Şiir Yazma Teknikleri
Konular | Detaylar | Ek Bilgiler |
---|---|---|
Şiirin Tanımı | Zengin sembollerle, ritimli sözlerle, seslerin uyumlu kullanımıyla ortaya çıkan, hece ve durak bakımından denk ve kendi başına bir bütün olan edebî anlatım biçimi | Şiir, düş gücüne, hayale, imgeye, gönle seslenen, etkileyen bir sanat dalıdır. |
Herkesin Şiir Yazabilme Kabiliyeti | Herkes çaba sarf etmeksizin bazı şartları sağlayarak şiir yazabilir, fakat şiir yazmanın bir yetenek olduğu unutulmamalıdır. | Herkes şiir yazabilir ancak şair olmak ayrı bir beceri ve yetenek gerektirir. |
İyi Şiir | Belirli bir kriter olmaksızın, ruha dokunan ve zamana meydan okuyabilen şiirler genellikle iyi şiir olarak kabul edilir. | İyi şiirin zamanın ve mekanın ötesine geçerek her devirde ruhu etkileme özelliği vardır. |
Şiir Yazmanın Teknikleri | Şiir yazmak için belirli bir formül olmamakla birlikte, unsurlarının bilinmesi ve anlaşılması şiir yazma becerisini geliştirir. | Şiir yazarken genellikle serbest tür ya da hece ölçüsü kullanılır. |
Hece Ölçüsü | Hece ölçüsünde mısraların hece sayısı açısından denk ve benzer olması gerekir. | Hece sayısı belli kalıplara göre ayarlanır ve dolayısıyla hece ölçüsü ile şiir yazmak araştırma gerektirir. |
Kafiye ve Redif | Kafiye şiirlerde benzeşen seslerin tekrarlanmasıdır. Redifler ise mısra sonlarında aynı görevdeki benzeşen seslerdir. | Kafiye ve Redifler şiirin ayrılmaz parçalarıdır. |
Beyit, Kıta, Bent | Beyit, içinde bağlı iki dizeden oluşurken kıta dört mısradan, bent ise dörtten fazla mısradan oluşur. | Şiirde her dizeye mısra denir. |
Anahtar Kelimelerle Şiir Yazma | Şiir yazmak için anahtar kelimelerin kullanılması ve ritim oluşturulması önerilir. | Anahtar kelimeler bir şiirin temel konusunu oluşturur ve genel olarak şiirin en etkili bölümünü oluştururlar. |
Serbest şiir | Serbest şiirde hece denkliği, kafiye uyumu gibi kurallar yoktur. | Serbest şiirde duygu ve düşüncenin özgür ifadesi ön plandadır. |
Şiirin Amacı | Şiirin amacı insana duyguları, düşünceleri, hayalleri ve anıları aynı anda yaşatabilme özelliğini sunmaktır. | Şiir, okuyucusuna yeni bir bakış açısı sunar ve farklı algılar oluşturur. |
Şiir nedir? Üç beş güzel kelimenin bir araya getirilmesi mi? Ya da cümleler arasında kafiyeler tutturmak cümleleri, şiir yapmaya yeter mi? Elbette şiiri bu kadar sığ anlamlarda aramak uygun değil. Sonuçta geçmişi asırlara meydan okuyan ve edebi ağırlığı olan bir sanat dalından bahsediyoruz.
Öncelikle şiirin TDK üzerinde verilmiş kelime anlamlarından ilkine bir bakalım. Şiir; ”Zengin sembollerle, ritimli sözlerle, seslerin uyumlu kullanımıyla ortaya çıkan, hece ve durak bakımından denk ve kendi başına bir bütün olan edebî anlatım biçimi.” Ama ben ikinci anlam olarak verilen mecazi tanımı daha çok beğeniyorum. ”Düş gücüne, hayale, imgeye, gönle seslenen, anı, duygu, coşku uyandıran, etkileyen şey.” Çünkü ikinci tanımda şiirin gerçek benliğini daha net görebiliyorum.
Şiir kelimelerden çok daha fazlası. Eğer konu üzerine yayımlanmış kaynaklarda araştırmalar yaptıysanız şiir üzerine de çeşitli düşünce ayrılıklarının yaşandığını görürsünüz. Kimileri şiirde anlamı ön planda tutarken kimileri kafiye ve hece ölçüsü olmadan şiir olmayacağını söyler. Bana göre ise bir şiirde olması gereken; içeriği oluşturan anlamla şirin dışını çerçeveleyen biçimin arasında, muazzam bir denge kurulmasıdır.
Herkes Şiir Yazabilir mi?
Şiir dilden bağımsız değildir. Dolayısıyla doğuştan dil öğrenme mekanizmasına ve duygulara sahip olan insan, elbette şiir yazmak içinde birtakım şartları çaba sarf etmeksizin sağlar. Ama yazılan şiirlerin kalitesi kişiden kişiye farklılık gösterir. Çünkü herkeste şiir yazabilme kabiliyetinin bulunması onun ayrıca bir yetenek olmadığını göstermez.
Aksine şiir yazmak da özel bir yetenektir. Bu nedenle “Herkes şiir yazabilir ama şair olamaz.” denilmektedir. Yani bazı kişilerin kelimelerle arası diğerlerinden daha iyiyse bu onun daha iyi şiirler yazabileceğinin göstergesidir. İyi şiir nedir peki? İyi şiir için söylenmiş genel geçer bir kriter var mıdır? Ben bu durumu; romanların dünya klasikleri kabul edilme serüvenine benzetiyorum. Nasıl ki romanlar zamana meydana okuyarak yıllar geçse de insanları etkileyebiliyor ve klasikler listesine girerek ölümsüz oluyorsa şiir içinde bu geçerli. Zamana meydan okuyarak her devirde insanın ruhuna dokunmayı başaran şiir, bence iyi şiirdir.
Gelelim herkesin şiir yazabilmesi durumuna. Çocukluk döneminde, akrostiş şiir ile tanışmayan yok denecek kadar az diye düşünüyorum. Hani mısraların baş harflerinin yukarıdan aşağı okunuşuyla ortaya anlamlı bir kelime çıkaran şiirler var ya onlardan bahsediyorum. Ayrıca çocukluğunuz, hatıra defteri kullanılan döneme denk geldiyse birkaç maniyi ezbere bildiğinizi de hatırlarsınız zaten. Ki mani; halk şiiri nazım şekillerinden anonim grubuna giren bir şiir türüdür.
Aslında bakarsanız, fark etmeden de olsa hayatımızın her döneminde şiirle karşılaşırız ve şiirin nasıl oluşturulduğunu örtük bir öğrenme şekliyle öğreniriz. Hatta şiir sevmediğini iddia eden insanlar bile bazı şiirleri ezbere bilir ve severek söyler. Söyler diyorum çünkü bestelenerek şarkıya dönüşen şiirlerden bahsediyorum. Neredeyse herkesin bildiği Mihriban türküsü bile esasında bir şiir ise demem o ki herkes farkında olmadan şiir bilir, herkes şiir sever. Hayatımızın ayrılmaz bir parçası olan şiiri; bence evet, isteyen herkes yazabilir. Peki, şiir yazmak kolay mı? Bu işin bir tekniği var mı?
Şiir Yazma Teknikleri Nelerdir?
Eğer şiir yazmanın matematik sorusu çözer gibi bir formülü olduğunu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Şiir yazmanın herkesçe kabul görmüş bir tekniği olmadığını üzülerek söylüyorum. Lakin şiir yazabilmek için insanların kendi ürettikleri bir takım yöntemleri internetten bulmanız mümkün. Şiir yazmak için tekniklerden ziyade şiiri oluşturan unsurları bilmelisiniz. Zaten bu unsurları kullanmaya çalışmak sizi şiir yazma konusunda geliştirecektir.
Günümüzde genel olarak serbest türde veya hece ölçüsü ile şiirler yazılır. Serbest şiirde hece denkliği, kafiye uyumu gibi kurallar yoktur. Hece ölçüsünde ise şiirde mısraların hece sayısı açısından denk ve benzer olması gerekmektedir. Hece ölçüsünde hece sayısı belli kalıplara göre ayarlanır. Bu nedenle hece ölçüsü ile şiir yazmak isteyenlerin şiir yazmadan önce bu konuyu araştırması gerekir.
Yine şiirin ayrılmaz parçalarından biri de şüphesiz kafiyelerdir. Kafiye: Şiirde her dizede tekrarlanan aynı görevde olmayan, ancak benzeşen sesler olarak tanımlanır. Redifler; mısra sonlarında aynı görevdeki benzeşen seslerdir. Şiir yazmak için fikir sahibi olunması gereken bir başka unsurda beyit, kıta, bent gibi ifadelerdir.
Kısaca şiirdeki her dizeye mısra dendiğini söyleyebiliriz. Beyit; kendi içinde bağlı iki dizeden oluşur. Üçlükler üç dizeden oluşurken kıta diye nitelendirdiğimiz dört mısradan oluşan şiir öbekleri de dörtlük olarak bilinir. Dize sayısı dördü aşkınsa bu öbekler bent adını alır. Şiir hakkında başlıca karşımıza çıkacak unsurları artık bildiğimize göre şiir yazmayı kolaylaştıracak yöntemlere göz atabiliriz.
Anahtar kelimeler kullanarak şiir yazmak
Günümüzde şiirler en çok serbest nazımla yazılmaktadır. Bazı ünlü şairler ve araştırmacılar gerçek şiir için ölçü ve kafiye olması gerektiğini, serbest nazımın kolaya kaçmak olduğunu söylese de serbest nazımla da çok başarılı şiirler ortaya çıkarılmıştır. Serbest nazım olması; kafanıza göre cümleleri sıralamak anlamına gelmiyor tabii.
Öncelikle şiirinizde kullanmak istediğiniz anahtar kelimeleri bir kenara yazarak onları çağrıştıran başka kelimeler türetmeyi deneyin. Mesela sonbahar kelimesini setçiniz diyelim. Onu çağrıştıran kelimeler; yaprak, hüzün, rüzgar, sis, yalnızlık olabilir. Ardından bunları, içinizdeki duygularla birleştirerek cümlelere dönüştürmeye çalışın. Bu sayede şiirinizde bir anlam bütünlüğü yakalamanız daha kolay olacaktır.
Kafiyeler türeterek şiir yazmak
Öncelikle şiire başlamak için bir ayak kelime ya da cümle seçmelisiniz. Yani çıkış noktanız olacak bir olgu belirlemelisiniz. Bu ayağa, kafiyeye, göre şiirin konusunu belirleyerek şiire devam edebilirsiniz. Bu aşamada yeni kafiyeli kelimeler türetmelisiniz. Bu kafiyeli kelimelere uygun olarak diğer mısraları oluşturmaya çalışmalısınız. Örneğin ilk mısra sonunda soluk kelimesi varsa yeni türeteceğiniz kafiyeli kelimeniz yolculuk olarak seçilebilir. Yani ikinci dizeyi, sonuna yolculuk kelimesi gelecek şekilde kurmalısınız.
Mısra içinde kafiyenin kullanım yeri ile diğer mısralar da kafiyenin kullanım yerinin aynı olmasına dikkat etmelisiniz. Kafiye kurmanın çeşitli yolları vardır. Eğer kafiyeli şiirler yazmak üzerine gelişmek istiyorsanız bu konuyu öğrenmek için derinlemesine araştırma yapabilirsiniz.
Tanımlama cümleleri kullanarak şiir yazmak
Anlatmaya çalıştığınız duygu, kişi ya da kelimeyi seçin ve bunun farklı tanımlarını yapmaya çalışın. Mesela sevda kelimesinden yola çıktınız diyelim. Her mısrada, sevda kavramının sizde uyandırdığı farklı tanımlarını yaparak bir dörtlük oluşturmayı deneyebilirsiniz.
“Dedim-Dedi” formunda şiir yazmak
Aşık edebiyatında sıklıkla rastlanan bu şiir yazma şeklini deneyerek ortaya güzel şiir örnekleri çıkarmanız mümkün. İkili diyalogları andıran bu şiir türünde kendi şiirlerinizi oluşturmayı deneyebilirsiniz. İlk başlarda usta şairlerin şiirlerini incelemenizde fayda var. Tekniği öğrendiğinizde kendi bağımsız şiirlerinizi oluşturabilirsiniz.
Akrostiş yöntemiyle şiir yazmak
Oluşmasını istediğiniz kelimenin baş harflerini yukarıdan aşağı yazarak mısralarınızı başlatacak olan kelimeleri bulup cümleleri türetin. Bunu gelişi güzel yapmak yerine anlatmaya çalıştığınız duygu üzerine odaklanarak kelimeleri seçmeye çalışın. Başlangıç için eğlenceli gelebilen bu tarz size şiir yazmayı sevdirebilir. Akrostiş şiirin en gözde örneklerinden olan Sezai Karakoç’un Mona Roza adlı şiirini inceleyebilirsiniz. Sezai Karakoç bu şiirinde, her mısra başında değil de her kıta başında bir harf belirleyerek akrostiş oluşturmuştur.
Beğenilen şiirleri referans alarak şiir yazmak
Beğendiğiniz bir şiiri referans alarak bir benzerini yazmayı deneyebilirsiniz. En azından yeteneğinizi uyandırmak için usta şairlerin izlerine basarak ilerlemek sizi bu yolda cesaretlendirebilir. Bazı yetenekler değerli madenler gibi fazla derinlerde olabilir. Bu nedenle şiire ilginiz varsa şiir yazmayı denemekten vazgeçmemelisiniz. Henüz keşfedilmemiş yeteneklerin sınırlarını şimdiden kestirmek zor. Kim bilir, bugün şairleri taklitle başladığınız bu yolda belki de yarın aynı şairlere nazire yapacak düzeye gelebilirsiniz.
Şiir Yazma Sanatı
Şiir yazma sanatı, çok eski bir geçmişe sahip olan hayata dair her şeyden etkilenen ve etkileyen bir olgudur. Bu nedenle şiir yazmak başlı başına bir sanat icra etmektir. Şiir yazma sanatında dikkat edilmesi gereken bazı unsurlar olduğu inkar edilemez. Bu noktalara dikkat ederek şiire yeni başlayanların daha ahenkli ve estetik şiirler oluşturması kolaylaşabilir. Bu unsurları aşağıdaki gibi sıralayabiliriz.
Şiir bir duyguyu olduğu gibi anlatmaz. Zaten direk olarak söyleyebileceğimiz duygular için şiire ihtiyaç duymayız.
Şiir biçim ve biçem olarak dengeyi bulmalıdır. Yani şiirin formu ve şiirin içeriği birbirini tamamlamalıdır.
Şiir birçok mısradan oluşmak zorunda değildir. Tek bir satır bir şiir kabul edilebilir. Ki böyle şiirlere mısra-i azade ismi verilmiştir. Yahya Kemal Beyatlı’ya ait olan “Türkçe ağzımda annemin ak sütü gibidir.”, mısrası bu konuda verilecek güzel örneklerden biridir.
Şiirde tekrarlar anlamı zayıflatabilir. Bu yüzden gereksiz tekrarlardan kaçınılmalıdır.
Şiir az sözle çok şey anlatmak demektir. Bu nedenle yersiz uzatmalardan kaçınılmalıdır.
Şiirin anlamını kuvvetlendirmek, estetiğini arttırmak için kesinlikle edebi sanatlar kullanılmalıdır.
Kelimelere sıradan kavramları dışında yeni kavramlar kazandırılmalıdır. Kelime oyunları da diyebileceğimiz bu yöntemle şiirin estetiği zenginleştirilebilir. Örnek olarak “rüzgârın yaprakları uçurması” yerine “rüzgârın umutları süpürmesi” şeklinde bir kullanım verilebilir.
Şiir yazarken yoğun renk kullanımının şiirin etkisini azalttığı söylenmektedir. Yani masmavi gökyüzü gibi pekiştirme arkasına saklanmaktansa o maviliğin haddini kelimeleri kullanarak okura yansıtmaya çalışmalısınız.
Şiir bir olayı ya da durumu olduğu gibi aktarmaz. Örnek vermek gerekirse bir şiirde bahar geldi diyerek olayı aktarmak basit kalır. Okuyucu şiiri okuduğunda zaten bahar geldiğini kendisi anlamalıdır. Yani şiir durumların oluşturduğu duygu yansımalarını içinde barındırmalıdır.
1989 Aralık doğumdur. İskenderun/ Hataylıdır. Konya Necmettin Erbakan üniversitesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Öğretmenliği (BÖTE) bölümünden mezun olmuştur. 2019 yılında Anadolu Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümüne başlamıştır, halen devam etmektedir. Yüz yüze İş güvenliği, online olarak içerik editörlüğü eğitimleri almıştır. Dijital İllüstratör çizimleri yapmakta ve yazar olarak çalışmaktadır.