Yazmayı ve Yazarları Konu Eden Filmler
Film Adı | Yazar Hakkında | Ana Tema |
---|---|---|
Misery | Stephen King'in aynı adlı romanından uyarlanan bir film. | Yazarın hayranı tarafından kaçırılması ve yaşadığı dehşeti ortaya çıkarıyor. |
Finding Forrester | Gizemli bir yazarın hikayesi ve genç bir yazara olan etkisi. | Yazarların etkileşimi ve genç bir yazarın gelişimi. |
Capote | Ünlü yazar Truman Capote ve 'In Cold Blood' isimli romanını yazma süreci. | Yazma süreci, karakter gelişimi ve suçu hikayeleştirme. |
The Ghost Writer | Bir hayalet yazarın politikacı bir kişi için biyografi yazma süreci. | Gizem, politika ve tarih yazma süreci. |
Secret Window | Stephen King'in bir başka romanı. Yazarın psikolojisi üzerine bir çalışma. | Yazarın kişisel korkuları, paranoya ve gerilim. |
Kill Your Darlings | Genç Allen Ginsberg, Jack Kerouac ve William Burroughs hakkında. | Aşk, arkadaşlık ve kişisel özgürlük üzerine bir inceleme oluşturuyor. |
Adaptation | Yazar Charlie Kaufman'ın bir romanı uyarlamaya çalışması. | Kendini ifade etme, yaratıcılık ve öz kimlik. |
Barton Fink | Bir oyun yazarının Hollywood'da senaryo yazmaya çalışması. | Yaratıcılık krizi, yazarın bunalımı ve gerilim. |
Midnight in Paris | Bir senaryo yazıcısının 1920'lerin Paris'inde zaman yolculuğu. | Romantizm, nostalji ve yaratıcılık. |
The End of the Tour | Yazar David Foster Wallace ve onunla yapılan bir röportajı konu alır. | Yazarın yaşamı, yaratıcılık ve insan ilişkileri. |
Yazmak; insanoğlunun öteden beri kendini ifade aracı olarak seçtiği bir eylem…
Kimisi gerçek yaşanmışlıkların üzerine inşa ettiği anlatısıyla ilgililere ulaşmak için bir aracı olarak bu eylemi gerçekleştirirken, kimisi de kelimelerin büyülü ve sihirli dünyasında yarattığı kurgusal dünyalarına tanıklık etmeleri için okuyucularına bir davet aracı olarak yazmak eylemini kullanırlar. Farklı kişilerden çıkan farklı bakış açılarının zihinlerde açtığı değişik yollar kimi zaman bir drama, kimi zaman komediye, aşka kimi zamansa tarihsel gerçekliğe çıkar.
Kelimelerin dünyasında tanımı zor bir yolculuğa çıkan yazarlar; yaşanmışlıklarla bezeli gerçeklik ve hayal gücüyle sınır tanımaz duygular yardımıyla yazar ve bu yazma eyleminden aldığı keyfin ve büyülü yolculuğun aynısını okuyucunun da yaşamasını arzular. Hem yazan hem de okuyan cephesinde karşılıklı benzer duyguların yaşanması ortak çatıda buluşulduğunun ve metnin her iki tarafı da memnun eden çoklu kavramsal ve anlamsal yapısını gündeme taşır.
Yazın dünyasında ‘klasik’ olarak nitelendirilen eserlerin; kişiye ve topluma dokunan ifade biçimi ve ortak duyguları teğet geçmeyen yapılara vurgu yapar. Yıllar geçse de hayatın içindeki unsurların birçoğu farklılaşıp değişerek dönüşse de bazı davranış kalıplarının, bakış açılarının ve tutumların aynı kalması, klasik eserlerin zamansız eserler olarak nitelenmesine yol açar. Zamandan bağımsız olarak birçok kuşağa hitap eden ve üst bir bakışla her zamanın toplumsal yapısına vurgu yapan klasik yazın edebiyatı; derinlemesine yorum ve gerçeklikten uzaklaşmama ile bu döngüyü sağlamaktadır.
Yazma Eylemini ve Yazarları Anlatan Filmler
Yazmak eylemini ve yazarlığı konu olarak seçen filmlerde, izleyenlerin çoğunlukla merak ettikleri alan, yazma eyleminin nasıl bir süreç olduğudur. En sıradan yazardan en popüler olana kadar yazarların nasıl bir ruh hali ile romanlarını yazdıkları, süreç içinde tıkandıklarında/yazamadıklarında nasıl bir çıkış yolu buldukları hep merak edilen konulardır. Yaşanan yazar körleşmesi ve yazma eyleminden bir süre uzaklaşarak daha farklı ve daha yenilenerek yeniden yazmaya başlama duyguları da süreç içinde dikkat çeken önemli başlıklardır.
Bu başlık altında incelenecek filmler; yazar biyografileri, yazar temalı romandan yapılan uyarlamalar ve yazarların hayatını anlatan yapımlar şeklinde değerlendirilecektir.
Saatler (The Hours)
Michael Cunningham’ın yazdığı ‘Saatler’ adlı kitaptan sinemaya uyarlanan film; üç farklı zaman diliminde üç farklı kadını anlatının merkezine alarak anlatıyor. Ünlü yazar Virginia Woolf’un yaşamı ve trajik ölümüyle ilişkili göndermelerin olduğu filmde, depresyonun gölgesinde ağır ilerleyen yazma eylemi ile öne çıkan Woolf ve yıllar sonra bu zor yazılan kitabı okuyan bir kadın ve editörün içiçe geçen yaşamları anlatılmaktadır. Woolf özelinde yazma eyleminin ne denli zor ve sancılı olduğunun anlatıldığı film; sonraki zamanlar için farkındalık oluşturan yazar ve eser isminin zorlayan aşamalarına vurgu yapmaktadır.
Gizli Pencere (Secret Window)
Özellikle Hollywood anaakım sineması, edebiyattan beslenerek hedef kitlesini genişletmekte; yazılı eserlerin görselle buluşarak geniş kitlelere ulaşmasına aracılık etmektedir. Bu alanda eserlerine en çok başvurulan isimlerden birisi de Stephan King’tir. Gizli Pencere filmi King’in bir hikayesinden beyazperdeye uyarlanmıştır. Filmde, başarılı bir gerilim yazarının yazma çabası ve yazarken yaşadığı zorluklar anlatılmaktadır. Daha iyi yazabilmek için ıssız bir ormanın içindeki kulübeye yerleşen yazar; gelgitler, tıkanmalar ve gelmeyen ilham nedeniyle zor zamanlar geçiriyor ve yazarın yaşadığı bu zorluklar, filmde anlatılmaktadır.
Capote
Son dönem Amerikan edebiyatının en önemli isimlerinden Truman Capote’nin ‘Soğukkanlılıkla’ adlı kitabının yazım sürecinin anlatıldığı filmde; yazarın uzun yıllar süren yazma eylemi, yol arkadaşlıkları, yaşadığı hezeyanlar ve bitmek bilmeyen araştırma isteği resmediliyor. Cezaevindeki mahkumlarla yıllar süren görüşmelerinin şekillendirdiği kitap, tüm dünyada büyük bir yankı uyandırır.
Aşkın Kitabı (Becomin Jane)
İngiliz Edebiyatının dünyaca ünlü tanınan yazarı Jane Austen’in birçok kitabı sinemaya uyarlanmıştır. Bunlardan biri olarak öne çıkan yapım, Austen’in yazar olmadan önceki yaşantısını anlatmaktadır. Bir yazar olarak başarısını ortaya koymasına rağmen kadın kimliği dolayısıyla birçok baskılanmışlık yaşayan yazarın özellikle cinsiyetçi bakış ile mücadelesi öne çıkıyor. Ve en sonunda bu kalıpları kırarak başarılı bir aşk romanı yazarı olarak tüm dünyaya kendini kabul ettiriyor.
Tersyüz (Adaptation)
Film içinde film tarzındaki bu yapımda, filmin senaryo yazarı da olan Charlie Kaufman’ın kitaptan sinemaya uyarlama aşamasında yaşadıkları anlatılmaktadır. Gerçek ile gerçek olmayan kurgunun birbirine harmanlandığı filmde, yazar yaşadıkları ve verdiği tepkilerle izleyenleri şaşırtacak bir yola sokuyor. Ve klasik anlatının dışında bir yapının varlığı göze çarpıyor.
Evde (In The House)
Fransız yönetmen François Ozon’un filmografisinde konusuyla dikkat çeken filmde, gözlemlerini kağıda aktarmada yetenekli olan genç, edebiyat öğretmeninin dikkatini çeker. Sonrasında öğretmenin teşvikiyle yazma eylemini arttıran genç, arkadaşının ailesi ile ilgili yazdıkları nedeniyle tam bir kaos içine düşer. Tahmin bile edilemeyecek olaylara sürüklenen genç ve öğretmeni en sonunda yaptıklarını yeniden düşünmeye başlarlar.
Barton Fink
Ünlü oyun yazarı Barton Fink, kendisine gelen sipariş senaryoyu yazmak için Los Angeles’e gider. Ancak kendi kalemi ile istenen senaryonun dokusu uyuşmayınca Fink, tam bir çıkmazın içine girer. Yazarın özgün yazılar yazması ve hakimiyetinin kendinde olduğu gerçeğinin altını çizen film, bakış açılarının ve yorumların da keskin bir biçimde ayrılabileceğini anlatır.
Çavdar Tarlasındaki Asi
Film, Amerikan ve dünya edebiyatının önemli eserlerinden biri olarak kabul edilen ‘Çavdar Tarlasındaki Çocuklar’ romanının yazarı J.D. Salinger’in hayatını konu ediyor. Yazarın film içindeki yazmak eylemine karşı dirençli ve çok istekli yapısı yanında kırılganlığının da vurgusu çok yerinde bir gözlem. Filmde, yazdıklarını bastırıp popüler olmak ya da daha çok kazanmak duygusundan uzak işin sadece yazmak tarafına odaklanan yazar profili, idealist bir konumlandırma ile sunuluyor. Yegane amacının yazmak olduğu vurgusu, kayda değer bir bakış açısını da gündeme taşıyor.
Kafka
1991 yapımı film, isminden anlaşılacağı gibi 20.yy. edebiyat dünyasının en önemli ve karakteristik isimlerinden biri olan Kafka’nın en başarılı yapıtlarını yazdığı döneme odaklanıyor. Kafka’nın Şato, Değişim ve ve Dava adlı üç eserinden yararlanılan filmde, yazarın boğucu, karamsar dünya bakışından çıkış yolu olarak yıkılmaz bir umut duygusu öne çıkıyor.
Mavi Gözlü Dev
Şair Nazım Hikmet’in 1941 yılından sonra, Bursa hapishanesinde geçirdiği dönemi anlatır. Bu dönemde içeride yazdıkları ve resimleriyle ünü giderek büyüyen şairin çevresinde oluşan kesime de dikkat çekiliyor. Filmde yaşanılan türlü zorluklara rağmen, yazmak tutkusundan vazgeçmeyen, aksine hayata tutunmak için kaleme sarılan bir dünya şairinin hikayesi anlatılır.
Yazar ve Yazmayı Konu Eden Filmler Genel Olarak Hangi Konularda Çekilir?
Yazarların biyografilerine dayanan filmler, yazarların hayatını anlatan filmler, yazarların yazdıkları kitaplardan esinlenerek yazılan biyografik filmler ve kitaplarından uyarlanan filmler olarak sınıflandırmak mümkündür.
Yazarları ve Yazmayı Konu Eden Filmler Hangileridir?
Yazarları ve yazmayı konu eden filmler arasında; Saatler, Gizli Pencere, Capote, Aşkın Kitabı, Tersyüz, Evde, Barton Fink, Çavdar Tarlasındaki Asi, Kafka ve Mavi Gözlü Dev’i sayabiliriz…
Yazarları Konu Eden Filmlerde Yazarların Hangi Duyguları Anlatılır?
Yazarların temel sıkıntılarından biri olan üretme sancısı, üretememe korkusu ve yazdıklarının beğenilmesi/beğenilmemesi temel duygular olarak öne çıkar.
Dr. Özgür Yılmazkol
Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo-tv ve Sinema bölümü mezunu. Aynı üniversitede doktora eğitimini tamamladı. Editörlüğünü yaptığı medya/sinema kitapları ve senaryosunu yazdığı belgesel, kısa film ve dizi senaryoları bulunmaktadır.