AnasayfaBlogDers Planı Örnekleri Rehberi: Adım Adım Planlama İpuçları
Eğitim

Ders Planı Örnekleri Rehberi: Adım Adım Planlama İpuçları

22 Ocak 2025
Sıcak ve aydınlık bir sınıf ortamı. Ahşap bir masada oturan öğretmen, pastel tonlarda bir kazak giymiş ve yanında kalemler, yapışkan notlar, açık ders kitapları ve “Ders Planı Örnekleri” yazılı bir defter var. Tahtada büyük harflerle “Ders Planı” yazılmış, madde işaretleri ve notlarla dolu. Pencereden süzülen güneş ışığı, öğretmenin yüzündeki heyecan ve samimiyeti vurguluyor. Duvarlarda I. Dünya Savaşı’na ait küçük bir harita posteri ve birkaç tarihsel görselin yanı sıra matematik problem afişleri asılı. Masada bir dizüstü bilgisayar, açık bir akademik makale ekranıyla teknoloji entegrasyonunu yansıtıyor. Öğretmen, notlarını düzenlerken kişisel ve yaratıcı bir dokunuşla ders planı hazırlıyor. Ortamda hareketlilik ve merak dolu bir atmosfer var.

Ders planı hazırlamak, öğretme ve öğrenme sürecinin belki de en kritik aşamalarından birini oluşturuyor. Çoğu zaman bu sürece gereken önemi vermeden işe koyulduğumuzda, sınıf içinde dağınık bir anlatım, öğrencilerde motivasyon kaybı ve hatta kendi içimizde “Bu iş olmuyor galiba” hissi belirebiliyor. Ben de uzun yıllar önce buna benzer bir deneyim yaşamıştım. Aklımda kurguladığım ders planı örnekleri sadece kâğıt üzerinde kalmış, gerçek sınıf atmosferinde ise adeta tuzla buz olmuştu. İşte o gün, ders planlamanın aslında hiç de hafife alınacak bir konu olmadığını acı bir tecrübeyle öğrenmiş oldum.

Bazı arkadaşlarım ders planı denince sadece birkaç hedef, birkaç etkinlik ve değerlendirme kriterlerinden ibaret sandığını itiraf etmişti. Oysa bir gün, üniversitedeki hocam, gözlerimin içine bakarak “Öncelikle kendin öğrenme sürecinden keyif al. Sonra öğrenciler de senden enerji alacaktır” demişti. Başta bu sözleri “Eh, klişe bir rehberlik cümlesi işte” diye düşünerek ciddiye almamıştım. Ama zamanla, öğretmenlik tecrübesi kazandıkça bu sözlerin ne kadar derin bir anlam taşıdığını gördüm. Kendi heyecanını dahi içine koyamadığın bir ders planı, öğrencilere de heyecan vermez. Bu sebeple, ders planı hazırlarken kendi kimliğimi, duygularımı, meraklarımı da sürece dahil etmeye başlamam, planlarımı bambaşka bir boyuta taşıdı diyebilirim.

O yüzden bu yazıda hem kendi yaşadıklarımı hem de öğrendiklerimi, farklı kaynaklardan edindiğim bilgileri ve öğretmenlik maceram boyunca geliştirdiğim ipuçlarını sizlerle paylaşmak istiyorum. Öyle akademik kalıplarla kalın duvarlar örmek yerine, sohbet tadında anlatacağım. Arada küçük hatalar da olabilir, zaten mükemmel olma çabası bazen insani yönü öldürüyor, değil mi?

Şimdi gelin, ders planı hazırlama sürecinin püf noktalarına tek tek bakalım. Bu yazıda “ders planı örnekleri” ifadesini bolca göreceksiniz, çünkü odak konumuz bu. Ama inanın, sadece kelime olarak kalmayacak; ders planı nasıl şekillenir, hangi kaynaklara başvurabiliriz, hangi stratejilerle planlarımızı daha canlı hale getirebiliriz gibi sorulara da yanıtlar bulacaksınız.


DERS PLANI NEDİR VE NEDEN ÖNEMLİDİR?

Ders planı, öğretmenin “Ne öğreteceğim, nasıl öğreteceğim, hangi materyalleri kullanacağım ve nasıl değerlendireceğim?” gibi soruların cevaplarını düzenli bir forma döktüğü yazılı belge olarak tanımlanabilir. Basit gibi görünse de, işin içine girince o kadar çok detayla boğuşmak zorunda kalıyoruz ki bazen gözümüz korkabiliyor.

Ben ilk kez bir ilkokul ders planı örnekleri hazırladığımda, işin bu kadar karmaşık olabileceğini asla tahmin etmezdim. Beş yaşındaki miniklerin sabahın köründe sınıfa girdiğinde heyecanlı olmaları, ama bir yandan da çok kolay dikkatlerinin dağılması gibi durumları hesap etmem gerekti. O zamanlar henüz öğrenciydim ve staj yaptığım okulda birinci sınıf öğretmenine destek oluyordum. İlk gün hazırladığım planı uygulamaya kalktığımda, öğrencilerin yarısı etkinliğe katıldı, yarısı benim kullandığım kelimeleri bile anlamadı. Orada anladım ki, ders planının içeriğini sadece konu ve kazanımlar üzerinden değil, öğrencilerin duygusal ve sosyal ihtiyaçlarını da düşünerek tasarlamak gerek.

Zaten Eğitim Bilimleri Ansiklopedisi’nde (2021 basımı), ders planı “Eğitim sürecinin amaca uygun, sistemli, etkili ve bir o kadar da esnek kurgulanması” şeklinde tanımlanıyor. Metinde vurgulandığı gibi, planlama yaparken sadece konuyu değil, öğrencilerin hazırbulunuşluk düzeylerini, öğrenme stillerini ve ilgilerini de hesaba katmak gerekiyor. Kendim de bu tanıma bir parantez açmak isterim: Öğretmenlik sadece bilgi aktarmak değildir, aynı zamanda bir ruh hali yönetimidir. İşte bu yönüyle de ders planı, bir harita olmanın ötesinde sınıfın kalbinin attığı bir rehbere dönüşüyor.

Özetle, ders planı neden önemli sorusuna kişisel cevabım şudur: “Öğretmen olarak dersimi daha başlamadan önce zihnimde yaşayıp, o derste çıkabilecek krizleri, heyecanları, zorlukları ve fırsatları önceden görmek; öğrencilerime daha iyi rehberlik edebilmek.”


DERS PLANI TÜRLERİ VE YAKLAŞIMLARI

Ben kendi içimde ders planı türlerini birkaç ana başlıkta incelemeyi seviyorum. Aslında literatürde belki daha farklı, daha detaylı sınıflamalar var ama ben pratikte şu türleri dikkate alırım:

  1. Geleneksel Ders Planı
    Burada daha çok düz anlatım ve soru-cevap yöntemleri kullanılır. Çok fazla materyal ya da teknoloji kullanımına odaklanılmaz. Ben ilk staj dönemimde geleneksel ders planı üzerinden çalışmıştım. O zamanlar projeksiyon cihazı bile lükstü ve genellikle öğretmen tebeşirle tahtaya yazar, öğrenciler defterine not alırdı. Kısa gibi görünse de, doğru kurgulanmadığında sınıfta plansızlığa sebep olabiliyor.

  2. Aktif Öğrenmeye Dayalı Ders Planı
    Öğrencileri sürece katmayı hedefleyen, işbirlikli öğrenme, tartışma, drama veya rol yapma gibi yöntemleri barındıran planlar bu kategoride yer alıyor. Örnek ders planı hazırlama teknikleri arasında özellikle aktif öğrenme yaklaşımına dikkat edilmesinin gerekliliği sık sık vurgulanır. Bu tür planlarda öğretmen, “öğrenme ortamının rehberi” konumundadır. Benim kişisel favorim de budur; öğrenciler sıkılmaz, ben de sıkılmam. Arada hatta beklenmedik sorularla karşılaşınca, “İşte bu!” derim. Çünkü o soru, öğrencinin düşünmeye başladığını gösterir.

  3. Teknoloji Entegreli Ders Planı
    Teknolojinin hızla gelişmesiyle birlikte, akıllı tahta, tablet, e-kitap, dijital materyal gibi kaynaklar eğitimin vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Bu yaklaşımda, dijital platformlar üzerinden etkileşimli etkinliklere, online testlere ya da sanal simülasyonlara yer verilebilir. Mesela, öğretim programı oluşturma ipuçları arayan bir öğretmen adayıysanız, bir öğrenme yönetim sistemi (LMS) üzerinden ders planı şablonlarını incelemenizi öneririm. “Ali Çoban’ın ‘Teknolojinin Ders Planına Etkisi’ (2019) adlı makalesinde, teknoloji entegreli ders planlarının öğrenci katılım oranını %30 artırdığı” belirtiliyor (kaynak makaleyi akademik veri tabanlarında bulabilirsiniz).

  4. Proje Tabanlı ve Disiplinler Arası Ders Planı
    Benim en sevdiğim ders planı türlerinden biri de proje tabanlı yaklaşım. Öğrencilerin gerçek hayattaki sorunlara yönelik projeler geliştirdiği, farklı disiplinlerin bir araya geldiği, çok boyutlu öğrenmeyi teşvik eden bir yaklaşımdır. Mesela, “Farklı branşlar için ders planı örnekleri” ararken matematik, fen, sosyal bilgiler veya sanat gibi farklı alanları tek bir projede harmanlayabilirsiniz. Geçen sene, bir sanat projesi hazırlarken çocuklar bir yandan matematik hesapları yaparken (keçeden kesilecek parçaların alanını hesaplamak gibi), bir yandan da sosyal bilgiler dersiyle bağlantılı konuları tartışmıştı. Çok keyifli bir deneyim olmuştu doğrusu.

Öğrenciler, kendilerini sadece bir konuyu ezberlerken değil, bir problemi çözmek için çabalarken bulduklarında, öğrenme süreci daha kalıcı hale geliyor. Etkili ders planı hazırlama stratejileri içinde bu tür yaklaşımların “olmazsa olmaz” olduğunu düşünüyorum.


DERS PLANI HAZIRLARKEN KULLANILACAK ADIMLAR

Çoğu zaman arkadaşlarım “Hangi adımları izlemeliyim?” diye sorduğunda, onlara kişisel deneyimlerimden oluşan bir çerçeve sunuyorum. Mutlaka kural koyacak değilim, ama size yol gösterici olabileceğini umuyorum:

(a) Hedef ve Kazanımları Belirlemek

Kendi ders planlarımı hazırlarken, önce “Bu dersten sonra öğrenciler neyi öğrenmiş ya da hangi beceriyi geliştirmiş olacaklar?” diye sorarım. Geçen aylarda bir özel okulda matematik ders planı hazırlarken, öğrencilerin sadece işlemleri öğrenmesini değil, aynı zamanda mantık yürütme ve problem çözme becerilerini geliştirmelerini hedeflemiştim. Bu hedefi belirlemek, dersin geri kalan her adımını şekillendirdi.

Yusuf Arslan’ın “Ders Planlama Rehberi” (2022) kitabında, hedeflerin belirgin ve ölçülebilir olması gerektiği vurgulanıyor. Yani “Öğrenci matematikte daha iyi olur” yerine “Öğrenci ondalık sayılarla toplama-çıkarma işlemi yapabilir” daha somut bir hedef tanımıdır.

(b) İçeriği Düzenlemek

Dersin içeriği, konuyu sunma ve öğrenme yöntemleri kısmına denk gelir. Ben bazen konuyu sunarken hikâyeleştirme yöntemini kullanıyorum; bu, çocukların ilgisini hayli çekiyor. Bir keresinde, “Rasyonel sayılar” konusunu anlatırken, “Bir pizzayı sekize böldüğümüzde, her bir dilimin büyüklüğü nedir?” sorusuyla başladıktan sonra, sınıftaki herkese “Peki üçte bir dilim kaç kısım yapar?” diye sormuştum. Bir anda herkes pizza hayali kurmaya başlayınca derse ilgileri artmıştı. Özel ders planı oluşturma yöntemleri için de bu tür eğlenceli içerikleri öneririm.

(c) Yöntem ve Teknikleri Seçmek

Ders anlatımında hangi yöntemleri kullanacağınız da planın önemli bir parçası. Düz anlatım, soru-cevap, beyin fırtınası, tartışma, grup çalışması, drama, rol yapma gibi farklı teknikleri deneyebilirsiniz. Ben geçen yıl bir “sanat tarihi” dersi için müze ziyareti etkinliği ekledim ve öğrencilerin gözlerindeki heyecanı unutamıyorum. Elbette müzeye gitme imkânı olmayanlar için sanal müze turları da fena bir seçenek değil.

(d) Materyal ve Kaynak Seçimi

Burada, hangi araç-gereçleri, dijital uygulamaları veya kitapları kullanacağınızı belirtmeniz gerekiyor. Örnek olsun diye söyleyeyim, ilkokul ders planı örnekleri oluştururken, hikâye kitapları ve interaktif oyunlar hayat kurtarıcı olabiliyor. Ortaokul ve lise düzeyinde ise video dersler, belgeseller, laboratuvar çalışmaları, simülasyonlar fazlasıyla işe yarar.

Metin Yalın’ın “Ders Planlamada Kaynak Yönetimi” (2021) adlı eserinde, kaynak seçiminde öğrencinin yaşı, ilgi alanları ve bilişsel düzeyinin mutlaka göz önüne alınması gerektiği belirtiliyor. Ben de bunu çok önemli buluyorum, çünkü uygun olmayan bir kaynak süreci baltalayabiliyor.

(e) Değerlendirme Yöntemlerini Belirlemek

Her ders planının sonunda “Öğrenci ne kadar öğrendi?” sorusunu cevaplamamız gerekiyor. Ama sadece yazılı sınav ya da testlerle değil, performans ödevleri, projeler, sunumlar, portfolyo çalışmalarıyla da değerlendirme yapabilirsiniz. Geçen dönem, öğrencilerimle bir “poster hazırlama” çalışması yaptık ve konuyu kavrayıp kavramadıklarını inanılmaz yaratıcı posterlerden anlayabildim. İşte o an, bazen yazılı sınavların gerçekten de yetersiz kalabileceğini fark ettim.


KENDİ HİKÂYEMDEN BİR DERS PLANI ÖRNEĞİ

Bu bölümde, geçen yıl lise düzeyinde uyguladığım bir tarih dersi planından bahsetmek istiyorum. O dönem, sınıfın enerjisi biraz düşüktü ve tarih konularından epey sıkıldıklarını seziyordum. Planı nasıl hazırladım ve ne elde ettim, kısaca anlatacağım:

  1. Konu ve Hedefler
    Konu: I. Dünya Savaşı ve Sonuçları
    Hedef: Öğrencilerin I. Dünya Savaşı’nın nedenlerini, önemli cephelerini ve savaşın dünya siyasetine etkilerini kavraması.

  2. Giriş Etkinliği
    Öğrencilerin ilgisini çekmek için, sınıfa girer girmez tahtaya büyük harflerle şunu yazdım:

    “Bir sabah uyandınız ve ülkeniz saldırıya uğradı. Ne hissedersiniz?”
    Öğrencileri önce serbest bir kompozisyon yazmaya davet ettim. Bu şekilde, duygusal bir bağlam oluşturmak istedim.

  3. Gelişme (Ana Etkinlikler)

    • Beyin Fırtınası: “Neden savaşlar çıkar?” sorusunu sınıfa sordum. Gelen cevaplarla tahtada bir şema oluşturduk.

    • Dijital Kaynaklar: Kısa bir belgesel klibi izlettim. Belgeselde, I. Dünya Savaşı ile ilgili orijinal görüntüler vardı.

    • Gruplara Ayrılma: Öğrencileri dört gruba ayırdım. Her grup, farklı bir cepheyi araştırdı (Çanakkale, Kafkasya, Galiçya vb.). Her grup, cepheyle ilgili 5 dakikalık bir sunum hazırladı.

    • Sanal Zaman Yolculuğu: Tarih dersine biraz renk katmak için “Tarih Avcısı” adlı mobil bir uygulama kullandık. Öğrenciler, sanal gerçeklik (VR) gözlükleriyle, o döneme ait canlandırılmış sahneleri deneyimledi.

  4. Değerlendirme

    • Grupların sunumlarını hem ben hem de diğer öğrenciler puanladık.

    • Kısa bir yazılı yoklama yaptım; ancak sorularım tekdüze değildi. “I. Dünya Savaşı senaryosu yazmaya çalışan bir romancı olsan, hangi cepheyi detaylı anlatırdın ve neden?” gibi yaratıcı sorular ekledim.

  5. Sonuç ve Yansıtma
    Dersin sonunda, savaşı sadece sayısal verilerle değil, insani boyutuyla da kavramanın önemini konuştuk. Öğrenciler, “Keşke savaşlar hiç olmasa” gibi duygusal yorumlar yaptılar. İşte o an, hedefime ulaştığımı hissettim. Çünkü tarih, sadece tarih kitaplarında kalmamalı; günümüz ve geleceğimiz için değerli dersler çıkarmamızı sağlamalı.

Bu planı uyguladığım sınıfta, yoklama kaçıran öğrenciler bile o gün tam kadro derse gelmişti. İlginç bir anekdot: Bir öğrenci, “Öğretmenim, keşke her gün böyle tarih işlesek!” demişti. İçimi öyle bir mutluluk kaplamıştı ki… İşte planlı ve yaratıcı bir ders, öğrencilerin tarih gibi çoğu zaman “sıkıcı” bulunan bir derste bile heyecan duymasını sağlayabiliyor.


FARKLI BRANŞLAR İÇİN DERS PLANI ÖRNEKLERİ

Ben sadece tarih değil, matematik, fen bilimleri ya da dil derslerinde de farklı branşlar için ders planı örnekleri uygulamalarını merak edip inceliyorum. Öğrenmek asla durmayan bir yolculuk olduğu için, başka branşlarda da neler olup bittiğini görmenin faydası büyük.

  • Matematik İçin:

    • Günlük Hayatla Bağlantı Kurma: “Mağaza indirimlerinde yüzde hesapları” konusunu bir alışveriş senaryosuyla pekiştirmek.

    • Proje Tabanlı Yaklaşım: Öğrencilerden, “Okul bahçesini yeniden tasarlamak” gibi bir proje üzerinde çalışmasını isteyip; alan ölçümlerini, çevre hesaplamalarını ve maliyet analizini bizzat yapmalarını sağlamak.

  • Fen Bilimleri İçin:

    • Deney Tabanlı Öğrenme: Özellikle ilkokul ders planı örnekleri arasında fen derslerinde basit deneylere yer vermek çok etkili oluyor. Sirke ve kabartma tozu karışımından tutun da basit devre kurma deneylerine kadar birçok etkinlik eklenebilir.

    • Dijital Simülasyonlar: Lab imkânı olmayan sınıflarda, bilgisayar üzerinden simülasyonlar kullanarak deneylerin sanal ortamda gerçekleştirildiğini gördüm. Öğrenciler çok heyecan duyuyorlar.

  • Dil Dersleri İçin:

    • Yaratıcı Yazma Atölyeleri: Öğrencilerden kısa öyküler, şiirler yazmalarını isteyerek, sonra bu yazıları sınıfta paylaşmak.

    • Edebiyat Kulübü Çalışmaları: Kitap okuma grupları oluşturarak, belirli bölümleri tartışma, karakter analizi yapma gibi etkinlikler.

  • Yabancı Dil İçin:

    • Konuşma Kulübü: Özellikle yabancı dil ders planlarında, konuşma kulübü formatında planlamak son derece verimli. Sadece dilbilgisi kuralı öğretmek yerine, pratik konuşma becerilerine odaklanabilirsiniz.

Bu liste uzar gider, her branş kendi dinamiklerine göre çeşitlenebilir. Ama ortak nokta şu: Ders planı, öğrencinin aktif katılımını sağlamaya ne kadar müsaitse, o kadar etkilidir.


SIK YAPILAN HATALAR VE ÖNERİLER

Ders planı hazırlama sürecinde bazen gözüme çarpan yaygın hatalar oluyor. Ben de bu hatalardan kaçınmayı, öğretmenlik deneyimim ilerledikçe daha iyi başardım diyebilirim. İşte dikkat etmeniz gereken noktalar:

  • Sadece konu odaklı olmak, öğrencinin duygusal ve sosyal ihtiyaçlarını göz ardı etmek.

  • Değerlendirme yöntemlerini en sona bırakmak veya hiç planlamamak.

  • Kitap veya ansiklopediden kopyalanmış hazır metinleri doğrudan ders planına koyup, kendi dokunuşunu yapmamak.

  • Öğretim programı oluşturma ipuçları ararken sadece akademik kaynaklara odaklanıp, teknolojinin ve sosyal ortamların imkanlarını görmezden gelmek.

  • Gereğinden fazla sayıda etkinlik planlayıp, zamanı yetiştirememek.

Küçük bir tavsiye: Planınızda her zaman bir “B planı” olsun. Bazen öğrenciler beklediğimizden daha geç anlıyorlar ya da tahminimizden hızlı kavrayabiliyorlar. O yüzden yedek etkinlikler ve ek materyallerle hazırlıklı olun.


DERS PLANI OLUŞTURURKEN FARKLI KAYNAKLARI KULLANMAK

Ben en çok şuna inanıyorum: Tek bir kaynaktan beslenen öğretmen, tek bir tür çiçekle donatılmış bahçeye benzer. Güzel ama yetersiz. Farklı türde kaynaklar, ders planlarımıza renk ve çeşitlilik katar.

  • Kitaplar ve Ansiklopediler:
    Klasik kaynaklardır ama her zaman değerlidir. Mesela Mehmet Emre’nin “Eğitimde Verimlilik Stratejileri” (2018, İstanbul Eğitim Yayınları) kitabında, ders planının öğrencinin dikkat süresine göre nasıl optimize edilebileceği uzun uzadıya anlatılır.

  • Akademik Makaleler:
    Üniversite kütüphanelerinde, eğitim alanına dair yapılan son araştırmaları incelemek müthiş bir avantaj sağlar. Hakan Doğan tarafından yapılan bir araştırmada, beşer dakikalık aralarla dersin bölünmesinin öğrencilerin öğrenme kalitesini artırdığı gözlemlenmiş. Bu makaleyi ben bizzat okudum ve kendi ders planlarımda da uygulamaya başladım.

  • Güvenilir İnternet Kaynakları:
    Öğrenme yönetim sistemleri, online ders materyali bankaları, video platformları (TED-Ed, Khan Academy vb.) ve eğitim blogları… Hepsinden süzgeçten geçirerek faydalanmak gerek.
    Ancak internet, bilgi kirliliğine de gebe olduğu için araştırırken kritik düşünmeyi elden bırakmamak önemli.

  • Atölye ve Seminerler:
    Yüz yüze veya çevrimiçi eğitim seminerleri, deneyimli öğretmenlerin workshop’ları da ders planı oluşturma sürecinde inanılmaz ilham kaynağı olabiliyor. Bir kere, yaşayan örnekler görmek insanın ufkunu açıyor.


OKUYUCULARA ÖNERİLER VE KENDİ ARAŞTIRMALARINI YAPMA ÇAĞRISI

Burada paylaştığım örnekler ve tavsiyeler, sadece benim kişisel birikimim ve bir miktar akademik çalışmanın harmanlanmış hali. Ancak sizlere “Mutlaka kendinizi geliştirmek için farklı kaynakları da inceleyin!” demeden geçemeyeceğim. Bakın, benim deneyimlerim size bir fikir verir ama en doğru planlama, sizin bulunduğunuz ortama ve öğrenci profilinize göre özelleştirdiğiniz planlamadır.

  • Yerel kütüphanelere gidip, ders planı tasarımı hakkında yazılmış bölümleri inceleyebilir ya da ansiklopedilerde eğitimle ilgili maddeleri okuyabilirsiniz.

  • Çevrimiçi akademik veri tabanlarında tarama yaparak, örnek ders planı hazırlama teknikleriyle ilgili yeni araştırmaları keşfedebilirsiniz.

  • Eğitim fakültelerindeki seminer, panel ve konferanslara katılarak, alandaki profesyonellerin deneyimlerini dinleyebilirsiniz.

Bunları yaparken aklınızın bir köşesinde şu soru olsun: “Benim öğrencilerim neye ihtiyaç duyuyor ve ben bu ihtiyaçları nasıl karşılayabilirim?” Cevabını bulduğunuzda, ders planınızı da ona göre şekillendirmek daha kolay hale gelecektir.


KÜÇÜK BİR İTİRAF VE DENEYİM

Her ne kadar bu kadar teorik bilgiden bahsetsem de, ben de zaman zaman hatalar yapıyorum, planladığım dersin yarısında tamamen farklı bir yola sapmak zorunda kalıyorum. Mesela bir kere, lise son sınıflarla “edebiyat ders planı” üzerine çalışırken, sırf o gün sınıfın modunu yanlış değerlendirmişim. Aşırı detaylı bir plan hazırlamıştım ama o gün meğer okulda başka bir etkinlik olmuş, öğrenciler zihinsel olarak çok yorulmuşlar. Planı uygulayamadım, daha doğrusu uyguladım ama sonuç tam bir felaketti!

Orada anladım, bazen plan ne kadar iyi olursa olsun, esneklik payı olmadan işe yaramayabiliyor. Öğrenci ihtiyaçlarını anlık gözlemleyebilmek, planı gerektiğinde doğaçlama değiştirebilmek, işte gerçek öğretmenlik burada devreye giriyor. Bu itirafı yapmamın sebebi, her şeyin toz pembe olmadığını, planlamanın da dinamik bir süreç olduğunu hatırlatmaktır.


Ders planı, kuru bir zorunluluk değil, öğretmenlik sanatının belki de en ilginç ve yaratıcı boyutu. İçinde hem strateji hem de empati var; hem akademik hedefler hem de insani duygular var. Öğrenciye değer vererek hazırladığınız bir ders planı, sınıf atmosferini değiştirir, öğrencilerin derse olan ilgisini katlar ve en önemlisi kalıcı öğrenmeyi destekler.

Bu kadar detayı okuduysanız, zaten ders planlarının ne denli önemli olduğunu kavramışsınızdır. Yukarıda paylaştıklarım, kendi hikâyelerim ve gözlemlerimle harmanlanmış kişisel öneriler. Umarım size ilham verir ve “Ben farklı bir şeyler deneyeyim!” hissini uyandırır. Unutmayın, eğitimin sihri biraz da bu çeşitliliktedir. Belki de yarın sınıfa girerken yepyeni bir plana cesaret edersiniz. Şunu biliyorum ki, cesaret ederseniz, öğrenciler de edebilir.

Şimdiden başarılı ve keyifli dersler diliyorum. Eğer aklınıza takılan bir şey olursa veya paylaşmak istediğiniz bir anekdot varsa, mutlaka yorumlarda yazın. Birbirimizden öğreneceğimiz çok şey var, inanıyorum.

ders planı
Genç bir kadın yakın plan bir portrede görülüyor. Açık tenli, yüksek elmacık kemikli ve belirgin bir çene hattına sahip. Gözleri parlak ve büyüleyici, uzun kirpikleri ve kapakların etrafındaki hafif gölgesi var. Dudakları dolgun ve açık pembe bir renge boyanmış. Saçları koyu kahverengi ve yüzünün etrafına yumuşak dalgalar halinde dökülüyor. Güzelliği yayan kendinden emin ama nazik bir ifadesi var.
Meryem Winstead
Blog Yazarı

Hacettepe Üniversitesi Aile ve Tüketim Bilimleri Bölümü mezunuyum. Blog yazarlığı ve insan kaynakları yönetimi sertifikalarım var. İngilizce dilinde yüksek lisans derecem var ve 3 yıl ABD'de yaşadım.

Benzer Yazılar
Doğru ve faydalı bilgiler sağlama konusunda kararlı olan uzman ekibimizle blogumuzu her zaman yeni makaleler ve videolarla güncelliyoruz. Güvenilir tavsiyeler ve bilgilendirici içerikler arıyorsanız, blog sayfamıza mutlaka göz atın.