Hikaye Yazma Teknikleri
Hikaye Yazma Aşamaları | Tanımı | İpuçları |
---|---|---|
Konu ve Tema Belirleme | Yazmanın ilk adımı, diğer olayların etrafında gelişeceği bir ana olayın belirlenmesidir. | Konu, yazarın gözlemlediği veya tamamen hayal gücüne dayanabilir. Özgün ve ilgi çekici bir konu seçilmelidir. |
Kişileri Belirleme | Ana kahraman ve yan karakterlerin belirlenmesi işlemidir. | Karakterlerin fiziksel ve ruhsal özellikleri belirlenirken, gerçekçi ve günlük yaşamda karşılaşılabilecek kişiliklere sahip olmalarına dikkat edilmelidir. |
Anlatıcı ve Bakış Açısı Belirleme | Hikayeyi aktaran kişi ve onun bakış açısının belirlenmesidir. | Anlatıcı kahraman, bir gözlemci veya ilahi bir güç olabilir. Hikaye bu bakış açılarından birini temel alacaktır. |
Olay Örgüsü Oluşturma | Hikayenin ana temasını oluşturacak olayların belirlenmesi ve aktarılmasıdır. | Olaylar arasında mantıklı bir nedensellik ilişkisi olmalıdır. Ana olayı destekleyen yan olaylar oluşturarak hikayenin bütünlüğünü sağlamalıdır. |
Dili Anlaşılır ve Akıcı Kılma | Hikayenin herkes tarafından anlaşılabilmesi için sade ve akıcı bir dil kullanma sürecidir. | Çok uzun cümlelerden kaçınılmalı ve anlatım bozukluklarına dikkat edilmelidir. |
Tutarlılık | Hikayenin karakterler, olaylar, mekanlar ve zaman bakımından iç tutarlılığının sağlanmasıdır. | Karakterlerin özellikleri, mekan ve zamanla uyumlu olmalıdır. Tutarlı olmayan bir hikaye, okuyucuyu rahatsız eder ve gerçekçiliğini kaybeder. |
Şablon Oluşturma | Hikayeyi oluşturacak tüm unsurları belirlemek ve bu unsurlar etrafında olayları geliştirmeyi planlamaktır. | Şablon, hikayenin başlamasını kolaylaştırır ve devamının akıcılığını sağlar. |
Özgünlük | Hikayenin diğerlerinden farklı olma niteliğidir. | Özgün bir hikaye yazmak için yazarın sunduğu bakış açısı, karakterlerin işlenişi ya da olay örgüsüne farklılık getirmesi gerekmektedir. |
Üslup | Yazarın dil ve anlatım biçimidir. | Yazarın üslup, hikayenin etkililiğini belirler. Özgün ve kendine has bir üslupla yazılan hikaye, okuyucunun ilgisini çeker. |
Geliştirme ve Deneme | Hikayenin yazıldıktan sonra geliştirilmesi ve denenebilmesi için farklı okuyucu gruplarına sunulmasıdır. | Different perspectives can improve the story and make it more appealing. Feedback from readers should be taken into consideration. |
Hepimiz bir şekilde kendimizi ifade ederiz. Kimimiz sözle, kimimiz müzikle, kimimiz resimle… Amaç aklımızdakini başkalarına da aktarmaktır. Bu aktarımı gerçekleştirmenin yollarından biri de hikaye yazmaktır.
Hikaye, yazarın yaşadıkları, gözlemledikleri, duydukları ya da tamamen kurguladıklarını konu alan bir düz yazı biçimidir. Fakat her düz yazı hikaye değildir. Hikayenin var olabilmesi için mutlaka bir kişi, bir olay, kişinin olayları yaşadığı bir mekan ve zaman dilimi, bir anlatıcı ve anlatıcıya ait bir bakış açısı bulunmalıdır.
Hikayelerin okunması ve beğenilmesi için bazı özellikler taşıması gerekir. İlk olarak yaratılan karakter, bahsedilen olaylar, betimlenen mekanlar ve zaman arasında tutarlı bir ilişki olmalıdır. Şayet yaratılan karakter çok korkaksa ve öykü içerisinde karakterin bu özelliğini değiştirecek bir kırılma noktası verilmeksizin, gece mezarlıkta korkusuzca gezdiğinden bahsedilirse, hikaye kendi içerisinde tutarsızlık sergiler ve gerçekliğini kaybeder. Okuyucunun gözüne takılan bu tür hatalar ise hikayeden soğutur ve yazılanlar amacına ulaşamaz.
İkinci gereklilik ise dilin anlaşılır ve akıcı olmasıdır. Hikayenin kim tarafından okunacağını bilmek çok mümkün olmaz. Her ne kadar yazılırken hedeflenen bir kitle olsa da daima kitle dışı okuyucular ya da belirlenen kitle içerisinde düşünsel farklılıklar olacaktır. Bu sebeple herkesin anlayabileceği, sade ve akıcı bir dil kullanmak en doğrusudur. Çok uzun cümleler okurken etkisini kaybedeceği gibi, anlatım bozukluklarına da sebep olabilir.
Hikaye Yazma Aşamaları
İyi bir hikaye yazmak, iyi bir ön hazırlıkla mümkün olur. Başlangıçta bir şablon çizilmeli ve hikaye bu şablon etrafında şekillenmelidir. Böylece hikayeyi oluşturacak tüm unsurlar belirlenmiş olur ve olayları bu unsurlar etrafında geliştirmek tutarlılığı garanti eder. Ayrıca oluşturulan şablon, hikaye nasıl başlar sorusunu da ortadan kaldırır. Başlangıcı kolaylaştırarak, hikayenin devamı için de akıcılığı sağlar. Hikaye yazmaya başlarken izlenecek basamaklar şu şekilde sıralanabilir.
1-Konu ve Temanın Belirlenmesi: Yazmanın ilk basamağı konuyu belirlemektir. Birçok yazar daha önce anlatılmamış bir konuda yazmak ister. Ancak bu her zaman mümkün olmayabilir. Bu aşamada önemli olan konunun daha önce yazılmamış olması değil, işlenişteki özgünlüktür. Konu seçilirken ilk yapılacak şey, diğer olayların etrafında gelişeceği bir ana olay belirlemektir.
Konu, yazarın başından geçen veya şahit olduğu bir olay da olabilir, tamamen hayal dünyasının eseri de. Gözlemci olmanın bu noktada yazara çok katkısı olacaktır. Zihinde yer etmiş anılar, akılda kalmış karakterler, unutulmayan diyaloglar ve birçok gözlem, hikayeye konu olabilir.
2-Kişilerin Belirlenmesi: Temanın belirlenmesinden sonra sıra kişileri belirlemektedir. İlk olarak bir ana kahraman yaratılır. Bu kişi olayların başlangıcı, gelişimi ve sonucunda etkili olacak karakterdir. Belirlenecek diğer yan karakterler ise olay akışına katkıda bulunacaklardır.
Yazar kişilerin fiziksel ve ruhsal özelliklerini belirlemekte tamamen özgürdür, ancak önemli olan karakterlerin gündelik hayatta karşılaşılabilecek, gerçekçi kişiler olmalarıdır. Ayrıca hikaye içerisinde, yaratılan karakterlerin kişilik özelliklerinden bahsetmek, olaylar ve kişiler arasındaki boşlukları doldurmak açısından oldukça önemlidir.
3-Anlatıcı ve Bakış Açısını Belirleme: Anlatıcı hikayeyi okura aktaran kişidir. Bu, olayları yaşayan kişi yani kahraman, olaylara şahit olan kişi veya ilahi bir güç olabilir. Buna dayanarak hikaye anlatımında üç farklı bakış açısı bulunur.
Kahraman Bakış Açısı: Bu bakış açısına göre hikayeyi aktaran kişi olayların kahramanı, yani yaşayanıdır. Kendine dair tüm duygu ve düşünceleri bilip aktarırken, diğer kişilere dair yalnızca gözlemlenebilir unsurları aktarabilir. Kendisinin mutlu, üzgün, endişeli olduğunu belirtirken, karşısındaki bir kişi hakkında yalnızca suratının asık olduğu, gülümsediği yahut yorgun göründüğü gibi detaylara hakimdir. Kahraman anlatıcı kendi dil ve anlatım şeklini kullanır ve birinci tekil şahıs kullanarak yazar.
Gözlemci Bakış Açısı: Anlatıcı olan biteni izlemekle yetinmektedir. Okuyucuya aktarabileceği kısım ise yalnızca gözlemleridir. Bir karakteri anlatırken gözle görülebilecek her hareketini aktarabilir ancak iç dünyası, düşünceleri ve hisleri hakkında fikir sahibi değildir. Hem üçüncü tekil şahıs, hem de birinci tekil şahıs olabilir. Başka bir deyişle, kahraman anlatıcı kendi dışındaki karakterler için gözlemcidir.
Hakim (İlahi/Tanrısal) Bakış Açısı: İlahi anlatıcı yaşanmış veya yaşanacak her detaya hakimdir. Kahramanların duygularını ve hislerini bilir, yaşayacakları veya söyleyeceklerini aktarabilir. Anlatım üçüncü tekil şahıs kullanılarak yapılır. Bu bakış açısı destandan romana geçmiştir.
4-Olay Örgüsünü Oluşturma: Seçilen konuyu en iyi şekilde yansıtabilecek bir ana olay seçilmelidir. Hiçbir olay tek başına düşünülemez, nedensellik bakımından mutlaka diğer olaylarla ilişkilendirilerek aktarılmalıdır. Örneğin bir kişinin evi yakmasından bahsedeceksek öncelikle evi yakmasında etkili olan diğer olayları aktarmak gerekir. Böylece olay örgüsü neden sonuç ilişkileri içerisinde ilerleyecektir.
5-Mekan ve Zamanı Belirlemek: Hikayenin en önemli unsurlarından biri olan olay, zaman ve mekandan bağımsız düşünülemez. Her hikayede olayların geçtiği bir mekan ve zaman dilimi bulunur. Önemli olan zaman-mekan-olay arasındaki bağlantıları tutarlı kurabilmektir. Örneğin hikayede başından itibaren bir hamilelik dönemi ve doğum anlatılıyorsa, zaman dilimi 2-3 ay gibi kısa bir süre ile sınırlandırılamaz. En az 9 ay gibi bir zaman dilimi belirlenmeli ve diğer olaylar bu zamana yayılmalıdır.
Mekan seçimi ise olay ve kişilere uygun seçilmelidir. Uzun bir hikayenin sürekli aynı mekanda geçmesi okuyucuyu sıkabilir. Bu yüzden ana bir mekan belirlemekle birlikte, olayları farklı yerlere de taşımak faydalı olur.
6-Hikayenin Adının Seçilmesi: Hikayenin adını belirlerken seçilen tema iyi bir çıkış noktası olabilir. Ancak hikaye kıskançlığı anlatıyorsa başlığın kıskançlık olması çok basit kaçabilir. Hikayenin ismi okuyucuda merak uyandırmalı ve çarpıcı olmalıdır. İsmi hikaye bittikten sonra belirlemek de bir seçenektir.
7-Taslağı Yazıya Dökme: Taslağı oluşturduktan sonra sıra hikayeyi yazmaktadır. Planlama aşamasında alınan notlar ve şema izlenerek hikaye tamamlanır.
İyi Hikaye Yazmak İçin Gerekenler
Okumak: İyi bir yazar olmak için önce iyi bir okur olmak gerekir. Okudukça dil bilgisi gelişecek, bakış açısı genişleyecektir.
Yazmak: Sürekli yazmak, bu anlamda becerilerin gelişmesini sağlar. Başka bir deyişle yazmak, yazarın egzersizidir.
Not Almak: Gündelik hayatta karşılaşılan kişiler veya olaylar arasında mutlaka dikkat çekenler olacaktır. Bunları not etmek, bir hikaye yazarken konu ve kişi belirlemeyi kolaylaştırır.
Yaşamın Gerçekliğiyle İlgilenmek: Hikayede en önemli olan olayların ve kişilerin gerçekçiliğidir. Gerçek kişi ve olaylar yaratabilmek için hayatın gerçekliğini iyi gözlemlemek gerekir.
Hoşgörülü Olmak: Hikayeler iyi ve kötü karakterler içerebilir. Ancak yazarın amacı bu karakterleri yalnızca anlatmaktır. Hikaye içerisinde yer alan bir hırsızı yargılamak yazarın görevi değildir. Bu sebeple yazar yalnızca hoşgörü çerçevesinde anlatmalıdır.
Hikaye Konuları ve Konu Seçimi
Hikaye konuları oldukça çeşitlidir. Her şey bir hikayeye konu olabilir. Daha önce yazılmış veya yazılmamış olmasından çok, konuyu anlatış şekli önemlidir. Defalarca yazılmış bir konu, yazarın anlatımı, olay örgüsü ve hayal gücüyle, emsallerinin bırakamadığı etkiyi bırakabilir. Yaşamın gerçekliğine bağlı kalmak ve iyi bir gözlemci olmak, hikaye yazarken konu sıkıntısı çekmeyi engelleyecektir.
İstanbul İşletme Enstitüsü'nde yer alan Yaratıcı Yazarlık Eğitimi ve Yaratıcı Yazarlık Atölyesi'ne katılarak hikaye yazma konusunda kendinizi geliştirebilir, hikaye yazmanın inceliklerini öğrenebilirsiniz.
Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü mezunu. Yaklaşık 15 yıldır profesyonel olarak dalgıçlık yapıyor ve çalışma hayatının çoğu turizm sektörü içerisinde geçti. Araştırmayı, öğrenmeyi ve öğrendiklerini aktarmayı keyifli buluyor. Şu an İstanbul İşletme Enstitüsü’nün yanı sıra bir kaç dijital içerik ajansında yazar olarak çalışmakta.