Bitlis Tarihi Mekanları
Tarihi Mekan | Açıklama | Önemli Bilgi |
---|---|---|
Ahlat Selçuklu Mezarlığı | Dünya'nın en büyük Türk İslam Mezarlığı olup Selçuklu dönemine aittir. | Dünya Miras Geçici Listesinde yer almaktadır. |
Nemrut Krater Gölü | Dünyanın ikinci, Türkiye'nin en büyük krater gölüdür. | Sıcak göl, soğuk göl ve buhar bacasını bir arada görme fırsatı sunar. |
Bitlis Kalesi | M.Ö 312 tarihinde Büyük İskender'in emriyle inşa edilmiştir. | Akşamları yapılan ışıklandırma çalışmasıyla ayrı bir güzellik katmaktadır. |
Bitlis İhlasiye Medresesi | Selçuklular tarafından yapılan bir medrese. | Mimari görünüşüyle dikkat çeker. |
El Aman Kervansarayı | 16. yüzyılda Hüsrev Paşa tarafından yaptırılmıştır. | Bitlis Tatvan yolu üzerindedir. |
Bitlis Ulu Camii | Milâdi 1150 yılında Ebu’l Muzaffer Muhammed tarafından yapılmıştır. | Konik külah biçimindeki minaresi en çarpıcı özelliğidir. |
Beş Minare | Bitlis'te Beş Minare türküsüne ilham kaynağıdır. | Bitlis'e gelen ziyaretçilerin en çok merak ettiği yerler arasındadır. |
Polad Köşkü | Bitlis'in tarihi evleri arasındadır. 1893 yılında inşa edilmiştir. | Restorasyonu tamamlanarak tarihi ev otel olarak hizmet vermeye başlamıştır. |
Ayaklı Köprü | Bitlis şehrinin simgelerinden birisi olan ve tarihi köprüdür. | Ilısu Çayı üzerinde olup Bitlis – Tatvan karayoluna bitişiktir. |
Ruhuban Hatun Türbesi | Ekberiye Camii’nin güneyinde yer adlı türbe. | Türbenin kim tarafından ve ne zaman yapıldığına dair kesin bir bilgi bulunmamaktadır. |
Nasıl tarif edilebilir ki? Hangi sözcükler seni anlatabilir? Hangi yürekler seni anlayabilir bilmem ki? Tarihiyle ve güzellikleriyle temiz havası ve suyuyla insanları büyüleyen cennet gibi şirin mi şirin bir il Bitlis. Bitlis'in güzelliğini tarihi ile gelen ziyaretçilerin yaşadığı duygu yoğunluğunu buram buram tarih kokan sokaklarını sayfalara sığdırmak mümkün değil. Bitlis'i merak edip de gelmeye fırsatı olmayanlar için Bitlis'in tarihi mekanlarını kısaca anlatacağım. Gelin bu güzel ili hep beraber yakından tanıyalım.
Ahlat Selçuklu Mezarlığı
Ahlat-Tatvan yolu üzerinde geniş bir yer kaplar. Dünyanın en büyük Türk İslam Mezarlığı olan Ahlat Selçuklu Mezarlığı, Selçuklu dönemine aittir. Mezarlıkta sanduka mezarlıkları, yer altı mezarlıkları ve kümbetler bulunmaktadır. Adetâ bir açık hava müzesi niteliğinde.Tarihi ve turistik açıdan çok önemli bir yere sahip olan Ahlat Selçuklu mezarlığı, Dünya Miras Geçici Listesinde yer almaktadır.
Nemrut Krater Gölü
Coğrafya dersi aldıysanız adını sıkça duymuş olmalısınız bu gölün. Çünkü Nemrut Krater Gölü dünyanın ikinci, Türkiye'nin ise en büyük krater gölüdür. Güzelliğiyle görenleri büyüleyen Nemrut Krater Gölü eşsiz bir doğa harikası. Eğer fırsatınız olur da buraya uğrarsanız sıcak göl, soğuk göl ve buhar bacasını bir arada görme fırsatını yakalayabilirsiniz.
Bitlis Kalesi
M.Ö 312 tarihinde Büyük İskender'in emriyle Kumandan Leys Bedlis tarafından inşa ettirilen kale Bitlis merkezinde yer almaktadır. Yapılan ışıklandırma çalışmasıyla akşamları kale görenleri bir kez daha kendine hayran bırakıyor.
Bitlis İhlasiye Medresesi
Selçuklular tarafından yapılan bu medrese Bitlis Merkezi'nde yer almaktadır. Muhteşem mimari görünüşüyle dikkatleri üzerine çeken medrese ziyaretçilerin ilgi odaklarından biri olmuştur.
El Aman Kervansarayı
Bitlis Tatvan yolu güzergâhında bulunmaktadır. 16. yüzyılda Hüsrev Paşa tarafından yaptırılmıştır.
Bitlis Ulu Camii
Bitlis merkezinde yer alan Ulu cami Milâdi 1150 yılında Ebu’l Muzaffer Muhammed tarafından yapılmıştır. Dıştan görünümü sade olup Bitlis'teki diğer yapılara benzemektedir. Kesme taşlardan yapılan caminin en göze çarpan özelliği konik külah biçimindeki minaresidir.
Beş Minare
"Bitlis'te Beş Minare" türküsünü hepiniz duymuşsunuzdur. Başka illerden Bitlis'e gelenlerin çoğunun sorduğu ortak bir soru var: Bitlis'te gerçekten beş minare var mı?"
Evet, Bitlis'te tam beş minare var. Eğer Bitlis'e uğrar "Şerifbey tepesi" olarak bilinen seyir tepesine çıkarsanız beş minareyi de görme imkanına sahip olursunuz.
Bitlis'te Beş Minare Türküsünün Hikayesi
Rus İşgali sırasında Bitlis, bir harabe şehir haline döner. Düşmanın çekilmesinin ardından Bitlis’ten kaçan bir baba oğul, Bitlis’e dönmek üzere yola çıkarak Dideban dağı eteğine varırlar. Baba, şehirde canlı kalıp kalmadığını öğrenmek için oğlunu şehre gönderir ve bir süre sonra oğul geri döner ve uzaktan babasına şöyle seslenir: ''Şehirde yaşama dair hiçbir iz yok sadece beş tane minare ayakta kalmış''. Bunu duyan baba yıkılır, diz çöker ve şöyle bir ağıt yakarak oğlunu yanına çağırır.
Bitlis’te beş minare, beri gel oğlan beri gel.
Yüreğim dolu yare, beri gel oğlan beri gel.
Bu ağıt, türkülere konu olarak günümüze kadar gelmiştir.
Türkünün Sözleri
Bitlis’te beş minare beri gel oğlan beri gel Tüfeğim dolu saçma beri gel oğlan beri gel
Yüreğim dolu yare beri gel oğlun beri oğlan Sevdiğim benden kaçma beri gel oğlan beri gel
İsterem yanan gelem beri gel oğlan beri gel Doksan dokuz yarem var beri gel oğlan beri gel
Cebimde yok beş pare beri gel oğlan beri gel Bir yarede sen açma beri gel oğlan beri gel
Bu cennet gibi ilin güzelliklerini, tarihini sayfalara sığdırmak mümkün değil. Çok sayıda tarihi mekânlara sahip bu ilimizi ziyaret ettiğinizde ne demek istediğimi anlayacaksınız. Tarihi eserleri ve mekanlarıyla doğa harikası olan, buram buram tarih kokan bu ili fırsatınız olursa ziyaret etmenizi tavsiye ederim.
Bitlis Eren Üniversitesi Hemşirelik Bölümü mezunudur. İstanbul İşletme Enstitüsünden aldığı birçok sertifikası bulunmaktadır.