diyalog: Um in diese Sozialwohnung einziehen zu können, benötige ich zunächst einen gültigen Wohnberechtigungsschein.
Türkçe: Bu sosyal konuta taşınabilmem için öncelikle geçerli bir konut yaşama izin belgesine ihtiyacım var.
Daha fazla bilgi edinmek için kurslarımıza katılın.
Almanca emlak danışmanlığı temel terimler ifadeler dil engelleri spesifik bilgi teknik bilgi müşteri iletişimi akıcı iletişim wohnung haus miete makler besichtigung vertrag
Lena Baumgartner
Almanca Öğretmeni
Öğrencilerine Almanca'nın yanı sıra Alman kültürü ve edebiyatını da öğretmekte olan Lena, interaktif ve yaratıcı ders metotları kullanmaktadır. Öğrencilerinin dil öğreniminde başarılı olmalarını sağlamak için sürekli yeni yöntemler geliştirmektedir.
Benzer Yazılar
Doğru ve faydalı bilgiler sağlama konusunda kararlı olan uzman ekibimizle blogumuzu her zaman yeni makaleler ve videolarla güncelliyoruz. Güvenilir tavsiyeler ve bilgilendirici içerikler arıyorsanız, blog sayfamıza mutlaka göz atın.